Forum

Deneme: Gece Gündüz

4 Gönderi
3 Üyeler
0 Reactions
2,281 Görüntüleme
(@oyuksels)
Gönderi: 7
Başlığı açan
 

Merhaba arkadaşlar. Ben bu işi pek bilmeyen ama ilgi duyan biriyim. Forumdaki bir kaç senaryo örneğini okudum ve bi deneme yapmak istedim. Bilemiyorum yaptığım şey doğru bi formatta mıdır. paylaşmak istedim.

GECE-GÜNDÜZ
GÜNDÜZ / DIŞ / SOKAK
Sokağın kenarından araba yavaşça köşeyi döner ve aynı yavaşlıkta kameranın önünden geçer… (Müzik girer)
GÜNDÜZ / İÇ / ARABA
Salih müziğin sesini biraz açar. (görüntüde teyp vardır) Beyaz gömlek ve siyah pantolon giymiştir. İşe gitmektedir ve çok neşelidir. Müzikle birlikte tempo tutar. Şirketin önünde durur ve kapı kapanır. (Müzik önce kısılır, kapının kapanmasıyla durur) İş arkadaşı Sabahattin’i görür:
- Sebayattin ne haber be.
- İyidir moruk senden.
- Güzel bir gün ne dersin.
- Çok iyimsersin; dostum borsadaki çalkantıdan haberin yok galiba.
- Ne borsası be Sebayattin, ne işimiz olur bizim borsayla falan.
- Olmasa iyi olur ya; neyse.
GÜNDÜZ / İÇ / BÜRO
Merdivenlerden birlikte konuşarak çıkarlar. Salih konuşmadan ve Sabahattin’in tedirgin halinden rahatsız olmuştur fakat bir anlam veremez ve umursamaz bir edayla odasına yönelir. Çalışmaya başlar işini ciddiye almaktadır. Odasına girerken aldığı kahvesinden yudumlar ve işine konsantre olur. Tam bu sırada telefon çalar. Personele çağrılır.
GÜNDÜZ / İÇ / PERSONEL
Odaya girer. İçeride birkaç kişi daha beklemektedir. Başını öne eğerek selamlar onları.
- Geldin mi Salih, evet o zaman başlayalım. Arkadaşlar bir kaçınızla çok kısa bir süredir tanışıyoruz. Yinede beni tanıyanlar bilirler, lafı çok uzatmayı sevmem. Şirketin son günlerdeki durumu pek iç açıcı değil ve yönetim bir takım tedbirler alma yoluna gitti ve… şey… bazı arkadaşların işten çıkarılmasını uygun gördüler. (Kamera yavaşça insanların önünden Salih’in yüzüne doğru döner ve sesler kısılmaya ve bulanıklaşmaya başlar)
GÜNDÜZ / İÇ / BÜRO
Salih buz gibi olmuş kahvesini yudumlamaktadır… (Sahne geçişinde sesler aynı düzeyde devam eder)
- Birkaç isime itiraz ettik ama kararları kesin. Hımmm… Tazminatlarınızı ve çıkışlarınızı önümüzdeki hafta benden alabilirsiniz. Lütfen kendinizde bir hata aramayın, bu sizinle alakalı bir durum değil. Hepinize başarılar dilerim. Şansınız açık olsun.
Salih boş boş bakmaktadır. Ve düşünür.
GÜNDÜZ / İÇ / OTO GALERİ
(Sesler bulanıktır) Salih senetleri imzalar…
- Hayırlı olsun beyefendi.
Salih görevliyle el sıkışır. (Görüntüde el sıkışması vardır. Fokustan araba görünür.)
GÜNDÜZ / İÇ / BÜRO
Salih kahveden yudumlar ve düşünür.
GÜNDÜZ / İÇ / APARTMANDA DAİRE KAPISI
(Sesler bulanıktır) Kapı çalınır ve yaşlı ve sinsi bir adam kapıyı açar.
- Fehmi Bey, kirayı getirmiştim. Buyurun.
Salih parayı uzatır. Adam parayı alır ve Salih gidecekken söze girer.
- Salih Bey oğlum, yeni işine başlayalı 2 ay oldu. İyide maaş alıyormuşsun. Şu kirayı bir daha konuşsak diyordum.
- Ama Fehmi Bey…
- Oğlum 2 senedir aynı kiraya oturuyorsunuz. Annenin hatırına ses çıkarmıyorum ama artık (Gözlerini iyice açıp, boynunu göstererek) buraya kadar geldi.
- Aslında haklısınız. Sorun değil. Ne kadar düşünüyordunuz.
Yaşlı adam sinsice gülümser.
GÜNDÜZ / İÇ / BÜRO
Salih kahveden yudumlar ve düşünür.
GECE / İÇ / APARTMAN DAİRESİ
(Görüntüde kapının kilidi vardır) Anahtar sesleri duyulur. Kapı açılır ve Salih içeri girer. Öksürük sesleri gelmektedir. Anahtarları kapının girişindeki portmantoya atar. Annesinin sesi duyulur.
- Oğlum sen misin?
- Evet anne.
Salih içerideki odaya yönelir. Perdeleri açar, içeriye ışık girer. Yaşlı bir kadın yatmaktadır. Göz göze bakarlar. Kadın üzgün ve endişelidir. Salih elindeki torbayı kaldırıp gösterir
- İlaçlarını aldım anne.
Kadın hafifçe gülümser.

GÜNDÜZ / İÇ / BÜRO
Salih kahveden yudumlar ve düşünür.
GÜNDÜZ / DIŞ / CAFE
El ele tutuşmuşlardır. (Görüntü ellerdedir)
- Salih gerçekten çok sevindim. Artık geleceğe daha rahat bakabiliyorum.
- Geleceğimiz… Bundan sonra hiçbir şeyin kafanı karıştırmasına izin vermeyeceğim. Artık düşünmemiz gereken çok daha önemli şeyler var. Mesela annemle konuştum, yakın bir zamanda size geleceğiz he he. Birkaç aya kadar nişanı takarız, her şeyi en ufak ayrıntısına kadar düşündüm. Zor günler geride kaldı.
- Bende senin gibi bir iş bulabilseydim, her şey daha rahat olurdu.
- Düşünme bunları şimdi. Çok mutlu olacağız.
AKŞAM / İÇ / BÜRO
Salih kahveden yudumlar ve bir an durur. Sinirle ve çok sert bir şekilde kahve fincanını duvara vurur. Fincan duvarda kırılır ve görüntü kararır.
GÜNDÜZ / DIŞ / ŞİRKETİN ÖNÜ

Karşı kaldırımda güzel bir kadın geçmektedir. Salih’in ayak sesleri duyulur ve adımları görünür. Şirketin önünde volta atmaktadır. Karşıdan lüks bir araba yaklaşır. Salih önce bir bakar ve yavaşça yaklaşmaya başlar. Ağzındaki sigarayı fırlatır. Araba onu fark etmiş ve yavaşlamıştır. Salih seslenmeye başlar. Daha önce hiç görmediği şirket sahibidir gelen.
- Rasim Bey, sizinle konuşmalıyım.
Arabaya hızlı adımlarla yaklaşmaya başlar, koşar gibidir. Araba bu halini görünce aniden hızlanır ve yanından geçer.
- Rasim Bey, Rasim Bey… Lütfen.
Salih’in sözleri bir haykırışa dönmüştür. Arabanın arkasından baka kalır. Araba şirket binasından içeriye hızlıca girer. Salih dişlerini sıkar.
- Orospu çocuğu…

GÜNDÜZ / DIŞ / BOĞAZDA BİR YER
Güzel bir İstanbul manzarası vardır. Martılar uçuşmaktadır. Görüntü kısa bir süre içinde döner ve bankın üzeride oturan Salih görünmektedir. Kafasını yukarıya kaldırmış yüzünü gökyüzüne çevirmiştir. Öylece düşünmektedir. Uzanır ve bankın yanındaki siyah poşetten bir bira çıkarıp açar. İlk yudumunu alırken görüntü zoom yaparken biraların olduğu yere döner ve oradan da farklı bir yere yönelir, zoom artarken görüntü kararır.
GECE / DIŞ / BOĞAZDA BİR YER
Görüntü aynı noktadan geri alır. Bira şişelerinin olduğu noktaya yaklaşır. Yerde birkaç tane bira şişesi devrilmiş vaziyette durmaktadır. Görüntü akıcı bir şekilde devam ederek Salih’i bulur. Salih Bitkin ve sarhoş durumdadır.
Birden sinirli bir şekilde elini sallayarak…
- Sokacam kaderine de, kısmetine de, dünyasına da…
Tam karşısında bir adam durmaktadır.
- Aferin bak. Sen hem sinirlenip hem de sabredebiliyorsun.
Kafasını hafifçe önüne eğip;
- Fakat benim takatim kalmadı genç adam. Her yolun bir sonu vardır değil mi? Benim için son işte budur ve tam bu noktada, burada az sonra başlayacak. Hatta daha neyi bekliyoruz ki hehe…
Adam arkasını döner ve denize doğru yürümeye başlar. Salih adamın kendini denize atacağını anlamıştır. Birden yerinden fırlar ve kendisi gibi sarhoş adamı kurtarmaya yönelir. Fakat ikisi de sarhoşturlar ve sağ sol çizmektedirler. Salih’in adamı yakalaması bu sebepten biraz uzun ve gülünç olmuştur.
- Yahu dur, ne yapıyorsun?
- Atlıyorum.
- Manyak mısın ağabeycim, gece vakti.
- Gündüzü mü beklicem yani şimdi, çekil.
- Ulan göz göre göre, müsaade etmiyorum, ettin zaten manzaramın içine, burada olmaz.
- Zabıtamısın lan sen, ne karışıyon.
- Saçma saçma konuşma be, sarhoşsun sen.
- Sende secdeye yatmıyodun geldiğimde, ne yaptığımı biliyorum ben , bırak.
- Ne biliyosun lan sen pezevenk…
Salih adama bir yumruk vurur ve adam yere yıkılır. Kalkmaya çalışır kalkamaz, düşer. Salih’te sendeleyip yanına düşer.
- Ne biliyosun lan sen. Herşeyimi kaybettim bugün. İşimi kaybettim, evimi, arabamı, annemi…. Onu… Ne biliyosun. Umudumu kaybettim, her şeyimi.
Ağlamaya başlar. Sonra durur. Adamın gözlerine bakar. Adam şaşkındır. Salih:
- Kalk lan kalk…
Adamı kolundan kaldırıp kıyıya sürükler.
- Atla ulan, atla. Belki bende atlarım arkandan. Her şey buracıkta kapanır gider, atla.
Adam sakinleşmiştir. Kolunu çeker Salih’in elinden. Kafasını kaldırıp yeni doğmakta olan güneşe doğru bakar.
- Sen umutlarını kaybetmişsin. Bense umutlarımı, geleceğimi; hepsinden önemlisi geçmişimi kaybettim. Yıllarca uğraşıp didinip edindiğim her şeyi, itibarımı, emeğimi kaybettim. Sabah benim olan her şey, birde baktım kaybolup gitmiş. Ardında hiçbir şey bırakmadan… Dün dostum olan insanlar bu gün beni aramayacaklar, dün beni sayan seven insanlar bugün tanımayacaklar, dün benim olan her şey… Boşa geçen 8 sene… Yine de güneşin doğuşu ne kadar güzel değil mi.
Salih güneşe bakar. Adam devam eder.
- Düşünsene, güneş her gün batıyor. Fakat ertesi sabah olanca kudretiyle yeniden doğruluyor. İyi ki oda bizim kadar zayıf değil ha ne dersin?
- Nasıl yani, anlayamadım.
Adam elini Salih’in omzuna atar ve gözlerine bakar.
- Neyse dostum. Şöyle biraz yürüyelim mi, ne dersin açılırız biraz…
- Uff… Olabilir, yürüyelim.
Salih ve adam arkalarını dönerler ve yürümeye başlarlar
- Adın neydi senin.
- Salih.
- Bende Rasim. Demek işten ayrıldın ha.
- Maalesef atıldım.
- Gerçekten mi? Nerede çalışıyorum demiştin Salih.
- Gediz İnşaatta.
- Ciddi misin?
(Sesler yavaş yavaş kısılır ve anlaşılmaz bir durum alır) Görüntü birlikte yürüyen ikilinin arkasından yavaş yavaş dönmeye başlar. Önce Rasim’in yerde duran çantasının üzerinden geçmeye başlar. Çantanın içinden Gediz İnşaatın iflas belgeleri görünmektedir. Görüntü sabit durmaz devam eder. Rüzgarda uçmaya başlayan belgelerin arkasından güzel bir İstanbul sabahı manzarasında görüntü sabitlenir…

 
Gönderildi : 05/09/2007 4:00 am
(@hegel)
Gönderi: 0
 

Diyaloglar sırıtmıyor, kısa ve etkili. Zeki Demirkubuz filmlerinden iki karakteri dinler gibi oldum. Hikaye zayıf ve klasik ama işlenme biçimi etkileyici. Az da olsa yönetmenin işine karışılmış yerler var ama bu bilinçli olarak yapılmış olabilir, saf bir senaryo örneği beklemiyoruz henüz. Dediğim gibi diyalog kısmını halletmiş gibisin, iş kalıyor yaratıcılığını kullanıp sıradışı öyküler yazabilmene. Bol bol kısa öykü yazmanı tavsiye ederim naçizane. Ayrıca iyi örneklerin de bolca üstünden geçilmeli. Öznel bakış açısı kullandığın bu senaryo başlangış için hiç de fena değil, başarılar..

Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer

http://kalemoynatanileayoynatannbulutuuyer.blogspot.com.tr

 
Gönderildi : 05/09/2007 3:37 pm
(@bttfatunga)
Gönderi: 0
 

Deneme olmasına karşın senaryo yazımı ve tekniği üzerine bir sorun yok . Tek yapman gereken daha çok daha çok yazman . Hegelinde dediği gibi işlenme tarzı etkileyici . Son olarakta hikayenin temelini kuvvetlendirmek için karakterlere açıklayıcı ve insanı sıkmayan tiradlar attırmanı tavsiye ederim . ( Not : Biraz çekim senaryosu havası var sanki . )

 
Gönderildi : 05/09/2007 6:08 pm
(@oyuksels)
Gönderi: 7
Başlığı açan
 

Arkadaşlar yorumlarınız için teşekkürler. Bana cesaret verdiniz. Bi kaç fikir daha var aklımda. Onlar üzerinede çalışacağım.

 
Gönderildi : 06/09/2007 12:59 am
Paylaş: