Fikirler, fikirler

“Memlekette” kısa filme en büyük darbeyi Üniversiteler ve Festivaller vurmaktadır. Kısa filmciliğin ruhundan anlamayan üzerine oturup düşünme zahmetine girmemiş profesörler ve eğitmenler sayesinde sektör sürünmeye ve haliyle lezzet verecek yapımlar çıkartamamaya devam etmektedir.

7. Sanat

Sinema 7. Sanat ve kısa filmin burada işi yok, çok benzesek te birbirimize bizi zannetmesinler kardeş. Açıklamak gerek; minyatür sanatı da resim sanatının içinden diyebiliriz, sonuçta fırça aynı palet aynı, lakin diyebilir miyiz ki resim sanatıyla minyatür aynıdır? Kulvar tamamen farklı, düşünce farklı, her şeyiyle tamamen ayrı, işte kısa filminde sinemadan bu şekilde ayrılmasını, böylelikle bu sanatın gayet olgunlaşacağını düşünüyorum. Velev ki dedim; kısa film 7.5’ uncu sanattır. Yanlış anlaşılmak istemem minyatürü resimden ayıramayacağımız gibi kısa filmi de sinemadan ayıramayız.

Ham sinema

Baktığımız zaman festivallere gönderilen ve ilk elemeden geçemeyen ne kadar ucube kısa film var gerçekten istatistiğini tutmak isterim, sorun kim de ya da nerede illaki bir suçlu bulmak gerekirse (bkz: 1. Paragraf). Bir sinema tv bölümünde uzun uzun sinema tarihinden, akımlarından bahsettikten sonra haydi bakalım ödev olarak bu hafta bir kısa film çek demenin gerçekten kısa filmciliğe haksızlık olduğunu düşünüyorum.

Amfinin içinden

- Sevgili hocam biraz kısa film tarihinden ve akımlarından bahsedebilir miyiz?

- Kusura bakma evladım vaktimiz yok, uzun uzun filmler çekmenizi sağlamak için buradayız, sonra size ödev olarak bir iki hafta bilemedin 3 ay bir zaman sınırlaması vererek haydi bize kısa film çek diyeceğiz ve inanır mısın bu durumdan hiç gocunmuyoruz. Bilmukabele sinema dediğin 120 dakikalık film ile olur gibi düşünmenizi, ama aynı zamanda kısa film dediğin de en fazla 15 dakika olur demekten haz duyuyoruz.

Bir rüyam var

Bir rüyam var; Sinema-tv bölümlerinin müfredatının içinde kısa film tarihi ve gelişimi de olan.
Bir rüyam var; Kısa filmin akademik bir yan dal olması gibi. (Jinekolog var Ürolog var şimdi)
Bir rüyam var; Festivallerin kazanan filmleri dvd yapıp satışa sunması gibi.
Bir rüyam var; Sinema salonlarında parasını verdiğim halde bana reklam dayatılması yerine, film aralarında kısa film oynatılan.

Son söz;

Bir kaç uzun film çektikten sonra kısa film çekmeyi bırakan yönetmen Allah’ından bul!

Not: Yazım esnasında Virginia WOOLF stili benimsenmiştir, taşları doldurdum ceplerime çok gelmeyin üstüme.