Doğrudur. Kapalı olması sağlıklı...
Sinema hem bir hastalık hem de tedavisinin ortak adıdır.
Sorularınızı özel mesaj yerine forum üzerinden herkese açık sormanızı rica ediyorum.
Soru değil de bir derdimi paylaşayım istiyorum. Çekimine devam ettiğim belgeselim için derin bir kanyonu havadan görüntülemek istedim. Çok gerekli değil ama belki de popüler olduğu için kuş bakışı açıya kandım diyelim. Drone sahibi epey tanıdığım var. Bu işi ticari olarak yapanlar da var aralarında. Neyse, onlardan bir tanesini aradım. Arşivimi paylaşıp stock foto masrafından büyük oranda kurtardığım bir arkadaş bu. Çekimden bahsettim. Zaten her görüşmemizde "drone emrinde dayı" diyordu. Seve seve kabul ettiğini söyledikten sonra 45 saniyelik çekim için 500 lira para istedi (masraflar hariç). Ben de o parayı verecek durumumun olmadığını zaten her şeyi sıfır destekle kendim karşıladığımı falan anlattım. Yol, yemek, sigara vs masraflarını karşılamakla beraber (96 km mesafede kendisi) 100 lira verebileceğimi söyledim. O da kibarca "aşağısı kurtarmaz" dedi. "Aşağısı kurtarmaz..."
Aşağısı nedir ulan?
Bu iş için 500 liranın fazla olduğunu düşündüğüm için kızgın değilim. 500 de olur 1500 de... Bu aslında bir ricaydı. Müşteri değil arkadaşı olarak rica ettiğim bir işti. Bu arkadaş reklam işleri falan yapıyor. Video işini de drone kullanmaya başladıktan sonra öğrenmeye başladı. Bir çok montajını da ücret talep etmeden ben yaptım. Onlarca kare fotoğraf da cabası. Buna mahsuben 45 saniyelik bir hava çekimi istedim.
Her neyse, ısrar etmeden konuyu kapattım. Hava çekiminden de vazgeçtim. Aradan iki gün geçti beni aradı. Ne çektiğimi sordu. Ben de saf saf anlattım. Belgesel çok ilgisini çekti. Festivallerde ödül alır dedi. Eğer festival ödülünü paylaşırsam çekimi yapabileceğini söyledi. Festival ödülünden kastı da para ödülü. Ben iğrenç bir mide bulantısı hissettim ve hala aynı bulantıyı hissediyorum. Çok çirkin. Çok çirkin!
Uzun lafın kısası:
Bundan sonra video/film/fotoğraf işini ticari olarak yapan biriyle muhatap olmak mı? Tövbe! Bu nasıl bir iğrençliktir?
Tripotum, kameram ve ben yerde gayet mutluyuz.
Not: Olaydan sonra DJİ modellerin ikinci ellerine falan baktım. Phantomun eski modellerini 700-1500 aralığında satan bir sürü insan var. Şeytan diyor satın al bir tane. Bol bol stock video çek ücretsiz dağıt.
Şimdi bir işi yaparken bazen para istemezsin yani bedava yaparsın ama masraf söz konusudur. Yani benim helikopterim olsa ve sana helikopter çekimi için sana bedava da desem ve sen bir gün bunu istesen benim için bedava demek = yakıt + (varsa) pilot ücretidir.
Benzer bir durum 4-5 sene önce başıma geldi. Bir iş için bazı belgelerimi Türkçe'den İngilizce'ye çevirtmem lazım. İkisi de anadilim diyebilirim ama benim çevirimi saymıyorlar. Bir dost parasız yapayım ve çeviri bürosu da senden bir şey almasın ama noter vb işi var dedi ve ben sırf bu bedava ve aslında kendim de yapabileceğim iş için 750-800 TL para verdim.
Şimdi bu işlerde bilinmedik durumlar söz konusu olabilir diye aklıma geldi senin yazdıklarını okuyunca. Evet drone'un yakıt masrafı yok, sadece şarj masrafı var ki o ihmal edilebilir derecede düşük bir meblağ. Bunun dışında aklıma gelen tek şey "zaman". Yani sen o adamın belki yarım gününü meşgul edeceğin için ve adam o yarım günde başka bir yerde kazanıyor olacağı rakamı kazanamayacağı için senden en azından bunu telafi etmeni istemiş olabilir. Bunu da anlarım ki bir anlamda doğrudur.
Bir ara ben de saatlik çok yoğun işler yaptım yurtdışında ve saatte 50 dolar kazandığım bir zaman vardı. Bir hafta sonu şehir dışında bir tanıdıklar çağırdılar. Onların işi bedava yapmak için kendi yaptığım işe 3 gün ara verdim. Bu benim için yüzlerce dolar kayıp demekti. Üstüne üstlük bir de yol tepip onlara gidip iş yaptım yani cebimden para çıktı ve bunu da ekleyince bana bu 3 gün 1000-2000 dolarlık kayıp olarak döndü. Bunu elbette o tanıdıklara anlatamam. Belki senin işte de buna benzer bir durum söz konusudur diye "iyi niyetli" olarak düşünüyorum. Yoksa yani adamın bir işi yok da sen sırf istedin diye bir maliyet çıkardıyda bu iş düpedüz şerefsizliktir. O kadar.
Ha, ekleyeyim; drone işleriyle ilgileniyorum ve sanırım önümüzdeki sene bir adet DSLR taşıyacak bir drone'um olacak ama şu anda 500 TL bu işe ayırabilecek olsam oturur kendim yaparım. Çok gereksiz bir rakam. Sen 100 TL ile bence makul bir teklifte bulunmuşsun. Ticari çalışmanın zor ve anlatılması olanaksız boyutları olabiliyor. Bazen sen bedava iş yapsan bile onun için vergi ödemen gerektiği durumlar oluyor. Bu nedenle kapitalist ülkelerde bedava iş falan çok azdır ve hatta yasaktır. AMa dediğim gibi burada olumlu olarak düşünerek bunları yazdım ama içimden bir şey burada söz konusu olanın resmen çakallık olduğunu söylüyor. Bizde maalesef bu çok yaygın ve özellikle de bu fotoğraf ve video işinde. Herkes bu işten para vurmaya çalışırken başkasının emeğini bedavaya getirmekten gocunmuyor ve hatta senin iyilik olsun diye yaptığın işi de beğenmeyip aşağılıyor. Neyse... Sen de dolmuşsun belli. Geçmiş olsun.
Sinema hem bir hastalık hem de tedavisinin ortak adıdır.
Sorularınızı özel mesaj yerine forum üzerinden herkese açık sormanızı rica ediyorum.
Teşekkür ederim Fulgura.
Havadan çekim işini aklıma düşüren de bu arkadaşımdı. Para için belgesel çektiğimi düşünmesi hala midemi bulandırıyor. Festival parasının yarısını alma fikri iğrenç. Bir tabak bok.
Taşın tozunu bir kaç festivale yollamıştım ve filmden soğudum. İstediğim kuş bakışı hava çekimiydi.
Bu işi para kazanmak için yaptığını kabul ediyorum ve o yüzden küfür etmiyorum.
Ama gene de para bir yere kadar.
Ya bu arada bu yazdıklarımdan 500 lirayı vermek istememem gibi bir sonuç çıkmasın. Ben sinemayı ticari kaygılarla yapmıyorum. Kendi imkanlarım ve eş dost imkanlarıyla film çekiyorum. Bahsettiğim arkadaş da bu durumumu bildiği için defalarca drone çekimi yapalım demişti. Ben de bana yardım etmek için drone çekimi yapalım dediğini düşünmüştüm.
Beni müşteri olarak görmesi imkansızdı çünkü her şeyi cebimden karşıladığıma yakından tanıktı. Buna rağmen standart para istemesi ve festival parası geyiği ağırıma gitti.
İşe iyi tarafından bak:
Festivale katılacağına ve kazanacağına inanıyormuş. 🙂
O nedenle baştan yarısına talip olmuş.
Sinema hem bir hastalık hem de tedavisinin ortak adıdır.
Sorularınızı özel mesaj yerine forum üzerinden herkese açık sormanızı rica ediyorum.
İşe iyi tarafından bak:
Festivale katılacağına ve kazanacağına inanıyormuş. 🙂
O nedenle baştan yarısına talip olmuş.
:))) harbiden ya...
Bu tarafından bakmamıştım.
Valla 500 tl seni müşteri skalasinda bile zengin müşteri kısmına koyduğunu gösterir .
Bu işi profesyonel yapanlar için bile dji gibi artık zengin bebelerin bile eline düşen bir cihazla maksimum 2 dakika belgesel görüntüsü için 500 tl fiyat çekmek ayıp .
Ne bileyim uzun metraj takip sahnelerinde bile maksimum drone ile kullanacagin sahne süresi 5 dakikayı geçmez .
Amerikada sinema okuyan bir arkadaşım var , Universal da staj yapıyordu onun anlattigina göre ,bütçe ayarlamasını amerikadakiler dakika hesabina göre yapiyorlarmis.
Misal adamlar bi set kuracak o sahnenin filmde kaç dakika görünecegine göre maliyetine onay veriliyormus cgi da bile aynı mantık işliyor amerikada .
Diyelim sen 100 dakika 100 milyon dolar bütçeli bir film onayı aldın . 1 dakikalık görüntü için 1 milyon dolardan fazla para harcayamazsin yapımcı hemen taş koyuyormus. filmin 10 dakikası cgi mi ? kardeşim 10 milyon dolardan 1 kuruş fazla harcayamazsin cgi şirketine diyorlarlar. Set tasarımı zart zurt hepsi aynı mantık. Orda sistem bu şekilde ilerliyor. Oyuncular bile filmde görünecegi dakika üzerinden fiyat belirliyor.
Tabi sinema sektöründe is yapan yan firmalar buna göre fiyat belirliyor, havadan görüntüleme işi yapan firmalar var adamların işi sadece bu , gidip diyorsun benim filmimde 5 dakika hava çekimi var , x firması benim dakika ücretim 100 bin dolar referanslarim bunlar bu filmlerde çalıştım diyor y firması benim dakika ucretim 200 bin dolar referanslarim bu diyor sen yönetmen olarak hangi firmayı secersen onla anlasiyorsun istersen o 1 dakikayı 20 günde çek fiyat değişmiyor. Profesyonel adamlar , bizdeki gibi 3 gün çalıştım 5 bin alırım demiyor.
Cgi işi yapan 40 sirket var dakika ücreti belli yaptıkları is belli , İlm diyorki ben 1 dakikalık cgi için 1 milyon dolar alırım kalitesi daha önce yaptığım işler ortada , atıyorum yeni kurulmuş genç bi firma ben 1 dakikasini 500 bine yaparım diyor sen yapımcı ile oturup risk alıp almiyacagina göre karar veriyorsun .
Adamlar teslim süresinde işi teslim ediyor istersen montaj da 15 saniyesini kullan sana kalmış .
Türkiyede bu sektörün kurulmasına daha çok zaman var . O yüzden böyle saçma sapan fiyat cekmeler oluyor .
Yalnız o anlattıklarınız benim bildiklerime uymuyor. Bazı işlerde olabilir ama herşeyde olmaz. 10 dak CGI'nin renderi 10 dakika da sürebilir 10 ay da. Emek farklı ölçülür. Birçok ekipman süreli olarak kiralanır ama bu süre ekran ya da perde süresi değil. Crane kiralarsın 4 saat diye ve adamlar gelir ama senin oyuncu gecikir, diğer ekipmanda sorun çıkar vb vb adamlar bekler ve 4 saat sonra parasını alıp gider. Adamı angaje ediyorsun sonuçta. Buna göre anlaşma imzalanır zaten. Örneğin hava kötü olursa erteleme hakkın olur vb. Kimse senin filmindeki dakikaya bakmaz.
Sinema hem bir hastalık hem de tedavisinin ortak adıdır.
Sorularınızı özel mesaj yerine forum üzerinden herkese açık sormanızı rica ediyorum.
Benim bahsettigim ekipman değil fulgura, amerikan stüdyolarının kendi kamerası ve set ekibi vardır heralde kiralamazlar bizim gibi 🙂
Söylediğim şey spesifik çekim ve sahneler, orada bu iş sektör olduğundan belli islerde uzmanlasma ve sirketlesme var .
bir sirket sadece filmlere atesli silah tedarik ediyor . Bir sirket dublörlük hizmeti veriyor . Bir başkası aerial cekimlerin hizmetini veriyor hatta bunlar bile kendi içlerinde uzmanlaşmış mesela araba takip sahnelerinde uzman bir dublor şirketi var adamlar sadece araba takip takla patlama falan yapıyor.
Benim söylediğim kısım şu ; sen yönetmen olarak Diyelim ki senaryonda 6 değişik araba takip ve dublor gerektiren sahne var .gidiyorsun bu sirkete adamlar ile oturup konuşuyorsun istediklerini anlatiyorsun adamlar üzerinde çalışıyor sana brif veriyorlar hatta sahnenin bilgisayarda pre viz canlandirmasini yapıyorlar diyorlar ki toplam 10 dakikalık bu sahneleri 3 milyon dolara yaparız .
Sen yapimciya diyorsun ki daha önce fast and Furious filminde çalışan sirket bu sahneleri 3 milyon maliyetle yapacak , yapımcı ok verince bu adamlar gelip bu sahneleri çekiyorsun . İş üzerinden fiyat belli isterse adamların hazırlığı 20 gün sursun seni ilgilendirmiyor. Adamlar kendi dublor ekibini sahneye göre egitiyor on hazırlıklarını kendileri yapıyor sen belirlenen günde hazır buluyorsun herseyi sahneyi çekip geciyorsun.
Haa montaj da istersen yarısını at istersen tamamını kullan o yönetmene kalmış .
Yani yönetmen bizdeki gibi herşeyi ile ugrasmak zorunda kalmıyor.
O dediklerin doğru. Uzman şirketler piroteknik vb hep önceden konuşulan konular ama stüdyolar bile ekipman kiralar. Çünkğ ekipman alırsan onun depolanması bakımı ve sorumlusunu da işe alman gerek. Ayrıca sigortası ve habire yenilemesi var. Yaptığım işler olduğu için biliyorum. Kendi ekipmanın olursa zamanlama ve programlama sorunları da var. Kiralama daha esnek ve hesaplı. Kiralanan ekipman için de dediğim mantık geçerli. Elbette bahsettiğin uzman şirketler artuk turnkey sılution şeklinde çözüm sunuyor. Hayvan, patlayıcı ve silah, dalış vb özel işleri hızlı hallediyorlar.
Sinema hem bir hastalık hem de tedavisinin ortak adıdır.
Sorularınızı özel mesaj yerine forum üzerinden herkese açık sormanızı rica ediyorum.
Mevcut CD Key'im ile windows 7'yi yeniden yükleyeceğim, iso lazım haliyle ultimate sp1 64-bit, ama ortalarda dolaşanlar hep pre-activated.
Aktivasyonsuz nereden bulabilirim?
Windows'un sayfasından denediğimde mevcut key kullanıldığından olsa gerek (benim tarafımdan kullanılıyor) sıkıntı çıkıyor.
Neticede windows 7 sp1 64-bit'e iso'ya ihtiyacım var. Eskiden windows cdsi aradığımız zamanlar geldi aklıma. 🙂
bende var ama 3.3 GB dosya boyutu. ne şekilde gönderilebilir bilemiyorum
ben kuzeyemir
Mevcut CD Key'im ile windows 7'yi yeniden yükleyeceğim, iso lazım haliyle ultimate sp1 64-bit, ama ortalarda dolaşanlar hep pre-activated.
Aktivasyonsuz nereden bulabilirim?
Windows'un sayfasından denediğimde mevcut key kullanıldığından olsa gerek (benim tarafımdan kullanılıyor) sıkıntı çıkıyor.
Neticede windows 7 sp1 64-bit'e iso'ya ihtiyacım var. Eskiden windows cdsi aradığımız zamanlar geldi aklıma. 🙂
Yeni setup'ı indirmeye çalıştığın yer burası değil mi hocam?
https://www.microsoft.com/en-us/software-download/windows7
Korsan bir win7 yükleyip sonradan ürün anahtarını değiştirmek de mümkün ama kimisinde o özelliği de kapatmışlardır belki.
.iso indirmek için bir de şurası var:
https://www.heidoc.net/joomla/technology-science/microsoft/67-microsoft-windows-iso-download-tool
Portable bir program indirip, exe'den açıyorsun. Sonrası resimlerdeki gibi, istediğin win veya office programını seçince yüklüyor. Download'ı microsoft serverlarından yapıyor.
İkinci yolu denedim iniyor spider sağolasın.
Tavsiye edebileceğiniz iyi bir usb çoklayıcı var mı, kullandığınız memnun olduğunuz?