Pek "Farklı" sayılmaz aslında, ağırlıklı olarak bu konu bu şekilde işlendi.
Hikaye güzel, görüntü yönetimi güzel, müzik güzel. Tebrikler

Pek "Farklı" sayılmaz aslında, ağırlıklı olarak bu konu bu şekilde işlendi.
Hikaye güzel, görüntü yönetimi güzel, müzik güzel. Tebrikler

Çok haklısınız yahu, ben yanlış betimledim. Teşekkür ederim yorumunuz için.

Suriye savaşının Mavi'nin üzerinde ne gibi bir etki yaratmış olduğunu anlayamadım. Gayet rahat, güzel yüzlü, travmasız bir kızcağız. Onun yaşadığını yaşamak için ille de savaş görmek gerekmiyor ki. Bir şehirden başka bir şehre taşınan bir ailenin o yaştaki kızı da yeni okulunda aynen böyle bir sıkılganlık yaşayabilir. Bence herhangi bir meselesi ve derdi olmayan bir film olmuş. "Aman suya sabuna dokunmayan bir film yapalım da belki o zaman bu savaşın mimarı emperyalist çakallar bize 'En İyi Bilmem Ne' ödülü verir de, biz de ödül aldık diye övünürüz" maksadıyla yapılmış bir film gibi duruyor. Öyle bir savaşın olduğu her yerde insanlar aynen öyle kaçarlar zaten, bunun "Kısa Film" adı altında çekmenin ne anlamı var? Yaptığınız şeyi o sırada Suriye'de bulunan herhangi bir haber kameramanı da aynen böyle yapabilirdi ve bu mantığa göre o zaman o da bir kısa film olurdu. Bu film, "ülkene saldıran düşmandan kork kaç" fikrini yaymayı amaçlayan ve muhtemelen de bu özelliğiyle birtakım ödüllere layık görülmüş bir film olmuş. Yazacak çok şey var ama gerisini gelecek karşı yorumlara göre yazsam daha iyi olur.

Suriye savaşının Mavi'nin üzerinde ne gibi bir etki yaratmış olduğunu anlayamadım. Gayet rahat, güzel yüzlü, travmasız bir kızcağız. Onun yaşadığını yaşamak için ille de savaş görmek gerekmiyor ki. Bir şehirden başka bir şehre taşınan bir ailenin o yaştaki kızı da yeni okulunda aynen böyle bir sıkılganlık yaşayabilir. Bence herhangi bir meselesi ve derdi olmayan bir film olmuş. "Aman suya sabuna dokunmayan bir film yapalım da belki o zaman bu savaşın mimarı emperyalist çakallar bize 'En İyi Bilmem Ne' ödülü verir de, biz de ödül aldık diye övünürüz" maksadıyla yapılmış bir film gibi duruyor. Öyle bir savaşın olduğu her yerde insanlar aynen öyle kaçarlar zaten, bunun "Kısa Film" adı altında çekmenin ne anlamı var? Yaptığınız şeyi o sırada Suriye'de bulunan herhangi bir haber kameramanı da aynen böyle yapabilirdi ve bu mantığa göre o zaman o da bir kısa film olurdu. Bu film, "ülkene saldıran düşmandan kork kaç" fikrini yaymayı amaçlayan ve muhtemelen de bu özelliğiyle birtakım ödüllere layık görülmüş bir film olmuş. Yazacak çok şey var ama gerisini gelecek karşı yorumlara göre yazsam daha iyi olur.

Müthiş bir alt metin okuma yeteneğiniz var! Maksadımızı kimse anlayamaz sanıyorduk ama yakalandık!
Film yahu bu, bu kadar. Hemi de kısa film tanımayız etmeyiz emperyalist falan.

Youtube kanalımda kısa filmleri değerlendiriyorum, bu filmi de değerlendirmek isterim.
Filmin yönetmeni arkadaşa iletebilir misin bunu.İzin verirse yapayım.

Mesela bir örnek:

prodüksiyon olarak iyimiş. kısa film için güzel bir ekip toplanmış ama sinemaya bakış açınızı biraz daha genişletmelisiniz bence. kullanılan müzikler, müziğin kullanılış şekli, hikaye anlatımı fazla ana akım buldum. bu da etkilemedi beni. bir de pedofili olduğunuzu düşünmüyorum, kötü bir niyetiniz yoktu bence ama banyo sahnesi rahatsız etti. o sahne bence daha farklı olabilir. hem rahatsız etti hem de gereksiz geldi.

Youtube kanalımda kısa filmleri değerlendiriyorum, bu filmi de değerlendirmek isterim.
Filmin yönetmeni arkadaşa iletebilir misin bunu.İzin verirse yapayım.

Mesela bir örnek:

İletiyorum Kezzap cevabını yazarım sana 🙂

Tebrikler..

prodüksiyon olarak iyimiş. kısa film için güzel bir ekip toplanmış ama sinemaya bakış açınızı biraz daha genişletmelisiniz bence. kullanılan müzikler, müziğin kullanılış şekli, hikaye anlatımı fazla ana akım buldum. bu da etkilemedi beni. bir de pedofili olduğunuzu düşünmüyorum, kötü bir niyetiniz yoktu bence ama banyo sahnesi rahatsız etti. o sahne bence daha farklı olabilir. hem rahatsız etti hem de gereksiz geldi.

Ana akım bir tarzdır. Sinemaya bakış açınızı tek bir noktadan ilerletirseniz diğer yola kapalı olursunuz. Ben yönetmen adına konuşmuş gibi oluyorum ama tek bir filmden sinemaya bakış açısını belirlemek bu konuda bir yargı belirtmek ne kadar doğru olur? Sinemaya bakış açısı derken bütün filmlerin izlenmesi gerekmez mi? Bir de banyo sahnesinde sizi rahatsız eden şey ne tam olarak? (Tabii ki pedofili değiliz bu arada!) Dramatik olarak bir kız çocuğun tek göz bir evde savaştan halihazırda kaçmışken aynı odada BABASININ yanında yıkanmasını perdeye aktarmak ve daha sonrasında babasının kızının saçını bile taramayamasından anne boşluğunu hissettirmek ve anlatımı kuvvetlendirmek için çekilmiş bir sahne. Rahatsız edici olan bu sahneyle pedofili şüphesini uyandırmak. Neden ki? Ben görüntü yönetmeni olarak hislerimi açıklıyorum yanlış anlamayın.

Yani film yapmak demek, hele ki kısa film yapmak demek, istediğimiz gibi sallayacağımız bir şey yapmak demek midir? Yapmak istediğimiz şeyi önce tanımlayacak, sonra anlamlandıracak, daha sonra da belli bir mantık ve estetik kaygı içerisinde ortaya koyacağız demektir. Çekip kendimize saklayacaksak sorun yok. Ama birtakım mecralar üzerinden kitlelere yansıtacaksak, çok ama çok tutarlı olmak gerekir. Sizin emperyalizmle sorununuz olmayabilir, ama onların sizinle ya da toplu olarak bizlerle bir sorunu var ki; sonunda başarmışlar ve böylesine iğdiş edilmiş şeyler çıkabiliyor ortaya. Bu filmin ne konu ettiğiniz insanlara bir katkısı var ne de izleyenlere. Eleştirilerin ağırlığı altında kalıp rahatsız olmayın, bunları kendinize bir ders olarak alın. Sinema dersi!

Youtube kanalımda kısa filmleri değerlendiriyorum, bu filmi de değerlendirmek isterim.
Filmin yönetmeni arkadaşa iletebilir misin bunu.İzin verirse yapayım.

Mesela bir örnek:

Selamlar Kezzap arkadaşımın haberi var merakla bekliyoruz 🙂

Yani film yapmak demek, hele ki kısa film yapmak demek, istediğimiz gibi sallayacağımız bir şey yapmak demek midir? Yapmak istediğimiz şeyi önce tanımlayacak, sonra anlamlandıracak, daha sonra da belli bir mantık ve estetik kaygı içerisinde ortaya koyacağız demektir. Çekip kendimize saklayacaksak sorun yok. Ama birtakım mecralar üzerinden kitlelere yansıtacaksak, çok ama çok tutarlı olmak gerekir. Sizin emperyalizmle sorununuz olmayabilir, ama onların sizinle ya da toplu olarak bizlerle bir sorunu var ki; sonunda başarmışlar ve böylesine iğdiş edilmiş şeyler çıkabiliyor ortaya. Bu filmin ne konu ettiğiniz insanlara bir katkısı var ne de izleyenlere. Eleştirilerin ağırlığı altında kalıp rahatsız olmayın, bunları kendinize bir ders olarak alın. Sinema dersi!

Film çekerken istediğiniz gibi sallayabilirsiniz diye bir yargım ve ifadem olmadı. Ki bence sallayabilirim. Biliriz. Size ne şekilde tesir ettiği neden bu kadar önemli olsun ki benim için? Diğer insanları temsil hakkını elinde bulunduruyorsunuz da bundan başka kimsenin haberi mi yok? Herkes adına konuşmaya pek heveslisiniz. Eleştirilerinize gelince de herhangi bir ders içerdiğini zannetmiyorum. Kendinizi bu kadar ciddiye almayın 'insanları rahatsız edebilecek' kadar ciddiye alınacak sözler söylemiyorsunuz. Kaba softa ham yobaz lafları. Sinema yobazı!

İstediğiniz gibi sallayabilirsiniz elbette ki, bu sizin kişisel hakkınız. Ama yaptığınız şeyi topluma sunacaksanız ve toplumu ilgilendiren mesajlar da içerdiğini düşünüyorsanız, sallamadan önce oturup biraz düşüneceksiniz. Düşünmek zorundasınız. Değilseniz, o zaman da böyle eleştirilere hazır olacaksınız. Bence kişisel tartışmaları ve sataşmaları bırakıp insanların beğenisine sunduğunuz bu yapıtı savunmayı denerseniz daha yararlı bir tutum sergilemiş olursunuz. Çok güzel sataşınca çok güzel bir film yapmış olmuyorsunuz.