Forum

Yapım Şirketimize Ö...
 

Yapım Şirketimize Öğrencileri Bekliyoruz...

24 Gönderi
11 Üyeler
0 Reactions
5,186 Görüntüleme
(@okyanustimi)
Gönderi: 30
Başlığı açan
 

Kar amacı gütmeden, yalnızca kısafilmlerimize ve diğer yapımlarımıza daha rahat sponsor bulabilmek, ve medya + yapım camialarında tanınabilmek için, GÖNÜLLÜ öğrenci gençlerden oluşan bir prodüksiyon şirketi kurduk...

Ne işe mi yaradı, mesela bir kısafilm için silah lazımsa, silah dükkanına gidip, kartvizitimizi verince bişey sanıp sponsor oluyorlar:) Öteki türlü eskiden o dükkandan sağ çıkamazdık:)

Özellikle kısafilm ve müzik videoları konusunda, öğrenciyken referans, tecrübe kazanmak ve çevre edinmek isteyen, derslerini engellemeden proje bazlı işler yapmak isteyen gençleri bekliyoruz... Kendinizden, hakim olduğunuz konulardan (kurgu, efekt, görüntü yönetimi, senaryo, color correction vs.) bahseden, ve iletişim bilgilerinizin olduğu bir maille [email protected]'a başvurun lütfen...

Bu projede, hep beraber türkiyenin en genç şirketini oluşturarak camiaya güçlü, enerjik bir giriş yapmamız dileğiyle...

Emin Murat KILIÇ
Yapımcı / Yönetmen
ORKUN Prodüksiyon

Edit: Sıkça gelen bir soruyu buradan yanıtlamak daha doğru olacaktır:
Proje GÖNÜLLÜ bir projedir ve kar amacı yoktur. (ilk aşamada) Bu sebeple öğrenci gençlere daha uygun olduğunu düşündük... Para amaçlı değil, referans, çevre ve tecrübe amaçlı bir projedir. Örneğin, gençler, şirketlerinin ismi altında, ücret talep etmeden ünlü müzisyenlere klip teklif edecekler, ve böylece kendileri için büyük bir referans edineceklerdir... (Arkalarında şirket olmazken, çok tanınmış bir yönetmen olmadıkça, değil bedava üzerine para verseniz dahi, menajerleri ve yapımcıları tarafından ciddiye alınmadan reddedileceğinizi vaktinde acı şekilde tecrübe etmiştim.)

Emin Murat KILIÇ (EMK)
Yönetmenimtrak ve Mühendisimsi...

 
Gönderildi : 23/04/2010 7:54 pm
(@zepra)
Gönderi: 0
 

işte bu. tebrikler.

böyle bir şirket kurmanın maliyeti ne oldu bilgi verebilir misin bu arada?

- zaman ne çabuk geçiyor.
- zaman duruyor da içinden biz geçiyoruz galiba.

 
Gönderildi : 23/04/2010 8:42 pm
(@okyanustimi)
Gönderi: 30
Başlığı açan
 

Teşekkürler,
Umarım bu sayede kısafilmcilerin ve öğrencilerin de camiada biraz daha ciddiye alınması ve adlarının duyrlması sağlanacak... Asıl güzel olan şu, gençler arkalarında güçlü bir ekip bulacak... Ekipman için, babasından aldığı 3 kuruş parayı biriktirip sıkıntıya girmeyecek. Çok profesyonel olmasa da ekipman da mevcut... Biraz okul niteliğinde bir oluşum yani...

Girişi 1000 - 2000'e halledebiliyorsunuz ama sonrası problem asıl. Her ay muhasebesi, kazanmasanız bile vergisi, ücretli çalışan varsa çalışanın sigortası, her ay oldukça yüklü masraflara yol açıyor. Evdeki hesap çarşıya uymuyor, devletle uğraşmak büyük dert:)

Fakat biz farklı bir yöntem denedik, zaten var olan ve başka dalda çalışan bir şirketin alt şirketi olarak kayıt yaptırdık. Giriş maliyeti düştü...

Emin Murat KILIÇ (EMK)
Yönetmenimtrak ve Mühendisimsi...

 
Gönderildi : 23/04/2010 9:26 pm
(@sickman)
Gönderi: 0
 

Tebrikler Murat, umarım çok başarılı olursunuz, bir sürü işiniz, filminiz, klibiniz olur.

www.fadeoutstudios.com - www.soberworks.ist - www.budabi.tv

 
Gönderildi : 23/04/2010 9:32 pm
(@ramazan-coban)
Gönderi: 10
 

Güzel bir düşünce ve güzel bir sonuç bu şirket işi.İnşaallah kısa film çekmek isteyipte ekipman falan bulamayanlarada yardımcı olursunuz.Allah yardımcınız olsun

 
Gönderildi : 24/04/2010 2:08 pm
(@marepictures)
Gönderi: 0
 

Emin, mail ve özel mesaj attım.

 
Gönderildi : 24/04/2010 2:09 pm
(@okyanustimi)
Gönderi: 30
Başlığı açan
 

Teşekkürler arkadaşlar, facebook'taki duyurunun da ardından oldukça yoğun bir başvuru trafiği oldu. İnsanların özellikle öğrenciyken, kendilerini geliştirme çabalarının paranın daha da önüne geçmesi, inanılmaz güzel ve bence çok zekice bir hareket. Çünkü geliştikten ve isminizi duyurduktan sonra illa ki kazanırsınız...

Bu arada arkadaşlar, medya çevresi olan, klipleri kanallara ulaştırma, yada müzisyenlere, menajerlerine vs ulaşıp müzik videosu teklifinde bulunma gibi işleri yürütecek, gönüllü işlerimizde gönüllü (özellikle ilk etapta gönüllü yapacağız hepsini), ticari işlerimizde ise komisyon usulü çalışacak, özetle şirkete iş getirecek ve medya kolunu üstlenecek çalışma arkadaşlarına ihtiyacımız var. Onu da eklemek isterim. [email protected] yada [email protected] adreslerine başvuruda bulunun lütfen.

Saygılar, sevgiler, teşekkürler...
EMK

Emin Murat KILIÇ (EMK)
Yönetmenimtrak ve Mühendisimsi...

 
Gönderildi : 26/04/2010 9:29 pm
(@ekselans)
Gönderi: 0
 

Gönüllüyüm(kısa film). Ama öğrenci değilim. O bakımdan bana güvenmeyin 😉
Başarılar,çok güzel hareketler bunlar..

bir garip ölmüş diyeler,üç günden sonra duyalar,kısa film ile yuğalar,şöyle garip bencileyin

 
Gönderildi : 30/04/2010 2:19 am
(@alternatif)
Gönderi: 16
 

Ay içerisinde aldığım en güzel haberlerden biri.

Sinema öldü , yaşasın sinema !

 
Gönderildi : 10/05/2010 1:05 am
(@milofx)
Gönderi: 0
 

Ooofff ooofff nereden başlasam, nasıl anlatsam (Mazhar abinin kulakları çınlasın). Öyle birşey yapmaya girişmişsiniz ki çok iyi niyetli çok mantıklı bir girişim gibi gözükse de bulunduğunuz yerden bakınca ne gibi bir cehenneme yol açacağını göremiyorsunuz doğal olarak. Amatör arkadaşlar heyecanlanıyor tabii "aman ne güzel gidicez hemen Sezen Aksu ya klip çekicez" diye. Bir punduna getirilirse çekilecek de tabii. Hatta belki iyi birşeyler çıkacak ortaya ne güzel. E ne var bunda o zaman da oflaya oflaya giriyorsun konuşmaya be adam? Çocuklar ne güzel işler yapacaklar işte para pul düşünmeden (başlangıçta!).

Arkadaşlar batılı bir atasözü var ya hani "Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla örülüdür" diye, işte aynen o durum. Şimdi çok da uzatmadan ne demeye çalıştığımı açayım biraz (uzatmadan nasıl yapacağım ben de bilmiyorum). Öncelikle film çekim işleri için bir metafor kullanalım durumu daha iyi anlayabilmek için, filmcilik işi tıp bilimi olsun biran için. Şimdi ülkede bir sürü doktor var, hastane var, koskoca sektör. Adam senelerce okuyor profesör oluyor, sen de aman diyorsun benim babamın ameliyatını illa bu hoca yapsın. Durum kabaca böyleyken siz şimdi diyorsunuz ki biz yeni tıp öğrencileri bir hastane kuralım, geleni kese biçe öğreniriz nasıl olsa. Ne gerek var yıllarca okuycan, hastanede staj yapıcan, çile çekicen. E peki hepiniz öğrenci olursanız işi kimden öğreneceksiniz? Bir de hadi diyelim yaptınız bir iki başarılı ameliyat, o zaman daha büyük felaket. Bu sefer o hastalar (sanatçılar) sizin dışınızda kalan tecrübeli profesyonellere diyecekler ki "e kardeşim bu çocuklar bu ameliyatın aynısını bedava yapıyorlar siz biz mi öpüyorsunuz?". Siz amatör doktorlarken bu güzel de atıyorum on ameliyat sonrasında "yeter kardeşim biz de o tecrübeli doktorlar kadar yapıyoruz işte bu işi, biz de artık şu kadar para isteriz" dediğinizde size de "kardeşim biz bu işi bedavaya yaptırıyorduk şimdi ne oldu da çuvalla para istiyorsunuz bizi mi öpüyorsunuz?" demeyecekler mi sanıyorsunuz? Ülkemizde multimedya dünyasının bizzat içinde çalıştığım son 20 senesine baktığımda gördüğüm budur maalesef...

Ha ne yapmak lazım o zaman diye sorarsanız amatörlerden oluşan bir ekip olarak bol bol film çekin derim, yarışmalara katılın, hem de öyle Ticaret Odasının falan düzenlediği yerel yarışmalara değil, uluslararası yarışmalara iş gönderin. Önce bir iki defa rezil olun sonra durumu kavramaya başladıkça götürün birer ikişer ödülleri. Sonra Sezen Aksu gelsin sizden klip çekmenizi istesin, bedelini de fazla fazla ödesin. Bugün bi doktora bedava tansiyonunuza baktıramazsınız ne oluyoruz yahu?

 
Gönderildi : 10/05/2010 5:25 am
(@okyanustimi)
Gönderi: 30
Başlığı açan
 

Ooofff ooofff nereden başlasam, nasıl anlatsam (Mazhar abinin kulakları çınlasın). Öyle birşey yapmaya girişmişsiniz ki çok iyi niyetli çok mantıklı bir girişim gibi gözükse de bulunduğunuz yerden bakınca ne gibi bir cehenneme yol açacağını göremiyorsunuz doğal olarak. Amatör arkadaşlar heyecanlanıyor tabii "aman ne güzel gidicez hemen Sezen Aksu ya klip çekicez" diye. Bir punduna getirilirse çekilecek de tabii. Hatta belki iyi birşeyler çıkacak ortaya ne güzel. E ne var bunda o zaman da oflaya oflaya giriyorsun konuşmaya be adam? Çocuklar ne güzel işler yapacaklar işte para pul düşünmeden (başlangıçta!).

Arkadaşlar batılı bir atasözü var ya hani "Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla örülüdür" diye, işte aynen o durum. Şimdi çok da uzatmadan ne demeye çalıştığımı açayım biraz (uzatmadan nasıl yapacağım ben de bilmiyorum). Öncelikle film çekim işleri için bir metafor kullanalım durumu daha iyi anlayabilmek için, filmcilik işi tıp bilimi olsun biran için. Şimdi ülkede bir sürü doktor var, hastane var, koskoca sektör. Adam senelerce okuyor profesör oluyor, sen de aman diyorsun benim babamın ameliyatını illa bu hoca yapsın. Durum kabaca böyleyken siz şimdi diyorsunuz ki biz yeni tıp öğrencileri bir hastane kuralım, geleni kese biçe öğreniriz nasıl olsa. Ne gerek var yıllarca okuycan, hastanede staj yapıcan, çile çekicen. E peki hepiniz öğrenci olursanız işi kimden öğreneceksiniz? Bir de hadi diyelim yaptınız bir iki başarılı ameliyat, o zaman daha büyük felaket. Bu sefer o hastalar (sanatçılar) sizin dışınızda kalan tecrübeli profesyonellere diyecekler ki "e kardeşim bu çocuklar bu ameliyatın aynısını bedava yapıyorlar siz biz mi öpüyorsunuz?". Siz amatör doktorlarken bu güzel de atıyorum on ameliyat sonrasında "yeter kardeşim biz de o tecrübeli doktorlar kadar yapıyoruz işte bu işi, biz de artık şu kadar para isteriz" dediğinizde size de "kardeşim biz bu işi bedavaya yaptırıyorduk şimdi ne oldu da çuvalla para istiyorsunuz bizi mi öpüyorsunuz?" demeyecekler mi sanıyorsunuz? Ülkemizde multimedya dünyasının bizzat içinde çalıştığım son 20 senesine baktığımda gördüğüm budur maalesef...

Ha ne yapmak lazım o zaman diye sorarsanız amatörlerden oluşan bir ekip olarak bol bol film çekin derim, yarışmalara katılın, hem de öyle Ticaret Odasının falan düzenlediği yerel yarışmalara değil, uluslararası yarışmalara iş gönderin. Önce bir iki defa rezil olun sonra durumu kavramaya başladıkça götürün birer ikişer ödülleri. Sonra Sezen Aksu gelsin sizden klip çekmenizi istesin, bedelini de fazla fazla ödesin. Bugün bi doktora bedava tansiyonunuza baktıramazsınız ne oluyoruz yahu?

Şirketi bir kenara bırakalım, ben bu işe tam olarak böyle başladım, şu an para kazanıyorum, ve çektiğim isimler, gelen teklifler de her seferinde bir öncekinden daha iyi bir isimden oluyor.
Yanlış anlaşılma olmuş sanırım. Hiçbirşey bilmeyen amatör bir grup olarak bi araya gelmiyoruz. Sizin örneğine istinaden; biz tıp eğitimi almamış, kese kese öğrenecek insanlar değiliz. Biz zaten eğitim almış pretisyen doktorlarız. Aramızda uzman doktorlar da var. Atanamayan ama çok yetenekli pretisyen doktorları kendi özel hastanemize aldık.

Grubun içinde piyasada olan, kendini geliştirmiş insanlar var. Başvurular arasından sadece çok yetenekli olanları, güçlü referanslar olanları, fakat şirket çatısında çalışmayanları bu topluluğa aldık. İlk işlerimiz de 1 geldi, yapmaya başladık...

Uyarınız için tüm samimiyetimle teşekkür ediyorum. Fakat yazdıklarınız, benim birkaç sene önce zaten yaşadığım ve atlattığım, üstesinden geldiğim şeyler. Bunlar yeniden yaşanmayacak...

Saygılar...

Emin Murat KILIÇ (EMK)
Yönetmenimtrak ve Mühendisimsi...

 
Gönderildi : 10/05/2010 1:13 pm
(@milofx)
Gönderi: 0
 

Şirketi neden bırakıyoruz kenara? Derdimiz şirketle zaten sizinle değil ki. Siz bireysel olarak bu yolu tutmuş ve görece olarak başarılı olmuş olabilirsiniz. Fakat bir de başarılı oldukta sonra insanlara gelin bizim yanımızda çalışın para yok ama tecrübe kazanma olanağı çok diyorsanız ben bunda kötü niyet ararım. Ben 96 yılında "Eşkıya" filminin kamera ekibine kabul edildiğimde eşek gibi çalışıp üzerine para vermeye hazırdım. Çalışmaya başladığımız ilk hafta herkese olduğu gibi bana da bir zarf verildi. İçindeki paraları görünce inanamadım. Yapım amirine gidip ekibe amatör olarak dahil olduğumu bu paranın yanlışlıkla verilmiş olduğunu söylediğimde gülüp "Herkesinki emek de seninki değil mi? Ben seni bu hafta hiç otururken görmedim o zarfın içindekileri sen de herkes kadar hakettin..." demişti. Çekimlerin devam ettiği sekiz hafta boyunca zarflar da gelmeye devam etti. Ben de işte böyle bir iş anlayışından geliyorum.

Buna rağmen bugün geldiğimiz nokta şu: Çok yakın bir arkadaşım üç sene kadar önce benim de çok fazla iş yaptığım bir ajansa metin yazarı olarak başvuruyor. Kendisi iki romanı yayınlanmış başarılı sayılan bir yazar aynı zamanda. Ne kadar para istediğini soruyorlar. Arkadaşım özel bir okulda resim hocası olarak çalışan bir arkadaşı olduğunu ve haftada iki gün okulda olması karşılığında kendisine 1750 lira maaş ödendiğini, kendisinin parayla pulla çok fazla bir işi olmadığını ama profesyonellik gereği bu rakamın altında bir fiyatı kabul edemeyeceğini söylüyor. Görüştüğü yetkili cam duvarlı ofisin dışında koşturmakta olan gençleri gösteriyor ve şöyle diyor:
"Beyefendi şu gördüğünüz gençlerin hepsi bu ajansın parçası olabilmek için bir lira ücret almadan deli gibi iş yapıyorlar, durum böyleyken biz size neden para ödeyelim. Ben sizin yerinizde olsam bahsettiğiniz arkadaşınızın yanında bir öğretmenlik pozisyonu arardım..."

Hikaye gibi değil mi? Ama maalesef değil. Ben adamın söylediklerine kızamıyorum. Hatta adamı kısmen haklı buluyorum. Ama farkedilmeyen bir nokta var. Böyle yapa yapa bindiğimiz dalı kesiyoruz. Bu şartlar altında kararlı bir sektörden bahsetmeyi bir
tarafa bırakın kişisel profesyonellikten bile bahsedemeyiz.

Sizin son söylediklerinizden anladığım ise daha da feci. Bir şekilde başarılı olmuş ve multimedia tasarım işlerinden para kazanır hale gelmişsiniz. Şimdi istiyorsunuz ki (aynen alıntılıyorum) "çok yetenekli olanları, güçlü referanslar olanları, fakat şirket çatısında çalışmayanları" "topluluğunuza" katıp sözde tecrübe karşılığında
ucuza hatta bedavaya çalıştırayım. Ve korkarım bedeli ne olursa olsun gerçek bir sette çalışmaya can atan genç arkadaşlar doluşacaklar "topluluğunuza". Tabii siz onların yeteneklerini ve referanslarını yeterli bulursanız.

Ben bütün bu yaşanacakları engelleyemem tabii ama şunları forum içinde söylemezsem de bu mesleğe verdiğim yaklaşık yirmi yıla saygısızlık etmiş olurum.

Gönüllü çalışılan projelerin neler olması gerektiği üç aşağı beş yukarı tüm dünyada bellidir. Kar amacı gütmeyen, amatör olarak gerçekleştirilen ve çoğunlukla da hayır amacıyla gerçekleştirilen projelerdir bunlar. Atıyorum şiddete maruz kalan kadınlar yararına yapılacak bir kampanya filmi için ne ekipte kimse ücret talep eder ne de kulandığınız malzemeye para harcarsınız (artık bu bile kolay yapılamıyor).Ya da karşılığında sizin kısa filminize yardımcı olacağını bildiğiniz bir meslektaşınızın projesinde gönüllü larak çalışırsınız. Veya çocukluk arkadaşlarınız ilk albümlerini çıkartıyorlardır ve siz onlara destek olmak adına kliplerini maliyetine çekebilirsiniz vs vs.

Ama karşılığı herhangi bir şekilde ödenen işlerde insanları tecrübe kazanma vaadiyle kandırarak çalıştırmak ayıptır.

Görüntü yönetmeni abimiz Uğur İçbak bize yıllar önce şöyle söylemişti: "Eğer bir yapım şirketinin iş yapılırken sizden alabileceği herhangi birşey yoksa sizi zaten yanlarında götürmezler. Çünkü bu durumda sadece yiyeceğiniz yemek ve yol giderlerinizle bile onlara masraf olursunuz."
Burdan yola çıkarak diyebiliriz ki eğer sizi yanlarında götürüyorlarsa işlerine yarıyorsuuz demektir. İşe yarıyorsanız yapılan işte emeğiniz var demektir. Köyün savaşçılarıyla avlanmaya gidiyorsanız ve mamutun indirilmesinde emeğiiz varsa o zaman etten hakkınızı alacaksınız arkadaşlar. Yoksa o düşen mamuttan daha zavallısınız demektir...

Hepinize kolay gelsin

 
Gönderildi : 11/05/2010 3:11 am
(@enjeksiyon)
Gönderi: 0
 

gönüllü işlerimizde gönüllü (özellikle ilk etapta gönüllü yapacağız hepsini), ticari işlerimizde ise komisyon usulü çalışacak, özetle şirkete iş getirecek ve medya kolunu üstlenecek çalışma arkadaşlarına ihtiyacımız var.

EMK

Şimdi kimsenin niyetini tam olarak bilemem, Milofx, söylediklerinize aynen katılıyorum ama, arkadaşın yukarıda da belirttiği gibi: Mamut yakalandığında bir parça alınacağı belirtilmiş. Tabii gençlerin haklarını yemek gibi bir niyet varsa ortada (bunu arkadaşı itham etmek için değil organizasyon hakkında bir bilgim olmadığı için öneriyorum) bu çok çirkin olurdu. Sette çalışıp da parasını alamayan insanlar var biliyoruz. Ama bence sektörün durmadan böyle korkunç birşeymiş gibi gösterilmesi de hoş değil aslında. Dediğim gibi söylediklerinize katılıyorum fakat verdiğiniz örnekler, bu arkadaşın bahsettikleri dahilinde biraz alakasız kalıyor diye düşündüm...

şimdi daha çok seviyorum seni hayat, hadi...

 
Gönderildi : 11/05/2010 3:39 am
(@sickman)
Gönderi: 0
 

Evet ben de pek öyle bedava çalıştıracağız gibi anlamadım olayı. Tabii ki beleşe çalıştırmak isteyen, öğrenci, stajer bulup sömürmek isteyen, abi valla para alamadık diyen ya da para veremeyiz istersen gel diyen insanlar var. Ama öyle bile olsa kimse kimsenin kölesi değil. İstemezse çalışmaz ve çalışmasın da zaten. Ama bu arkadaşların "yazdıklarından" öyle bir izlenim almamıştım ben de.

www.fadeoutstudios.com - www.soberworks.ist - www.budabi.tv

 
Gönderildi : 11/05/2010 3:46 am
(@milofx)
Gönderi: 0
 

Yazdıklarından direkt olarak böyle bir sonuç çıkarmak mümkün değil zaten. Ben sadece eğer başlangıçta dikkat edilmezse böyle iyi niyetli yaklaşımların kısa sürede insan tüketen canavarlar halie dönüşebileceği ve hatta çoğunlukla da dönüştüğü yönünde uyarıda bulunmaya çalışıyorum.

Ayrıca en yeteneklilerden aramıza arkadaşlar katacağız bunları da başlangıçta gönüülü çalıştıracağız laflarına da biraz takılıyorum haliyle. Çünkü benim başıma yüzlerce defa geldi, yapımcı adam gelip diyor ki biz bu işi ajanstan hayrına aldık sen de şimdi bedava çalış bize, ileride gelecek paralı işlerde de sana gelelim. Toyken yaptım bikaç tanesini bir daha ne gelen ne giden oldu. Sonradan duyuyorum ki meslektaş arkadaşlardan bunlar böyla böyle bir sürü adama bedava iş yaptırıp dönmüşler köşeyi. Şirketi kuran arkadaşın böyle bir niyeti olmadığına eminim fakat herkesin hakkının tam olarak ödendiği sağlıklı bir sektör kurmaya çalışmadığımız sürece iyi niyetli başlamış bile olsa bu tip oluşumların nasıl sonuçlanacağını kestiremeyiz...

 
Gönderildi : 11/05/2010 4:13 am
Sayfa 1 / 2
Paylaş: