Atv yarışması için Keçili, Soba borulu, Peştemalli, İmkansız Aşkı anlatan bir kısa film senaryosu hazırladım.
Sizler yarışmaya katılmadığsanız bile alternatif olarak bu filmi çekip, internete koyarak yeteneğinizi de sergileyebilirsiniz.
Saygılarımla,

FARK ETMEZ

Bu senaryonun en büyük avantajı Hülya Avşar tarafından bile anlanabilir.

SAHNE 1 İÇ MEKAN/GÜN KAFE
MERT-SUAT-YILMAZ

Mert ile Suat kafede oturmuş, kahve içerken sohbet etmektedir. Yılmaz elinde peştemal ile gelip yanlarına oturur.

MERT- Tünaydın, bakıyorum bu gün erkencisin.

YILMAZ- Sizler burada boş boş otururken ben taktik alıyordum, o yüzden geç kaldım.

SUAT- Hayrola ?

YILMAZ- Bu gün kesinlikle benim kıza kendimi fark ettireceğim. Bu sefer karşısına bir elimde soba borusu, diğer elimde bir keçi ve belime bağlanmış bir peştemalle çıkacağım.

SUAT- Bu taktiği kim verdi ?

YILMAZ- Rüyamda gördüm.

MERT- Ak sakallı dede mi söyledi. İnanma o hıyara onun yüzünden en azından yirmi kupon batırdım.

YILMAZ- Yok lan Okan Bayülgen ile Hülya Avşar söyledi.

MERT- Çıplak mıydılar ?

YILMAZ- Ne alakası var ya ?

MERT- Ağbi hatırlarsan senin rüyalarında genelde insanlar çıplak oluyordu.

YILMAZ- Onlar başka ağbicim. Dün gece çok seviyeli bir rüya gördüm. ATV’nin yarışmasına gönderdiğim kısa film ön elemeye geçmiş, programa çıkmışım, Juri benim filmi finale taşımış. Daha sonra da Okan Bayülgen, ilk haftanın temasını açıkladı:

-İçinde, soba borusu, peştamal ve keçi geçen bir aşk filmi çekeceksiniz.

SUAT- Ne kadar saçma ya.

YILMAZ- Hiç olur mu ? Çalıştırsana oğlum saksıyı. Yolda yürürken bir anda karşına, bir elinde soba borusu, diğer elinde keçi ve beline bağlanmış peştamalle biri çıksa ne yaparsın.

MERT- O saniye topuklarım.

YILMAZ- Sen değil lan, yani bir kız ne yapar ?

SUAT- Elbette, tam karşına gelip durur, elini uzatıp;

-“ Merhabe ben Burcu. Hadi, şu kafeye gidelim de seninle, soba borusu ile peştamalının renklerinin uyumsuzluğu hakkında konuşalım”

der.

YILMAZ- Hadi ordan. Daha önceleri yaptığı gibi, yanımdan geçip gideceği yerde donup kalır. Ben de bu iki saniyede ona arkadaşlık teklifimi yaparım.

SUAT- Sabah sabah veya rüyanda ne içtin böyle.

YILMAZ- Bir şey ısmarlamadınız ki içeyim.

MERT- Dün gece rüyanda ne içtiysen ondan söyleyelim.

YILMAZ- Bırak şimdi içkiyi. Ben dedemgilden peştemali buldum. Kahvelerinizi bir an önce bitirin de, soba borusu ile keçi arayalım.
Suat Mert’e dönüp,

SUAT- Ağbi bence esas rüyayı biz görüyoruz.

SAHNE 2 DIŞ MEKAN/GÜN SOKAK
MERT-SUAT-YILMAZ-DÜKKAN SAHİBİ

Mert, Suat ve Yılmaz bir sobacının önünde durur. Yılmaz elindeki peştemali Suat’a verir. Yılmaz dışarıda duran sobaların borularına bakar. Dükkan sahibi yanlarına gelir. Yılmaz ile konuşur. Yılmaz dükkan sahibiyle tokalaşırken pazarlığa başlar. Pazarlık kısa sürer ve dükkan sahibi içeriden bir soba borusu getirip Yılmaz’a verirken, Yılmaz’da cebinden 20 lira çıkartıp dükkan sahibine uzatır. Daha sonra Mert, Suat ve Yılmaz yürümeye başlar.

SAHNE 3 DIŞ MEKAN/GÜN SOKAK
MERT-SUAT-YILMAZ-PET SHOP ÇALIŞANI

Mert, Suat ve Yılmaz, bir Pet-Shop’un önünde durur. Yılmaz elindeki soba borusunu Mert’e verir. Dışarıda kafeste duran, bir keçiyi incelemeye başlar. Sonra, Yılmaz içeri girer, daha sonra Pet-Shop çalışanı ile dışarı çıkar. Yılmaz ile Pet-Shop çalışanı pazarlığa başlar. Pazarlık kısa sürer ve Yılmaz cebinden 200 lira sayarak, çalışana verir. Yılmaz keçiyi kafesten çıkartıp, boynuna tasma takar. Sonra hep beraber yürümeye başlarlar.

SAHNE 4 DIŞ MEKAN/GÜN SOKAK
MERT-SUAT-YILMAZ-KIZ

Mert, Suat ve Yılmaz köşede beklemektedir. Uzaktan güneş gözlüğü takmış bir kız, kurt köpeği ile Yılmazlara yaklaşmaktadır. Yılmaz hızlı bir şekilde elindeki peştemali beline bağlar. Sonra Mert’ten soba borusunu alıp koluna geçirir, daha sonra da Suat’ten tasmalı keçiyi alıp, kıza doğru yürümeye başlar. Kızın karşısına geçip beklemeye başlar. Ancak kız hiç oralı olmadan önce Yılmaz’ın daha sonra da, Mert ile Suat’ın yanından geçer. Yılmaz boynu bükük bir şekilde arkadaşlarının yanına gelir.
YILMAZ- Gene beni fark etmedi ya ?

SUAT- Ağbi nasıl fark etsin ?

YILMAZ- Esas nasıl fark etmez ?

MERT- Ağbi sen iyi misin ? Kız kör ya

YILMAZ- Anaaa.

SUAT- Yani kızın seni fark etmesi de, aşkı da imkansııııızzz.

MERT- Aşkın gözü kördür lafı herhalde bu durum için söylenmiştir.

SON