arkadaşlar selamlar bir ders kapsamında kısa film çekiyorum şimdi olaydaki duyguyu tam veremiyoruz açıkcası
örneğin: bir gencin sevgilisinden ayrılması ve bunun sonunda üzülmesi
bir iş adamının telefonda iflasını öğrenmesi
biz bunlarda açıkcası duyguyu tam veremedik yani nasıl yapıyoruz diye düşünüyoruz çıkmıyor birşey bizde intihara yönelmelerini düşündük zamanımızda daraldı zaten umarım anlatmışımdır.
Teşekkürler
kuleşov etkisi diye bi kurgu tekniği var, onu kullanmayı denediniz mi?
kuleşov etkisi diye bi kurgu tekniği var, onu kullanmayı denediniz mi?
Kuleşov etkisinin bununla ne alakası var ki?
Kuleşov etkisi birisinin baktığı yeri göstermeyle ilgili bir şey. A B'ye bakar, kamera A'nın gözünün yerine geçer ve sadece B'yi gösterir. A'yı Erzincan'da filme alırken B'yi Bayburt'ta filme alabilirsin. Ama Kuleşov etkisi dediğimiz şey ile A ile B aynı mekandaymış gibi gözükür. A gerçekten B'ye bakıyor ve reaksiyon veriyor gibi hissedilir. Bu etki duygu oluşturmak için kullanılabilir tabi ama tek başına yeterli değil.
http://www.sinematek.org/sinebilgi/sine ... nedir.html
burada açıklama var, Düd de sitesinde değinmişti bu konuya..
Dramatik kurgu ve duygu yaratma olayını ilk olarak Eisenstein yapıyor diye biliyorum. Bir kadını, bir adamla yemek yerken görürüz, eğer bizim adamımız üzülerek oraya doğru bakarsa, kadına aşık olduğu sonucunu çıkarabiliriz gibi.
yaşamak mı zor yoksa yuvarlak masa aks mı?
Dramatik kurgu ve duygu yaratma olayını ilk olarak Eisenstein yapıyor diye biliyorum. Bir kadını, bir adamla yemek yerken görürüz, eğer bizim adamımız üzülerek oraya doğru bakarsa, kadına aşık olduğu sonucunu çıkarabiliriz gibi.
verdiğim linki oku, çok güzel anlatıyor 🙂
bence abartılı oyunculuklardan kaçınmak için hepimiz kuleşov etkisini kullanmayı düşünmeliyiz,
özeti şu: adamı ifadesiz bir yüzle çekicez sonra baktığı ya da düşündüğü şeyi göstericez, sonra seyircinin adam ne güzel rol yapmış dediğini keyifle duymayı bekliycez 🙂
Arkadaşlar, ismailduger bunu sormuyor ki.
Elbette söylediğiniz her şeyle duygu etki yaratılabilir.
" bir gencin sevgilisinden ayrılması ve bunun sonunda üzülmesi" dediğiniz şeyi sadece bir kurgu tekniğiyle ne ölçüde anlatabiliriz?
"Adam bakar, kız gidiyordur, adam üzülür. " diyorsunuz, ama bu mudur yani?
Arkadaşın demeye çalıştığı sanki "biz bunu yapıyoruz ama yine de olmuyor" gibi bir şey.
Bu etkiler önemli tabi, ama tek başına yeterli değil doğrudan kuleşov etkisi demek eksik bir yönlendirme olur.
Dramatik kurgu ve duygu yaratma olayını ilk olarak Eisenstein yapıyor diye biliyorum. Bir kadını, bir adamla yemek yerken görürüz, eğer bizim adamımız üzülerek oraya doğru bakarsa, kadına aşık olduğu sonucunu çıkarabiliriz gibi.
verdiğim linki oku, çok güzel anlatıyor 🙂
bence abartılı oyunculuklardan kaçınmak için hepimiz kuleşov etkisini kullanmayı düşünmeliyiz,
özeti şu: adamı ifadesiz bir yüzle çekicez sonra baktığı ya da düşündüğü şeyi göstericez, sonra seyircinin adam ne güzel rol yapmış dediğini keyifle duymayı bekliycez 🙂
İşte benim söylemeye çalıştığım tam da bu yanlış yönlendirmeydi ki, örneğini çok iyi vermişsin.
Madem Kuleşov etkisi bu kadar süper bir şey o zaman insanlar boşuna uğraşıyor renkle, ışıkla, kamera hareketleriyle, müzikle, başka kurgu teknikleriyle ve oyunculukla.
Sen adamı ifadesiz bir yüzle çek seyircinin çok güzel rol yapmış demesini keyifle bekle intercapiller ama biraz iyimser bir beklenti olur bu.
Not: Bu kadar karşı çıktım ama İsmail, soruna detaylı bir yanıt vereceğim bir ara.
çok iyimser çünkü espirili bir anlatım yaptıydım orada...Ama yanlış anlaşılmaya çok müsait bir ortam burası, tamamen düz bir anlatıma geçeceğim inşallah 🙂
Merhaba İsmail, foruma hoşgeldin.
Sinemayı bir kenara bırakıp, hayatın kendisine bakalım. Bir insanın üzgün olduğunu nasıl anlarız? Yoldan geçen bir adam ya da otobüste yanımıza oturan bir kişinin üzgün mü sevinçli mi olduğunu anlamamız imkansızdır. Çünkü bir kişinin ne hissettiğini bilmek için onu tanımamız gerekir.
Buradan hareketle, karakterin ne kadar üzgün olduğunu anlatmak için seyircinin karakteri tanıması gereklidir. Örneğin günlük rutinlerini, yüz ifadesini, mutluyken yaptıkları ve benzeri şeyleri bilirsek, bunlardan yola çıkarak ne kadar mutsuz olduğunu anlatabilirsin.
Karakterin ön planda olmadığı bir hikaye veya anlatım tarzı kullanmak istersen. Filmindeki kız sadece herhangi bir kızı temsil ediyorsa ve bu karakterin herhangi bir derinliği yoksa. Olaya yüklenebilirsin. Diyelim ki çocuk kızla buluşmaya gidecek ve buluşmada kızın ayrılmak istediğini öğrenecek. O zaman bu buluşmayı çok önemli bir hale getirebilirsin. Mesela elinde bir buket çiçekle gider, buluşma için patronuyla kavga edip işinden ayrılır, geç kalmamak için arabasını çok hızlı sürer bir kaza yapar. Bu gibi öğelerle buluşmayı önemli hale getirip, çocuğun buluşma için epey fedakarlık yapıp oraya varmasını ve sonunda kızın kendisinden ayrılması sonucunda istediğin duygu oluşmuş olur. Hatta direk buluşmaya bir tek taş yüzükle giderse, kötü haberi aldığında üzüleceği kesindir.
Bu etkiyi bir olay içinde de anlatabilirsin. Örneğin kız arkadaşı bir teknoloji tutkunu olsun. Bu çocuk da beraberliklerinin ilk yıldönümü için bir mini ipad hediye etmeye karar versin. İlk ipadi almak için 1 hafta mağazanın önünde kamp kursun. Kapı açılmasına 2 dakika kala kızdan bir telefon gelsin, ya da kızı karşıda başka biriyle yiyişirken görsün.
Başka bir ihtimal ise, kızın bilmediği ancak seyirci ve erkek karakterin bildiği bir gerçek üzerine bu sahneyi kurabilirsin. Örneğin erkek buluşmaya giderken çok acı bir haber alsın. Annesini kaybetsin ya da kendisi kansere yakalansın, bunu kıza söyleyemeden kız direk ayrıldığını anlatsın. Tam bu sahneden önce de en yakın arkadaşı dünyanın öbür ucuna okuluna devam etmek üzere vedalaşırken, bu durumdan bahsetsin ve bu süreç boyunca yanında olamayacağı için özür dilesin. Çocuk da dert etmemesini zaten kız arkadaşının yanında olduğunu söylesin. Yakın arkadaş da buna hitaben, zaten o da olmasa başka kimsesi olmadığını dile getirsin.
Bu gibi örnekleri çoğaltmak mümkün, senaryoyu detaylı ve sağlam bir şekilde hazırladıktan sonra geriye işe daha yeni başlamış oluyoruz. Sinemada ki öğelerin her biri bu sahnede çocuğun hissiyatını anlatmak için yardımcı olabilir. Bu öğeler aklına gelebilecek herşeyi kapsar, müzik, mimari, dekor, renk düzenlemesi, görsel ve işitsel efektler, kurgu, kostüm, makyaj ve dahası...
Senaryoyu sağlam bir şekilde hazırladıktan sonra, filmin en önemli noktası olan bu ayrılık sahnesi için tüm öğeleri anlatımı güçlendirmek için kullanabilirsin. Örneğin kız konuştukça renkler soluklaşmaya, kara bulutların gökyüzünde belirip havanın kasvetleşmesine, buna istinaden şimşeklerin çakması, yağmur olursa çocuğun sırılsıklam olması, arka planda sadece kötü berbat hurda bulunan mekanlarda yürümesi, gölgelerin keskinleşmesi, müziğin bu duyguya göre hazırlanması gibi eklemeler yapabilirsin. Bu eklemeleri yaparken sonucun komik olmadığından emin olmanı tavsiye ederim. Elindeki teknik imkanları göz önüne alarak sadece bir kaçını ya da hiçbirini kullanmamayı seçebilirsin.
Bu planlamaları da yaptıktan sonra çekim senaryosuna geçebilirsin. Hangi diyaloğun hangi kamera açısı ile çekileceği, kurguya dair planlamaların, kamera, kurgu ve diğer öğelerden beklediğin etkileri not alıp ekibine bu konuda hazırlık yapmaları için yollayabilirsin. Ardından ekip üyelerinin önerilerini dinleyerek planlarına son şeklini verebilirsin. Ekip üyeleri ile görüşmeni, her bir anlatım öğesine ayrı ayrı kafa yormanı tavsiye ederim. Örneğin kamera için görüntü yönetmeninle görüşüp bu etkiyi görsel açıdan kuvvetlendirebilecek önerilerini dinlemen ve senin fikirlerini paylaşman sonuca çok büyük katkı sağlar. Kamera örneğinden devam edecek olursam. Çekim planlarını yaptığınızda, kız ve erkeğe eşit uzaklıkta başlayıp, her dialog kesmesinde kıza 10 santimetre uzaklaşan bir kamera ile erkeğe aynı şekilde yaklaşan bir kamera planlaması görsel anlatımı hayati derecede etkiler. Sahnenin sonunda veya ayrılık anında erkeğin yüzündeki hüznü tam ekran verebilir, aynı anda kıza 2 metre uzaklaşmış olabilirsin. Bu gibi seçimler senin estetik bakış açına kalmış.
Bunların sonunda oyuncularınla çekimlerden önce prova yaparak, tam olarak istediğini anlatabilirsin. Böylece sette oyunculara çok kereler tekrar yaptırmak zorunda kalmaz, zaman endişesi ile istemediğin sonuçları kabul etmekten kurtulursun. Aslında dahası da var ancak temel olarak benim önerilerim bunlar. Bence bu konuya çekimden önce kafa yorup, araştırma yapman, insanların fikirlerini alman bile takdire şayan.
Son sözü seçimlerle ilgili bir konuya sakladım. Örneğin zamanın ilerlediğini anlatmak için akrep ve yelkovanın hızlıca hareket ettiğini gösterebilirsin. Bu şekilde amaçladığın anlatım başarıya ulaşmış olur. Ancak her başarılı pişen yemeğin lezzetli olmadığını da unutmamak gerekir. Film yapımı süresince yapacağın her seçim sonucu etkileyecektir. Kendini ve ekibini, bu seçimlerde 'güzeli' aramaya teşvik etmen en güzeli olur.
oooo bu konu geniş. hatta sinema bu zaten.. o duyguları tam aktarabildiğin zaman zaten başarılısındır. insanları kolayca ağlatabilir veya kolayca korkutabilirsin.
şimdi.. senin nerde hata yaptığını bulmak zor. çünkü bilgi vermemişsin.
yapay bir diyalog veya oyuncunun oyunculuğunu geçtim, tipi bile role uygun değilse o duygunun oluşmasını engelleyebilir. daha önceki sahnelerin de önemi yüksektir. velhasıl çok etken var.
sen bir dakikalık bile olsa görüntü yükleyebilirsen, eksikleri görebilir ve yardım edebiliriz..
arkadaşlar hepinize yardımlarınız için teşekkür ederim film çekimine henüz başlamadık açıkcası çok profesyonel bir iş olmayacak kamera olarak zaten maksimum kullanabileceğimiz kamera 650d olucaktır diye düşünüyorum. @callosum en yakın zamanda çekimlere başlayıp buradaki arkadaşlar ile tabi isterlerse yardımlaşarak yapmayı gerçekten çok isterim herkese tekrar teşekkürler