5x modu moire ve aliansı büyük ölçüde ortadan kaldırıyor ama Fulgura'nın söylediği gibi açı çok daralıyor. 50mm ile çekim yapıyor ve 5x kullanıyorsanız pan yapmamanızda fayda var çünkü ortaya çıkan rolling shutter size moireyi aratır.

videoları izledim yürüyen insanların boyları daha üsten çekilmiş uzatılmış gibi görünüyor yanlış mı görüyorum?birde çok netsizlikler var..maximum ne kadar detay veriyor.bunları bu denemelerde fark edemedim

Onların nedeni anamorfik adaptör. Bazı anamorfikler bazı lenslerle güzel oluyor, bazılarıyla olmuyor. Görüntüde çarpılmalar normal. Ben de bu adaptörlerin görsel estetiği konusunda kararsızım. Bazen çok güzel oluyor, bazen de çok kötü geliyor gözüme.

550D için raw çekimde anamoprhic adaptör çok işe yarıyor çünkü çözünürlük yüzünden görüntünün orta kısımdan küçük bir parça kullanılabilir olduğundan, mümkün olduğunca çözünürlük değerini 4:3 değerine yaklaştırdığımızda daha geniş açılı bir görüntü elde edebiliyoruz. Bu yüzden de @serkanoca'nın dediği gibi crop modunu kullanmayıp alias ve moireye katlanıyorum.

Detay ve netlik konusunda ise ilk yaptığım deneme çekiminin aktarımında Adobe Camera Raw'ın varsayılan olarak verdiği 25 değerinde bir keskinlik var. O ayarı bilmiyordum ilk denemede, ikinci deneme çekiminde bu değeri sıfıra getirdim. Tabi kullanılan lensin, diyaframın, focus ayarının vs. gibi etkenlerin de keskinlikte rolü var. Bir de son aşamada çözünürlüğü upscale etmek de var işin içinde, orda da bir detay kaybı söz konusu. Denemelere devam ediyorum bakalım makul seviyede bir görüntü elde edebilecekmiyim, buradan paylaşacağım.

Üçüncü deneme videosu yaptım. Yine tek lens ile sonsuza netlemeli çekim yaptım. Keskin bir lens (Carl Zeiss 50mm f/2.8 ) ve kısık diyafram kullandım (f=11). 1152x524 çözünürlükte 24p çektim. Makina bu çözünürlükte maximum 24 saniye kayıt yapabiliyor. Keskinlik ve çözünürlük arttıkça moire arttı diğer denemelerime nazaran. Videoyu ilk mesaja da ekledim.

https://vimeo.com/126944901

Bence moire kabul edilebilir düzeyde değil, çok.

Bence çözünürlük de çok düşüyor bu noktada.

Yav moire ve alias olayını gözüm artık görmüyor bile benim. Çok sallamıyorum. Hem biraz Amerikalıların deyişiyle "değiştirebileceklerim için bana güç, değiştiremeyeceklerim için sabır ver" sürecine girdim hem de önemli olmadığını düşünmeye başladım. Eğer çok rahatsız ediyorsa Lightroom veya RawTherapee ile uğraşarak azaltabiliyorsun önemli ölçüde. Ayrıca izlediğim bazı yabancı dizilerde bile sıkça görüyorum ve hikayenin genel akışı içerisinde umrumda dahi olmuyor. Asıl sıkıntı yaratan moire değil de bir de alias problemi oluyor çoğu kişi için. O da her çekimde değil de çok fazla çizgi içeren bir görüntü çekiyorsan anca o zaman çok kötü gösteriyor ki onu da Raw Therapee'de aMaze algoritmasının ince ayarlarıyla oynayarak azaltmıştım kötü etkisini.

Bence şu anda yapmamız gereken şey Moire'e kafayı takmak değil, daha üst seviye bir kameraya geçmeden veya 300-400 dolar VAF filtreye vermeden bunu düzeltmek imkansız ki Alexa'da da var bu sorun, Red'de de, Sony'de de. Sadece çok az daha belirgin oluyorlar (RED de tabi düşük çözünürlüklerde -özellikle hızlı çekimde- line skipping yaptığı için bayağı kötü moire çıkarabiliyor hatta). Elimizde ML ekibi sağolsun bir şans var Raw video. Bu konuda deneme ve çalışmalar yapıp kendimizi bu alanda geliştirmeye adamak daha yararlı olacaktır. Renk, kontrastla oynamak, Post'ta Color Grading ile alabileceğimiz son damlaya kadar almaya çalışmamız lazım. Ki bir sonraki aşamaya geçtiğinde ona hazırlıklı olasın, moire ve alias ile uğraşmaya devam edersek kazanacağımız bir şey kalmaz elimizde. Diyelim Alexa'ya geçtin, Moire yok, bu kadar son yani ama buna kafa takmayı bırakıp görüntüde renge, konrasta, ışığa yoğunlaşırsak işte o zaman kazanılacak çok şey var demektir.

Kısaca denemelere devam, çekimlere devam. Yemişim moire ve alias'ı amaaaan.

Dediklerin tamamen doğru. O sorunlar postta çözülebilir ya da çok olmadı görmezden gelirsin. Sonuçta yaptığın çekim nereye çıkacak ki? AE üzerinde basit bir blur yaması ile bile çözülür geçer. Burada başımızdaki esas sorun 5D Mk iii olmadıkça çok sınırlı zaman meselesi. Onca alternatif arasında onca deneme yaptım. Kabul edilebilir alt sınırımın 1728x576 (3:1) olduğuna karar verdim. Bu çözünürlükte 600D 24p'de olası en fazla olarak 3-4 sn veriyor. Bunu arttırmak için 12 fps'ye düştüm, 16 saniyeye çıktı. Aradaki 12 fps'yi AE üzerinde ve Time remapping vb ya da Twixtor ile halletmeyi denedim. Durağan görüntüde kabul edilebiliyor ama hareket birazcık hızlı ise (yatay araç geçişi vb) sorunlar başlıyor. Bu bence olabilecek en üst durum. Daha ötesi için 5D Mk ii ya da iii lazım. O yoksa Canon ile 14 bit raw macerası ancak 10-15 sn ve görece durağan görüntüler için geçerli.

1152x524 ya da 1152x482 @24p'de 10-11 saniye oluyor ve süre eh denebilir ama çözünürlük bence düşük.

Mark III dışında, Mark II, 7D ve 6D de sürekli kayıt yapabiliyor 1728x.... çözünürlüklerde. Hatta Mark II için 1880x.... de yapabiliyor olman lazım. Düşük FPS ise asla ama asla bugünün teknolojileri ile iyi sonuç alınamayacak bir şey. Minimum 24 FPS yani, 23 bile değil. Çözünürlükten vazgeçilir ama FPS'den asla (Tabi ünlü Er Ryan sahnesi gibi bir şey planlanmıyorsa)

Ben asıl şu Blackmagic'in de kullanmaya başladığı sıkıştırılmış DNG mevzusundan ümitliyim. Magic Lantern onu eklerse özellikle SD makineler için bir alternatif olur. Evet line skipping'in üstüne bir de 3:1 gibi bir sıkıştırma ile iyicene leşe dönebilir ama denemeden bilemeyiz. Bir de yine Blackmagic'deki gibi 14/16bit linear kaydetmek yerine 12bit log kaydetme ihtimali düşünülebilir (Tam teknik detayını bilmiyorum bu mevzunun ama sanırım DNG'lere kaydederken linear->log dönüşümü yapılıyor demek ki ton eğrisi gömülü oluyor. Onu da bir araştırmak lazım), bu 2'sini birleştirip bir şey ortaya çıkarırlarsa SD kartlara çok rahat CinemaDNG kaydı yapılır diye düşünüyorum. Bir de cidden şu sRAW mevzusunu iyi araştırmaları lazım. sRAW'da herhangi bir moire ve alias olmuyor, ML Raw'da onu da görebilsek tadından yenmeyecek. Full Resolution Silent Pics mevzusu buraya çıkabilir bence, kısmet....

Er Ryan'ın açılış sahnesinin özellği fps farkı değil de yüksek shutter (45-90 derece) olması lazım.
Söylediğim gibi, 12 fps ancak durağan sahnede kabul edilebilir oluyor. Canon cephesinde alınan raw sinyalin üzerine sıkıştırma yapılması bence biraz zor olacak. Zaten LCD'ye giden görüntüyü alıp direkt karta yönlendiriyorlar. Araya bir de işlemci ile işlem koyarlarsa kamera kaldırmayabilir. Gerçi sadece sinyal yönlendirmenin cpu yükü çok olmasa gerek.

45 ve 90 derece shutter kullanıldığını biliyordum da aynı zaman da bir düşük FPS durumu da var diye biliyordum, yokmuş gerçekten.

HD h.264 video dönüşümü yapan bir işlemci sonuçta RAW videoya basit linear->log (ki zaten h264'e çevirmenin %2'lik falan parçası budur) dönüşümünü yaparken zorlanmaz diye tahmin ediyorum.

Asıl mevzu Canon'un sistemine hala tam olarak ters mühendislik uygulayamamış olmaları. Linux olayı olursa ProRes dönüşümü de dahil olmak üzere pek çok şey gerçek olabilir ama ondan önce zor diye tahmin ediyorum.

Benim şimdiki ümidim tamamen FRSP ve sRAW olayının çözülmesi. Bu ikisi çözülür üstüne bir de bu bazı sıkıştırmalardır, yok efendim dönüşümlerdir girerse 2000 dolar altı Alexa'larımız olur her birimizin...

Şimdi o h.264 dönüşümü DIGIC içinde ve donanım olarak yani hardware olarak yapılmakta. Yani zaten o işlemci donanımsal olarak o işi yapmak için tasarlanmış ve bu nedenle hızlı yapılan bir iş. Dİğer tür harici işler ise kameranın kendi sınırlı hafızasında (193K + 905K gibi bir şey) ve işlemci üzerinden yazılımsal olarak yapılmak durumunda yani aynen dediğin gibi Linux çalıştırma türünden bir yazılım/yordam ile yapılmak durumunda. Bu durumda ise o işlemcinin tüm registerlarına erişmek ve neyi nasıl yaptığını tam çözmenin yanısıra harici işlem yaptırmak söz konusu olacak. Dediğin doğru; curve türünden dönüşümler için büyük işlemci gücü gerekmeyecektir ama ProRes için aynı fikirde değilim. Akan veriyi o sınırlı hafızada dönüştürüp karta yazdırmak lazım. Eğer DIGIC'in içsel yordamlarından bu konuda yardım alınabilirse, yani zaten kendisi 14 bit raw işleyen (fotoğraf için) bu işlemcinin registerleri tam çözülüp manipüle edilirse o 14 bit işlemleri akan raw veriye yaptırmak mümkün olabilir. Bu durumda fotoda olduğu gibi tam sensör değil de daha düşük çözünürlüklü video verisi işleneceği için DIGIC içinde donanımsal kodlu olduğunu düşündüğüm (ama hiçbir fikrimin olmadığı) sRAW konusuna da el atılabilir.

Ayrıntılarını elbette bilemem ama LCD'ye gelen veriyi adamlar şu anda ram'a alıp oradan karta basıyorlar. Ram buffer dolunca zaten kayıt duruyor. Burada zaten arada bir kanaldan raw alıyoruz. DIGIC ise direkt sensörden alıyor. Bu işlemciye dolaylı gelen bu veriyi işletmenin bir yolu varsa o zaman curve vb değil sRAW da olacaktır. Zaten bu yapılsa sensörden gelen raw veriyi de belki DIGIC üzerinden almak mümkün olur. Kamera zaten 14 bit raw 18 MP çekiyor ama foto olarak. ML bile video yordamına el atamıyor ve sadece hariçten bazı parametreleri değiştirerek h.264 sıkıştırması üzerinden kalite artışı vb sağlıyor işte.

O işlemci içine bir girebilsek şaka maka değil 4K - 5K bile alırsın ama o ram ve Sd ile nereye kaç saniye yazarsın bilemem. İşlemci gücü belli: 600D saniyede 3,3 kare 18MP sRAW toplam 7 kare yani 2 saniye kadar çekiyor. 9 MP'ye düşsek desek 6,6 kare, 4,5 MP desek 13 kare, 2,25 MP desek tam 26 kare ediyor (bkz. hesaplayan adam). Yani işlemcinin içine bir müdahale edilse, 2,25 K @24p toplam 2-3 saniye sRAW işlemci gücü açısından sanki olurmuş gibi. Yani gördüğünüz gibi yine mevcut raw video hızına geliyoruz. O işlemcinin yapacağı bu kadar.

EK: Hesapta hata yapmış olabilirim. Sonradan farkettim. 18MP--> 9 MP düşüşte veri yarıya düşmez. Matematiği kuvvetli olan düzeltsin ama sonuç muazzam değişmez kanısındayım. Yani 1000 dolara Alexa zor dostlar.

18 MP'den 9 MP'ye düşüşte veri (Sıkıştırmasız olarak düşünürsek tabi) yarı yarıya düşer orada bir problem yok. Kare bazında olduğu için o işlem olur, 2K - 4K da o yemiyor tek düzlemi tanımladığı için.

H264 hardware destekli. ProRes zaten uzak ihtimal ama düşüncesi de güzel geliyor.

Zaten bizim ki biraz hayal, işin içine gerçekten çok detay giriyor bizim daha hesaplayamayacağımız (yazarken 4 defa kontrol ettim, yanlış geldi kelime ama doğru yani), sensörü okuma hızından tut da resample performansına kadar. Elimizdekiyle mutlu olmasını bilelim ve bekleyelim en iyisi.

Arkadaşlar anlayamadığım bir nokta var. Tamam Raw a can feda. Ama bu deneme videolarında olduğu gibi "çamur" bir görüntü alacaksak ne anlamı kalıyor Raw ın. Yoksa burada başka birşey deneniyor ben mi kaçırdım, anlamadım .