Olm sonrakini internetten buldum. İlk haber NTV den. Zaten bak NTV euro bazında vermişti 6 milyon diye, internette dolar var 8 milyon. Demek ki buradan bir şey çıkar mı diyorum ama çıkmadı.

İkinizi laptoplarınızla aynı masaya oturtup sabaha kadar kavga ettirmeli, karşıya kanepeye kurulup izlemeli valla. Çok tatlı çocuklarsınız.

Ama o başlattı, gördün.

Biz yanyana olunca kavga edemeyiz ki Kerem kadar cillop bir adam tanımadım ben.. Eşi berek yapar, kızı gelir kafasına çıkar falan biz de takılırız kenarda Pes mes atarız koca ekranda (nedense kavga hemen onun evine taşındı, bilmiyorum).

Buyrun son çılgınlık, dövme piercing kesmedi şimdi de deformasyonlar:

http://galeri.internethaber.com/gallery.php?id=4179&no=1 " onclick="window.open(this.href);return false;

Muhteşem bir haber (benim için)!!!

Firar'a (kaydıraklıyılan) mutlaka okumasını tavsiye etdiğim, zannımca zombiler üzerine yaratılmış en güzel eserlerden biri olan World War Z'in filmi geliyor.. Yönetmenimiz de sağlam; Marc Foster.. Elim ayağım titredi birden.. Nasıl beklerim 2010'a kadar yaaa...

Daniel LuVisi adlı bir çizer de filmin konsept tasarımcılarından biri olabilmek için şu resimlerden bir kaçını Marc Foster'a göndermiş.. Çok heyecanlıyım ya, umarım kitabı kadar muhteşem olur..

Ben bu haberi Ocak ayında yazmışım ve bu ay dergide aynı haberi görünce şok oldum, çok sevindim falan, o zaman sağlam dediğim yönetmenden ise şu anda biraz şüpheliyim..

Da bendeki nasıl bir hafızadır be birader, kendime yuh demek istiyorum.. Ama bak, aynı şeye 2 kere heyecanlanmışım hehe.. Bu hafta da tüm Office sezonlarını en baştan bir daha izledim ve tek bir karesini dahi hatırlamadığımı farkettim. Yani delicesine sevdiğim bir diziyi, tüm sürprizlerini tekrar tekrar yaşayarak 2. kez izledim. Ayrı muhteşem bir keyifti benim için.

a.b.

Aynı haber, iki ayrı gazete (Hürriyet'e arsa mı verdiler nedir)

http://www.milliyet.com.tr/Yasam/SonDakika.aspx?aType=SonDakika&ArticleID=1114014&Date=04.07.2009&b=Cumhurbaskani%20Gule,%20universiteli%20issiz%20tepkisi&KategoriID=15&ver=79 " onclick="window.open(this.href);return false;

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/12001884.asp?gid=229 " onclick="window.open(this.href);return false;

"endüstriyel asarım mesteri yaptığını anlattı."

Nasıl anlatmış bunu milliyet'e merak ediyorum. Hürriyet'e ise hiçbir şey demiyorum.

Ancak şöyle bir şey var, NTV'de yazana göre daha sonradan kızın iletişim bilgilerini almış ve ilgileneceklerini söylemişler. Dün okumuştum haberi, tahminimce şu anda işe girmiştir o kız. Çünkü aynısını benim arkadaşım Topbaş'a yapmıştı. Gerçi protesto olarak değil de, nasıl hatırlamıyorum aynı ortama girmiş işte, güvenlikten rica edip yanına gidip, mühendislik okuduğunu ve geçinmek için işe ihtiyaç duyduğunu söylemiş. Ertesi gün telefon edip işe aldılar arkadaşımı. Sonra ayrıldı o işten ama yapıyorlar işte :).

Benim anneannem de Demirel'le görüşmüş çözmüş olayını, aslında böyle kasacaksın abi direticen helal olsun...

Dijital devrimi tamamlayan dünyanın şu anda bir sancı yaşadığını anlatan Fütüristler Derneği Başkanı Ufuk Tarhan, 'Kriz değil bu sibernasyona geçtik. Artık her şeyi genetik ve nano tetikleyecek' diyor Tarhan'a göre, yeni yaşam ve iş modelleri kuruluncaya kadar sancı devam edecek. Çünkü evrim geçiriyoruz. Robotlarla yaşama alışmalı ve de özellikle çocukların eğitimindeki yanlışlardan vazgeçmeliyliz
Yapılan araştırmalar göstermiş ki dünyada birçok insan yaşamak için neden ararken uyanıyor. Önünde yapması gereken tonlarca şey var ve plaza köleliği adı verilen ve kendini mutlu etmeyen parayı kazanmak için bir çeşit gönüllü bir tutsaklık içinde debeleniyor. İşte ekonomist olan ve pek çok sektörde üst düzey yöneticilik, yönetim kurulu üyeliği yaptıktan sonra Türkiye'nin ilk fütürist şirketini kuran ve Türkiye Fütüristler Derneği'nin de başkanlığını yapan Ufuk Tarhan'a göre, Türkiye'de de şu anda yaşları 28 olan böyle sessiz bir ordu var ve hayatta yapmayı istedikleri çok iş var. Ama işte korku, konfor alanından çıkmak olduğundan belki, bir taraftan kariyer değişikliği istiyor, öte taraftan da sevmeyerek çalışmaya devam ediyor. Tabii sadece ordu gençlerden oluşmuyor, yaşamın uzamasıyla orta yaş grubuna giren 50 yaşındaki insanların da '50 yaş planlaması' son zamanlarda öne çıkıyor. Ama herkes bekliyor. Oysa Tarhan diyor ki gelecek sizi beklemez. Bilgi teknolojisi ve iletişim çağında herkes geleceğini kendisi şekillendirmeli. Gençler özellikle iyi bir gelecek istiyorlarsa, bir şeyin her şeyini, her şeyin de bir şeyini bilmeli, bilmeye çalışmalı. Ufuk Tarhan ile görüştükten sonra öğreniyorum ki özellikle büyük şehirlerde yaptığı işten, bulunduğu ortamdan bunalıp, psikologdan ziyade yönetici koçlarına gitmeyi tercih eden insanlar hızla çoğalıyor. Hatta sabahın köründe işi, yapacağı önemli bir sunumu önce yaşam koçuna anlatmaya kadar götürmüş kimileri. Tarhan'a göre dünyayı cep telefonu ve internet sonsuza dek değiştirdi. Ve de şu günlerde yüzyılın krizi dediğimiz şey, aslında kriz değil. Şu anda dünya hamile. Evrim geçiriyor. Yaşadığımız da kriz değil, sibernasyona girişin sancıları...

ROBOTLU YAŞAMA ALIŞMALIYIZ
Siz bizim gördüğümüzden çok daha farklı bir dünya görüyorsunuz ve krizi de farklı algılıyorsunuz. Sizce şu anda ne oluyor?
Bir sancı yaşıyoruz. Şu anda dünya bilgi toplumu olmayı, yani dijital devrimi tamamladı ve yeni çağa girdi. Yaşadığımız kriz değil. Evrim geçiriyoruz. Yeni bir çağa geçmenin sancıları, zorlukları. Şimdi bu yaşananlar 2009'da mı bitecek, 2010'da mı bitecek, bunlara hiç kulak asmamamalı. Ben 'Krizi ABD başlattı, morgage yüzünden oldu' gibi suçlamaları da reddediyorum. Eğer onlar morgage yaptıysa, biz de gidip o morgage kredilerini aldık. Dolayısıyla hep beraber bir evrim geçiriyoruz. Süreç başladı ve biz kendimiz için yeni yaşam ve iş modelleri kuruncaya kadar da devam edecek. Tamamladığımız çağda mesela son 20 yılda dönüşümü tetikleyen şeye bakalım. Bir evrim geçirdik. Önce tarımı keşfetti insan. Sonra sanayi toplumu oldu. Oradan da bilgi toplumu olduk ve beyaz yakalılarla ofislere taşındık. Kurumsal dünya, küreselleşme gibi yepyeni bir düzen kurduk. Bunları yaparken de bilgiye o kadar çabuk eriştik ve teknoloji o kadar gelişti ki yeni çağı da hazırlamış oldu. Resmen artık o çağa geçtik ve şimdi 'Hay Allah ne oldu' şeklinde onun sıkıntısını yaşıyoruz.

Her şeye sahip olmanın verdiği bir sıkıntı mı bu?
Bu yaptıklarımız, ettiklerimiz yani çok üretmek, çok tüketmek, çok kazanmak, çok yemek, çok içmek. Bunları elde edebileceğimizi gördük ama aynı zamanda bunların bizi mutlu edemeyeceğini de gördük. Aksine insanların, çevreyi, dünyayı tükettiğini gördük ve şimdi bunun doğru olmadığını anladık. Peki ne o zaman? Yani çoklardan daha iyileri bulmaya dönüş zamanı. Bu çağa sibernasyon deniyor ve sibernasyonda da akıllı makinelerle insanlar yan yana yaşayacak.

Robotlu yaşama geçtiğimizi söylüyorsunuz...
Öyle. Hali hazırda zaten bazı robotlar durumda olanlar var. Çamaşır makinesi de neticede bir robot aslında. ATM ve telefon da. Bugün her şey ucuzladı. Herkes zannediyor ki çok kar ediyorlardı, şimdi sıkıştılar da kardan fedakarlık ediyorlar. Hayır bir bakın bakalım, bir uçak bileti ve lojistiğini yapmak için kullanılan insan sayısı, aracı nokta ne kadar azaldı. Bunların hepsi sistemden çıktığı için ucuzladı uçak biletleri.

http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/2009/07/05/kriz_degil_yeni_cag_sancisi_yasaniyor " onclick="window.open(this.href);return false;

Sonunda buda mı olucaktı !

Arabasını telefonla takas yapmak isteyen insanlarda çıktı .. 😀

http://www.sahibinden.com/telefonla_takasli_600cc_bis_sulu-26WQQaXQQ14874100WQQpXQQdisplayitem&keyword=bis " onclick="window.open(this.href);return false;

Sonunda buda mı olucaktı !

Arabasını telefonla takas yapmak isteyen insanlarda çıktı .. 😀

http://www.sahibinden.com/telefonla_takasli_600cc_bis_sulu-26WQQaXQQ14874100WQQpXQQdisplayitem&keyword=bis " onclick="window.open(this.href);return false;

İlandaki Türkçe evlere şenlik zaten. 🙂

evet ipon istiyormuş arabaya karşı .. o neyse 😀

Gıcık oluyorum şu tür resimlere ya:

Kardeşim bizim dinimizde yok böyle bir kıyafet şuna bak süslü püslü cicili bicili. Bir de din adına giyiyor onu yazıklar olsun diyorum. Ruhban sınıfı işte, hangi dinde olduğunun önemi yok, hepsi aynı 🙁 Kendini bir yere koyuyorlar böyle, bir de müslümanların lideri takılıyorlar. Gel de sinir olma. Adam gibi bir takım elbise giyse keşke uyanıp da günün birinde, böyle emevi arap dantel kırması saçma kostümler yerine. Kafada da sarığımsı bişey... Ebu Cehil'de de sarık varmış hatta sakal da varmış, bunun İslamla ilgisi ne ya...

http://www.sabah.com.tr/Siyaset/2009/07/07/kirill_ruhban_okulu_acilabilir " onclick="window.open(this.href);return false;

Baco Diyanet'in sitesine de yazman lazım bunu. Sadece buradan söylemekle olmaz, aynı mesajı oraya da at. Benden de selam söyle, böyle böyle diyor de, gelirse çok ağır konuşur altı ay aldığınız maaşı yiyemezsiniz de. Yine de olmazsa ben de yazarım.