Atv yarışması formatına uygun, (yangın tüpü, zincir ve süs köpeği nesneli) senaryomu aşağıda takdirlerinize sunuyorum.
İkincisi de birazdan gelecek. Saygılarımla,
KÖR TAKINTI
SAHNE 1 İÇMEKAN/GÜN DÜKKAN
HADİ-BİRSEN-YANGIN TÜPÜ
Hadi, küçük bir televizyon tamirhanesinde tezgahın üstünde açılmış bir televizyonun arkasında çalışmaktadır. Dükkana elinde küçük ekran bir plazma ile Birsen girer.
BİRSEN – Günaydın.
HADİ- Günaydın. Hoş geldiniz
BİRSEN- Bu plazma çok yakmaya başladı da, tüp taktıracaktım.
HADİ- Elbette takarız. Hem şimdi kampanya da var. Bir tüp taktırana, yangın tüpü de bizden hediye.
Dükkanın köşesine dizilmiş 3-4 tane yangın tüpü görünür.
BİRSEN- Yok yangın tüpüne hiç gerek yok.
HADİ- Hiç olur mu ? Tüp takılınca bunların kapalı alanda patlama riski arttığı için, yangın tüpünü zorunlu olarak takıyoruz, pardon veriyoruz. Hatta ben de gözlerimi böyle elim bir tüp patlamasında kaybettim.
BİRSEN – Geçmiş olsun. Peki bu plazmam, tüp taktırınca kilowatta kaç kuruş yakmaya başlar.
HADİ- Valla dizisine göre değişir. Öyle diziler var ki, maazallah bütün kafayı yakar, uzak durmak lazım. Siz plazmayı şöyle bırakın 2 gün sonra alırsınız.
BİRSEN – Oldu o zaman, hayırlı işler.
Birsen plazmayı tezgahın boş bölümüne bırakıp, dükkandan çıkar.
SAHNE 2 DIŞMEKAN/GÜN SOKAK
HADİ-BİRSEN-KÖPEKLER
Birsen sokakta, bir süs köpeği ile birlikte dolaşmaktadır. Karşıdan Hadi ile köpeğinin yaklaştığını görür.
BİRSEN- Aaa. Siz de mi köpeğinizi dolaştırmaya çıktınız.
HADİ- Hanfendi ben körüm. Köpek beni dolaştırıyor.
BİRSEN- Beni tanımadınız galiba.
HADİ- Hakkaten çıkaramadım. Kör olduğum için mi acaba ?
BİRSEN- Dün dükkanıza tüp taktırmaya gelmiştim.
HADİ- Ben günde kaç tane tüp takıyorum biliyor musunuz ?
BİRSEN- Kör olduğunuz kadar küstahsınız da.
HADİ- Aslında büyük aşklar hep kavgayla başlarmış. İsminiz neydi ?
BİRSEN- Birsen Eksiktin.
HADİ- Haddimi aştığım için özür dilerim. Bu bahsi burada kapatalım.
BİRSEN- Yo, yo yanlış anladınız. İsmim Birsen soy adım Eksiktin.
HADİ- Hadi Ordan.
BİRSEN- Valla, inanmazsanız, nufüs cüzdanıma bakın.
Birsen çantasını karıştırmaya başlar.
HADİ- Yo, yo, bu sefer de siz yanlış anladınız. Benim ismim Hadi, soy adım da Ordan.
BİRSEN- Henüz bana tüp takmamanıza rağmen sizden bayağı bir elektrik aldım. Hemen bu gün evlenelim mi ?
HADİ- Beni mesut ve bahtiyar kıldınız. Ancak, yarın evlenirsek çifte düğün yaparız.
BİRSEN- Hayrola ? Kardeşinizin düğünü mü var.
HADİ- Yok benim sünnet düğünüm vardı da, ikisini bir arada yaparız diye düşünmüştüm. Bu gün sünnet yarın gerdek hesabı.
BİRSEN- Şu an o kadar mesudum ki.
SAHNE 3 DIŞMEKAN/GÜN SOKAK
HADİ-BİRSEN-GELİN ARABASI-ALTIN ZİNCİR-ZİNCİR
Hadi, beyaz uzun bir entari, Birsen ise gelinlik giymiştir. Süslenmiş bir gelin arabasının yanında durmaktadırlar. Hadi düşüncelidir. Eliyle kafasını kaşıyarak, kendi kendine konuşmaya başlar.
HADİ – Bir şey unuttum ama ne ?
BİRSEN- Ne oldu hayatım ?
HADİ- Çok önemli bir şey unuttum ama ne ?
BİRSEN- Köpekleri bağlayıp, mamalarını verdin mi ?
HADİ- Evet.
BİRSEN- Plazmama tüpü taktın mı ?
HADİ- Evet.
BİRSEN- Arabaya tüp taktın mı ?
HADİ- Evet. Hah buldum zincir !
BİRSEN- Ne zinciri ?
HADİ- Sana altın zincir kolye takmayı unuttum hayatım.
BİRSEN – Ne gerek var canım ?
HADİ- Yok yok takmam şart. Meslek hastalığı oldu bende. Takınca rahatlıyorum.
Hadi Birsen’e entarisinin cebinden çıkarttığı kutudan, altın bir zincir kolye takar.
HADİ- Sağlam olsun diye bir de arabaya zincir takalım mı hayatım.
BİRSEN- Valla iyi olur.
Hadi ile Birsen arabanın arkasına yürürler, Hadi bagajı açar ve bagajdan zincirmatik çıkartır. İkisi de arka tekerleğin yanına çömelerek, beraberce zincirmatiki açmaya başlarlar. Mutlu bir şekilde gülümserler.
SON
Deccal, gördüm seni sobe.
En komiği bu bence. Hepa koş.
Aman koşmasın.
Sonra koşup düşerse beni suçlar 🙂
Deccal, gördüm seni sobe.
Dostum atv yarışması açıkçası bi b.k değil, buna o kadar kasacağına, düzgün bir film yazmaya çalış.
Kasma falan yok, egzersiz olsun diye 15-20 dakikada yazıyorum.
Diğer taraftan;
1) 12 farklı burçtan arkadaş çevresinde 2012 kıyametine ilişkin 2000 ve 12 isimli gizem-korku filmi senaryosu
2) Korku filminden çıkarttığım komedi unsurlarından oluşturduğum Recep İvedik ile Cem Yılmaz filmleri tarzında Düdükistanın Marjinali isimli bir komedi filmi senaryosu
3) Abazalardan, delilerden ve sokak sanatçılarından sanata yolculuğu anlatan festivallik sanatsal bir uzun metraj filmi senaryosu hazırladım.
Bu senaryoları okutabilmem için sizin nazikçe b.k başkalarının ise a.q olarak nitelediği Atv yarışması sayesinde belki yapımcılara ulaşabilirim diye çırpınıyorum.
Deccal, gördüm seni sobe.
Belli 15-20dk'da yazdığım zaten
*our AC-130 in the air
Bu senaryoları okutabilmem için sizin nazikçe b.k başkalarının ise a.q olarak nitelediği Atv yarışması sayesinde belki yapımcılara ulaşabilirim diye çırpınıyorum.
Öyle bir senaryo yaz ki, yapımcılar sana ulaşmak için sıraya girsinler.
Bu senaryoları okutabilmem için sizin nazikçe b.k başkalarının ise a.q olarak nitelediği Atv yarışması sayesinde belki yapımcılara ulaşabilirim diye çırpınıyorum.
Bu işlerin böyle ilerlediğinden ciddi şüphelerim var. Kendi işimle ilgili olarak bana hergün hiçbir ilan vermediğim halde 1-2 tane cv geliyor. açıp bakmıyorum bile. belki içlerinde altın yetenekler de vardır.
emin ol, yapımcılara da hergün birileri senaryo gönderiyordur. hele böyle bir yapımcı bu forumu okuyacak, sendeki yeteneği farkedecek, sana teklifle gelecek. Fazla fantazi ürünü oldu.
stratejini gözden geçirmelisin bence.
İlginiz ve önerileriniz için teşekkür ederim.
Öncelikle bu yazdıklarımı
1)ATV'de finale kalanlar görecek.
2) Bu ekip, senaryolarımı filme çekecek,
3) Belki bu ekibi bir yapımcı ciddiye alacak,
4) En sonunda da ben bir yapımcıyla birebir görüşme imkanına sahip olacağım.
5) 2012 gelmeden belki bir senaryom filme çekilebilecek.
Deccal, gördüm seni sobe.
onucuncu senaryolarını pdf halinde tek bir başlıktan yayınlarsan hem insanlar kolayca geçmiş senaryolarına ulaşma şansı bulur hem de forumda başlık kirliliği yaratmamış olursun.
"Giydikçe açılır" diyen tezgahtar, "uzadıkça şekil alır" diyen kuaför, "zamanla unutursun" diyen arkadaş... Bunların hepsi aynı örgüte üye...
Bu senaryoları okutabilmem için sizin nazikçe b.k başkalarının ise a.q olarak nitelediği Atv yarışması sayesinde belki yapımcılara ulaşabilirim diye çırpınıyorum.
Bu işlerin böyle ilerlediğinden ciddi şüphelerim var. Kendi işimle ilgili olarak bana hergün hiçbir ilan vermediğim halde 1-2 tane cv geliyor. açıp bakmıyorum bile. belki içlerinde altın yetenekler de vardır.
emin ol, yapımcılara da hergün birileri senaryo gönderiyordur. hele böyle bir yapımcı bu forumu okuyacak, sendeki yeteneği farkedecek, sana teklifle gelecek. Fazla fantazi ürünü oldu.
stratejini gözden geçirmelisin bence.
Yazmıyim diyodum ama atv'nin yarışmasına katılmıştık bizde ilk başta, fakat sonradan ne b.k olduğunu anladığımız an yayına girmeden vazgeçtik, ayrıca o yarışmada çok torpil dönüyo ben sana söyliyim, biz görüşmeye gittiğimiz gün bir ekip daha vardı, ve bu ekip yapımcının kankası! idi, herkesin bayıla bayıla güldüğü ucuz esprili filmler yapan, orjinallikten yoksun uyarlama filmleriyle internette ün yapan ekip hani...
Neyse zaten sonradan onlarda çıktı yarışmadan, çünkü insanların kafalarındaki soru işaretleri çoğalıyordu, ama şuan yarışanlardan birisi de aynı torpilden...
Demem o ki, git önce bikaç film seyret, kitap oku, gez dolaş kafanı dağıt, film nedir, ne değildir düşün biraz sonra senaryo yaz...