kısafilmin Türkiye'deki ilk dalgasını yakalayanlar -teşbihte hata olmaz- eşşek kadar oldular 🙂 Yeni nesil için ise kısa film aynı şeyleri ifade etmiyor, etse de aynı tad ve heyecanda değil.
"kısa filmin ilk dalgası" bence bireaz fazla olmuş. türkye'de kısa film ne o dalgayla başladı ne de o dalga bitince bitecek. türkiye de sinemacılık tarihi kadar eskidir herhalde. bitmesine gelince. ben dünyada, sinemada kısa filmin ve tüm türevlerinin çağının yeni yeni başlarında olduğumuzu düşünüyorum. hd çeken telefon bir şeylerin sonu değil tam tersine başı. yayınlama imkanlarının artması da aynı şekilde.
20. yüzyılın sanatı 7. sanat sinemaysa 21. yüzyılın sanatı 7 buçukuncu sanat dijital kısa filmlerdir. ben buna inanıyorum.
türkiye bu konuda çok geride kalıyor. ve bunu ileriye gtürebilecek insanların bir araya gelmesi önemli. kısa filmin bir buluşma noktasına her zaman ihtiyacı var.
- zaman ne çabuk geçiyor.
- zaman duruyor da içinden biz geçiyoruz galiba.
Yine sayfalarca BS konuşmaya başladık ne güzel! Sinema Bs den ibaret değil. Bunu, buradaki insanların çabalarıyla açıkça görüyoruz. Kolay gelsin...
şimdi daha çok seviyorum seni hayat, hadi...
kısafilmin Türkiye'deki ilk dalgasını yakalayanlar -teşbihte hata olmaz- eşşek kadar oldular 🙂 Yeni nesil için ise kısa film aynı şeyleri ifade etmiyor, etse de aynı tad ve heyecanda değil.
"kısa filmin ilk dalgası" bence bireaz fazla olmuş. türkye'de kısa film ne o dalgayla başladı ne de o dalga bitince bitecek. türkiye de sinemacılık tarihi kadar eskidir herhalde. bitmesine gelince. ben dünyada, sinemada kısa filmin ve tüm türevlerinin çağının yeni yeni başlarında olduğumuzu düşünüyorum. hd çeken telefon bir şeylerin sonu değil tam tersine başı. yayınlama imkanlarının artması da aynı şekilde.
20. yüzyılın sanatı 7. sanat sinemaysa 21. yüzyılın sanatı 7 buçukuncu sanat dijital kısa filmlerdir. ben buna inanıyorum.
türkiye bu konuda çok geride kalıyor. ve bunu ileriye gtürebilecek insanların bir araya gelmesi önemli. kısa filmin bir buluşma noktasına her zaman ihtiyacı var.
Ya dalganın anlamını bilmiyorsun ya da Fransız Yeni Dalgası dahil tüm dalgaları aldın çöpe attın, helal olsun, ne diyeyim. BS'de hiç böyle bir adam değildin zepra ya, FF'deki değişimini hayretle izliyorum gün be gün.
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
nerem nasıl değişmiş? hoşuna gitmeyen bir şey söylediğimde hep bunu söylüyorsun, anlamıyorum.
fransız yeni dalgasıyla bunu bir ilgisi yok. o bir sinema akımının özel adı. 2000'Li yılların başında amatör ksıa film çekmek popüler hale gelmiş olabilir ve o kişilerin hevesi geçmiş olabilir. ama bu "türkiye'de kısa film" adına ne bir ilktir ne de bir son. bunu demeye çalıştım.
- zaman ne çabuk geçiyor.
- zaman duruyor da içinden biz geçiyoruz galiba.
Daha uyumlu bir adamdın BS'de demek istiyorum, burada herkese ve her şeye muhalifsin, o bana şaşırtıcı geliyor. Hoşuma gidip gitmemekle alakası yok, benzer düşündüğümüz şeylerde bile evet sana katılıyorum demiyorum çünkü üslubun daima (bana göre) ilginç ve hep ters bir zihniyetle yazılmış oluyor. Değişim dediğim budur. Bu bana öyle geliyor da olabilir, ya da seni başkasıyla mı karıştırıyorum n'apıyorum, ben de bilmiyorum valla.
aydemirse'nin öyle bir iddiası yok zaten. İlkti tekti demiyor, "ilk dalgayı yakalayanlar" diyor. Örneğin günümüzde de haftada 5 kısa film festivalinin olması 2. dalgadır. aydemirse'nin kastettiği de (ya da benim anladığım) senin dediğinle aynıdır. Yani tam kısa filmin ilk popülerleşme döneminde hayattaydı bs, ekmeğini güzel yedi.
Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.
Ben BS`nin forumuna fazla takilmadim ama kisa film arsivi cok iyiydi. Ozan Aciktan`i (En iyi turk kisa film yonetmenlerinden biridir bence), Umut Aral`i ordan tanidim mesela, Ilker Canikligil filmlerini hep ordan indirip seyrettim, Ali Ilhan`nin "Belki" diye bir filmi vardi Sadi Celil Cengiz oynuyordu (onu da cok severim, Avsar Film yapimciliginda kisa film 🙂 ) hep orda tanistigim filmler. Foruma fazla takilmadigimdandir belki ben kapandiktan sonra da hep sempati duydum BS`ye tekrar acilmasina da mutlu oldum 🙂 Kaliteli filmlerden olusan bir arsiv yaparlar kisa zamanda diye dusunuyorum.
Benim "Ben" dediğim bedenim mi, yoksa ben mi?
BS ne yav ilk defa duyuyorum 🙂
BS (benimsinemalarim.com), 2 yıl kadar önce kapanmış, buradaki birçok üyenin ve başka birçok kısacının tanıştığı yer olan eski bir kısa film sitesi. Ortamı, sohbetleri vs. çok keyifliydi. Ama zamanla aşındı, tatsızlaştı, yönetim sorunarı yaşadı ve sonunda kapandı.
BS ile ilgili söylenebilecek çok şey var. Ben foruma sonradan katılmış ama gecikmeyle de olsa ortama katılmış üyelerdendim ama bidıl, özellikle sickman ve dude birçok şeyi benden daha iyi bilirler.
Ben daha dün bile konuştum sahibi Ali'yle. Kendisine de bazı şeyleri söyledim, aynı şeyleri burada da söyleyeyim. Birçok kişi için sitenin ismi değerli. Ama eksi gücüne ulaşması çok zor. Ki zaten kısa film sitesi olarak yeni bir başlangıç yapabileceğini düşünmüyorum, Ali'ye de kapsamını daha geniş tutmasını önerdim.
Ve bs'de çok fazla kişinin emeği vardı gerçekten. Ve yönetimin bu emeklere saygılı yaklaştığı da söylenemez. O yüzden şahsen ben siteye yine girer ufak tefek yazarım ama eksi bs'deki verimimde olmayacağım kesindir. Benim o forumda en az 200 sayfa yazım vardı. Ve hepsi silindi gitti. Bunun beni üzmemesi ve bs'ye karşı yaklaşımımı etkilememesi olanaksız. Ha, ama bu olduysa da "fak yu bs!" demenin de bir alemi yok, biraz nankörlük olur. Ben bs'de yazmaya başladım ilk önce örneğin. Orada tanıştım birçok arkadaşlarla. Yazılarımın az çok değerli olduğunu, yazmaya devam etmem gerektiğini bana söyleyen herkes bs üyesiydi bir zamanlar. Hatta ilerleyen zamanlarda yöneticilik falan bile teklif edildi, kendimi oranın bir parçası gibi hissetmeye başlamıştım. Ve ben başka birçok üyenin bahsettiği ve şikayetçi olduğu gibi hiçbirzaman çok tatsız şeyler yaşamadım. Her zaman hemen herkesle iyi geçindim (ya da herkes benimle iyi geçindi, farkı algılayamıyorum) BEni en çok kıran şey, emeklerin boşa gitmiş olması ve sonrasında site sahibi Ali İlhan'ın, sitenin adresini kendi kişisel sayfası için kullanmasıydı. BU rahatsızlığımı da yine kendisine aynen söyledim. Kendisi bunun bir hata olduğunu düşünmüyor, olabilir kendi fikri. Ama bence hiç hoş bir tercih değildi.
Bundan sonra site sahibi Ali İlhan'ın nasıl bir yol izleyeceği ve nasıl bir ortam oluşturmaya çalışacağı önemli. Doğru hamleleri yaparsa bs yine sevilen bir ortam olabilir. Ama bir kısa film sitesi olarak eksi gücüne kavuşabileceğini sanmıyorum.
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
BS ne yav ilk defa duyuyorum 🙂
BS (benimsinemalarim.com), 2 yıl kadar önce kapanmış, buradaki birçok üyenin ve başka birçok kısacının tanıştığı yer olan eski bir kısa film sitesi. Ortamı, sohbetleri vs. çok keyifliydi. Ama zamanla aşındı, tatsızlaştı, yönetim sorunarı yaşadı ve sonunda kapandı.
BS ile ilgili söylenebilecek çok şey var. Ben foruma sonradan katılmış ama gecikmeyle de olsa ortama katılmış üyelerdendim ama bidıl, özellikle sickman ve dude birçok şeyi benden daha iyi bilirler.
Ben daha dün bile konuştum sahibi Ali'yle. Kendisine de bazı şeyleri söyledim, aynı şeyleri burada da söyleyeyim. Birçok kişi için sitenin ismi değerli. Ama eksi gücüne ulaşması çok zor. Ki zaten kısa film sitesi olarak yeni bir başlangıç yapabileceğini düşünmüyorum, Ali'ye de kapsamını daha geniş tutmasını önerdim.
Ve bs'de çok fazla kişinin emeği vardı gerçekten. Ve yönetimin bu emeklere saygılı yaklaştığı da söylenemez. O yüzden şahsen ben siteye yine girer ufak tefek yazarım ama eksi bs'deki verimimde olmayacağım kesindir. Benim o forumda en az 200 sayfa yazım vardı. Ve hepsi silindi gitti. Bunun beni üzmemesi ve bs'ye karşı yaklaşımımı etkilememesi olanaksız. Ha, ama bu olduysa da "fak yu bs!" demenin de bir alemi yok, biraz nankörlük olur. Ben bs'de yazmaya başladım ilk önce örneğin. Orada tanıştım birçok arkadaşlarla. Yazılarımın az çok değerli olduğunu, yazmaya devam etmem gerektiğini bana söyleyen herkes bs üyesiydi bir zamanlar. Hatta ilerleyen zamanlarda yöneticilik falan bile teklif edildi, kendimi oranın bir parçası gibi hissetmeye başlamıştım. Ve ben başka birçok üyenin bahsettiği ve şikayetçi olduğu gibi hiçbirzaman çok tatsız şeyler yaşamadım. Her zaman hemen herkesle iyi geçindim (ya da herkes benimle iyi geçindi, farkı algılayamıyorum) BEni en çok kıran şey, emeklerin boşa gitmiş olması ve sonrasında site sahibi Ali İlhan'ın, sitenin adresini kendi kişisel sayfası için kullanmasıydı. BU rahatsızlığımı da yine kendisine aynen söyledim. Kendisi bunun bir hata olduğunu düşünmüyor, olabilir kendi fikri. Ama bence hiç hoş bir tercih değildi.
Bundan sonra site sahibi Ali İlhan'ın nasıl bir yol izleyeceği ve nasıl bir ortam oluşturmaya çalışacağı önemli. Doğru hamleleri yaparsa bs yine sevilen bir ortam olabilir. Ama bir kısa film sitesi olarak eksi gücüne kavuşabileceğini sanmıyorum.
Aynı şeyi iki kere yanlış (?) yazınca kıllanmadım değil. 🙂
Hızlı klavyenin yan etkileri. 🙂 Tamamen yazım "hasatı"
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;