Bye

Öncelikle, başlık bir şeyler ifade etmeli bence. Empati. Kişi nasıl bir psikoloji içerisine girer de böylesine büyük bir şeyi yapma cesaretini bur kendinde? Psikolojik filmlerde, değişken id denilen olgu karaktere mantıksız şeyler yaptırabilir ve bu da izleyicinin kafasında soru işareti oluşturur.. Empati kurma yolları çok farklıdır. Aynı geçmişi paylaşanlar, bir facianın müşterek mağdurları, bir süre beraber vakit geçirenler ya da birbirine benzeyenler zaman zaman empati kurarlar. Ayrıca ben senaryo kurallamalarına inanmıyorum.- Belki- bu filmi çekecek olan(yönetmen) de kendim olduğu için yazmışımdır onu ama, yok senaryo şöyle yazılır, böyle yazılır, geniş zaman kullanılır vs gibi şeyler mantıksız geliyor. Sonlarına konulması düşünülen iki alternatif var. Birincisinde, dediğin gibi ikiz kardeşi olduğu ortaya çıkacak. Tabi yine empati yaptıracak bunları Aliye. Kardeşlik sonradan öğrenilecek. İkincisinde ise anne babanın ömrü az kalmış, ali bir bahane ile şehir dışına gittiğini söyleyecek, mektuplar göndererek kimi zaman arayarak anne babaya çocukları hala yaşıyormuş gibi hissettirecek. Tamamen içten ve doğal.

Ek olarak, hikaye sadece yazılmak için yazılmalı. Çekilebilirmi kaygısıyla kolay kolay yazamaz, hayal gücüne ket vurursun.. Bu, metine şimdiden uzay gemileri koy demek de değildir.

Bye

biz nereden bilebiliriz sen göstermeden neler olduğunu birbirlerine benzediğni?.
metni okumamışsın sanırım. .... iki karakter de birbirlerine fiziken benzerler.... en başlarda yazıyor.. Eleştirseydin, sesim çıkmazdı sevgili arkadaşım. Sana kurallarınla başarılar.

aleste'nin yaptığı yorumlarda hakaretvari hiçbirşey yok sacit, hatta sana yardım etmek istemiş. Çünkü bence de parlak bir senaryo olmamış. Ya da şöyle diyeyim "bence" iyi işlenmemiş bir öykü görüyorum. Öykülemesi sıkıntılı.

1. Ali'nin Hikmet'in yerine geçme sebebi empati olamaz. Psikolojide empati bu anlama gelmiyor. Hikmet'in ailesi için üzülmüş diyorsun. Bu üzüntünün insana böyle bir şey yaptıracak gücü yok. İzleyicinin kafasında boşluk yaratacak hikayeni aksatacaktır. Başkasına duyulan böyle bir üzüntü, hiç bir karakteri böyle harekete dökmez. Senaryo hatasıdır bu. Karakterlerin arkaplanı yok, duyguları yok, düşünceleri yok. Sadece öyküye hizmet etsin diye yaratılmış karakterler. Haliyle havada kalıyor.

2. Bir çok fırsatı kaçırmışsın. Örneğin Hikmet'in ailesini kıskanan ve böyle bir aileye sahip olmak için Hikmet'in kılığına giren bir Ali ile birlikte senaryo ilginçleşebilir. Aynı zamanda bu karakterlerin eylem ve yönelimlerinin de rotasını belirler. Sana sorulduğunda "bu karakteri hareket ettiren nedir?" diye, bu cevabı verebilirsin. Ama bu haliyle üzüldü ve onun yerine geçti parlak bir fikir dahi değil bence.
Çünkü tekrarlıyorum; karakterlerin bir arkaplanı yok.

3. Doktor... İzleyicinin kopacağı an bu andır. Açık konuşuyorum. Eğer filmleştirilse "oldu canım" gibi bir tepki alabilirsin. Hiçbir özelliği yok doktor karakterinin. Bir gözünün önüne getirsene; "hey doktor, bak ailesi çok üzgün, hadi onun yerine ben geçeyim". Doktor ölen adama tıpatıp benzeyen bu adama bir de ölen adama bakar. Biraz şaşırdıktan sonra sırıtır ve elini sakalına götürerek sıvazlar; "hmm". "Bu iyi bir fikir ahbap evet, hadi şu cesedi çaktırmadan pencereden morga fırlatalım, hey, dur, sakalını da kes". Böylece Ali ile doktor cesedi sırtlar ve pencereden morga fırlatır. Böyle bir şey mümkün olabilir mi ?

İlginç bir konu aramışsın, bence ilgi çekici birşeyler de bulmuşsun ama biraz daha üzerinde uğraşmalı mantıklı bir zemine oturtmalısın diye düşünüyorum Sacit. Kolay gelsin.

Evet haklısın,
Empatinin gücünü göstermek istemekteydim aslında ama Zengin aile fikri fena değil. Fakat bu kadar geniş bir şey olmalı mı? Sadece bir kesit gibi düşünmekteyim ben.

Aslında senaryoyu çok fazla genişleteceğini düşünmüyorum eklemelerin. Öyküleme de bir farklılık yaratabilip hikayenin sonundan da öyküyü kurgulayabilirsin. Dediğim gibi yaratıcı bir fikir. Kötü bir çalışma ile heba olmasın.