Formata fazla takılmayın, siteye yükleyince böyle oldu.
BİR GÜN BENİ MUTLAKA SEVECEKSİN
HİKAYE
Oğlunun boğazını kesmekten bir kadın tutuklanarak, Emniyet Genel Müdürlüğü Cinayet Masası bölümüne getirilir. Sorgu odasında, doğa üstü olaylar yaşadığını bu yüzden gerçekleri ancak doğa üstü olaylar hakkında yazan ünlü yazar Onüçüncünün yanında anlatacağını açıklar. Bunun üzerine, ünlü yazar Emniyete gelir ve sorgu odasına girer. Kadında çocukluğundan itibaren başından geçenleri anlatmaya başlar.
Zeynep, küçük bir köyde, mutlu ve mesut bir şekilde yaşarken, babasının cinnet geçirerek, annesini, üveyannesi ve dört kardeşini öldürdüğünü, yaşadıklarına rağmen hayata bağlılığının devam ettiğini, üniversiteyi kazandığını anlatır.
Üniversite ise sorunlu bir genç olan Hakan’ın kendisine asıldığını, ancak kendisinin Emre’ye aşık olduğunu ve Hakan’ın üniversiteye silah sokarak, sevdiği genci rehin alarak, kendisini sevdiğini söylemesi istediğini ancak girdiği şok nedeniyle Hakan’a “Seni Seviyorum” diyemediği için, Hakan’ın sevdiği erkeğin dizinden vurduğunu, tam kafasına sıkacakken ise polisler tarafından Hakan’ın vurulduğunu, ölmeden önceki son sözlerinin ise “Bir gün beni mutlaka seveceksin”olduğunu anlatır.
Okuldan mezun olduktan sonra, Emre ile evlendiğini ve bir erkek çocuk dünyaya getirdiğini, doğum izninin akabinde çalışma hayatına döndüğünde, yakışıklı ve zengin bir erkeğin kendine musallat olduğunu, kendisini red edince de sinirlenerek, kendisine aşık olarak ölen Hakan’ın son sözleri olan “Bir gün beni mutlaka seveceksin”dediğinden bahseder.
Daha sonra oğlu 13 yaşına geldiğinde, çıktığı duvardan düşmesi üzerine komaya girdiğini, komadan çıktıktan sonra davranışlarında büyük değişiklikler olduğunu, en sonunda da evde mutfakta, boğazına ekmek bıçağını dayayıp, “Daha önce söylediğim gibi, Bir gün beni mutlaka seveceksin”diyerek boğazını kestiğini anlatır.
Yazar, Zeynep’in elini tutarak, “Sana inanıyorum. Nasıl ki bedenler dünyada vasıtalarla veya yürüyerek dolaşabiliyorsa, ruhlar da bedenler arasında dolaşmaktadırlar. Merak etme sana yardım edeceğim” der.
Aradan iki yıl geçer. Zeynep akıl hastahanesine kapatılmıştır. Diğer hastalarla birlikte televizyon seyrederken yazar deli gömleği giydirilmiş bir şekilde yanına gelir ve “Bir gün beni mutlaka seveceksin”der. Hakan’ın ruhu bu sefer yazarın bedenine girmiştir. Zeynep yazara yaklaşır önce durumu kabullenmiş gibi yapıp, yazarın saçını ve yüzünü okşamaya başlar, sonra nefretle yazara kafa atıp, “Asslaaa”diye bağırır.
BİR GÜN BENİ MUTLAKA SEVECEKSİN
SAHNE 1 İÇ /GECE EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ / KORİDOR
YAZAR-POLİS MEMURLARI
Koridorda, bir polis memuru refakatında, eşofman giymiş bir adam yürümektedir. Diğer polisler, eşofmanlı adama bakmaktadır. Eşofmanlı adam “Sorgu Odası” tabelası bulunan bir kapıdan içeri girer. Yanında yürüyen polis memuru diğer Polislere yaklaşıp,
POLİS MEMURU- Bu yazarlar gerçekten manyak oluyorlar. Daha önce, kızım için imza istediğimde üşenip imza vermeyen adam, çocuğunun boğazını kesen deli bir karıyla görüşmek için, gecenin köründe yatağından kalkıp buraya geliyor.
SAHNE 2 İÇ /GECE EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ / SORGU ODASI
ZEYNEP-YAZAR-İKİ KOMİSER
Yazar sorgu odasına girer. Odanın ortasındaki masada iki komiser ile bir kadın (Zeynep) oturmaktadır. Komiser kadına dönüp,
KOMİSER – İşte, adamın geldi, artık anlat bakalım.
Kadın, yazara bakar. Kadının gözleri görüntüye gelir.
SAHNE 3 DIŞ /GÜN BATMAN/KÖYEVİNİN ÖNÜ
KÜÇÜK KIZ
Görüntüye gelen gözler, küçük bir kızın gözlerine dönüşür. Kız çitle çevrilmiş tek katlı geniş bir köy evinin önündeki, elma ağacına çıkmış, elma yemektedir. Silah sesleri duyulur.
Ön Fon: Silah sesleri
Kız telaşla ağaçtan inip, silah seslerinin geldiği eve doğru koşar. Kapıyı açmaya çalışır. Zorlanır.
SAHNE 4 İÇ/GÜN KÖYEVİ/ODA
KÜÇÜK KIZ-FİGÜRASYON
Küçük kız kapıyı zorlukla açar açmaz kapının arkasında dizlerinin üstüne çökmüş, elinde kaleşnikof bulunan, boğazından kanlar akan bir adam yüzüstü yere düşer. Adamın düştüğü yerde, kanlar içinde, iki kadın ve dört çocuk daha hareketsiz yatmaktadır. Kız çığlık atarak dışarı kaçar.
Ön Fon: Çığlık sesi
SAHNE 5 DIŞ/GÜN KÖYEVİNİN ÖNÜ
KÜÇÜK KIZ
Kız arkasına bakmadan çığlık atarak evden uzaklaşır. Ev görüntüye gelir.
SAHNE 6 İÇ /GÜN ÜNİVERSİTE/SINIF
ZEYNEP-HAKAN
Bir sıranın üstündeki açık defterin boş sayfasına yapılmış resim görüntüye gelir. Etrafı çitle kaplı, önünde ağaç bulunan bir ev resmidir. Zil çalar.
Ön Fon: Zil
Zeynep sıranın üzerindeki kalemini ve defterini toplayıp çantasına koyar. Ayağa kalkar ve kapıya doğru yürümeye başlar. Arka sırasında oturan Hakan, çantasından bir elma çıkartıp Zeynepin arkasından yürümeye başlar. Hakan Zeynep’e yaklaştığı anda, Zeynep sınıftan çıkar.
SAHNE 7 İÇ /GÜN ÜNİVERSİTE/KORİDOR
ZEYNEP-HAKAN-EMRE
Zeynep sınıftan çıkar çıkmaz, Emre, kolunu kızın omzuna atar. Koridorda beraberce yürümeye başlarlar. Hakanın elindeki elma yere düşer. Koridorda yuvarlanır.
SAHNE 8 DIŞ /GÜN ÜNİVERSİTE/BAHÇE
ZEYNEP-HAKAN-EMRE-POLİSLER
Yere düşmüş bir elma görüntüye gelir. Elmanın yanında, Hakan, yerde sırt üstü yatan Emrenin göğsüne ayağıyla basmaktadır. Elindeki tüfeği de Emrenin kafasına dayamıştır. Zeynep onlara doğru koşarak gelir.
HAKAN- Beni sevdiğini söyle.
Zeynep koşmayı bırakır. Artık Hakan ve Emre’ye yaklaşmıştır. Bağırarak.
ZEYNEP- Bırak, bırak onu manyak,
Hakan, elindeki tüfeği yerde yatan Emrenin dizine yaklaştırıp tetiği çeker.
Ön Fon: Silah sesi ve Çığlık
HAKAN- Beni sevdiğini söyle.
Zeynep donup kalır. Hakan, yaralı Emreye bakar, tüfeği kendine yaklaştırıp, tetiği kaldırır. Bir el silah sesi duyulur.
Ön Fon: Silah sesi.
Hakan şaşırır. Elinden tüfeği düşer. Elini göğsüne götürür. Kanlanmış eli görür. Zeynepe döner.
HAKAN- Bir gün beni mutlaka seveceksin.
Dedikten hemen sonra yüz üstü yere düşer. Yanına polisler ellerinde silahlar ile koşarak gelirler.
SAHNE 9 İÇ/GÜN İŞYERİ/OFİS
ZEYNEP-YAKIŞIKLI
Zeynep, masasının başında evrakları incelemektedir. Masasındaki bir fotoğraf çerçevesi görüntüye gelir. Fotoğrafta, Emrenin yanında, kucağında bir bebek tutmaktadır. Odaya büyük bir çicek demeti taşıyan yakışıklı bir erkek girer. Çiçekleri kadına uzatır. Kadın sinirle aldığı çiçekleri adamın suratına çarpar.
SAHNE 10 DIŞ /GECE İŞYERİNİN/ÖNÜ
ZEYNEP-YAKIŞIKLI
Zeynep işyerinden çıkmış kaldırımın kenarında yürümektedir. Kaldırıma hızla spor bir Mercedes yaklaşıp durur. İçinden çiçek getiren adam inip, Zeynepin kolunu tutar. Zeynep sinirle adama tokat atar. Adam kadını kendine sinirle çekerek,
ADAM- Bir gün beni mutlaka seveceksin.
Der demez, Zeynep korkuyla, adama diz atar ve elinden kurtulup kaçmaya başlar.
SAHNE 11 İÇ /GÜN HASTAHANE/ODA
ZEYNEP-EMRE-ERKEK ÇOCUK
Zeynep telaşla hastahane odasına girer. Oğlu yatakta hareketsiz yatmaktadır. Oğlunun başındaki sandalyede oturan Emre, sandalyeden kalkıp Zeynepe sarılır.
EMRE- Merak etme, şu an kendinde değil ama iyileşecekmiş.
SAHNE 12 İÇ/GÜN KADININ EVİ/MUTFAK
ZEYNEP-ERKEK ÇOCUK
Mutfağın ortasındaki ada tezgahın arkasında Zeynep’in çocuğu boğazına ekmek bıçağını dayamış Zeynepe sertçe bakmaktadır. Zeynep de ağlamaklı gözlerle, oğluna bakmaktadır.
OĞLU- Daha önce söylediğim gibi, bir gün beni mutlaka seveceksin.
Zeynep ağlarken çocuğuna yaklaşmaya çalışmaktadır. Çocuk ise Zeynepin kendisine yaklaşmasını engellemek için tezgahın etrafında dolaşmaktadır.
OĞLU – Hadi söyle artık.
Zeynep ağlamaklı gözlerle ne olduğunu anlamaya çalışmaktadır. Oğlu, boğazındaki bıçağı, boğazına bastırarak çeker. Boğazından kanlar fışkırırken yere düşer.
SAHNE 13 İÇ/GECE EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ / SORGU ODASI
ZEYNEP-YAZAR-İKİ KOMİSER
Yazar, Zeynepin ellerini tutup,
YAZAR- Sana inanıyorum. Nasıl ki bedenler dünyada vasıtalarla veya yürüyerek dolaşabiliyorsa, ruhlar da bedenler arasında dolaşmaktadırlar. Merak etme, sana yardım etmek için elimden geleni yapacağım.
SAHNE 14 İÇ/GÜN AKIL HASTAHANESİ/SALON
ZEYNEP-YAZAR-DELİLER
Zeynep diğer hastalarla birlikte televizyon seyretmektedir. Arkasından birisi yavaşça Zeynepe yaklaşır.
YAZAR- Bir gün beni mutlaka seveceksin.
Zeynep oturduğu sandalyeden fırlayarak arkasını döner. Deli gömleği giydirilmiş Yazarı görür. Yazar sırıtarak,
YAZAR- Bir gün beni mutlaka seveceksin.
Zeynep Yazarın gözlerine bakar. Ellerini yazarın başına götürüp, yazarın yüzünü ve saçını okşamaya başlar. Yazar rahatlamış bir şekilde güler. Yazar ile kadın yakınlaşarak göz göze gelirler. Zeynepin gözlerinde sevecen bir bakış vardır. Yazarın rahatlaması da gözlerine yansır. Birden, Zeynepin bakışlarındaki sevecenlik kaybolur. Yerine öfke gelir. Zeynep, yazarın kulaklarını sertçe tutup, kendine çekerek kafa atar. Ekran kararır.
ZEYNEP – Aslaaa.
Deccal, gördüm seni sobe.