Ayrıca bir tavsiye de ben vereyim...

Tek tek sadece yorum yazacağım tüm sistem parçalarına genel bir parça tavsiye etmeyeceğim çünkü sen benim dediklerime göre zaten parçaları bulursun ya da bilgisayarcı sana tavsiye eder. Benim amacım en iyi performans verecek sistemin ipuçlarını sana vermek olacak.

İşlemci: İşlemci kesinlikle i7 olacak ve 1366 lga olacak. Bir de yeni Sandy Bridge teknolojisine sahip olsa iyi olur. GPU nasıl CPU'ya destek sağlıyorsa artık bu sandy bridge'ler de bir nevi GPU'ya destek sağlıyor artık. Özellikle Premiere, AE, PS, AutoCad ve 3dsMax benzeri programlarda render vb. işlemlerde deli hız kazandırıyor.

Ram: i7 işlemciler 3 kanal teknolojisi ile çalışır. Yani aynı anda 3 ram ile birlikte çalışabilir. Bu durumda bırakın ikiz modül rami, üçüz modül olması lazım. Böylece sistem aynı anda 3 farklı ram yolu ile çalıştığından veri akışı çok daha hızlı olacaktır. Kısaca 2x4GB yerine 3x2GB bile daha iyi bir performans verebilir ama unutma bu sadece bir örnekti. Adobe Master Collection için önerilen Ram miktarı 8 GB'tır. Ram olarak OCZ ve Kingston iyidir, bunların yanında bir de Corsair önerebilirim. Bir de çok iyi bilmesemde son dönemde en iyi performans veren Ram'ler Team Xtreem'ler.

Not: OCZ ram piyasasından çekilme kararı almış, yani bu marka ram alırken buna da dikkat edin. Merak edenler için; bundan sonra sadece SSD üreteceklermiş.

Ekran Kartı: Ekran kartlarının değeri geliştirilen "ekran kartı bazlı programlar" ile arttı. Buna en büyük örnek "Mercury Playback Engine". MPE ile Premiere playback sırasında işlemcinin yanı sıra ekran kartını kullanıyor. Böylece sadece işlemci kullanıldığı ana göre %300'e kadar fazla performans gösterdiği söyleniyor. Maalesef bu özelliği barından ekran kartları genelde Nvidia Quadro ve bunlar yaklaşık 2000 liradan başlıyor (Tabi quadro 380, 580, 1800 hariç ama onlarda zaten MPE uyumlu değil). Ama Quadro'ların yanında sağolsun Nvidia son dönem de 2 ekran kartı ekledi GTX 285 ve GTX 470. İkiside muazzam iyi ve ortalama 600-800 TL arasında bulunabilen ekran kartları. Ve artık ben profesyonel çalışacağım diyen kişinin bigisayarında olması zorunlu kartlar!..

Anakart: Anakart bir nevi bilgisayarın omuriliği gibidir. Vücudunuz ne kadar sağlıklı olursa olsun omuriliğinizde bir sorun varsa ayvayı nasıl yiyorsanız, bilgisayarda öyle ayvayı yer. Anakart alırken kesinlikle ASUS veya GIGABYTE markası dışında bir marka tercih etmeyin (Belki ama belki -bazı ürünlerinde- MSI'da olabilir. Bir de baştan uyarayım MSI'ın Türkiye teknik servisi rezalet. Hatta rezalet ötesi. Emin olun bundan önce gördüğünüz bütün kötü teknik servisler, MSI teknik servisinin yanında fırtına içindeki osuruk gibi kalır!.)

Hard Disk: 1 tane 80 GB'lık SSD diski alın (Hem diğerlerine göre daha ucuz oluyor) ve bunu sadece ama sadece sistem ve program hard diski olarak kullanın. Bunun yanı sıra ise birebir aynı (Burası çok önemli) 3 ila 4 tane hard disk alıp raid ile birleştirmek ve bunu video projelerini sakladığınız ve çalıştığınız hard disk olarak kullanmanız. Çünkü şunu unutmayın ram, işlemci, ekran kartı vs. ne kadar iyi olursa olsun, hard diskin verdiğinden daha hızlı alamazlar.

Kasa: Kasa olarak zaten kurduğunuz sisteme göre bir tavsiye verirler ama siz yine de iyi bir PSU'ya sahip kasa almaya dikkat ediniz. Tabi iyi bir markada olsun. Gider alırsınız Frisby, yazar 800 ama 300 bile çıkmaz. Üstüne bir de yanar falan.

Neyse benim diyeceklerim bu kadar...

AMD den uzak durun, dün akşam dan bu sabaha kadar kurgu yaptım AMD X6 ile ve makine 8gb ram li idi. hd5770 gibide bir ekran kartı vardı. 3 dk lık tanıtım filmi kurguladım güzel. Ama after fx cs5 bildiğin Track motion yapamadı ! Rezalet ti ya. İNTEL diyip konuyu kapatıyorum.

Sizce kaç inch monitör almalı?
Fiyat performans oranı olarak en iyi nedir?

Küçük monitörün sıkıntısını çekiyorum, birkaç aya durumumu ayarlayabilirsem bir monitör alayım diyorum.
Kurguda iki monitör çalışırım belki hatta.

Viewsonic nasıl bir marka?

KEzzAP 21.5' altında bir monitör almak çok mantıklı değil, fiyat performans senin tercihine bağlı olarak değişmekte, önceliklerin neler. Kullanmak istediğin monütörde DVI veya HDMI girişi olması bir tercih edersen fiyat aralığı bir anda 90-100tl civarında atıyor, aynı şekilde tepkime süresi 2sn olanlarda gerçekten pahalı. Ama analog bağlantı bana yeter 5ms de yeterli olur dersen seçenekler çok fazla. Tabi birde ekranların panellerine göre kalite kalite ayrılıyor.

Viewsonic bildiğim kadarıyla iyi bir marka.

Valla ben 4 yıldır 22 inç kullanıyorum, bundan küçük monitörleri ciddiye dahi alamıyorum. Böyle bir hastalık oldu, yareppi eskiden 17 inç abooov, çok büyük la derdik.. Tam kapitalist olduk yemnediyorum ya..

Benim 19inç. Küçük geliyor bana da. Kurguda zorluyor özellikle. Alan kalmıyor arkadaş timeline'ydı, ıvırdı zıvırdı derken...

Sui47 söylediklerini dikkate alacağım. Tepkime süresinin vs. neyi etkilediğini pek bilmiyorum açıkçası.
Alırken dikkat etmem gereken etken hep büyüklük ve kontrast değerleri gibi geliyor.

250-350 TL arası bir bütçe ayırabilirim gibi. Umuyorum. 🙂

Tepkime süresi bizim fps gibi birşey, kabaca ekranda bulunan kare ile bir sonra oluşan kare arasındaki süre denedbilir. Bu yüzden ne kadar az olursa o kadar iyi. Kontrast olayı önemli ama kontrastıda kullanılan panel belirliyor, paneller hakkında pek türkçe kaynak yok sanırım en azından ilk anda gözüme çarpmadı ama wikide bahsedilmiş http://en.wikipedia.org/wiki/Thin_film_transistor_liquid_crystal_display " onclick="window.open(this.href);return false; piyasada birsürü panel çeşiti var cPVA, eIPS, hIPS, sIPS vs açıkcası aradaki farkları bilmiyorum 😀
Ve yine bu tepkime süresi ve contrast için ölçme ve değerlendirmelerde farklılıklar olabiliyor, aynı şu ses sistemlerindeki watt hesabı gibi. Mesela tepkime süresi GTG (grey to grey) olarak ölçülüp daha alttlarda sonuçlar elde edilebiliyor.
Firmalar Türkiyeye pazarına yurtdışında sattıklarından farklı ürünler satabiliyorlar, aynı model yurtdışında dvilı iken Türkiyede analog bağlantılı olabiliyor. Yani dış kaynaklı testlere pek güvenilmemeli.

Yaklaşık her hafta bir firma kampanya yapıyor, yakın bir zamanda 300 liraya 23" led Aoc marka bir monitör aldım fiyat performans yeterli, ben büyük olmasını tercih ettiğim için bunu aldım yoksa 21.5" daha iyi monitörlerde alınabilir.

Viewsonic'i hep iyi diye duymuşumdur ama gördüğüm, denediğim yok hiç. Wiki'ye Amerikan firmasıymış. Öte yandan AOC de yine iyi marka diye geçer ama ona da garanti veremem ve Wiki'ye göre o da 10 milyar dolarlık bir şirketmiş. Bunların dışında Profesyonel Monitör deyince akla Eizo ve Lacie gelir ama bu monitörler 4000$'dan başladıkları için gereksizdir de bunlara alternatif olarak hatta alternatiften de öte sinema söz konusu olduğundan çok daha iyi bir seçenek olan HP DreamColor serisi vardır, bu monitörlerde Dreamworks işbirliğiyle ortak geliştirilmiştir ama bunlar da yine 2000$ civarından başlar. Tabi ki bunları bizim alma ihtimalimiz yok ama ön bilgi olarak geçeyim dedim, ilgilenen olur diye veya alacağın monitörün 300-400 TL civarı olacağı için kalitesinin bunlara göre hangi noktada kalacağını bil diye.

Kurgu için alacaksan 21" ve yukarısı idealdir, tabi kişiden kişiye göre de değişir şahsen ben 16" laptop monitörüyle de sıkılmadan kurgu yapabiliyorum. Tepki süresi (2ms, 5ms vs.) de bildiğim kadarıyla her karede (FPS değil Hertz olarak her kare) ilk taranan satır ile son taranan satır arasında geçen toplam süre oluyor. Bu ne kadar düşük olursa görüntüler o kadar net oluyor, ne kadar yüksek olursa da kareler birbirine karışmaya başlayacağından o kadar netliği kaybediyor.

En önemli konulardan biri ayrıca teknik bir konu olmayan ekran kaplaması. Çoğu kişi bunu göz ardı ediyor ve tabiri caizse gerçek anlamda gözlerini göz ardı ediyorlar. Ekran kaplaması parlak ise uzun çalışma saatleri süresince ekrandaki parlamalara kayacaktır göz bebeği ve bu kontrolsüz bir şekilde belki de dakika da 100'lerce kere olabilir. Bu durumda da göz çok fazla yorulmaya başlıyor ve dolayısıyla zamanla da bozuluyor. Bence ilk önce dikkat etmen gereken konu bu olsun ekran kaplaması kesinlikle ve kesinlikle mat olmalı. Bu parlak kaplama zaten bir son kullanıcı göz boyaması olmakla birlikte benim şahsi komplo teorim şöyle; bir çok ünlü TV üreticisi genel de fotoğraf makinesi, CD-DVD-BD-ROM lazer okuyucu kafaları vb. departmanlarda ünlü bir lens üreticisiyle birlikte çalışıyor (Samsung-Schneider, Sony-Carl Zeiss, Panasonic-Leica vb.) ve bu optik üreticileri direk olarak veya yan firmalar ile birlikte gözlük camı, göz lensleri vb. ürünlerde üretmekte dolayısıyla burada bir "dikey entegrasyon" ortaya çıkar. TV üretici gözleri bozar, bunların ortağı lens üreticisi gözlük camı satar. Tabi biraz zorlama bir komplo teorisi ama belli de olmaz. Neyse konumuza geri dönelim.

Ondan sonra en önemli konu bence kontrasttır. LCD olsun LED olsun farketmiyor ikisi de gerçek kontrast oranına sahip olmamakla birlikte bunları taklit eder (En iyi siyahın ve kontrastın CRT'de olması da çok acayip değil midir?), LED bu konuda LCD'ye göre bayağı bir üstündür. LCD teoride en fazla 1000:1 kontrastlık verebilirken SmartImage, SmartColor vb. teknolojilerle yapay bir kontrastlık yaratılır. Arkadan yansıtılan floresanın parlaklığı yükseltilir ve her pikselin kontrastlığı-parlaklığı belli bir algoritmayı göre genişletilir veya daraltılır. Bu yapay bir kontrast olmakla birlikte görüntüye de önemli ölçüde bozar. Öte yandan LED'de ise bu böyle değildir, LED daha işin başında olmasına rağmen 20.000.000:1 gibi kontrastlık değerlerine ulaşmaktadır. LED'in LCD'ye göre en büyük dezavantajı ise kullanım ömrüdür ve neredeyse LCD'nin yarısı kadardır (Ortalama 30.000 Saat'tir, LCD ise 50.000 Saat) yine LED'lerin tepki süresi LCD'ye göre çok ama çok kısadır. 5 ms LCD'lerin fiyatları uçarken, 5 ms LED'de normal olarak kabul edilmekle birlikte şu dönemde 2 ms'ler çok ucuz fiyatlara görülmektedir.

Son olarak bağlantı konusuna gelirsek çoğu kişi Analog yeter DVI ve HDMI gereksiz der ama bu çok yanlıştır. Analog bağlantı Full HD çözünürlüğü ucu ucuna karşılamakla birlikte yapısı gereği kayıplı ve kesin bir aktarım türü olduğundan görüntü olabildiğince bozuk iletilir. Hele hele markası da kötü bir Analog Full HD alırsanız, üstüne kabloda kötü olursa bağlantı 50/60 Hertz'i yakalayamaz ve ekranda leş gibi bir dalgalanma meydana gelir. Çoğu firma buna karşıda yazılımlar geliştirir ama bu yazılımlarda yine bir yapaylık içerir ve görüntüyü düzeltmeye çalışırken bozar. DVI iyidir ve yeterlidir Full HD için ama HDMI bağlantısının eline su dökemez, HDMI teoride DVI'a göre neredeyse 3 kat daha hızlı taşır veriyi ve bu da tepki süresine fayda sağlar yani HDMI ile DVI bağlantı da aynı tepki süresini alamazsınız.

Benim tecrübelerim burada bitiyor, sen de bu noktadan sonra bunları da göz önünde bulundurarak bir monitör bakabilirsin. Geçenlerde Hepsiburada'da şu üründe indirim vardı;

http://www.eksenbilgisayar.com/?urun-detay_41564_ACER_S232HLABID__23 " onclick="window.open(this.href);return false;

Lakin bugün baktım bitmiş ve 550 TL olmuş (Geçen gün 357 TL idi). Özellikler olarak fena gözükmüyor ama Acer olması biraz bende şüphe yaratıyor, tabi öte yandan da LED panel üreten 2 şirket var biri Samsung, biri LG sonuç olarak panelden ötürü sorun çıkma olasılığı diğer markalarla aynı.

Tüm bu söylediklerini süzgeçten geçirince şunlar çıkıyor:

http://www.vatanbilgisayar.com/products.aspx?L2=OEMMON&qs=|53=55|58=2|52=23&prcmin=200&prcmax=499

DVI seçtim...

Bu durumda LG reyis gibi değil mi?

Inca nasıl bir firma acep?

Ha HDMI olursa, reyisimiz ASUS:
http://bimeks.com.tr/kategori.aspx?s=1&kid=1038&kategoriadi=monitor&kf=250&bf=500&od=Ekran+Boyutu [23+%22+ve+%C3%BCst%C3%BC+][5842%2c5994.4%2c6096]|Tepki+S%C3%BCresi[2+ms]

O değil de bu ASUS cidden hoşuma gitti ya...

Vatan'dan gönderdiğinde en iyileri ilk baştaki ikili (LG ve Acer'ın Led'leri) ama Acer özellikler açısından burun farkıyla önde gibi. En azından kendi adıma konuşursam ben Acer'ı seçerdim diyebilirim, Bimeks'te de yine en iyi Asus ve Acer (S232HLAbid) olmakla birlikte fiyat olarak daha düşük olmasından ötürü ben yine Acer'ı seçerdim bir de ekran böyle (Asus'unki) tasarımsal olarak daha şık gözüktüğünden sanki ekran kaplaması da parlaktır gibi geliyor bana. Marka olarak tabi ki ben de Asus'u tercih ederim, gerçekten iyi bir marka ama dediğim gibi ekran kaplaması cidden önemli bir mevzu. Sana parası uyuyorsa ve ekran kaplaması mat ise Asus'u tercih et derim dürüst olmak gerekirse.

Öte yandan Inca mevzusuna gelirsek de genel uyduruk Türk marklarından biri kendisi (Piranha, Goldmaster vb.) özellikle kurgu vb. işlerde kullanacağın için hiç ama hiç önermem ama belli de olmaz tabi iyi bir şey de çıkabilir. Hee ama şahsi fikrimi sorarsan eğer ben o kadar parayı riski atmazdım.

Bu arada Bimeks'e tekrar baktım Asus'un spesifikasyonlarında Parlak Ekran kısmı "evet" olarak işaretlenmiş. Yine de tabi git gör daha iyi olur ama dediğim gibi özellikle kurgu vb. iş yapacaksan parlak ekran zor. Yansımalar işi gerçekten çok zorlaştırıyor ki ben de kendi laptop'umda bundan muzdaribim. Paraya kıysam ben de alacağım bir tane doğru düzgün LED.

Acer diyorsun da, o da güvenilir bir marka gibi gelmiyor bana hiçbir zaman.
Ekran kaplaması meselesi ile ilgili söylediğin şeyi dikkate alacağım.

Acer'a cidden baktım özellik ve fiyat açısından LG'yi dövüyor bildiğin.

Olması gerektiğini söylediğin bütün özellikler mevcut Acer'da ama, Acer işte...
Adları çıkmış tırt marka diye.

Onu da hiç anlamam neden Acer'ı herkes tırt marka diye kabul ediyor. Büyük ihtimalle Türkiye teknik servisi çok kötü diye olabilir. Yoksa 20 milyar dolar marka değerinde 40 yıllık bir şirket (Ki Asus 18 milyar dolar marka değerinde ve 20 yıllık, düşün yani). Millet genel de Tayvan markası diye öyle düşünüyor olabilir ama Asus başta olmak üzere daha bir çok büyük teknoloji şirketleri de yine Tayvan menşeili.

Vallaha bilemiyorum, ben halkın sesini dinlerim. 🙂

O değil de benim şimdi 19inch monitör var çift monitör çalışacağım, yeni alacağımı da aynı boyutta almama gerek yok değil mi?
Amacım ufaklığı referans monitörü olarak kullanmak.

Aslında 2'sinin birebir aynı model-marka olması idealdir. Çünkü bırak farklı markaları, farklı modellerde bile panellerin özellikleri-kaliteleri o kadar değişken oluyor ki referans olarak kullanırsan çok fena yanıltabilir seni. Yani yine ufak ayarlar yaparak birbirine en uygun hale getirmeye çalışabilirsin ama cidden çok zor olur. Hele hele eskisinin LED olmadığını da farz edersek çok ama çok fark eder 2 görüntü arasındaki fark. Hele hele özellikle amacın Color Correction, Grading vb. işlemler yapacaksan çok fena yanıltabilir. Aynı boyut konusu ise sana kalmış ama şahsi görüşüm olarak zaten aynı model ise aynı boyutta da olmak zorundadır. Yani zaten Bimeks, Teknosa, Vatan vb. bir teknomarkete gidince demek istediğimi anlarsın, en az 20-30 tane monitör yan yana dizilmiş aynı şeyleri gösteriyor olacak ve aynı markaların farklı modelleri arasındaki görüntü farkının ne boyutlarda olduğunu görürsün.

Acer mi, aman diyim.