Coherence adlı filmi izlesin bence herkes. 5D demişler (Mark 2-3 hangisi bilmiyorum) ama yani 550D ile de alamayacağın bir görüntü değil (Belki mumlu sahnelerde bir avantajı olmuştur ama genele baktığında çok bir avantaj sağlamıyor), duvarların beyazı patlak patlak, yüzlerde de yer yer patlamalar var, ışık genelde evin içindeki lambalar gibi duruyor falan. Görüntü yönetimi, kurgu falan vasat düzeyde ama film olmuş mu? Olmuş. Derdini anlatıyor -bazı problemleri olsa da- temiz bir iş çıkarmışlar. Kamera falan hikaye yani, değilse bile de günümüzün en kötü dijital ürünleri fazlasıyla iş görür, kompakt makineler ve cep telefonları dahil. Herkesin 2./3. plana attğı ses asıl çok önemli (Hem kayıt hem miksaj).

Görüntü seçilebilir olsun(yüzler falan) yeter de artar bile.

İşte hep diyoruz.
Daha da basitleşecek bu işler, ve bence öyle olmalı da.
Yani dijital estetik diye bir şey gelişecek, gelişmeli.

Coherence adlı filmi izlesin bence herkes. 5D demişler (Mark 2-3 hangisi bilmiyorum) ama yani 550D ile de alamayacağın bir görüntü değil (Belki mumlu sahnelerde bir avantajı olmuştur ama genele baktığında çok bir avantaj sağlamıyor), duvarların beyazı patlak patlak, yüzlerde de yer yer patlamalar var, ışık genelde evin içindeki lambalar gibi duruyor falan. Görüntü yönetimi, kurgu falan vasat düzeyde ama film olmuş mu? Olmuş. Derdini anlatıyor -bazı problemleri olsa da- temiz bir iş çıkarmışlar. Kamera falan hikaye yani, değilse bile de günümüzün en kötü dijital ürünleri fazlasıyla iş görür, kompakt makineler ve cep telefonları dahil. Herkesin 2./3. plana attğı ses asıl çok önemli (Hem kayıt hem miksaj).

Görüntü seçilebilir olsun(yüzler falan) yeter de artar bile.
aynen. bu sesi nasıl çözecez ya 🙁

165 milyon dolarlık interstellar filmi ile 50 bin dolarlık coherence filmi arasında bir karşılaştırma yaparsam, beni hikaye olarak coherence çok daha fazla etkiledi. iki filmin son düğüm noktası da kötü kurgulanmış ve final sahneleri berbat olmasına rağmen benim için bu iki film, önümüzdeki yüz yıl içerisinde filmlerin daha bilimsel altyapıya sahip olması gerekliliğini gösteriyor. kuantum fiziği ve metafizik olaylar, gelecekte çok daha fazla insanın ilgisini çekecektir. ve bu konulara karşı insanlarda bilgi açlığı doğacak, bu tür filmlere olan ilgi her geçen gün daha fazlalaşacaktır. insanların bilgi düzeyi artıkça, tatmin olma eşikleri de artacak. bu nedenle senaristler de en az bir fizikçi kadar fizik bilmek durumunda kalacaklardır. en az bir gnostik kadar metafizik hakkında fikir sahibi olma durumunda kalacaklardır.

lost, fringe gibi diziler bir milat. matrix ile başlayan süreç, insanları farklı düşünmeye zorluyor artık. fight club vb. filmlerde artık hikaye farklı bir derinlik farklı bir bakış açısı kazanıyor. tarantino ların devri kapanacak yakında. oluşacak bu büyük boşluk ise bu tür bilgi altyapısına sahip yönetmen ve senaristllerle kapanacak. hikaye kısırlığı yaşanmasının bir sebebi işte bu doğum sancısı. yeni bir bakış açısı doğuyor. uzay-zaman ve kuantum fiziği... olaylar artık nedensellik boyutundan çok daha farklı ele alınacağı için olay örgüleri ve hikayeler farklılaşacaktır.

bildiğim kadarıyla black swan'ın ufak bir bölümü 7d ile çekildi. henüz izleyemedim ama like crazy isimli bir film de 7d ile çekilmiş ve sundance'te ödül almış. yine altın portakal'da 5d mark ii ile çekilip ödül almış filmler var.
aslında bu dslrların uzun metraj film çekmekten ziyade yapımcılara ulaşma anlamında da bi katkısı olabilir. yani kamera işi halledilse bile diğer kalemler de ciddi paralar ediyor ve en önemlisi dağıtım galiba. yani finalde ortaya iyi bir film çıkarsak da oturup sadece kendimiz izleyebiliriz gibi geliyor.

bazı filmlerde şu da kullanıldı şeklinde açıklamalar oluyor evet ama örneğin kaybedenler kulübü her yerde örnek veriliyor ve baktığımda timelapse bölümlerinin 5d ile çekildiğini gördüm. film bittikten sonraki masrafları hesaba katmıyorum ben, merak ettiğim vizyona girmeyen filmlerin de neden arri ile çekildiğiydi ama homeros altın portakala katılanlar olduğunu söylemiş. Peki bunlardan derece alan oldu mu? Yoksa Fulgura'nın anlattığı sistem burada da geçerli mi?

Evet derdini anlat, senaryon iyi olsun, iyi oynat yeter, cep telefonuyla çeksen de izlenir ama 550d'yi falan geçtim full hd raw ya da black magic 12 bit imkanı da var. Fakat bunu yapanlar yok. Başlık altında verilen örnekler hep 5 10 sene aralık içinde verilen ve şu anki imkanların bulunmadığı dönemler. Bu dönemlerde insanlar filmler çekmiş vizyona da koymuşlar ama şu an teknolojinin devleriyle çekiliyor gibi yine her şey. 550d ile uzun metraj çekeceğimden sormuyorum merak ettiğimden soruyorum bu arada.

İlüzyon her şekilde kurulabilir. İnsanlar dizileri de bayıla bayıla izliyorlar ve dizilerin film görüntüsünden ne kadar uzak olduğu da malum. Mesele bu değil, üç bin yıldır insanlar bir salona gelip bir koltuğa oturup ya da bir meydanda karşılarına birilerinin çıkıp oynadığı şeyi gerçekmiş gibi izliyorlar zaten.

bir örnek vereyim mesela bu filmi 5d mark ii ile çekilmiş diye buldum nette. izlemediğim bir film. imdb sayfasına baktığımda da 7d ve red one görünüyor. şimdi neresi ne kadarı 5d ya da 7d ile çekilmiş? bilmiyoruz.

bu görüntüyü 5d ya da 7d ile alıyorsa red one'ı niye kullanmış?

Söylediğim gibi, Avrupa'da ve sanat ağırlıklı festival dünyasında teknik boyut görselden ibaret. Yani sonuca bakılıyor daha çok. Oscar, Emmy vb sektörel organizasyonlarda ise lonca ağırlığı var.

7d
7d
mark ii diye geçiyor ama imdb sayfasında arriler de var.

mark ii

Panasonic Lumix GH2

bunları da buldum. örnek olarak dursun.

JeanG hocam, bu 7d bu 5d diye özet geçiyorsun ama bu görüntülerin bu kadar iyi olmasının başlıca iki sebebi ışığın doğru kullanımı ve hızlı(f1.2 vs.) lensler oluyor...

ben bunları iyi diye koymadım ki, dslr görüntüsü örneği olarak koydum. bence 3. sıradaki act of valor dışındakilerde ahım şahım bir görüntü yok. bildik görüntü. act of valorda da red ya da arri vardı ayrıyetten. belki en alttaki diamond flash biraz kabul edilebilir.

ben iyi diye koyduğunu düşünerek yazdım evet ancak benim eski bir yanılgımdı bu, ona düştün sandım.
bu kaliteli görüntü dediğimiz olayın en önemli sebebi makinalar değil yani elinde en azından bi 550d varsa.
makine>=550d için devreye lens ve ışık kullanımı giriyor.

Evet haklısın, bende 50mm 1.8 var şu an. önce bir h4n almayı düşünüyorum sonra da 30mm f1.4 ve bir tane de idare edecek steadicam alabilirsem ufak tefek işler yapmaya çalışıp bir süre sonra da body değiştirmeye çalışacağım.

bildiğim kadarıyla black swan'ın ufak bir bölümü 7d ile çekildi. henüz izleyemedim ama like crazy isimli bir film de 7d ile çekilmiş ve sundance'te ödül almış. yine altın portakal'da 5d mark ii ile çekilip ödül almış filmler var.
aslında bu dslrların uzun metraj film çekmekten ziyade yapımcılara ulaşma anlamında da bi katkısı olabilir. yani kamera işi halledilse bile diğer kalemler de ciddi paralar ediyor ve en önemlisi dağıtım galiba. yani finalde ortaya iyi bir film çıkarsak da oturup sadece kendimiz izleyebiliriz gibi geliyor.

bazı filmlerde şu da kullanıldı şeklinde açıklamalar oluyor evet ama örneğin kaybedenler kulübü her yerde örnek veriliyor ve baktığımda timelapse bölümlerinin 5d ile çekildiğini gördüm. film bittikten sonraki masrafları hesaba katmıyorum ben, merak ettiğim vizyona girmeyen filmlerin de neden arri ile çekildiğiydi ama homeros altın portakala katılanlar olduğunu söylemiş. Peki bunlardan derece alan oldu mu? Yoksa Fulgura'nın anlattığı sistem burada da geçerli mi?

Evet derdini anlat, senaryon iyi olsun, iyi oynat yeter, cep telefonuyla çeksen de izlenir ama 550d'yi falan geçtim full hd raw ya da black magic 12 bit imkanı da var. Fakat bunu yapanlar yok. Başlık altında verilen örnekler hep 5 10 sene aralık içinde verilen ve şu anki imkanların bulunmadığı dönemler. Bu dönemlerde insanlar filmler çekmiş vizyona da koymuşlar ama şu an teknolojinin devleriyle çekiliyor gibi yine her şey. 550d ile uzun metraj çekeceğimden sormuyorum merak ettiğimden soruyorum bu arada.

İlüzyon her şekilde kurulabilir. İnsanlar dizileri de bayıla bayıla izliyorlar ve dizilerin film görüntüsünden ne kadar uzak olduğu da malum. Mesele bu değil, üç bin yıldır insanlar bir salona gelip bir koltuğa oturup ya da bir meydanda karşılarına birilerinin çıkıp oynadığı şeyi gerçekmiş gibi izliyorlar zaten.
evet genelde canon kameralar red oneların alexaların yanında 2. 3. kamera olarak kullanılıyor. o yüzden ilk çıktıkları zamanlar ufak sahneler çekilmiş hep. ama zamanla tüm sahnelerin çekildiiği filmler de çıkmış. bu filmlerden altın portakal'da ödül olan oldu. lüks otel diye bir film vardı. mark ii ile çekilmiş ve en iyi görüntü yönetimi ödülü almıştı sanırım. onun dışında geçen yıllarda forumda bir arkadaş 550d ile bir film çekmişti. filmi izleyemedim ama senaryoyu okumuştum forumdan. ırak sınırından bir kız çocuğunu türkiye'ye getiren bir adamın hikayesiydi filmin adını hatırlayamadım. o film de bir ödül aldı sanırım.

ırak değil suriyemiş.:) şu filmdi.

https://vimeo.com/27366990

O film 7D ile çekildi diye hatırlıyorum.