Çok kolay bir sahne sorduğumu biliyorum. Böyle bir sahne nasıl unutulabilir. Amacım da biraz bunu gündeme getirmekti. Başarılı yönetmenlerin çoğunda var bu. Filmlerin geneline uygun yerleştirilen öyle kareler-öyle sahneler var ki 200 km öteden bak, filmi izlediysen hatırlarsın. Hatta yönetmenin sinemasına aşinaysan filmi izlememiş olmana rağmen yönetmeni çat diye buluverirsin. Bunun bir örneğini vermek adına koyduğum bir kareydi.

Peeeh kareye bak yalnız. Dibim düştü 🙂

sanirim haklisin kezzap,ben katilinca oyuna ilgi azaldi.
neyse bir iki ipucu vereyim;

Yonetmeni yakin zamanda kaybettik,Film onceden zenginken fakirlestigi halde yetistirilis ve ahlak anlayisini degistirmek istemeyen o yuzden cag disi gozuken bir adamin yasadigi ask hikayesi.Asik oldugu kadin ise gozlerini yukselere dikmis ozunde iyi ama biraz hoppa karakterli.
Ayrica filmin ucuncu karakteri ise bir yer,o kadar on planda yani.
Sinema icin cok onemli yapitlardan,seyredenlerin bir daha unutamayacagi ve ara ara acip izlemek isteyecegi turden.Basrol oyuncusu hakkinda ipucu vermiyorum cunku kendisi bir efsane.
Ayrica karedende anlasilabilecegi gibi cekilme zamanina ve sartlarina gore gercekten cok cok basarili bir is.

Yonetmeni yakin zamanda kaybettik

bergman filmi mi?

Mantıklı sallama hakkımı kullanıp Antonioni: The Passenger ya da işte Profession Reporter demek istiyorum.
İkisi de aynı film.

payitaht;
yonetmen filmi olup oldugunu soyleyemem cunku eger hayir dersem yonetmen komple elenir evet dersem de sadece yonetmenin filmleri arasindan sallanip sonuca ulasilir,o yuzden sadece film ismi soylersen evet veya hayir diyebilirim.

Kezzap hayir film tahminin dogru degil ne yazik ki.

cok saglam bir ipucu: filmdeki basrol oyuncusu fotografci rolundedir.Eski bir film olmasina ragmen gunumuze birebir uymaktadir.resimden de gorebileceginiz gibi karakter surekli sigara icmektedir.Bu film icin yonetmenin en olgun filmi ve sinematografik acidan en iyi filmi oldugunu soyleyebilirim.

(bu ipucundan da bulamazsaniz hemen bilebileceginiz bir kare koyacagim)

kare istiyoruz 🙁

internetin altını üstüne getirdim, ölen tüm yönetmenlerin hayat hikayelerini ezberledim ama sigara içen fotoğrafçının aşk hikayesini bi türlü bulamadım 🙂
bitek fotoğrafçıyla ilgili ölen bi yönetmenin filmini buldum, onda da aşk ve sigarayla ilgili bişe bulamadım 🙂 ama yine de yaziim
BLOWUP
Yönetmen:Michelangelo Antonioni

yanlış olduğuna eminim, zaten konunun da bi alakası yok 🙂

hayir murat89, seninde dedigin gibi alakasi yok.
Filmi kimsenin izlememis olmasina uzuldum gercekten.Yarin son ipucu olarak kare koyacagim.

filmi kimse izlememis oldugu icin uzuldum.Sanirim artik bu karelerden sonra biraz aramayla bulabilirsiniz.

Dv-art, ben orta okuldayken kanal 6 vardı, her gece oturup sabaha kadar siyah-beyaz türk filmlerini izlerdim, öyle de çok severdim ki.. Aah Güzel İstanbul'da o filmlerden biriydi, çook uzun zaman oldu, belki de bu yüzden hatırlayamadım, çok utandım doğrusu...

Yeri gelmişken Sadri babayı anayım, ah ah benim çocukluğum onun filmlerini izlemekle geçti, o benzersiz ses tonuyla mahkeme sahnelerinde her seferinde ağlatmıştır beni.Hele, bu da mı gol degil ha soyleyin bunu da mı atamadım, diyişi her daim kulaklarımda yankılanır. Bilmiyorum var mıdır başka bir oyuncuda böylesi derin bi samimiyet, ulaşılamaz bir oyuncuydu rahmetli.Ah ah Sadri Alışık ahh yattığın yerde huzurlu uyu.

Ah güzel Istanbul..

abi mahfettin bizi ya.. filmi nerden bulacaz da izleyecez şimdi?

filmi kesin izlemişizdir ama alalede bir Türk filmi diye esgeçmiş olma ihtimalimiz de yok değil. Ama bulup izlemek şart oldu..

Acikcasi bu filmi secmemde belli bir amac vardi;
Bir acidan hakli olmakla birlikte nedense 'kult film' 'basyapit' gibi kelimelerin gectigi yerde turk filmleri akillara getirilmez.Elbette bunda fabrikasyon olarak cekilmis cop filmlerin fazlaligi etkilidir, ama ercinoztas in da dedigi gibi eger biraz daha eskilere,siyah beyazin guzelligine ve yesilcamin yesilcam oldugu zamanlari inerseniz aslinda gercek bir hazine oldugunu gorursunuz.

Filmi ilk seyrettigim zaman(galiba 88-89 zamanlariydi) beni o kadar etkilemisti ki (bu film bile tv de sansure ugradi zamaninda,ne diyeyim bilmem) butun videoculari dolasip bulmaya calismistim.Tesaduf eseri yillar sonra kasedine kavusmustum(tabi artik dvd sagolsun kaset vs oyle eski kolilerde duruyor).Acikcasi bu filmi gercekten oturup izleyip alelade diye es gecmek zordur bir izleyenin bir daha pesini birakmaz.Bugune kadar sayisiz film ve artik saymayi bile biraktigim kisa film izledigim halde bu filmden bir sahne yada ipucu gorsem butun film gozumun onunden gecer.

*
Filmden biraz bahsedeyim (hemde ipuclari bir turk filmi ihtimali olarak degerlendirilseydi sonuca ulasmak ne kadar kolaydi gorelim)
Bir sene kadar once kaybettigimiz Atif Yilmaz (yonetmeni yakin zamanda kaybettik) imzali gercek bir basyapit.Gerci Atif Yilmazin filmografisindeki filmlerden belki 5 tane gercekten iyi film cikar onuda ayrica soyleyeyim.Ana karakter Hasmet ibriktaroglu saraya uzanan soydan gelen ve ailesinin dagilmasi sonucu kendisini hovardaliga vererek elindeki avucundakini tuketen bir karakter ama tam bir istanbul beyefendisi,alabildigine dusunceli ve kibar (zenginken fakirlesen ama yetistirlis ve ahlakina bagli kalan karakter).Yasamini fotografcilik yaparak surduruyor ve 'kulube-i ahzan' dedigi (huzunler kulubesi demek) dogup buyudugu yalisinin bahcesindeki bir barakada yasiyor.Bir gun bir kizla karsilasiyor,kizin tek derdi meshur olmak (gozunu yukseklere dikmis hoppa karakterli kiz) tabiki ayla alganin kendine asik ettiren guzelligi ve oyunculuk kalitesi isin icinde.Film aslinda tam bir eski istanbul belgeseli ve zaten bunu yeterince guzel veriyor (ucuncu karakter bir yer).Tabi bu istanbul oyle organize islerde goreceginiz kesmekes ve gokdelenlerle kapli ucube bir metrepol degil,bogaz sahnelerinde nasil yemyesil oldugunu,gecekondularin bile tahtadan ve bir tarz sahibi oldugunu gorebileceginiz istanbul.
Konu asil olarak kulturel yozlasma uzerine,genclerin nasil tek hedefinin san sohret cabuk para haline getirildiginin,o eski guzel musiki sanatlarinin nasil sacmaliklara alet edildigin bir anlatisi (eski bir film olmasina ragmen gunumuze birebir uymaktadir)
Basrolde Sadri Alisik (basrol oyuncusu bir efsane) sanki oynamiyor da yasiyor gibidir, zaten film boyunca agzindan eksik olmayan sigarasini 'hem sipahi hemde iki paket gunde' diye aciklar kendisi.(basrol oyuncusu surekli sigara icmektedir)not olarak belirteyim sipahi sigarasi 7-8 sene oncesine kadar satilmakta idi ve bir pakette kirk adet sigara vardi,ayrica her paketin el isciligi harikaydi.hala bir iki bos paketi bende bulunmakta.
Atif Yilmaz bana gore bu filmde en iyi kadrajlarini bulmustur,her karede bir ozen her karede bir kompozisyon vardir (yonetmenin en olgun ve sinematografik filmi) ele aldigi konu ise bugune birebir uyar.ilk verdigim kare de filmin onemli anlarindan biriydi, bu son kareleri de bilerek bu kadar cok koydum ki izlemeyenler biraz sinematografisini gorsunler diye.

*yukardaki bolumde parantez iclerinde daha onceden verdigim ipuclarinin yerli yerine oturtulmus halini verdim

ercinoztas ve payitaht;
Sadri baba hastane ve son zamanlari da olsa sahsen gorme ve konusma(tanisma diyelim) serefine eristigim insanlardandir,ve soyleyecek hicbirseyim yok,tek kelimeyle bir efsaneydi diyorum.
Film ise benim acimdan gercekten cok degerli bir noktada,o yuzden paylasim programlarinda(katir diyelim) surekli paylastigim 50 film icindedir,hani eger ulasmak isterseniz biraz arama yapmaniz yeterli,zaten bu filmi indiren oldugunu gordugumde hemen butun uploadi ona aktaririm.
Uzun bir yazi oldu,aslinda bu eski siyah beyaz filmler uzerine sayfalarca daha konusurum ama pek ilgilenen olmaz o yuzden uzatmiyorum.
Filmle ilgili son olarak bu filmi seyretmemezlik etmeyin diyorum,gercekten bir basyapit.

ayrica sadri babanin bu filmden bir iki repligini rapide attim gercekten cok guzel birkac replik,vakti olanlara indirmelerini tavsiye ederim;

ercinoztas soru sorma sirasi sana gecti,ama eger vaktin yoksa ve ilgilenemeyeceksen baskasina devret lutfen.

rapidshare (380kb)

ah abi sen naptın ya, eski Türkfilm manyağı bana böyle şeyler söyleme. 🙂
katır'ı kullanmayı bırakmıştım ama bu film için kurucam şimdi.

kasımda indirmeye karar verdim :S

ya yabancı film olduğuna o kadar kendimi inandırmışım ki internette ölen Türk yönetmenlere hiç bakmadım bile 🙂
bu filmi ilk fırsatta izlicem...