Forum

Antik...kuntik hikayeler....

6 Gönderi
2 Üyeler
0 Reactions
2,021 Görüntüleme
(@rodin)
Gönderi: 54
Başlığı açan
 

Arkadaşlar pazar günü kitapçıda Tübitak yayınlarının "ANTİK DÜNYA ANSİKLOPEDİSİ" adlı kitabı satın aldım. Güzel bir kitap. Yazının Doğuşu bölümünü okurken Kısa Film olabileceğini düşündüğüm bir öykü yazdım. Aşağıda beğeninize sunuyorum;

Açık arazide arkeolojik kazı alanı. Abdullah kazı işçisi ve Taner ile Sema adlı iki arkeoloji öğrencisi kazı yapmaktadır. Abdullah kürek ile toprağı kenara atarken, fırça ile toprağı eşeleyen öğrencilerden Taner toprağın altında bozulmamış bir insan kolu bulur. Sema kamera ile kayıttadır. Toprak eşelendikçe cesedin tamamı meydana çıkar. Erkek cesedinin üst tarafı çıplak ve sol eli yumruk gibi sıkılıdır. Sıkılı elde renkli yuvarlak bir nesne vardır. Binlerce yıldır toprak altından çürümeden bu ceset günümüze nasıl gelmiştir? sıkılı elinde tuttuğu bu obje nedir? Taner ile Sema buna kafa yorarken kazıcı Abdullah eve gelip, küreğini kenara koyar. Evde yatağında yatalak yatan 10 yaşındaki oğluna ceketinin içinde sakladığı şeyi verir. Bu şey tahtadan rengarenk çok ilkel bir araba prototipidir. Ama arabanın rengarenk yuvarlak tekerlerinden biri eksiktir. Kazı yerinde kamerayla görüntü alan Sema, Tanere görüntüleri tekrar izlemeyi teklif eder. Görüntülerde Abdullahın kazı alanında ceketinin içine bir şeyler gizlediklerini fark edip, hızla Abdullahın evine gelirler. Çocuk uyumakta, tek tekeri eksik tahtadan oyuncak araba başucunda durmaktadır. Çocuk gözlerini açar. Taner arabayı alınca çocuk ağlamaya başlar. Kalkmaya çabalar kalkamaz, iki elini gözyaşlarıyla arabayı geri ver der gibi uzatır. Baba yalvarırken, Selma elindeki eksik tekerleği arabaya monte eder. Arabayı yere koyar ve yavaşça çocuğun yatağına doğru itekler. Arabanın tekerlekleri döne döne hareket etmeye başlar,. Araba gelir, ayakta dikilen çocuğun ayak dibinde durur. Mucize gerçekleşir, baba sevinç çığlığı atar. Çocuk eğilir ve arabayı yerden alarak sevgiyle göğsüne bastırır. Flaş patlar Sema bu pozu fotoğraf makinasıyla çeker, çoçuğa el sallayarak gülümser. Sema ile Taner birbirine bakıp evden gülerek çıkarken yağmur yağmaya başlar. Ceset hala aynı yerdedir. Bozulmamış ceset hızla bozulmaya ve iskelet halini almaya başlar. Yağan yağmur iskeletin üstüne toprağı kaydırır, sanki toprak iskeleti yutar gibi, üstündeki topraktan görünmez olur...Sema evine gelip, fotoğraf makinasından kablo yardımıyla çektiği fotoğrafları laptopuna aktarır. Fotoğraflara tek tek bakarken çocuğun oyuncak arabaya sahip olduktan sonraki gülen yüzüne bakar. Oyuncak arabayı göğsüne bastırıken çektiği fotoraftaki bir ayrıntı dikkatini çeker. Fotoğrafta oyuncak arabanın altında bir sembol vardır. Fotoğrafı mausla zumlar. Yakınlaşan sembol daha görünür halde gelir. Çivi yazısı sembolune benzer bir ...TI.... işaretidir. İnterneti açar Google'a çivi yazısı sembolleri yazar. ve TI sembolünün HAYAT olduğunu gözlerini iri iri açarak okur. Hemen Abdullahı telefonla arayıp oğlunun adını sorar. Abdullah oğlunun adının "HAYAT" olduğunu söyler. Semanın telefon elinden düşer...

Benim için SAÇMA fikir yoktur, herkesin fikrine saygı duyarım. Sadece bazıları ilgimi çekmeyebilir.

 
Gönderildi : 12/12/2012 12:25 am
(@trade_mark)
Gönderi: 0
 

Sinopsis mi ,tretman mi ?

 
Gönderildi : 12/12/2012 2:46 am
(@rodin)
Gönderi: 54
Başlığı açan
 

Sinopsis mi ,tretman mi ?
😀

sahne sahne yazmadığım için tretman değil doğru...
aslında bu sinopsisi direk sahnelere ayırsam anında tretmana dönüşebilir.
ben en iyisi başlığı düzelteyim, haklısın.
uyarın için teşekkürler...

isminide değiştireyim. çivi yazısı kilden Tablet çağrışımı, PC tablet anlaşılmasın ?...oyuncağın sırrı, oyuncak masalı...

Benim için SAÇMA fikir yoktur, herkesin fikrine saygı duyarım. Sadece bazıları ilgimi çekmeyebilir.

 
Gönderildi : 12/12/2012 10:51 am
(@rodin)
Gönderi: 54
Başlığı açan
 

antik dünya hikayelerine devam 🙂

S1- MAĞARA ADAMININ MAĞARASI - İÇ/GECE
MAĞARA ADAMI

KARANLIK EKRANDA
M.Ö.20,000 Yazısı görünür.

AÇMA
Duvarda asılı meşalenin aydınlattığı mağarada saçı, sakalına karışmış mağara adamı elindeki sivri taş parçasıyla duvara bir şeyler çiziktirmektedir. (karakter burada oturup başka bir eylem yapmaktadır. sadece belden üst plan veya omuz hizasından duvarı çizerken göreceğiz) çizerken yüzü ıkınır gibi şekilden şekile girip, anlamsızca mırıldanır;
MAĞARA ADAMI- ııııııııggggghhhhh. haaaaagaaaaa. muaagaaaaa...

KARARMA

S2- MAĞARA ADAMININ MAĞARASI - İÇ/GÜN
TOLGA, NASUH

KARANLIK EKRANDA
2013 Rakamları görürüz.

AÇMA
Ekrana doğrultulmuş kıpırdayan bir el feneri ışığı.
Mağaranın tavanından sürekli damlayan su sesi.
TOLGA (görüntü üstüne, yankılı )-Nasuh bastığın yere dikkat et...
NASUH (görüntü üstüne yankılı)-Haaaa sittir lan...kaygan jöle kıvamında bir şeye bastım.
Bir kanatlı hayvanın kanat çırma sesi çok yakından hissedilip, ses yankılanarak uzaklaşır.
İki sırt çantalı karartı; 23 yaşında atletik yapılı sarışın TOLGA'nın elinde tuttuğu el feneri ile karanlık mağarada yürümektedirler. 24 Yaşında esmer keçi sakallı NASUH onu takip etmektedir. Dururlar. Nasuh sol ayağına yapışan çamuru temizler gibi pat pat yere vurup, toprağa sürter.
NASUH (devamla ses yankısız)-Tolga versene şu haritayı. Kayıp mı olduk olum?
Tolga kıpırtısız el fenerini duvara çevirmiş bakmaktadır. Nasuh onun sırt çantasından haritayı alıp açar.Tolga tepki vermez. Kafasındaki kasktaki fenerin ışığını haritaya doğrultup incelemeye başlar. Tolga gözlerini iri iri açmış duvara bakmaya devam ederken usulca;
TOLGA- O-la-maaaaaz..
Nasuh Haritada bir yeri parmağıyla işaretleyerek;
NASUH-Yaaa biz tam şurda değil miyiz. Sağa dönüp yüz metre yokuş aşağı...
Duraksayarak Tolgaya bakıp;
NASUH (devamla bağırarak)- Olmayan ne? ne Olamaz dostum?
TOLGA-Bu imkansız....

GEÇME

S3- MAĞARA ADAMININ MAĞARASI - İÇ/GECE
MAĞARA ADAMI
Mağaradaki meşale yanmaya devam eder. MAĞARA ADAMI çiziktirme işlemini bitirirken güçlü bir ıkınma.(ilk sahnedeki gibi aynı plandadır)
MAĞARA ADAMI (raharlamanın verdiği rehavetle)-oooooohhhhhhhhh.uuuuggggggg huuhhaaaaaaaaaa!!!!
Taşı elinden atar.
Taşın yere CLİK düşme sesi.
Yaprak hışırtısı sesi.
Eliyle kocaman bir yaprağı havaya atar.
Tekrar yaprak hışırtısı....
Tekrar bir yaprağı havaya atar. Yaprak havada süzülür. Toprağın üstüne düşer.

GEÇME

S4- MAĞARA ADAMININ MAĞARASI - İÇ/GÜN
TOLGA, NASUH

Tolga ve Nasuh'un çizmelerinin yanında toprağın üstünde bir yaprak görürüz. (DİYALOGLAR BU GÖRÜNTÜNÜN ÜSTÜNDEN BAŞLAYABİLİR)
TOLGA-Güney Fransada, Chavet Mağarası’nda bulunanlar kadar güzel çizimler bunlar.
El fenerinin aydınlattığı duvarı görürüz. Tozlanmış, her tarafını örümcek ağının sardığı duvara asılı sönmüş bir meşale. Çeşitli hayvan motifleri, Bir Mamut'u kovalayan eli mızraklı bir avcı çizimleri vardır.
NASUH- Onlar yaklaşık 32 bin yıllık. Bunlar o kadar eski midir acaba?
Tolga duvara yaklaşır. Elini yumruk yapıp ısırır.
Tolga-Muhteşem, beyninde hiç bir bilgi kırıntısı, eğitimi olmadan, sanat nedir bilmeden, içgüdüsel yarattığı şahaserlere bakar mısın? böyle bir güzellik....dur dur bir dakika...bu bir yazı mı?
Nasuh cebinden gözlüklerini çıkarıp dikkatle duvarın çömelme hizasındaki kargacık, burgacık çizimlere bakar.
Nasuh-Evet kesinlikle bir yazı olmalı. Buradaki üçgene benzeyen işareti üç işaret sonra yine kullanmışlar. Aynı şekillerden harf dizilimini sesli, sessiz harf uyumu gibi peşi sıra kelime üretmişler...
Tolgaya bakar ve onu omuzlarından tutar. Tolga'da onu omuzlarından tutar. Gülerler.
Tolga-Çözebilir misin?
Nasuh Sırt çantasını omuzundan indirir. İçinden kalınca bir kitap çıkarır. Hızlı hızlı sayfalarını karıştırır. Kitabı eline alıp birinci sahnede Mağara adamının pozisyonuna geçer. (mağara adamıyla aynı plandadır) Kitabın ortasına bir not defteri koyar. Elindeki kalemle kağıda bir şeyler yazmaya başlarken mırıldanır;
NASUH-Şekil insan kafasını çağrıştırıyor. Kafa ileeee.ilggiilll olbbbilirr miii? kaaafffaaa...
Tolga sırt çantasının üzerine oturup gülümsemeye devam eder.
TOLGA- olum Truvayı bulan Heincrich Schliemann kadar meşhur olur muyuz dersin?
NASUH-Dur be olum kafamı karıştırma....harrrriiccc bu ölçü birimi mi? mımıım mııı mııı....

S5- MAĞARA ADAMININ MAĞARASI - İÇ/GECE
MAĞARA ADAMI

Mağara adamı ayağa kalkar. Duvarda tepesindeki meşale yanmaya devam eder. (plan değişir, dizlerinin üstünden itibaren görürüz) üstü çıplak altında sadece bir hayvan postu vardır. Hayvan postunu çekiştirir, düzeltir.

S6- MAĞARA ADAMININ MAĞARASI - İÇ/GÜN
TOLGA, NASUH

Nasuh ayağa kalkar. Duvardaki meşale sönmüş örümcek ağlı, toz toprak içindedir. Elindeki kitabı atar Not defterine hızlı hızlı yazar.
NASUH(sevinçle)-Çözdüm ulan çözdüm...
TOLGA-Kral arkadaşım benim. Okusana olum yaaaa meraktan geberiyorum...
NASUH (kekeleyerek)-A, a ,ama, ama...

S7- MAĞARA ADAMININ MAĞARASI - İÇ/GECE
MAĞARA ADAMI

Mağara adamı ekrandan çıkarken,
SİFON SESİ işitilir.
Ekran duvarda Mağara Adamının taşla yazdığı yazıya yaklaşır. Yazı şekillerinin ilk kelimesi üzerinde durur.

TOLGA (görüntü üstüne)- Ne aması?
NASUH (görüntü üstüne)-Bu ne ya? okuyorum diyor ki "BUNU"
Ekran ikinci kelimeye kayar
NASUH (görüntü üstüne)- YAZAN
Ekran üçüncü kelimeye kayar
NASUH (görüntü üstüne)- TOSUN
Ekran üçüncü kelimeye kayar
NASUH (görüntü üstüne)- OKUYANA....
TOLGA (görüntü üstüne)- Şaka mı yapıyosun sen şimdi?
NASUH (görüntü üstüne)- Yok be olum ciddiyim. Bak daha neler var. "Yazı yazma helaya, başın girer belaya, götürürler merkeze, öptürürler herkese"
Görüntü yerde kıpraşan yapraklara kayarken, diyaloglar yavaş yavaş duyulmaz olur...
NASUH (GÖRÜNTÜ ÜSTÜNE)- "Ka...Ka..Kafası hariç..." yuuuh ulan...

KARARMA...

Benim için SAÇMA fikir yoktur, herkesin fikrine saygı duyarım. Sadece bazıları ilgimi çekmeyebilir.

 
Gönderildi : 21/12/2012 7:24 pm
(@rodin)
Gönderi: 54
Başlığı açan
 

İLK ATEŞ;
Güney Afrika’daki bir mağarada bulunan yanmış kemikler ve bitki külleri, modern insanın atalarının ateşi BİR MİLYON yıl önce kullanmaya başlamış olabileceğine işaret etti.
Antropoloji uzmanları, ateş sayesinde ilk insanların avlanmakla daha az vakit geçirdiğini, dişlerin küçüldüğünü ve yemeği çiğnemekle çok daha az vakit harcandığını belirtti. Ateş ayrıca, doğumlar arasındaki zamanı azaltarak, insan nüfusunun artmasında önemli bir rol oynadı. En önemli etkisi ise gıdalardan daha yüksek besin değeri alan insan beyninin gelişimi oldu.
------alıntılar NTV BİLİM---------------------------

EKRANDA BİR MİLYON YIL ÖNCE YAZISI...
ile başlayıp ilk ateşin keşfi ile ilgili bir kısa film olabilecek öykü????????
düşünüp !!!
hatta final draft ile senaryoya dönüştürüp buraya asayım....

Yukarda ilk mağara duvarına yazı yazan Homo sapiens'le, Ateşin önemini keşfedecek Homo sapiens aynı tip olabilir.
Hatta bir tipleme bile yapılabilir.
Homo sapiens..Maço sapiens'e dönüşebilir. Adı değişebilir v.s.

Benim için SAÇMA fikir yoktur, herkesin fikrine saygı duyarım. Sadece bazıları ilgimi çekmeyebilir.

 
Gönderildi : 27/12/2012 11:32 am
(@rodin)
Gönderi: 54
Başlığı açan
 

S1-DIŞ. GÖKYÜZÜ. GÜN
AÇMA
Ekranda “BİR MİLYON YIL ÖNCE” yazısı görürüz.
Çığlık, çığlığa kuş sürüsü sesleri duyulmaktadır.
Masmavi gökyüzünü bembeyaz bulutlar süslemektedir. Bulutların altından Kuş sürüsü V biçiminde uçmaktadır.
GEÇME

S2-DIŞ. DENIZ KENARİ. GÜN
Dalga sesleri duyulur.
Deniz kenarında, ayak değmemiş sahile denizin dalgaları vurmaktadır. Sular her defasında kumları yıkayıp geri çekilir.
GEÇME

S3-DIŞ. ORMAN. GÜN
Balta girmemiş sık ağaçlı bir orman. Ağaçların dalları rüzgardan hışırtıyla dalgalanmaktadır.
GEÇME

S4-DIŞ. MAĞARA ÖNÜ. GÜN
Jaaa jaaaa Wunderbaaach. Das clain und schön, du bist meine lokomotive. wie verhindere ich dass ich schnell komme. (müzikle beraber 70’ler alman pornosundaki kadın sesi) duyulur.

GÖRÜNTÜNÜN ALTINDA: GÜNEY AFRİKA yazısı görünür.
Mağara girişinin hemen yanında saç, sakal karışık üstleri çıplak, altlarını hayvan kürküyle sarıp sarmalamış 5 adam durmaktadır. 3 Adam yerde otların üzerinde oturmakta, omuzlarıyla diğer yanındakine omuzuyla vurup homurtulu tepişmekterdirler. Ellerindeki meyveleri, yemişleri iştahla yemekteler.

Rabarba...

Ayaktaki adamlardan biri usulca yerde muz soyan birine sinsice yaklaşır. Yerde oturan ağzını açıp elindeki meyveyi tam ağzına götürecekken, ayaktaki adam eline hamle yapıp muzu koparıp kapar ve hızlıca kaçar. Elinde muzun kabuklarına bakakalırken yanındakiler gürültüyle gülmeye başlar. Yumruğunu havada sıkıp sallayarak, kaçanın arkasından bağırır.

1.ADAM-Hugaaaa. Muugaaaanı guuuaaadooogğğaaaa!!!
ALT YAZI: Lütfen onu geri getirir misin?

Sessizlik olur. Oturanlar birbirine bakar.

2.ADAM-Munaaaağııı hugaaaa daouaaa?
ALT YAZI: Lütfen mi dedin sen?

1.ADAM Evet der gibi başını sallar. Oturan diğer adamlar, eksik dişlerini göstere göstere kahkahalarla yerde yatıp yuvarlanırlar.

2.ADAM -Hugaaaaa. Muguaaadoo laaaoo !
ALT YAZI: Duydunuz mu lan? LÜTFEN dedi.

Rabarba (KAHKAHALAR)

3.Adam, 4.Adama Dönerek
3.ADAM-Hugunaaa hoğğu lo?
ALT YAZI: Lütfen nedir lo?

Sus pus yerine tekrar oturan 1.Adamı, diğerleri sağından solundan çekiştirerek alaya devam ederler.

MAÇO SAPIHENS (GÖRÜNTÜ ÜSTÜNE)
(sinirli)
ALOOOOĞĞĞ MUHAAAOGG LO HOOĞUUN FOOCUUGG HUOOOGG!
ALT YAZI: Alooo İki dakka akıllı olun lan. Adamda keyif bırakmadınız.
Sessizlik.

Jaaa jaaaa Wunderbaaach. Das clain und schön, du bist meine lokomotive. wie verhindere ich dass ich schnell komme. (müzikle beraber 70’ler alman pornosundaki kadın sesi tekrar duyulur)

Mağara önündeki adamlardan biri göz kırpıp, başıyla içeriyi işaret ederek, dilini çıkartıp oynatır. Diğeri elinin avuç içini yumruk yapmış diğer elin üstüne vurarak ayıp bir işaret yapar. Yemişlerini yemeye devam edip, homurtularla yine ufak ufak birbirlerini omuzlarıyla dürterek tacize devam ederler.

Jaaaaaaa....jaaaaaaaaaaaaaa!
(Kadın sesi )

S5-DIŞ. ŞELALE. GÜN
Çağıldayan şalelenin sesi duyulur.
Bembayez köpüklerini yukardan aşağıya boşaltan bir şelale görürüz.
Jaa Jaaaaaaaaa....
(Kadının sesini görüntü üstünde bir an duyarız)

GEÇME

S6-DIŞ. MAĞARA ÖNÜ. GÜN

25 yaşında uzun saçlı, uzun sakallı, boynunda küçük küçük kemikler dizili kolyesi, üstü çıplak, altı hayvan postuyla örtülü MAÇO SAPİENS mağaranın kapısından terli terli çıkar. Kafasındaki, omuzundaki otları temizler, belindeki postun kemerini düzeltip, gökyüzüne güneşe bakar gülümser. Iki elini yumruk yapıp, göğsüne vurmaya başlar.
MAÇO SAPIHENS-Ooooooohhhhğğğğ huganınınn aağunooomaaaa zaaayunaa siaaaa..
ALT YAZI: Hayat güzel lan. Ekmek, elden su gölden. Parada daha icat edilmedi. Yaşayın ulan hayatınızı tosbağalar.

Kendini mağaranın hemen yanındaki yatak şeklindeki ot yığının üzerine atar. Nefes nefesedir. Belinden, dizlerine kadar saran hayvan postunun cebinden taş tabaka çıkarır. Yerde oturan diğer adamlar dalgalanır. Hepsi birden gözlerini iri iri açıp bakarlar. Taş tabakayı açar. Taş tabakanın içinde tütün ve kuru ağaç yaprağı vardır. Parmakları ile sakince tütünü tutam tutam ağaç yaprağının üzerine döker. Yaprağı küçük rulo haline getirip ucunu ağzına götürüp diliyle ıslatıp, yapıştırır. Sigarayı ağzına götürür. Gözlerini kaldırdığında, kalabalıkla göz göze gelir. Kalabalık ilgiyle onu seyretmektedir. Doğrulur. Eliyle ağzından sigarayı alıp, sigaranın henüz daha yanmamış ucuna bakar.
MAÇO SAPIHENS-Hıııımmmmm. Meğuuuunaaa. Huma goooo?
ALT YAZI: Sanırım bir şey eksik. Ama ne?

Kalabalık tekrar dalgalanır. Elleriyle ceplerini yoklayıp, yana açıp yok der gibi yaparlar. Kimisi kafasını kaşır. Birbirlerine bir şeyler sorar, cevap alamaz homurtuları yükselir. MAÇO SAPIHENS elindeki sigarayı havaya kaldırarak, kendide ayağa kalkar. Kalabalık ürkerek bir adım geri gider.

Mistik bir müzik başlar
(SECRET GARDEN - Nocturne)

Sigarayı gökyüzündeki güneşe doğru tutar. Güneşin önüne karabulutlar gelir. Diğer adamlar dizlerinin üstüne çöker, gökyüzüne bakarlar. Hava iyice kararır. Gümbürtüyle bir yıldırım düşerek tam sigaranın ucunu tutuşturur. Dizlerinin üstündeki adamlar kalkarak, sevinçle el çırpmaya, dans etmeye başlarlar.Güneş tekrar ışıl ışıl parlamaya başlar. MAÇO SAPIENS ot yatağına sırt üstü uzanıp, sigarayı gerine gerine tüttürür.
...
Ayaktaki adamlar güle oynaya dans etmeye devam eder.

Adamlar eğlenirken ekrana peş peşe fotoğraflar veya görüntüler gelir.
1.GÖRÜNTÜ: Büyük bir sopaya geçirilmiş Geyik ateşin üstünde pişmekte, üstünden yağlar akmaktadır.
2.GÖRÜNTÜ: Ateşin etrafında oturmuş ısınan topluluk.
3.GÖRÜNTÜ: Çıplak Ayaklarıyla ateşin üzerinde güle oynaya yürüyen bir adam.

MAÇO SAPIENS sigarasının sonuna gelir. Kıllı elinde iyice küçülen sigaraya bakıp son bir nefes çeker ve sigarayı orta parmak ile başparmağın oraya sıkıştırıp, orta parmağı hızla iterek havaya atar. Yanan ve dumanı tüten izmarit aynı Mistik müzik eşliğinde Slow motion havada süzülerek, çamur renginde su birikintisinin içine düşer.
ÇOOOOOOOSSSSSSSS. (ATEŞİN SUDA SÖNME SESİ)

Ekrana peş peşe fotoğraflar veya görüntüler tekrar gelir.
1.GÖRÜNTÜ: Büyük bir sopaya geçirilmiş Geyik ateş olmadan, çiğ çiğ kanlar içinde görülmektedir.
2.GÖRÜNTÜ: Yanmamış odunların etrafında oturmuş üşüyen bir topluluk.
3.GÖRÜNTÜ: Çıplak Ayaklarıyla odunların üstünde yürüyen şaşkın bir adam.

Sessizlik olur. Dans eden gülen kalabalık donakalır. Suda yüzen sönmüş izmarite bakarlar. Yatağında yan dönüp uyumaya başlayan MAÇO SAPIENS’in üzerine hepsi birden hışımla, bağıra, çağıra çullanır. Yumak gibi üst üste olurlar...

KARARMA.

Benim için SAÇMA fikir yoktur, herkesin fikrine saygı duyarım. Sadece bazıları ilgimi çekmeyebilir.

 
Gönderildi : 27/12/2012 5:40 pm
Paylaş: