Merhaba arkadaşlar, bitirme projem için acil kısa film senaryosu aranıyorum. Aslında üzerinde çalışmak istediğim konular belli. Yolculuk hikayesi, gitmek yada ön yargılarımız hakkında olabilir. Fakat yazmak gibi bir kabiliyetim yok ne yazık ki,ne zaman yazsam hikaye bir yerde tıkanıp kalıyor. Yardımcı olursanız çok sevinirim..
yazdığınız hikayeleri buraya yazın tıkandığı yere kadar, geliştirelim beraber 🙂
Linkte bir senaryo var.(birinci draft)Bana aittir.Beğenirsen al çek.Bu forumda gönderdiğim 3.kişisin.Bakalım cevap gelecek mi 🙂
https://docs.google.com/open?id=0B9o9hG6m2IAHTlJiU0I3Y1UyR1k
Bir yolculuk hikayesini söyle düşünelim;
İnsan ne tür bir yolculuğa çıktığında mutluluk duyar. Gurur, heyecan, merak duygusunu yaşar. Peki ya geride kalanlar?
Asker olmuş, bu gururu yaşamak için sabırsızlanan oğlunu uğurlayan bir anne evinin kapısında ağlar.
Gelin olmuş mutluluktan uçan kızını kapıdan geçiren anne ağlar.
Öğretmen olup, kurada ücra bir Anadolu köyünde görev yapacak tazecik öğretmen sevinçle okuluna, yavrularına kavuşma için çantası elinde kapıdan çıkarken anneler yine ağlar.
Anam ağlar yerisi yalan ağlar…..
Peki kim bir yolculuğa zoraki çıkarda bundan mutluluk, gurur, heyecan hissetmeyeceğini düşünürüz. Ve geride kalanların hepsi ağlar? MI?
Peki öyküye geçelim;
Bir annenin 3 evladı olsun.
Asker oğlu, Gelinlik bir kızı ve yeni öğretmen olmuş idealist bir kızı.
Asker oğlunu evinin kapısından geçiriyor. Oğlu gururlu, Anne arkasından gözyaşlarıyla ağlıyor, tekrar yavruma kavuşabilir miyim diye? El sallayarak, arkasından su dökerek yolcuyu yolcu ediyor.
Gelinlik kızı mutluluktan çıldırıyor, annesi ona bembeyaz gelinliği içindeki haline bakıp, bakıp giderken evlilik yolculuğuna ağlayarak uğurluyor.
Öğretmen kızının Anadolu’nun o ücra köylerinde, ısınmak için sobası bile olmayan sınıflarda ders vereceği, çile çekeceğini bildiği için kapıdan elinde valiziyle çıkarken Anne dayanamıyor ağlıyor. Onu da yoluna yolcu ediyor.
Anne ebedi yolculuğuna çıkar. Evde üstü beyaz örtü ile örtülüdür. (hatta ölünün üstüne beden şişmesin diye bir bıçakta koyarlar di mi?) Başucunda çerçeveli resmi vardır. Asker, Gelin kızı, Öğretmen kızı başucunda ağlamadan, tek damla göz yaşı dökmeden dimdik durmaktadırlar. Aralarında konuşurlar;
Asker oğlu-çok yaşlanmıştı. Yalnızlık onu kahrediyordu.
Gelin kızı-son zamanlardaki ağrıları ona ızdırap verdi.
Öğretmen kızı- ölüm yolculuğu onun için kurtuluş oldu.
Asker oğlu- Allah Rahmet etsin…
Hepsi bir ağızdan: AMİİİN…
Benim için SAÇMA fikir yoktur, herkesin fikrine saygı duyarım. Sadece bazıları ilgimi çekmeyebilir.
caddi sen sinemacı olamazsın.