Forum

Karanlık Sesler
 

Karanlık Sesler

36 Gönderi
12 Üyeler
0 Reactions
6,347 Görüntüleme
(@eraydinc)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

🙂

Saçmalamayayım daha fazla 🙂

''Bence'' Türkçe'yi savunmak ve korumak için '' Milliyetçi tavırlar'' sergilemek yerine (dili soyut bir şekilde korumak yerine ) Türkçe donanım,yazılım,kaynak üretmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Bu benim fikrim,ve filmi yapanlar Türk'lerden oluşuyor.

neyse,dil mevzusu oluşmasın bu başlık altında kanaatimce

eraydinc.com
vimeo.com/eraydinc

 
Gönderildi : 21/06/2009 3:21 am
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

Bana milliyetçi diyen benimle tanışmamış demektir, ki tanışmadın, her şey doğal yani :D. Milliyetçilikten son derece uzak bir insanım.

Kendi dediklerin de yaptıkların da birbiriyle çelişiyor. Ama uzatılmasını istemiyorsan uzatmayız tabii. Filminin neden Türk bir ekip tarafından çekildiğini belirttiğini anlamadım, biz farkındayız zaten ama Türk olmayanlar farkedemeyecek ne yazık ki, o zaten en baştan beri karşı çıktığım mevzu. Tek sorun egolarımız.

Neyse, dediğim gibi bence film güzel. Diğer filmlerin kadar güzel. Ama şunu merak ettim, tüm film solgunken son planın renkli olmasının sebebi nedir? Bunu çözemedim. Açıklama bekliyorum.

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 21/06/2009 3:33 am
(@eraydinc)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Türkiye'de geçtiğini belirtmek için 😀

Şaka bi ' yana imajinasyondan , gerçek dünyaya geçişteki bi sıçrama. Renkler arasında bir fark olmasını istedim. Netsizlikten nete doğruda bir akış var zaten.

eraydinc.com
vimeo.com/eraydinc

 
Gönderildi : 21/06/2009 3:48 am
 Düd
(@dud)
Gönderi: 0
 

Ufak spoiler:

Hayalgücünden gerçeğe derken cidden görüyor mu yani adam sonda?

Bildiğim kadarının, anlatabildiğim kadarı.. Eylem Planı.
Ömrünüzde duymadığınız bir sporla ilgili Türkiye'de ve dünyada neler yaşanıyor diye meraktan çatlıyorsanız Laff Ultimate'a beklerim.

 
Gönderildi : 21/06/2009 4:00 am
(@eraydinc)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Evet gözleri açılıyor,kısa bir süreliğine görüyor ve sonra öldüğü için gözleri kararıyor. Ve sonra beyaz kadraj...

Tabi azıcık ucunu açık bıraktım algıda kısıtlama olmasın diye...

eraydinc.com
vimeo.com/eraydinc

 
Gönderildi : 21/06/2009 4:06 am
(@franc)
Gönderi: 0
 

Bu sadece kişisel egolarala alakalı bir şey. Bu "Bilmem ne Productions" vs. olayına da sinir oluyorum da neyse..

Böyle böyle ele geçirirler ülkeleri, önce dil ve kültürü yok ederek, sonra da benliği ve milliyeti. Tabii bunu göremeyen de bunu uçuk bulur, normaldir, gözü kapalı yaşamak üzere programlandığımızdandır.

Dileyen üzerine alınabilir.
ben üzerime alındım...

19. asırda ve öncesinde bu dil olayı gerçek olabilir, ama 20. asrın sonu, 21. asrın henüz başlarında, hala bir ülkeyi ele gerçimenin en önemli yollarından biri "dilidir" demek, zamanın çok gerisinde kalındığını gösterir. eskiden bir ülkeye girdiğinde toprağını alıp, halkı asimile etmek için kullanılan yönetemin hala günümüzde uygulanacağını düşünmek, senin seçtiğin kelime gibi SAÇMA... bu filmde diyalog yok, ingilizce yaz gitsin, ne olmuş yani?

üzüm kötüyse, hadi hıncımızı almak için bağcıyı dövelim ama üzümü bırakıp bağcıyı dövmek çok abesle iştigal. yazılar ingilizce olduda ne oldu? dünyanın sonu mu geldi? ele mi geçirildik? bu kadar paranoyak olmayalım... bence bu kadar güzel bir filmi, bu denli saçma şekilde eleştirmeyelim...

hayır birde neyi merak ediyorum biliyor musunuz? ingilizce'yi ingilizler dayatıyor, 19. asır ve öncesinde, ama mikrofon uzalıtılan her 100 kişiden nerdeyse hepsi, dünyadaki sorunu abd çıkartıyor ve arkasında israil var diyor, ayağı kayıp düşün bile suçu abd'ye atıyor. ama bazıları hala çıkıp "bir ülkeyi ele geçirmenin en kolay yolu dilidir" diyor. eğer günümüzde hala dile yapılan saldırı en etkin yolsa, ingilizler'in 20. asrın başlarında çökmemesi, üstüne şu an dünyanın dominant ülkesi olması ve abd'ninde çökmesi lazımdı. (birde şuraya not düşim: demekki abd'yi israil değil, ingilizler yönetiyor : ) 20. asrın başında biten bir olayı 21. asırda savunmayı bırakalım... tamam türkçeyi düzgün kullanalım, her tarafa türkçe yazalım ama bu kadarda körü körüne gitmeyelim...

not: bir dahada hiç bir cümlede büyük harfle başlamayacam erken uyarı amaçlı. ülkede, ele geçirilme gibi bir durum söz konusu olursa, beni bir dürtün, baktınız bende oynamalar var, siz türkçeyi doğru kullanarak kurtulmaya çalışın... senin, türkçe yazılmadığı için kızdığın kadar, kızgınım sana, ne bir eksik ne bir fazla...

dip not: korkma eraydinc komisyon istemeyecem. : )

 
Gönderildi : 21/06/2009 4:20 am
(@eraydinc)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

🙂

Bi'de üstadımın adı ''The Dude'' 😀

Çelişmek ...hımmm..

eraydinc.com
vimeo.com/eraydinc

 
Gönderildi : 21/06/2009 4:37 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Bu sadece kişisel egolarala alakalı bir şey. Bu "Bilmem ne Productions" vs. olayına da sinir oluyorum da neyse..

Böyle böyle ele geçirirler ülkeleri, önce dil ve kültürü yok ederek, sonra da benliği ve milliyeti. Tabii bunu göremeyen de bunu uçuk bulur, normaldir, gözü kapalı yaşamak üzere programlandığımızdandır.

Dileyen üzerine alınabilir.
ben üzerime alındım...

19. asırda ve öncesinde bu dil olayı gerçek olabilir, ama 20. asrın sonu, 21. asrın henüz başlarında, hala bir ülkeyi ele gerçimenin en önemli yollarından biri "dilidir" demek, zamanın çok gerisinde kalındığını gösterir. eskiden bir ülkeye girdiğinde toprağını alıp, halkı asimile etmek için kullanılan yönetemin hala günümüzde uygulanacağını düşünmek, senin seçtiğin kelime gibi SAÇMA... bu filmde diyalog yok, ingilizce yaz gitsin, ne olmuş yani?

üzüm kötüyse, hadi hıncımızı almak için bağcıyı dövelim ama üzümü bırakıp bağcıyı dövmek çok abesle iştigal. yazılar ingilizce olduda ne oldu? dünyanın sonu mu geldi? ele mi geçirildik? bu kadar paranoyak olmayalım... bence bu kadar güzel bir filmi, bu denli saçma şekilde eleştirmeyelim...

hayır birde neyi merak ediyorum biliyor musunuz? ingilizce'yi ingilizler dayatıyor, 19. asır ve öncesinde, ama mikrofon uzalıtılan her 100 kişiden nerdeyse hepsi, dünyadaki sorunu abd çıkartıyor ve arkasında israil var diyor, ayağı kayıp düşün bile suçu abd'ye atıyor. ama bazıları hala çıkıp "bir ülkeyi ele geçirmenin en kolay yolu dilidir" diyor. eğer günümüzde hala dile yapılan saldırı en etkin yolsa, ingilizler'in 20. asrın başlarında çökmemesi, üstüne şu an dünyanın dominant ülkesi olması ve abd'ninde çökmesi lazımdı. (birde şuraya not düşim: demekki abd'yi israil değil, ingilizler yönetiyor : ) 20. asrın başında biten bir olayı 21. asırda savunmayı bırakalım... tamam türkçeyi düzgün kullanalım, her tarafa türkçe yazalım ama bu kadarda körü körüne gitmeyelim...

not: bir dahada hiç bir cümlede büyük harfle başlamayacam erken uyarı amaçlı. ülkede, ele geçirilme gibi bir durum söz konusu olursa, beni bir dürtün, baktınız bende oynamalar var, siz türkçeyi doğru kullanarak kurtulmaya çalışın... senin, türkçe yazılmadığı için kızdığın kadar, kızgınım sana, ne bir eksik ne bir fazla...

dip not: korkma eraydinc komisyon istemeyecem. : )
Hocam sen istediğin kadar saçma de, iktidar konusunda "dilin" öneminin kalmadığını iddia etmek böyle kafadan sıkmaktan başka bir şey değil. 20.yüzyılda bambaşka bir düşünce akımı var iktidar ve dil ilişkisini inceleyen. Bu dilin yalnızca kültürler arası iktidar konusunda değil, kültür içi iktidarda da etkili olduğunu belirten bir düşüncedir. (Genelde yapısalcılık ya da post-yapısalcılık içerisinde: Chomsky, Foucault, Derrida vs.) Çünkü iletişimin merkezinde dil vardır. İletişim içindeki özne dil ile belirlenir vs. Yani senin 20.yüzyılda bitti dediğin, aslında yeniden başlamıştır.

 
Gönderildi : 21/06/2009 4:52 am
(@ali-unal)
Gönderi: 0
 

🙂

Bi'de üstadımın adı ''The Dude'' 😀

Çelişmek ...hımmm..
Demek Rocky Balboa'ya âşık olsam ve bir foruma bu adla kaydolmak istesem, adımı Kayalık Balbao olarak yazmak zorundayım. Ah tartışmanın endazesi ah.

 
Gönderildi : 21/06/2009 4:55 am
(@franc)
Gönderi: 0
 

Hocam sen istediğin kadar saçma de, iktidar konusunda "dilin" öneminin kalmadığını iddia etmek böyle kafadan sıkmaktan başka bir şey değil. 20.yüzyılda bambaşka bir düşünce akımı var iktidar ve dil ilişkisini inceleyen. Bu dilin yalnızca kültürler arası iktidar konusunda değil, kültür içi iktidarda da etkili olduğunu belirten bir düşüncedir. (Genelde yapısalcılık ya da post-yapısalcılık içerisinde: Chomsky, Foucault, Derrida vs.) Çünkü iletişimin merkezinde dil vardır. İletişim içindeki özne dil ile belirlenir vs. Yani senin 20.yüzyılda bitti dediğin, aslında yeniden başlamıştır.

daha fazla kafadan sıkmayacam. son mesajım bu...

son ekleme: yavaş yavaş forumu ele geçirmişler, burdan ülkeye sıçramasından korkmuyorum.

 
Gönderildi : 21/06/2009 5:01 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
 

Hocam sen istediğin kadar saçma de, iktidar konusunda "dilin" öneminin kalmadığını iddia etmek böyle kafadan sıkmaktan başka bir şey değil. 20.yüzyılda bambaşka bir düşünce akımı var iktidar ve dil ilişkisini inceleyen. Bu dilin yalnızca kültürler arası iktidar konusunda değil, kültür içi iktidarda da etkili olduğunu belirten bir düşüncedir. (Genelde yapısalcılık ya da post-yapısalcılık içerisinde: Chomsky, Foucault, Derrida vs.) Çünkü iletişimin merkezinde dil vardır. İletişim içindeki özne dil ile belirlenir vs. Yani senin 20.yüzyılda bitti dediğin, aslında yeniden başlamıştır.

daha fazla kafadan sıkmayacam. son mesajım bu...

Nedir orada sorun? "Post" ön-eki mi?
Gülerim o zaman. İki sebepten ötürü:
Terim kullanımını bilmediğin için bir, tartışmadan bu kadar ucuz bir şekilde kaçtığın için iki.
Terim olarak, Neo ve post kullanımları "akademik" alan içerisinde genelleştirilmiştir.
Neo-Marksizm, Neo-Liberalism, Neo-Con'lar, Post-Modernizm, Post-Marksizm, Post-Yapısalcılık vs.

Yani öyle ucuz cinliklere gerek yok, tartışacaksak düzgün tartışalım.

 
Gönderildi : 21/06/2009 5:07 am
(@ali-unal)
Gönderi: 0
 

daha fazla kafadan sıkmayacam. son mesajım bu...

son ekleme: yavaş yavaş forumu ele geçirmişler, burdan ülkeye sıçramasından korkmuyorum.
Kim ele geçirmiş, hangi ülkeye sıçramasından korkmuyorsun, post-yapısalcılık'ta sorun ne?

 
Gönderildi : 21/06/2009 5:09 am
 ili
(@ili)
Gönderi: 0
 

Gayet güzel bir kısa olmuş, bir ders konusu olmasına rağmen, yaratıcı bir ortaya iş çıkması da ayrıca takdir edilesi.

Amatör set işçisi.

 
Gönderildi : 21/06/2009 5:12 am
(@franc)
Gönderi: 0
 

kacmayarak konuya dönüyorum.

Neo --> yeni
Post --> sonrası

akademik terimlerimizi ele geçirmişler, hadi kurtaralım...

ama dur franc diyor ki; sallayın gitsin. post-neo, yeni- sonrası, ne fark eder? önemli olan denildiğinde hepimizin aynı şeyi anlamamız.

bir şey mi duydum?
Boşuna uğraşıyoruz abi. Kültürel emperyalizm falan diye boşuna yırtıyoruz bir tarafımızı.
Birden hiç oluverir işte. Zaten böyle düşündüğün için kendi dilini de doğru kullanamıyorsun.
Türkçe yazacaksan bu yazdığın mesajdaki gibi, en azından Türkçe'yi düzgün kullan.
Benim ilk bakışta gördüğüm 4 tane imla hatası var; anlatım bozukluğu da cabası.

Terim kullanımını bilmediğin için bir, tartışmadan bu kadar ucuz bir şekilde kaçtığın için iki.

Yani öyle ucuz cinliklere gerek yok, tartışacaksak düzgün tartışalım.

terimlerin türkçesini biliyormuşum, kaçmıyorum, hadi tartışalım...

 
Gönderildi : 21/06/2009 5:26 am
(@eraydinc)
Gönderi: 0
Başlığı açan
 

Kezzap ,

Burada tartışmaya devam edeceksen,önce filmim hakkında yorum yapmanı istiyorum. Sonra bu başlık altında tartışmaya hak kazan 🙂 Veya konuyu başka yerde tartışın.

Benden çıktı konu çünkü 🙂

eraydinc.com
vimeo.com/eraydinc

 
Gönderildi : 21/06/2009 7:08 am
Sayfa 2 / 3
Paylaş: