Forum

ŞAN / Glory

78 Gönderi
32 Üyeler
0 Reactions
14.6 K Görüntüleme
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
Başlığı açan
 

@mutlucan
öldürmenin nedeniyle pek ilgilenen biri değilim.
Bir Yaprağı Koparmak isimli filmimde bunu anlatmıştım zaten. O nedenle bir nedene bağlamadım. Kişisel bir tercih diyelim.

Orayı neden saçma bulduğunu söylersen daha rahat cevap verebilirim. Ama oranın filmin bütünüyle ilgili bir anlamı var benim açımdan.

Sana da iyi günler...
Teşekkürler...

 
Gönderildi : 01/01/2008 5:32 am
(@trapezunda)
Gönderi: 76
 

---

 
Gönderildi : 06/01/2008 4:05 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
Başlığı açan
 

@Trapezunda

Öncelikle etkilendiğim mecrayı çok doğru belirtmişsin Trapezunda. Haneke izlediğimden beri (ve ek olarak Cronenberg) gerçeklik ve kurgu üzerine sık sık düşünürdüm. Ardından yurtlarda kaldığım dönemlerde yurt girişine kamera taktılar, ben de bazen merdivene oturur, uzaktan kamerayı izler, üzerine düşünürdüm. Şan'a kadar kamerayı bir şekilde bir "oyuncu" yapacak birçok film düşündüm. Hepsinde bu teknik kullanımı vardı ama anlam yoktu.

İkinci olarak filmin "anlamını" da kafamdakine bir hayli yakın olarak tespit ettiğini görüyorum. Bu da beni çok memnun ediyor. "Belki tüm bunlar, mevzunun sanallığına binaen ya da en büyük mesele olan "karakterin sıradışı halet-i ruhiyesini" daha iyi kavratmak adına düşünülmüş olabilir. Zira o da mantık sınırlarını hayli zorlamış olmalı ki, bu tuhaflıkta bir işe girişmiş olsun." sözlerin kafamdakilere çok yakın.

Ama kan için aynı şeyi söyleyemiyeceğim. Evet kan oldukça sığ bir anlam taşıyor. Yapamadığımız için öyle sıçradı. Değiştirmeyi düşünüyordum. Ta ki senin yorumuna kadar. Şimdi senin bu filmi yeniden üreten yorumunla, kanın da bu halde olmasının bir anlamı olabileceğini düşünüyorum. Filmin yönetmeninin düşünmediği bir şeyi düşündün 🙂

Neticede bu değerli yorumun için ben çok teşekkür ederim sana...

 
Gönderildi : 06/01/2008 4:17 am
(@trapezunda)
Gönderi: 76
 

---

 
Gönderildi : 06/01/2008 4:41 am
(@hegel)
Gönderi: 0
 

sizden çok umutluyum.. sanki içime bir yaşama sevinci doğdu, er kişi tetiği çekerken.. tarzınız bana çok uygun.. biraz renk katabilirim ben ancak, biraz daha çılgınca, deha'nın beyninin parçalanması sonucu bütün hazırlık evresinin anlamına kavuşmasından bahsediyorum.. beslendiği kaynakla sessizce helalleşip veda etmek.. daha güzel anlatılamazdı.. ama hala gizli ve anlaşılmaz kodlardan bilmeden besleniyoruz.. o kodların gizlendiği yeri bir merminin marifetiyle imha etmek; sorunu çözmüş gibi.. ama çözmüyor.. hikaye bittiği yerden geriye doğru tekrar başlarsa bir yerde bunun anlamsız olduğunu görürsünüz ve tekrar ileri sararsınız.. üzerine yüzlerce fikir yürütülebilecek bir çalışma, tebrikler..

Kalem Oynatan İle Ayı Oynatanın Buluştuğu Yer

http://kalemoynatanileayoynatannbulutuuyer.blogspot.com.tr

 
Gönderildi : 08/01/2008 8:04 pm
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
Başlığı açan
 

@Hegel
Abi döngüyü çok iyi yakalamışsın. Kafamdakine çok yakın. Çok mutlu etti beni.

Tekrardan sağolasın...

 
Gönderildi : 08/01/2008 8:18 pm
(@mutlucan)
Gönderi: 0
 

@mutlucan
öldürmenin nedeniyle pek ilgilenen biri değilim.
Bir Yaprağı Koparmak isimli filmimde bunu anlatmıştım zaten. O nedenle bir nedene bağlamadım. Kişisel bir tercih diyelim.

Orayı neden saçma bulduğunu söylersen daha rahat cevap verebilirim. Ama oranın filmin bütünüyle ilgili bir anlamı var benim açımdan.

Sana da iyi günler...
Teşekkürler...

ya şimdi herşey güzel hoş ama filmde sadece tripod üzerinde kurulan kameradan görüntü alıyorsun siyah beyaz olarak.daha sonra adam öldükten sonra renkli youtube görüntüsü bir anda siyah-beyaza dönüyor ve sağ alt köşede rec yazısı çıkıyor sanki kullandığın kamera oraya gelmiş izlenimi yaratıyor.halbuki filmde tek kamera var ve oda masanın karşısından çeken kamera.benim fikrimce biraz hatalı olmuş.ben olsam o görüntüyü önce adam yaşarken gözünden bir kaç kare gösterip öldükten sonrada gözleri açık ölen adamın gözlerinden o monitöre bakardım.tabi bu benim fikrim fikirler sadece fikir kısmında kalır.sen fikrini icraata dökmüşsün bu senin filmin 🙂 😉 eline sağlık umarım kendi görüşlerimden alınmamışsındır.

"...Bilgi Paylaştıkça Güzelleşir..."

"Aradığım şey şu ana kadar bulduklarıma denk olmamalı ki onlardan bir farkı olsun"
(Mutsuru Kanu)

 
Gönderildi : 08/01/2008 8:24 pm
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
Başlığı açan
 

Yok canım..
Alınmam ben...
Senin fikrin de çok hoşuma gitti ve değişik bir anlamı var.

Ama benimkinin de kafamda bir anlamı var. 😉
Çok ulaşmamış olabilir, bu da benim kabahatim, başaramamış olduğum için...

 
Gönderildi : 08/01/2008 8:37 pm
(@ali-unal)
Gönderi: 0
 

Benim öncelikli eleştirim, filmin konusu olarak yazdığın kısma. Bir yönetmen, filmiyle ilgili bu kadar büyük bir ipucuyu ve yol haritasını bu şekilde vermemeli. Hattâ, durumu biraz daha ideal hâle getirirsem, hiçbir yönetmen hiçbir filmine konu yazmamalı. Konu yazmak ya da düşündüklerini sözle anlatmak yönetmenin işi değil; bu eleştirmenlerin ve nacizane bizlerin işi. Yönetmen zaten kamerasıyla bize aktaracağını aktarır. Söze ihtiyacı yoktur, olmamalıdır. Görüntüyle anlatmayı başarır başaramaz, o, bundan sonra karar verilecek bir durum. Benzer bir şeyi, yakın zamandaki bir kısa filmde yaşadım. Filmin konusu olarak "İnsan bedeninin aidiyetine dair bir film" yazmış yönetmen. Şimdi bu olur mu? Olmamalı. Yönetmen, en sessiz ve taşı en çok yontan kişidir; fazlalıkları atan ustadır.

Filmin atmosferini sevdim. Bilal'in oyununu, kamera kullanımını ve ses idaresini. Senin amatör video yaratma sürecine destek olan her ayrıntıyı sevdim. Ters ışığı bilerek mi tercih ettin bilmiyorum ama belki bu konuda bir tasarrufa gidebilirdin. O da senin tercihin, bir şey diyemem. Ölüm ânıyla ilgili kronolojik ve varoluşsal eleştiri yapmak içimden gelmiyor zira her şey temelli ve yerli yerinde olmak durumunda değil. İntiharını ekranda da görebilirdi, benim için sorun olmazdı. Anlatı, gerçeklerden daha önemlidir. REC yazısının görünmesiyle siyah beyaza düşülmesindeki gibi bir anlatı, gibi bir ayrıntı.

Bir de genel anlamda malzeme ile ilgili birkaç şey söylemek isterim. Çok tüketilmemiş, toplumun ortak algısında belirli bir yaşanmışlığı sağlamamış her türlü malzeme, sinema veya edebiyatta beni yabancılaştırıyor. Filmlerde cep telefonu, youtube, e-mail, Internet vs. kullanıldığı zaman, yoğun bir bilgi, yoğun bir deneyimle sarsılmadığımı hissediyorum. Mesela bir pikaptan duyacağım cızırtılı Müzeyyen Senarla, CD'den çalan bir Müzeyyen Senar arasındaki fark. Ankara'da yaşamakla İstanbul'da yaşamak arasındaki fark. Birisinde yeni kurulmuş bir şehrin bir toplumun yaşamında pay oluyorsun, diğerinde asırların getirdiği onlarca toplumun tarihine ortak oluyorsun. Bunun gibi bir şey. Çok uzatmayayım.

Tebrik ederim. Hem seni hem Bilal'i.

 
Gönderildi : 08/01/2008 9:35 pm
(@coyo-t)
Gönderi: 0
 

Çok hoş bir film olmuş, bilali görmek de güzel olmuş. Ne yalan söyleyim sonunda elemanın bizi şaşırtmasını bekliyordum, bilgisayardan bire bir izlemeside biraz bu düşüncemi doğru çıkartıyor sanırım.
Ufak tefek şeylere takılmak istemiyorum sadece ismi konusunda mordevrim'e katılıyorum.
Bilal ve fırat tekrardan bu güzel film için ikinizede teşekkür ederim.

 
Gönderildi : 09/01/2008 1:02 am
(@suheyptosun)
Gönderi: 0
 

vay be ne ne yönetmenler ne oyuncular varmış forumda. helal arkadaşlar benimde hoşuma gitti. zoomlar falan yerinde ve güzel olmuş. Filme başlarken kameranın konumu, bilal'in oyunculuğunda çok hoştu. kameranın karşında çok rahat gördüm kendilerini.

ama takıldığım bir noktayı sormak istiyorum. masayı pencerenin önüne koymasaydınızda ışığı karşınıza almasaydınız daha iyi olmazmıydı. (görüntü adına)

merak ettiğim için soruyorum. belkide bilerek böyle birşey yaptınız.

son olarak
Kezzap, bilal tebrikler iyi iş çıkarmışsınız.

www.kristalfilm.com

 
Gönderildi : 09/01/2008 3:21 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
Başlığı açan
 

Arkadaşlar tüm yorum ve de sorularınıza cevap vereceğim. Fakat şu an çok yorgun olduğumdan yapmıyorum, zira öylesine cevaplar vermek istemiyorum.

 
Gönderildi : 09/01/2008 3:40 am
(@trapezunda)
Gönderi: 76
 

---

 
Gönderildi : 09/01/2008 4:34 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
Başlığı açan
 

@ali.ünal

Filmin konusunu açıklamış olmamla ilgili yaptığın eleştiriye kesinlikle katılıyorum. Fakat bu açıklama cümlesinin bile filmi açıklamak konusunda çok yeterli olduğunu düşünmüyorum. Yani bunu koymasaydım filmin hali pek yaman olacaktı, belki sadece "ne anlattı şimdi bu film" tepkisine neden olacaktım. Elbetteki bu açıklama gerekliliğini benim gözümde kesinlikle meşrulaştırmıyor tam da senin ve trapezunda'nın dediği sebeplerden ötürü. Fakat burada biraz geri-bildirim alabilmek için açık bir nokta bırakmam gerekiyordu. Yoksa bu durumdan ben de çok rahatsızım. Bir anlatım yakalamaya çalışıyorum ve bunun çırpınışları aslında bunlar. Biraz oradan biraz buradan çekiştirerek kendimi bulmaya çalışıyorum. Bunların herbiri de bu yolda hatalı olduğunu düşündüğüm fakat eksikliğimden kaynaklı olarak mecburi bilinçli tercihler. Bu filmi biraz daha anlaşılır öğelerle birleştirip, hiç o konu açıklamasına gerek kalmayacağım yerlere erişmeye çalışıyorum.

Ters ışık bilerek kullanıldı! Filmi görsel olarak bozmaya çalışmak istememin bir sebebiydi bu! Yani kurgusal bir deformasyon yaratmak amacındaydım. Genel olarak gerçeklik hissiyatıyla alakalı olduğu gibi, başka öğelere de hizmet ediyor kafamda.

Youtube internet vesaire ile ilgili rahatsızlığını çok iyi anlıyorum ve aslında aynı rahatsızlıktan kaynaklı hareket ediyorum bu noktada. Bu film zaten bu öğeler üzerinden belli bir rahatsızlık yaratmak amacında. Yani bir çeşit yapaylık, teknolojinin o sertliği, insanın sinirini bozan o "pikap ruhundan" uzaklığı! Ben filmlerimde bu tarz öğeler kullanmaya devam edeceğim. Ki deneme çekimlerimde karakterlerimi hep o şehrin rahatsızlığı ya da evin o yapay boğuculuğu için de hapsetme sebebim de tam olarak budur. Ben öğeleriyle, konusuyla, anlatımıyla çok yakınımızda olan ve bizleri gitgide tüketen o şeyleri kullanarak bir rahatsızlık yaratmayı amaçlıyorum. Biraz Haneke, biraz Cronenberg tavrı diyebiliriz buna. Tabi bunlara kültürel öğeleri de eklemeye çalışmak yeni hedeflerim arasında. Her şey yavaş yavaş.

Yorumların gerçekten çok değerliydi benim için. Bir yaprağı koparmak isimli filmimi de yorumlamanı isterim. Sana cevap vermek oldukça keyifliydi. Teşekkürler.

 
Gönderildi : 10/01/2008 4:36 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
Başlığı açan
 

@Coyo-T
Ben de bu güzel yorumların için teşekkür ederim sana. Filmin ismiyle ilgili yaptığım açıklama mordevrim'e verdiğim cevapta mevcut, istersen bir bak. Tatmin olmazsan bana dön 🙂

Ben de sana çok teşekkür ederim. Sağolasın.

 
Gönderildi : 10/01/2008 4:38 am
Sayfa 3 / 6
Paylaş: