duygu geçmedi.

KısaFilmHayalcisi
Dr.Strangelove
Mesajlar: 84
Kayıt: Cmt Eyl 28, 2013 11:31 am

KısaFilmHayalcisi
Dr.Strangelove
Mesajlar: 84
Kayıt: Cmt Eyl 28, 2013 11:31 am

Yani?

Duygu yönü ağır bir temayı basit şekilde işlemişsiniz . Monolog yormuş. Baba öyle bir "efendim oğlum" dedi ki şikayet edilen baba ile bu baba arasında fark var gibi hissettirdi. Teknik yönden eksiklikler var, farkındasınızdır, planlar arası kontrast farkı var, geri-dönüş sahneler fena değil ama olmasa da olurmuş. İlerdeki yapımlarınızda kendini daha iyi anlatan örnekler çıkarırsınız umarım. Sıradan bir temayı çarpıcı - etkili şekilde ya da duygusal bir temayı düz - basit şekilde ele almakta fayda var.

Elestirileriniz icin tesekkur ederim sonraki projelerimde ayni hatalari yapmamaya dikkat edecegim

şeker gibi baba, bence çocuğa rahat batmış.
şaka bir tarafa ilk filmden bu yana epey yol kat ettin kutlarım. bağımsız'ın söylediği gibi kontrast farklılıkları çok belli oluyor.
filmdeki temel problem, gencin evi terk etmesine neden olacak sağlam bir çatışma yoktu.
dördüncü filminde daha başarılı olacağına eminim. kamerayı elinden hiç bırakma. kolay gelsin ve yolun açık olsun.

Cok tesekkur ederim Serkan abi su forumda beni her zaman umutlandirdin. Elestirilerin konusunda da cok haklisin ilerki projelerimde bu yanlislari duzeltip ilerleyecegime inaniyorum 🙂

Paciente'ın dediği "filmdeki temel problem, gencin evi terk etmesine neden olacak sağlam bir çatışma yoktu." eleştirisine katılıyorum. Bir de koltuk sahnesindeki ve plaket sahnesindeki kadrajlar özensizce çekilmiş. Işık ve kadraj bu karelerde sorunlu. (Plaket sahnesindeki çekim şarlarındaki zorluğun farkındayım ama koltukta uzandığı sahne ışık ve kadraj açısından daha iyi olabilirdi.)
İlk kısa filmlere de baktım, gelişim fark ediliyor...

Kurgu fena değil bence. Duygudaki etkiyi artırmak için müzik kullanmamak da yanlış bir düşünce değil ama o zaman oyuncunun performansı, ve konuşma tonu çok önemli oluyor. Ek olarak tam sessizlik olması lazım. Bir tek beni mi rahatsız etti bilmiyorum, o dip sesler ve süreli olan "hiss" sesleri bana çok kötü geliyor. Audacity bile temizliyor aslında onları.

Paciente'ın dediği "filmdeki temel problem, gencin evi terk etmesine neden olacak sağlam bir çatışma yoktu." eleştirisine katılıyorum. Bir de koltuk sahnesindeki ve plaket sahnesindeki kadrajlar özensizce çekilmiş. Işık ve kadraj bu karelerde sorunlu. (Plaket sahnesindeki çekim şarlarındaki zorluğun farkındayım ama koltukta uzandığı sahne ışık ve kadraj açısından daha iyi olabilirdi.)
İlk kısa filmlere de baktım, gelişim fark ediliyor...

Elestiriniz icin tesekkur ederim. Koltuk ve plaket sahneleri gercekten aceleye geldi ve taviz verilmek zorunda kalindi. Hatta plaket sahnesindeki insanlar aslinda oraya baska bir konferans icin toplanmis insanlar. Konferans baslamadan once on dakika cekim icin onlari ikna ettik. Bu yuzden dediginiz gibi biraz ozensiz oldu malesef.

Kurgu fena değil bence. Duygudaki etkiyi artırmak için müzik kullanmamak da yanlış bir düşünce değil ama o zaman oyuncunun performansı, ve konuşma tonu çok önemli oluyor. Ek olarak tam sessizlik olması lazım. Bir tek beni mi rahatsız etti bilmiyorum, o dip sesler ve süreli olan "hiss" sesleri bana çok kötü geliyor. Audacity bile temizliyor aslında onları.

Ses cihazi olarak zoom h4n kullandim ancak yine de dip ses oldu evet. O sesin nasil temizlenecegi hakkinda bir bilgim yoktu aslinda bir arastirma yapilabilirdi. Buyuk bir hata. Elestiriniz icin tesekkurler.