KEzzAP doğru söylüyorsun, öncülük ettiği için teşekkürler Bağımsız a.
aldığı geri dönüşleri nasıl aldığını (para olarak) aldıkça yazarsa tam öncülük etmiş olur derim ben 🙂
intercapiller Hangi geri dönüş 🙂
Sistem ya da sektör dışından atışlar yapıyoruz, bunun dönüşünü görmek biraz da hayalperestlik. Ben normalde çektiğini satan bir sinemacı değilim, profesyonel değilim, bir şeyi yapmak istiyorsam kendi sağladığım imkanlarla yapıyorum, dönüşünün ne olacağını da doğal olarak bilmiyorum. Başka bir yerde profesyonelim ama. Başka bir çok kişi fotoğraf çektiği zaman para etmez, benimki ediyor. Çünkü durduğum yer bunu gerektiriyor, yaptığımın dönüşünü kestirebiliyorum orada.
Bütçe meselesine gelince, bu filmin gereği buydu, bu oldu. Daha azı olurdu, çok azı olmazdı. Filme harcadığı paraya acıyanlardan değilim, bu bir nevi ülkü, bu kadar kafa kurcalayan bir şey için fedakarlık göstermek kabul edilebilir en azından bir süre.
"Para" bu hayalin ve emeğin tostladigi tek duvar .
Keşke bizim gibiler için Türkiye şartlarında bir fon olsa , eminim ülkedeki sinema kültürü bir kaç basamak arttıracak işler çıkardı .
Bağımsız çok üzücü abi geri dönüş olmaması...fedakarlık gösterdiğin o süre bitmeden dönüşü olur umarım. başarılar.
Ben gerçek bağımsız sinemanın bu olduğunu düşünüyorum. Hani diyorlar ya, bağımsız sinemacılara izleyici için ya da para çekmek için film yapmıyorlar falan. Dünyanın en kolpa ifadelerinden biri bana kalırsa. Popüler izleyici için çekmiyor ama onun da bir piyasası var. Dolayısıyla bağımsız sinema denilen şey büyük bir yalan. Gerçekten bağımsız olabilen sinema günümüz ekonomik koşullarında bence bizlerin yapmaya çabaladığı şey oluyor. Sinemadan bir para beklentisi olmadan, başka bir alanda kazandığı parayı istediği ve inandığı filmlere yatırmak ve gerisini koyvermek. Bunlar bir süre sonra sektör tarafından içerimlenebiliyor. Ama bu o filmin en azından başındaki bağımsızlığına bir zarar vermiyor. Örneğin Sıfır Bir dizisinin 3.sezonu Blu Tv'de yayınlanacak. 1. ve 2. sezonu bağımsızlığından bir şey kaybetmez, ama 3.sezona artık bağımsız gözüyle bakamayız.
Şu da yanlış anlaşılmasın, kendi şirketinizi kurduğunuzda eğer o şirketi filminizden gelen parayla finanse ediyorsanız bir ölçüde bağımsızlığınızı kaybedersiniz. Filmlerden para kazanmayalım mı, kazanalım. Ama bağımsızlık o filmin bizlere getirdiği para ölçüsünde yitirilecek bir şey bana kalırsa. Çünkü x filminden para kazanan kişi y filmini ister istemez ya x'deki gibi para kazanmak için ne yaparım diye düşündüğü noktada bağımsızlığını yitirir.
Burada da bağımsızlığa öyle çok yüce ve büyük anlamlar yükleyip, bağımsızlık iyidir gibi bir şey iddia etmiyorum. Sadece durum tespiti yapıyorum.
Bağımsız sinema kavramı sektörün kabul edip uygulayip sonuç aldığı genel aritmetigin dışına çıkmaktır.
Konunun para kazanma ile alakası yok.
Bu şekilde para kazanan birçok örnek vardır en temel örnek Tarantino bence.
Bugün ülkemizden örnek verelim istersek , Çalgı çengi filmi buna en güzel örnek .
Senaryosu yazılıp yapimcilarin kapısı calindiginda, bu tarz komedi is yapmaz denilerek ret yemiş yarı amatör bir iş . Fakat kendileri filme inanıp kendi butceleri ile filmi çekiyorlar, bu seferde vizyon bulamıyor, ellerinde film destek arayip duruyorlar, cem yılmaz filmi izleyip begenince destek verip kendi ismini koyarak filmin vizyona girmesini sağlıyor.
Baktığınızda film vizyonda yinede yeterli izleyiciye ulaşmıyor.
Ama fısıltı gazetesi sayesinde internet ortamında kendi kitlesini bi şekilde oluşturuyor ve ekibe sonraki islerini pazarlama şansı yaratıyor. Yani bir nevi kendi kendini kabullendiriyor sonuç ortada .
Kısacası sinema doğası gereği para odaklı bir sanat ve yapımcılar söz konusu para olunca kendilerince garantici bir anlayış içinde , bu hollywoodta da böyle türkiyede de ,
Bu noktada bağımsız sinemacı ilk hareketi kendi vermek zorunda kendi yolunu açmak zorunda.
Yaptığı iş kitleye ulaşıp bir şekilde yol inşası tamam olursa arkasından o yoldan giden bir sürü sinemaciya yeni bir yol hazır oluyor . Eğer olmazsa kabul gormezse kendi kendini tatmin etmekle yetiniyor.
Misal türkiyede bilim kurgu türünde film is yapmaz gözüyle bakılıyor, bu yüzden hiçbir yapımcı cesaret edip bilim kurguya para yatirmak istemiyor.
Eğer günün birinde bir bağımsız sinemacı cikip bir bilim kurgu çekip bunu izleyiciye sevdirmeyi basarirsa emin olun arkasından 10 larca bilim kurgu denemesi olacaktır.
Bunun en iyi gozlemlendigi yer tv bence , biri çıkıp genel kabulün dışında bir polisiye dizisi yapıyor ya da son dönem modası asker dizisi yapıyor , reyting aldığı görülürse hemen benzer islere ok verilmeye başlanıyor.
Yani işte benim tanımım o.
Ben senin anlattığın ve piyasada hakim olan tanımı bağımsız olarak değerlendirmiyorum.
Benim tanımım da kabul görmez senin dediğin sebeplerden ötürü. Anlayabilirim bunu da.
proje devam ediyorsa yahut başka bir projenizde yer almak isterim.forumda yeni üyeyim mesaj gönderemiyorum.mail adresi yazarsanız size ulaşabilirim.
trequartista özel mesaj attım.
Artık filmler kısa olsa da para harcanabilen çalışmalara döndü. Eskiden bu forumda, daha az parayla iyi filmlerin çekildiğine tanık oluyorduk. Artık rica ile çağırabileceğimiz arkadaşlar fazla değil. Çünkü geçim kaynakları bu iş oldu. Bu filmin, en başından sonuna kadar yer aldım ve boşa harcanan bir para olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Ve ne güzel ki; daha önemli şeyleri de rica edebileceğimiz yardımsever arkadaşlarımız oldu. Yoksa filmin bütçesini katlayabilirsiniz!!!
- Şunu bir dene...
- Nedir bu?
- Tüm dualarının karşılığı diyebilirim.
Gia (1998)