emre_gss.... Ben senin yazdıklarına kasten birşey söylememiştim zaten. Yanlış anlama için özür.

Burak.... Bir filmin başına ya da sonuna "bu bir .... filmi" diye yazmak için, o kişinin, adı yazılanın yani, birçok işe imza atmış olması, bu işlerin bazı ortaklıklarının olması ve adı geçen kişinin adı anıldığnda insanlarn aklında belirgin bir imaj, bazı kriterler oluşması gereklidir. Yani daha basit ifade ile, o kişinin bazı başarılara ve kendine ait bir üsluba imza atmış olması gereklidir. Örneğin "Bir Spielberg filmi" dendiğinde, eli yüzü düzgün, özenilmiş, belirli meseleler üzerine fikirler yürütülmüş, belirli bir kalitenin üzerindkei gişe filmi akla gelir. Bir Haneke filmi dendiğinde, bir Shyamalan filmi dendiğinde, Eray Dinç filmi dendiğinde, İlker Canikligil filmi dendiğinde, Yavuz Turgul filmi dendiğinde hep insanların kafasında bir imaj oluşur. Sözkonusu imaj bazen kötü bir imaj da olabilir. (Hasan Karacadağ filmi, John Carpenter filmi, Michael Bay filmi) BU herifler bu isim kullanımını pozitif yönde bir belirteç olarak kullanır ama azımsanamayacak bir kitle için bu kötü referanstır. Ama neticede ortada yine bir imaj vardır.

Anladığım kadarı ile sen yeni yeni film çekmeye başlıyor ve çalışmalarını sürdürmeyi düşünüyorsun. Ne kadar güzel. Umarım zaman ve enerji buldukça devam edersin çalışmalarına. BU niyette olman zaten bir ön azim, kararlılık ve enerji varlığı demek. Ama önce ne yapmak istediğini, nelerle iştigal etmek (konu, tema, görsel tarz gibi) istediğini belirle, bunları uygula ve de ki "bu bir burak babayiğit filmi" Biz de anlayalım, şu şu filmleri çeken ve genelde şu temalarla ya da görsel üslupla uğraşan arkadaş bu.

"Herkes ... yapım, ... medya" vs diyor. Ben adımı yazmışım çok mu?" Hayır çok değil. Ama yanlış. Yazıp yazmamak senin tercihin tabii ki. Jeneriğe ne yazacağına karışmak hadidmiz değil ama anlam olarak kötü bir anlamı var ve doğru bir yaklaşım değil. İzleycilerinle ilişkin bağlamında negatif yönde bir tarz bu. "Açılın, ben geliyorum!" demiş oluyorsun. "Henüz film çekmedim fazla, beni tanımıyorsunuz ama yakında benim için deliren bir izleyici kitlesi olacak. Projeler sel gibi akacak. Oskar kan (cannes) venedik falan köpeğim olur. Altın portakal falan yalvarıyor katılayım diye!" demiş oluyorsun abartısıyla. 🙂 BU kadar eminsen tebrik ediyorum. Ama bence henüz deme. Harika filmler yap zaten birileri bunu senin için der, hiç kendini yorma.

Hatalarını öğreneceğin yer tabii ki burası. BUrada birçok yetenekli, tecrübeli, konu üzeirne kafa patlatmış üyemiz var. Asla ve asla "soru sorma, film çekme, defol git" gibi söylemler bu sitede hoş karşılanan şeyler değildir. Ama senin filminden anladığımla şu temel fikirle cevap vermeliyim sana: "Soru sorabilmek için asgari birşeyler bilmelisin!" Deja Vu'da Danzel'ın karakteri diyordu bunu mesela. Senin filmindeki hataları sana anlatmak, konu üzerine hemen hemen hiçbirşey bilmeyen birine anlatmak gibi. Yani "oyunculuklar kötü" diyoruz. Sen diyorsun ki "iyi oyunculuğu anlatın bana!" NAısl anlatalım arkadaşım? Aç Jack Nicholson izle, Edward Norton izle, Kevin Spacey izle, kendin gör. "Kadrajların sorunlu!" "Nasıl kadraj yapayım?" Aç Kubrick izle. Zemeckis izle. Spielberg izle, kendin gör. Bizden dinleyeceğine Piyano'yu (Jane Champion) izle, kadraj gör. Any Given Sunday (Oliver Stone) izle kurgu gör. Schmidt Hakkında'yı izle, oyunculuk gör. "Deha olmak istiyorum"mu diyorsun? aç Hitchcock izle, Chaplin izle, Buster Keaton izle dehayı gör. Gir Criticker.com,a. gir icheckmovies.com'a. Listelerdeki, yüksek puanlı filmleri izle, ne ararsan bulursun. Sinemayı kimseye öğretmek bizim haddimiz değil ki, bizler de çocuğuz, çırağız. Senin kadrajlarının sorunlarını görmek, senden biraz daha fazla film izlemeyle ve konu üzerine biraz daha kafa patlatmayla yapılabilecek birşey. Boşver bizi. 🙂 Aç ustaları izle. Aç ustaları oku. Biz arkadaşınız, ustan değil. Ustalardan öğren, bizimle sohbet et. 🙂

BU seviyede sana verme hakkını kendimde gördüğüm tek bir tavsiye var: İzlediğinden keyif almaya değil birşeyler öğrenmeye konsantre ol. En azından bir süre ya da bazı örneklerde. İzlediklerini sorgula. Kadrajda kim nerede? ışık nereden gelmiş? Neden filmin hikayesi karmaşık anlatılmış? Neden kamera buradan buraya hareket etmiş? Bunları gör ve sorgula. Karakter ağlarken onun ağlama sebebini boşver, kameranın o ağlamayı nereden ve hangi hareketle/uzaklıkla/renkle/ışıkla kaydettiğini incele. Emin ol, izlediğin 3. 5. ağlama için "ben böyle çekmezdim" diyeceksin. İŞte o zaman al kamerayı eline. 🙂

Sıradaki filmini sabırsızlıkla bekliyorum. İyi çalışmalar.

@görkem : Haklısınız hocam. bunları tamamiyle dikkate alacağım 🙂

görüşmek dileği ile...

filmi de merak etmiştim tüh 🙂

arkadaşım anlayamadığım çocuk konuşurken 2.28 de o taşa gidip gelmen neden? çok gereksiz olmuş bence ses dediğin gibi düşük olmuş konuya gelince; insan anlaşılamadığı için tersce konuşup hayatını tersten yasamaya çalışır mı? diyelim ki oldu böyle bişey, bu o insanı daha da anlamsız kılmaz mı? o kişi sadece kendini tatmin eder, kaldı ki toplumsal bir düzen içinde yaşayan insana bu durum gerçekten ters sonda müziği yükseltip basmışın coşkuyu ama müziğin yükseltilmesi için bence gerçekten bir duygu seli olması gerek ama ben bunu alamadım bunlar benim düşüncelerim emeğine yüreğine sağlık umarım seni daha iyi filmlerde görürüz

Teşekkürler.

Zaten filmin eksiği fazla.öyle ahım şahım bişey beklemiyorum zaten yorum olarak.

taşa gidip gelmek biraz değil epey gereksiz oldu.

filmin tatmin ettirmeye çalıştığım noktası şu :

İnsanların dikkatini çekmeye çalışan bi kız...hayatta kimsenin dikkatini çekememiş ama hep öyle göstermeye çalışmış bir oğlan'ın hikayesi...

Senaryoyu 45 dakikada yazdım ve hemen cast'ı , ekipmanı hazırladım. Atladım otobüse ...

45 Dakikada ne yazmışsam öyle de kaldı. Senaryoda tezatlık olduğunu kabul ediyorum.

teşekkürler...eleştirilerinizi göz önünde bulunduracağım 😉 🙂
Linki kaldırmışsın filmi izleyemiyorum ama şey dikkatimi çekti 45 dakikada yazdığın senaryo için nasıl hemen cast ve ekipman hazırladın ben yeri geliyo bir senaryomun üzerinde haftalarca oynama yapıyorum ama cast-ekipmanı bulamadığım için daha çekilmiş bi filmim yok püf noktanı banada anlatırsan sevinirim 🙂