Forum

En En Baştan Sinema
 

En En Baştan Sinema

24 Gönderi
9 Üyeler
0 Reactions
6,788 Görüntüleme
(@msaricay)
Gönderi: 0
 

sinemanın sistemi yada kalıbı yok lafına pek katılmıyom(kısmen sanat filmleri hariç)
ticari film için bu kalıplar gerekli..izleyecinin istedigini vermek için bu kalıpları kullanan bi amerika var..adamların üretim bandının temelinde insan zevkleri algıları beğenilerineleri ön gören teoriler ve kuramları var ve halada yeni kuramlar atıyorlar..
adamlar sistemli olmak zorunda..yönetmenler bile cast seçimlerinden tutun,filmin müzigi hatta oyunculuklarda bile doğaçlamaya izin vermeyen yönetmenleri var..Nolan gibi yönetmen oldugun zaman yeni bişeyler deneyebilirsin..çünkü tek başına sinematik göz ve düşünmeye sahip olursun ama başta var olan kalıplardan en iyi üretmek gerek..
önce kilişe ve basma kalıp filmler üretelim ama teknigi öğrenesiye kadar..bütün kalıpları öğrenip sindirdikten sonra,kendi kalıplar ve sistemini kurabilirsin..yılmaz erdoğan bile hikaye ve senaryo üzerine egitim almak için ünlü yazardan ders almaya gidiyor.. bu adamlar zaten sinema ve tiyatro üzerine öğrenci yetiştiren insanlar degilmi? peki neden sinemanın anatomisini bilmedigi için mi?

 
Gönderildi : 26/06/2015 4:39 am
(@sentetix)
Gönderi: 0
 

Kimse kimseden bilmem kaç bin dolarlık bilgiyi beleş anlat gibi bir yapıda değildir burada. Bilgiyi kolay sunmak onu bayağılaştırır bunun farkındayız bence. Ayrıca belki adı sinema öğrenmek değil ama ben sinema adına damla bilgi biliyorsam o da burada dağınık bile olsa paylaşılan bilgiden. Ben bu forumda yeni şeyler öğrenmek için varım. Haa bu demek değil biri öğretmek zorunda. Sinemada her unsur hayatın tamamında olduğu gibi zincirleme. Yani buradaki tripod önerisinden bile bir şey öğrenmek mümkün. Post a gelen herhangi bir yorum aslında tripod önerisi yanında açığa çıkması gereken güzel bir bilgi barındırıyor. Çünkü insan bunun için var. İçsel bir dürtü bu. Bildiğini gösterecek. Bu başlığın açılma sebebi bence ; o yorumda kalan bilgiyi sistematik hale getirmek. Fulguranın bloğu buna güzel bir örnek. Ben bilginin tartışılarak daha kalıcı olacağını düşünüyorum. Film okulu başlıkları amacının çoktan dışına çıkmış durumda. Daha sakin daha ulaşılabilir. Belki çok fazla şey istiyoruz.

Kafalar paylaştıkça güzelleşir. @beta

 
Gönderildi : 26/06/2015 12:49 pm
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Ben isteğin öyle olduğunu düşünmüyorum.
Eğer öyle olsaydı film teorilerinden bahsetmezdik sanıyorum.

Ama dediğin gibi bilgiler için var bu forum.
Arama butonuna tripod yazarsanız bir sürü şey çıkar. Öğrenirsiniz.
Nerede tripod kullanmalıyım sorusu ise bu forumda verilmesi zor bir cevap.
Kısmen verilebilir.

 
Gönderildi : 26/06/2015 1:45 pm
(@fturac)
Gönderi: 0
 

Bir lise mezunu bile 12 yılını harcar eğitimini tamamlamak için. Ama benim o 12 yıla dair hatırladığım tek şey; okumak ve yazmak. Onu da her gün tekrarladığım için. Bilgi tekrar edilmezse unutulur. Burada sinemaya dair her şey yazılsa da pratiğe dönüştürmezsek unutulur. O yüzden forumu -işin teknik kısmında- bir nevi kullanma kılavuzu gibi görüyorum. O da temel bilgilerde. Geri kalanı zaten tercihe bakıyor.

Fikir, en büyük sermayedir.

 
Gönderildi : 26/06/2015 1:54 pm
(@secretdirector)
Gönderi: 32
 

Bilgiyi kolay sunmak/edinmek onu bayağılaştırmaz.
Yaygınlaşmayan bilgi değersizleşir hatta.
Bilgi, paylaştıkça "büyür".
Herkes sıfırından başlarsa, keşif hep insan mesaisi ve ömrü kadar gelişir. Hep aynı yerde sayarız. Aynı şeyleri tekrar "buluruz."
Bir öncekilerin geldiği yerden devam edersek, kendi keşiflerimizin büyüttüğü bilgi, döner bize ilk öğretene bile faydalı olur.
Bilgiyi saklamak, kendi tasarrufunda tutmak, gelişmekte olan toplumların oportünist anlayışının sonucudur sadece.

Kaldı ki bilgiye ulaşmak hiç zor değil. En kolay şey artık!
Internet'te teoriler, her alanda study'ler, derlemeler, tutorial'ler; yazılı, sözlü, videolu kaynaklar, PDF dergiler-kitaplar, özel siteler varken... Ürünlerin satış siteleri bile ürünleri, mesela lensler, filtreler hakkında deneysel, teorik ve pratik bilgilerle dolarken, "bilgiye ulaşamamak" imkansız.
Yeter ki ara, yeter ki çalış, yeter ki iste.

Bilgiye kolay ulaşmak da onu kesinlikle değersizleştirmez. Bilgiyi kullanmaktır onu değerli kılan. Ne aradığını da bilmek lazım.
Daha çok şey öğrendikçe, aralarında "sizin seçimleriniz" doğar. Üslubunuz oluşur. İnandığınız, uyguladığınız teoriler ve akımlar olur.
Sonra da kendiniz hipotezler geliştirir, bunun uygulamalarını yaparsınız.

Bunun için sinemada şimdiye kadar olan kalıpların "tümünü" falan bilmeniz de gerekmiyor.
Bırakın bildiğiniz kadarının içinde gezinip türevler yapın.

Ama genel film dilini, grameri öğrenin. Aks atlamayın yani.
(Aksı atlamanın yolunu ve nedenini yaratana/bulana kadar.)

Ham bilginin kendisine de kutsallık benzeri bir değer yüklemeyin. İşlenmiş bilgi daha değerlidir.
Ham bilgiyi her isteyene kavuşturun.
Çünkü sen kavuşturmazsan, "o" istediğinde zaten onu bulur da...

 
Gönderildi : 27/06/2015 12:03 am
(@anonymous)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Dönüp dolaşıp hep aynı başlıklar.
Bu forumdan sinema öğrenmek için faydalanmak istiyorsanız yanlış yerdesiniz.
Dünya üzerinde hiçbir yazı, kitap size sinema öğretemez. Unutun bunu. Hele bir forum. Mümkün değil.

Bu başlığı yazana kadar oturup film izleseniz bir iki tane daha faydalı olur.

Hiçbirimiz sinemayı bu forum aracılığıyla öğrenmedik, bir şeyler öğrendiysek o da tabi.

İstediğiniz şey şu sizlerin biliyorum:

x sahnesinde y duygusunu vermek istiyorsan kamerayı buraya koyacaksın ışığı da şuradan vereceksin.
İstiyorsunuz ki birileri size sinemayla ilgili bütün pratik bilgileri versin, siz de gidin film çekin.
Öyle bir dünya yok. Olmayacak.

Forum yol gösterir. Yolun kendisi değildir.

Tekrarlıyorum. Film yapmayı öğrenmenin en iyi yolu film seyretmektir.
Kimse size dünya üzerindeki bütün filmleri izleyin demiyor. Ama bazı filmler belleyin. Yönetmenler. Hoşunuza giden yönetmenlerin filmlerini defalarca izleyin.
Nasıl çekiyor. Kamera hareketli mi, ışık nerede, filmleri arasındaki ortak öğeler ne gibi sorular sorun. Sonra taklit edin. Evet taklit edin. O yönetmen iki kişiyi nasıl konuşturuyorsa, sizin filminizdeki iki kişide öyle konuşsun. Özgünlüğe ancak taklit ederek ulaşırsınız. Jarmusch buna benzer şeyler söylüyordu.

Sonra daha sert sorular sormak lazım. Bu dünyadaki amacınız ne. Derdin ne. O gün uyanınca neyi dert ediyorsun pratik meseleler dışında.
Bir yaşam amacınız var mı. Buna verdiğiniz cevabın iyi olması lazım ki film yapmanızın da bir amacı olsun.

Yani bunlar bir anda verilecek cevaplar değil.
Böyle sert yollardan acı çekerek ilerlemek yerine pratik bilgiler peşinde koşanların hiçbiri sinema yapmıyorlar şu anda.
Bu forum ne "istekliler" gördü. Şu an hiçbiri yok. 3 sene sonra bu forumda açılan benzer bir başlıkta benim yazdığım benzer bir cevaptaki "hiçbirilerden" biri olmak istemiyorsanız başka yollar deneyin arkadaşlar.

Olay bitmiştir açıp iki film izlemek daha çok geliştirir garip bir yaklaşım. Sen filmi izlerken "filmi okuma tekniği bilmeden" filmi nasıl anlayacaksın sorusunu sorarlar adama? Sürekli aynı yerde aynı şeyi görmekten öteye gitmez az çok teori okuyunca fark ettim bunu.
Olayda kamerayı eline almakla da olmuyor Ankara üni. DTCFakültesi sinema bölümünde kamera üzerine bir tane pratik yok. Tamamen teori. Hugo Munsterberg adlı kuramcının yazdığı sinema teorisi kitabı "the photoplay: a psychological study"10 aylık sinema gözlemiyle yazdı. İzlediği film sizin izlediğiniz belkide %1 bile değildi.
İzlemeklede olmuyor yani.

 
Gönderildi : 27/06/2015 12:09 am
(@halostendap)
Gönderi: 0
 

ne kadar çok şey bilirsen filmden aldığın şey o kadar çok oluyor o yüzden bilgiyi en kolay yoldan edinebildiğimiz kitapları okumak da çok iyi bi kendini geliştirme yöntemi bence de, anceymaho'nun kendini ifade etme tarzına değilse de söylediklerine katılıyorum.

insta https://www.instagram.com/morehalityalcin

 
Gönderildi : 27/06/2015 12:50 am
(@anonymous)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Özellikle kezzaptan ve diğer arkadaşlardan özür diliyorum hakkınızı helal edin dilim çok sivri çıktı affedin adabsızlık yaptım. Kimseyi üzmek değildi niyetim. Tek amacım gönül verdiğim sinemayı daha iyi kavramaktı affedin gene selametle

 
Gönderildi : 27/06/2015 11:57 pm
(@fulgura)
Gönderi: 0
 

sinemanın sistemi yada kalıbı yok lafına pek katılmıyom(kısmen sanat filmleri hariç)
ticari film için bu kalıplar gerekli..izleyecinin istedigini vermek için bu kalıpları kullanan bi amerika var..adamların üretim bandının temelinde insan zevkleri algıları beğenilerineleri ön gören teoriler ve kuramları var ve halada yeni kuramlar atıyorlar..
adamlar sistemli olmak zorunda..yönetmenler bile cast seçimlerinden tutun,filmin müzigi hatta oyunculuklarda bile doğaçlamaya izin vermeyen yönetmenleri var..Nolan gibi yönetmen oldugun zaman yeni bişeyler deneyebilirsin..çünkü tek başına sinematik göz ve düşünmeye sahip olursun ama başta var olan kalıplardan en iyi üretmek gerek..
önce kilişe ve basma kalıp filmler üretelim ama teknigi öğrenesiye kadar..bütün kalıpları öğrenip sindirdikten sonra,kendi kalıplar ve sistemini kurabilirsin..yılmaz erdoğan bile hikaye ve senaryo üzerine egitim almak için ünlü yazardan ders almaya gidiyor.. bu adamlar zaten sinema ve tiyatro üzerine öğrenci yetiştiren insanlar degilmi? peki neden sinemanın anatomisini bilmedigi için mi?

Sinemanın sistemi ya da kalıbı yok demedim; sanatın sistemi yok dedim. Tam aksine, sinemanın sistemini zaten her yerden (burası dahil) öğrenebilirsin ve insanlar bu iş için okullara gidip para döküyorlar ama öyle olmuyor işte demek istedim. İster senaryo olsun ister başka şey olsun, bir şey başarıya ulaşınca zaten insan aklının ilk yaptığı şey buna neden olan yapıları ve formülleri çıkarmaktır. Ama bunları bulmak yetmiyor.

Başarılı senaryo ya da öykünün özü zaten belli; bir karakter yarat, çok istediği bir şey yarat ve aralarına bir sürü engel koy. Bu basitlikten hareketle daha onlarca kural ve yaklaşım çıkmış durumda ve bunları toplam 1 aylık okuma ile öğrenebilirsin. Teknik de böyle; 180 derece kuralı var, 1/3ler kuralı var, 30 derece kuralı var, Fibonacciler var... var da var ama bunların tamamını bir araya getirip yaptığın film olmuyor. Birinin çektiği film Citizen Kane oluyor, diğerininki forumda gençlerin koyduğu Kurtlar Vadisi özentisi aksiyon filmi oluyor. Ya da fuarlarda kiloyla satılan uyduruk DVD aklsiyon filmleri oluyor. Bunların hepsi formüle uymuş da neden olmuyor?

Onca yıldır insanlık şu Mona Lisa'ya bakıp duruyor ve soruyor "nedir bunun sırrı?" diye. Yok yüzündeki orandı, yok gözünün açısıydı yok şuydu buydu diye açıklama getirmeye çalışıyoruz. Alın tüm onları bir araya toplayın yapın işte kurallara uyan resimleri; oluyor mu? Diğer ressamların resimleri oransız olduğu ya da gerçeğe benzetemedikleri ya da ne bileyim Fibonacci'ye uygun olmadığı için kötü değil. Gerçek sanatta insanın düşüncesinin o ana dek tanık olmadığı bir özellik var, bir "eşik" var yani gelip durduğumuz bir nokta var. Sanat bir yana ticari başarı yeter desen de bunun farkı yok ki. Alın size Transformers ya da Avatar. Neyi eksikti bunların? Alien diye bir şaheser var, Alien vs Predator diye bir ucube var. Matrix diye bir şey var ve ardından iki tane kötü uzantısı var. Nedir birinde var olup da diğerinde olmayan?

Bu millet onca yıl okula gider, yetmez üstüne dersanelere bilmemnelere para döker yine İngilizce öğrenemez. Yoldan adam çevir sor; "must" ile "have to" farkı nedir ya da "will" ile "going to" farkı nedir diye, iki üç kişiden biri sana bunların farkını söyler ama adam ağzını açıp derdini anlatamaz İngilizce olarak. Neden? Habire kural kural, gramer diye gidiyor genel anlayış da ondan. Sabahtan akşama tüm gramer kurallarını ezberlet; test çözer ama konuşamaz, dinleyemez ya da okuyamaz bu insanlar. Ehliyet kursunda trafik kitabı öğretirler ve ezberletirler ama adam yola çıkıp adam gibi araba kullanamaz. Neden? Kural bilgisi ya da teknik eksikliği değil bu. Onlar kolay. Bana "sinemanın kurallarını anlatın, temelden madde madde anlatın" derseniz anlatılır elbette ama gerek var mı? Alın bir kitabı okuyun, 15 günde öğrenemediğiniz kural ya da ticari teknik kalmaz. Bunlar bilinmeyen şeyler değil ki. Zaten ayan beyan ortada olan şeyler.

Sinema hem bir hastalık hem de tedavisinin ortak adıdır.

Sorularınızı özel mesaj yerine forum üzerinden herkese açık sormanızı rica ediyorum.

 
Gönderildi : 29/06/2015 2:03 am
Sayfa 2 / 2
Paylaş: