Forum

1 Mayıs

3 Gönderi
3 Üyeler
0 Reactions
1,172 Görüntüleme
(@fulgura)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Aslında hiç de "konu dışı" değil çünkü emek söz konusu oldukça aslında her yerde esas tek konu budur da denebilir.

Tüm sinema, TV emekçilerinin, hakkını alamadığı halde bu sektörde ter döken herkesin ve bu sektöre dışarıdan içeriden gönül vermiş tüm forum ahalisinin 1 Mayıs'ı kutlu olsun.

Sinema hem bir hastalık hem de tedavisinin ortak adıdır.

Sorularınızı özel mesaj yerine forum üzerinden herkese açık sormanızı rica ediyorum.

 
Gönderildi : 01/05/2015 4:15 am
(@halostendap)
Gönderi: 0
 

sağolasın. senin de.

insta https://www.instagram.com/morehalityalcin

 
Gönderildi : 01/05/2015 4:20 am
(@homeros)
Gönderi: 0
 

Geçen gün bir yerde bir yazı gördüydüm. 1 Mayıs ve İşçi hakları sinema sektöründeki şartlarla ilgili. Çok güzel noktalara değinilmişti. Herkesin şikayet etmesi ama kimsenin ses çıkarmaması, ses çıkaran set olursa onun anında kovulup/dağıtılıp anında yerini dolduracak kişilerin bulunması ve herkesin bir önceki kişiyi-seti kötülemesi üzerine. Sektör gerçekten de böyle. Maalesef işinin ehli, zanaat veya sanat yapan kişi sayısı çok az, bu işi sevdiği için yapan kişi sayısı ise ondan bile az. Genel de yüksek ücret nedeniyle eğitim düzeyi daha düşük kişiler tercih ediyor. Bunu da eğitimsiz/cahil diye yaftalamak için söylemiyorum, çalışırken ne okullular gördüm yani işe hiç saygısı yoktu ama öte yandan lise bile bitirmeyen insanlarla da tanıştım işlerine aşık, severek yapan ve usta olmuş.

Olay daha çok başka bir sektörde çalışsa asgari ücret ile 1500 lira arasında hayatı boyunca çalışacak insanların sektöre bir şekilde girdikten sonra kazanılan paraları görüp "ulan ben burada dişimi sıkıp 15 sene çalışsam ev, araba alır, işimi kurar siktir olur giderim" diye düşünmesi ve bu şekilde devam etmesi. Kendini geliştirmeyip, atıp tutup yalakalık yaparak tutunmaya çalışarak kendine yer edinmesi. Bazıları da bir şekilde önü açılıp neredeyse tepeye kadar bile geliyorlar, gelmeyenler de zaten bir şey öğrenmediği gibi öğretemiyor ve sektörü bırakıp gidiyorlar. Bu kişiler yetenek, zeka veya sanatları ile öne çıkamadığı için de ellerine tek bir şey kalıyor abi vur abi vur abi bana bir şey olmaz şeklinde çalışmaları. Evet abi 17 saat çalışır, evet abi saat 4'te bitti set ama saat 7'de tekrar gelirim bana gomaz, evet abi ben o işe de bakarım, evet abi cumartesi de çalışırım, evet abi gerekirse pazar da kalırım.... şeklinde gider. Yapımcıların da %90'ından fazlası kaliteden çok maliyete önem verdiği için (Ki çok haklılar, izleyene göre şerbet sonuçta) böyle adamlarla dolup taşıyor sektör.

Yani üst düzeyde sendika olmadan sektörde, haklarmış, insanca muameleymiş bunların hepsi yalan. Sendika gelecek, sadece patronlar değil işçiler de denetlenecek. Boku yiyen zaten patronlar falan değil, çalışanlar, siz birlik olsanız tek yumruk olup hakkınızı isteseniz adam gidip sektör dışında teyzesiyle, dayısıyla, yengesiyle çekecek değil yani. Ama işte bu mantığı alacak kafa yok ülkede, bizimkilerin kafası anca hinliğe, uyanıklığa çalışsın, çalışmakla kalmasın bununla övünülsün, bunu yapmayan da küçük görülsün, hatta dışlansın. İşte böyle bir milletin, işte böyle bir memleketi burası...

 
Gönderildi : 01/05/2015 5:51 am
Paylaş: