Kürtçe düşündüğü, kürtçe konuştuğu, kürtçe yazdığı, hatta ve hatta arabasında kürtçe kaset bulundurduğu için dayak yiyen, ötekileştirilen, yok sayılan bir topluluğun çocuğuyum.

Film karanlık bir sahne ile başlıyor. Yazıyı yazan adamın aklına gelen bir düşünce ile ampül yanıyor ve oda aydınlanıyor. İçeri giren takım elbiseli iki adam çoğunluğu imgeliyor. Siyah bant ise yıllardır içinde bulunduğumuz sansürü imgeliyor. Ampülün sökülüşü yıllardır kürtçe düşüncelerimize olan tecavüzü imgelemekte. Daktilodan K Ü R T harfleri sökülüyor. Yazılan yazı çoğunluğun yazdığı yazı ile değiştirilerek dayatma ile okutuluyor. Filmin başında kürtçe siz kimsiniz diyerek asimilasyon ile tanışan kahramanımız filmin sonunda konuştuğu dili unutup oğluna türkçe kurcalama orayı gidiyoruz diyor. Masanın alt tarafı sokağı, üst taraf ise bürokrasiyi imgelemekte. Son sahne de küçük çocuk baskıya maruz kalmış bir neslin çocuğunu imgelemekte. Dönüşüm tüm aşamaları ile gerçekleşiyor. Ana imgeler bunlar filmde daha da fazla imge var. İyi seyirler.

1- Bir film çekiyorsanız, ya da hiç farketmez, bir anlatı kuruyorsanız asla ve asla "burada şu şey şunu anlatıyor, şunu sembolize ediyor ve en sonda şu mesajı alıyoruz" gibi şeyler söylemeyin. Filminizin varoluş mantığını ortadan kaldırıyorsunuz. Öte yandan iyi ki açıklamışsınız çünkü hayatta o daktilo harflerinin KÜRT olduğunu göremezdik. Burada çekimle ilgili sorunlarınız var. Daktilodan çıkarılan ve yerine konan kağıtlar da boş sanırım. Yakın dar açı bir iki kare daha açıklayıcı olurdu. Seçtiğiniz konuyu görsele dökmede bu türden sorunlar var. Zoomlar var, yanlış planlar var vb.

2- Teknik sorunlar çok. Baştan itibaren 3 ayrı ekran oranı gördüm.

3- Seste git geller var. En sonda şarkı pat diye kesilmiş ve adı hakkında bilgi de yok.

4- Mesajınıza karışmıyorum. Güzel bir film olabilecekken sığ kalmış. Sinematik olmak yerine amatör tiyatro ekolünün devamı gibi. Mesaja boğulan her filmde olduğu gibi bakış açısı dar ve yüzeysel kalmış.

İster siyasi olsun ister düpedüz propaganda amaçlı olsun isterse de sanatsal ve deneysel olsun, bir anlatı onu anlatanın gösterdiği özen kadar dikkate alınır.

kat be kat amatör biriyim. bu ilk filmim. sinemayı çok seviyorum sadece. bir şekilde uğraş veriyorum.

yorum için çok teşekkür ederim. çok haklısınız. umarım bu tarz yorumlar bolca olur ve bende bir katkı elde ederim. tekrardan teşekkürler.

filmi 3 ayrı yönde eleştirmek istiyorum.. birincisi teknik olarak zayıf. bu konuda ben kullanılan ekipmandan ziyade yönetmenin, görüntü yönetmeninin bilgisinin önemli olduğunu düşünüyorum. görebildiğim kadarıyla 2-3 ayrı ekran oranı var. amacı nedir anlayamadım. bazı planlar yanlış. derinlik kazandırılmaya çalışılacağına sanki bilerek o derinlik zayıf hale getirilmiş bir çok planda.
diğer taraftan bakarsak ben hakkında gerçekten derinlemesine bilgi sahibi olmadığımız konuları perdeye aktarmak konusunda çekinceler taşıyorum. kürtseniz bile herşeyi tam olarak bilemeyebiliriz. ciddi bir araştırma gerekli diye dusunuyorum. bu yuzden film çok taraflı geldi bana. ayrıca ahmet kaya, deniz gezmiş gibi isimlerin kürt hareketinden ayrı dusunulmesi gerektiğinin altını çiziyorum.
son olarak yönetim hakkında bişeyler söylemek istiyorum. oyunculuk kötü değil. ama yönetim eksikliği oyunculukta göze batan ufak hataları daha da bariz hale getirmiş.
başarılar..tebrik ederim.

yanlış olduğunu düşündüğün planları söyler misin?

filmde ahmet kaya ile ilgili bir şey yok. hoş olsa tam yeri olurdu. ekran oranları konusunda orada hata var evet. fakat montaj sırasında pc bozulunca tekrar dönüp düzeltemedim. yorum için teşekkür ederim.

ben sadece kendi gözüme göre yanlış olanlardan bahsediyorum. senin için çok iyi olabilir. sinir yok 🙂 plan ölçeklerine sadık kalınmayan planlardan bahsediyorum. kesmeler bazı yerlerde yanlış..

yok sinirden değil gerçekten bir şeyler öğrenmek için sordum 🙂 hangi dakikalar arası olduğunu öğrenip net görmek için, tekrar bu hataya düşmemek adına.

harf sökme sahnesini 180 derece çevirebilirdin böylece K Ü R T harflerini daha rahat seçerdik.

gerçi ben T Ü R K harfleri sökülüyor sandım.

Dostum kalemini beğendim yüreğine sağlık anlatımın da hoş ama arkadaşların dediği gibi bazı hatalar var benim en çok takıldığım ise zoom olayı olmuş asla böyle bişey yapma çok ihtiyaç duymadıkça. Bir de bu adam yazmaya başlarken bir fikri yokmuydu ? Yazmaya başladıktan sonra mı fikir sahibi oldu ki ampul sonradan yandı? Yazmaya başladıktan sonra fikir sahibi olduysa daktiloya başka bir kağıt taktırıp yazdırsaydın daha mantıklı olurdu. K-ü-r-t harflerinin sökülme fikri bence güzel olmuş Fulgura nın dediği gibi asla filmini açıklama, eğer sen başarılı bir film çıkarmışsan biz zaten bunu anlarız, ki ben bu filmde anladım ne demek istediğini. Deniz Yusuf Hüseyin ve Mahir bunlar sanırım tam olarak Kürt kimliğine karşılık gelmiyor bunun yerine Kürt halkına öncülük eden aydınları vs koysaydın daha mantıklı olurdu.

Ben genel olarak anlatım dilini beğendim güzel meteforlar kullanmışsın. Ses, zoom, plan sıkıntıları var ama bunların hepsi tecrübeyle aşılır. Senden daha iyi filmler bekliyorum, eline emeğine sağlık...

yazı yazma olayı apayrı bir cehalet.
poster konusuna şöyle bir açıklık getireyim. posterleri filmin sonuna koydum orada şöyle bir anlatım var aslında, değişimin sadece kürt halkı ile değil türk devrimcileri ile birlikte olması gerektiğini anlatmaya çalıştım. en azından ben böyle inanıyorum. zaten bunları gösteren bir çocuk, yani ileri ki nesil, yeni bir fikir gibisinden, ben yine filmi anlatıyorum yalnız 🙂
yeni kağıt koyuyordu aslında, senaryoda öyle yazmıştım. fakat sonradan filmi çok uzattığımızı düşünüp o kısmı kesmiştim.
senaryoyu tam olarak anlatamamışım filmde teknik kısım baya bir kötü anlaşılan. yorumlar için tekrardan çok teşekkür ederim.