Süpermiş Eser yolladığın fotoğraf. 🙂

Ben anlamadım, bakıyorum bakıyorum gülemiyorum.

Ben anlamadım, bakıyorum bakıyorum gülemiyorum.

Demek ki evde tuvalette otururken hiç deterjan ambalajı okumamışsın. 🙂

Ben anlamadım, bakıyorum bakıyorum gülemiyorum.

Demek ki evde tuvalette otururken hiç deterjan ambalajı okumamışsın. 🙂
Puahuaha, düştü sonunda. Bizim makine tuvaletin dışında olduğundan hiç okumadım evet, dergisiz de girmediğimden..

İyiymiş ama heeh

ben özel olarak seçip makinenin üstüne yerleştiriyorum. en son koca bir şişe cilit bang koymuştum mesela. şu şaşmaz sodamatik de ilgimi çekmedi değil.

en son koca bir şişe cilit bang koymuştum mesela.

😀 😀

Bu öyle bir saplantı ki okuyacak hiçbir şey kalmadığında lavabonun yanında yazan çanakkalevit yazısını bile defalarca okuyorsunuz.

Öğrenciyken tuvalete bir defter koymuştuk. Ve evimiz giren çıkanın belli olmadığı, bazı geceler 16 kişinin falan yattığı bir ev olduğu için o defter 3 hafta gibi bir sürede dolmuştu. Yaratıcılığı görmeliydiniz. Format günlük modundaydı; "merhaba defter vs." gibi ve tepede tarih ile saat. Ama gerçekten tuvaletin bir şeyleri okuma yeri değil de bir şeyler yazma yeri olduğunu o zaman anladım ben. 1-2 senaryoda tuvalette çalışmışlığım da var hehe.

Defter birisi tarafından çalındı. Ki çalınmayı da gerçekten hak ediyordu çünkü en azından 25-30 farklı kişinin çok farklı günlerde ve modlarda yazılarıyla doluydu.

Deneyin derim ben, eğer evinize gidip gelen çoksa.

Ben her ay 4 dergi alıyorum, tamamı da tuvalette okunuyor. Ondan anlayamamışım espriyi demek. Mor'un yöntemi de denemek lazım ama..

Kişi tümüyle (içi-dışı) kendiyle baş başa kalınca mordevrim'in de dediği gibi yaratıclığı önplana çıkıyor.. Bir çok ilginç fikir evlerimizin güzide mekanı tuvalette çıkıyor.. Bazen düşünme süresi uzayınca dışardan tepkiler de geliyor:
"Lan kendir mi sıçıyon bilader be! Yap yap bitmedi amk!"
Defter koyma fikri gerçekten ilginçmiş yalnız.. 😀

Apaçiler Kosmos izlerse ne olur?
http://www.facebook.com/photo.php?pid=295923&id=119020164776543#!/photo.php?pid=295926&id=119020164776543&fbid=119025811442645 " onclick="window.open(this.href);return false;

Abi cidden korktum. Bu evladımızın fotoğrafını fotoşoplayıp koymuşlar. Altında da bir sürü yazı. Heran başımıza gelebilir bişey bu. Gerçkten korktum.

Abi cidden korktum. Bu evladımızın fotoğrafını fotoşoplayıp koymuşlar. Altında da bir sürü yazı. Heran başımıza gelebilir bişey bu. Gerçkten korktum.
Güvenlik ayarlarını doğru yaptığından emin ol, hiçbir uygulamayı yükleme ve arkadaşlıkları kabule derken dikkatli ol. Zira facebook fotoları facebook dışına da açık.

Ya da düz yoldan kapat derim ben.

"'Eşim beni dövmüyor' diye mahkemeye başvurdu"

" ... Kocasının bu tavrından dolayı ayrılmakta ısrar eden kadın, eşini ikna etmeyi başardı. Koca, mahkemeye verdiği taahhütte eşine şiddet uygulayacağını kabul etti. "

* Haberin esas kaynağı Zaytung sanırım, ama belirtilmemiş.. ?
** Bu girdiyi bu başlık altına yazmamı da kara mizah olarak alınız.

http://www.hurriyet.com.tr/dunya/14797392.asp?gid=373 " onclick="window.open(this.href);return false;

Bidıl da bana attı aynı haberi, ben de "bunlar zaytung haberini ciddiye almış olmasınlar" dedim ama baktım yok Zaytung'da öyle bir haber..

Keşke tüm kadınlar böyle haddini bilse..

Not: ya valla not düşmeyecektim ama kesin bu dediğimi ciddiye alanlar çıkacak, şaka o şaka.

bayıldım:
http://www.bobiler.org/monte.asp?m=173505 " onclick="window.open(this.href);return false;