Uzun zamandır aklımda olan bir dizi-sinema fikrimi sizlerle paylaşmak ve yorumlarınızı almak istiyorum. Aslında yazacağım şeye sinopsis gibi bakmayın. Bir belgeselin fragmanı olarak düşünün. Karakterleri kendi hayali karakterlerinizle yaşatın ve tanıtımları onların konuşması olarak düşünün. Kısacası sadece okumayın bunu yaşayın. Şimdiden teşekkür ederim 🙄
Ölümsüz tanrılardan ziyade olan bir dünyadır burası. Gerçeklerin, ölümle yaşam arasında ki ince zarda yok olmasını izler burada ki insanlar.
Hiçlikte büyüyen fakir ama gururlu olan, çocuk yaşta çektiği tüm eziyetlerin intikamı için yemin eden, bu acımasız dünya da kendi şansını yaratan ve intikam için kolları sıvayan Tayfun,
Derin devletle yaptığı anlaşmaya uyup vatanı için kendini ölüme sunan bir asker düşünün. Devlet ona arkasını dönse de o görevini bitirip 4 yıl sonra geri döner. Üzerinde uygulanan işkencelerle akli dengesi yok olmuştur. Devletin tanık kalmaması için ailesinin öldürmesiyle de karşılaşan bu adamın tüm dünyası bir hiç olur. Onu ve ailesini yok eden kişi veya kişileri yok etmek için ortalığı kasıp kavuracak bir silaha dönüşen Asker lakaplı Tuğrul AKKAN,
Dünya geneli kurulan büyük bir örgütün savunmasıyla sorumlu olan ve Türkiye de en çok söz sahibi olan kişinin, derin devletle yaptığı anlaşmaya uyarak oğlunu baş komiser yapmak zorunda kalır. Çocuk yaşta ailesinden ayrı kalan ve gerekli eğitimleri görerek gerekli mertebelere ulaşır. Çevresinde kullanılması için biriken gücü kullanarak istediği her şeyi yapmaya başlayan Baş komiser Yağız,
Dünya boks turnuvalarında 1. Olup evine dönen ve babasının ameliyat masraflarıyla uğraşmak zorunda kalan bir milli sporcu. Sonunda kaderin cilvesine boyun eğen bu boksör para kazanmak için kafes dövüşlerine katılmaya karar verir. Artık girdiği bu dünya da karşısına çıkan engeller onu hiç ummadığı bir sokağa çıkartır ve yaşam mücadelesi için gözünü karartmak zorunda kalan biridir Koray ASLAN,
Kıraathane efsanelerinde yer alan ve dünya geneli kurulan örgütü basarak güvenlik, savunma unsurlarını Türklere emanet ettiren, Türkiye de ki en büyük güç olan kişilerin ırklarından gelen benzetmelerle aldıkları lakaptır Kurtlar,
Önceliği Asker olmak üzere lazım gördüğü kişileri, teknolojik aletler aracılıyla yardım eden ve iyilik olarak ise kendini rahatsız eden kişileri yok ettiren Trojen lakabıyla duyulmaya başlayan bir bilgisayar kurdu,
Yukarı da bahsi geçen kişi veya kişilerin kaderleri her zaman zor yollara sokmuştur. Ve yine kaderleri onları bir araya veya karşı karşıya getirir. Herkes kendi dünyasının kahramanı olsa da bu dünya da kahramanlıklar sadece masal karakterleri olarak kayıtlara geçmektedir. Bu dünyada karakterin ölümü veya yaşama şansa bağlı kalamaz. Kendi ideolojileri yüzünden bu dünyaya düşen bu insanlar yaşamak için öldürmek zorundadırlar…
MİTOS
-TANRILARIN KANUNU- Alperen ANIK
Olmazlar var olsun diye, hayal kurmadık mı?