Sizlerle birşeyi paylaşmak istiyorum. Sinema asla bilinen gerçekleri olduğu bi yansıtma aracı olmamıştır. Bildiğiniz detayların hiçbiri sinema sahneleride yoktur. Size bilmeniz gereken detaylar bırakılır. Kısa filmlerin başarısızlık nedenleride bunlardır. Birçok kısa film izledim, üstelik bazılarının senaryosu ve derinliği mükemmeldi ancak, ana karakter gündelik hayatta giydiği kıyafetleri giydiği zaman o film gerçeklerden uzaklaşıyordu. Çünkü sinemada fotoğraf gibi, bir ütopyayı yansıtmaya çalışıyor. Gündelik kıyafetlerle dahi yapacağınız bir film bir çok insana uzak kalmakta. Peki ne yapmalıyız? Çıkartın mevcut gündelik hayattan kendiniz, ve uzakta bir yere oturtun. Karakterinize gündelik hayatta giyilmeyen bir ceket ve pantolon giydiğirin. Ne zamanki bu adamı sokakta görsem bu ne ya diye bakarım dediğiniz zaman, karakterinizi filmde oynatın.
Şunuda bilin, o tarihi zamanlara ait çekilden filmler gerçek tarihi zamanları yansıtmaz, önce kafanızda imgelem oluşturur sonra bu
imgelemi yansıtır. Günümüzü yansıtırken günü siz kurmalısınız...
Saygılar sevgiler...
ve bu konuda çok haklısın...
amatör ve imkansızlıklar içinde dahi olsak illaki en büyük çabayı belkide kameranın önüne bilindik herkesin artık kanıksadığı şeyleri ortadan kaldırmaya göstermeliyiz.
Yani o her zamanki ev. O her zamanki sokak ve insanlar.
Bir evin içinde hiç bir profosyonel sinema filminde görmeyeceğiniz bir çok kel alaka öğe amatör filmlerde bulunur.
Bir masada oyuncunun gerçek hayatından ödev kağıtları, duvarda filmle alakası olmayan posterler, mutfakta fridge magnetlar. Herkesin evinde aynen bulunan kapılar ve duvar saatleri.
Bunların içinde giden hikaye illaki izleyiciyi alıp başka dünyalara götürme konusunda başarısız olur.
Ben de anlatamadım ama görüntülerde izleyicinin kendi dünyasında da bulunma ihtimali yüksek olan şeyleri ortadan kaldırın. Daha dar çerçevelerde daha küçültülmüş planlarda özellikle hikayenin içine konsantre etmeye çalışın izleyiciyi.
Nevresim, lavabonun yanında duran sabun markası daha geliyo aklıma işte. Senaryoda bi rolü yoksa bunlar asla dikkat çekmemeli. ASLA.
Ömer doğrusun abi.
KKYMN
KKYMN Senin gibi bir üstadın beni desteklemesi gurur verici. Şimdi Konuyu biraz daha açalım, ders çalışan bir öğrenci düşünün Görüntüde, bir masası bir sandalyesi ve masa üstündeki gereçler olmalı. Her zaman kullanılabilen bir masayı seçmeyin, yada her zaman kullanılabilecek beyaz yada saman kağıtlarıda seçmeyin, siz tasarımı aynı olsada rengi farklı ve gündelik hayatta pek tercih edilmeyen bir masa seçin, sonra Kağıtları sarı seçin mesela, kalemleride yeşil, masa tertipli veya dağınık ama tertipliyse klasik tertiplilikten uzaklaştırın dağınıksa klasik dağınıklıktanda uzaklaştırın. Bunu ifade etmesi çok zor, ama olanı yansıtmayın. Seyirci olanı değil sizin olmasını istediğinizi görsün. Böylece size ve senaryonuza daha çok bağlanmaya başlayacaktır.
Kısa filmlerde mekan seçimleri genellikle senaristin ve/veya yönetmenin etrafındaki yerlerden oluşmakta, belki bir çalışma odası yada yatak odası, yani bir çok insanın kolayca şeklini şemalini tahmin edebileceği yerler. Gene yatak odasını yada çalışma odasını kullanın, ama şeklini böylede olurmu ya bu burda saçma durdu denecek şekilde değiştirin. Böylece klişe olmayan bir mekanla başlamış olacaksınız.