Selim, kendi halinde, erotik shop sahibi bir işletmecidir. Yurt dışından sipariş ettiği mallar arasında olan kolilerden biri sevkiyat sırasında denize düşer. Bu koli onu bulan gümrük memurlarını, acemi polisleri, selim ve çevresindeki insanları komik düşürebilecek bir güçtedir. Absürd ve komik olaylar bu koliden çıkan ürün yüzünden kişiden kişiye sıçramaktadır ve sonunda baş kahramanımız selim'in başına bela olur...
[vimeo] http://www.vimeo.com/16685827 [/vimeo] HD
ses kalitesi pek iyi değil ama idare edin.
Film Müzikleri için : http://s1.dosya.tc/files/TCXxWN/BKLFilmM_zikleri.rar.html
Müge Kıraner ve Ozan Akbaba yönetti, kral oyuncular oynadı, sanat ekibinden prodüksiyona kadar çok iyi çalıştı ekip. Tanrıdan dileğim; umarım siz de birgün böyle bir ekiple çalışırsınız 🙂
Canon 7D ile çektik. Kurgu aşaması çok zorladı ama ortaya nihayet bir film çıkarabildik.
Ha başarılı olduk ya da olamadık o ayrı konu fakat güzel bir iş çıkardık.
What the hell are you doing on there!
film çok eğlenceli ve evet star wars emperial march sahnesi pek güzel olmuş.
Teşekkürler 🙂 O sahneyi yedirebilir miyiz diye çok düşündük ama görüyorum ki yedirebilmişi. Sahne için gelen tepkiler iyiydi.
Yok mu arttıran ?
What the hell are you doing on there!
Ben ayrıntılı bir inceleme yazmıştım zaten, onu yayınlayacağım.
Ama önce biraz izlensin, konuşulsun, değerlendirilsin.
Çevremizdeki "önem"leri, önemli görünmeyi başaran önemsizler yüzünden fark edemiyoruz....
https://twitter.com/gorkemoge" onclick="window.open(this.href);return false;
İzlerken bana geçen duyguya göre
Kötü color correction görüntü yönetimini, kötü montaj ve font ise filmi gölgelemiş.
Vimeo'dan da yazdım filmin exportu filmin kalitesini gölgelemiş.
Güzel kaliteli bir film olmuş. Tek eleştirim hikayeye olacak ki belki filmin gidişi belki de ekipmanın ve oyunculuğun yüksek tutulması filmin sonuyla ilgili beklentileri arttırıyor. Daha vurucu bi son bekledim hep izlerken. Bu arada ben sadece müzik yaptığını biliyordum yönetmenliğin ve bilhassa oyunculuğun da iyiymiş.
Tebrik ediyorum tekrar, başarılar.
Ben şöyle bir yorum yapmışım:
Filmde, gayet eğlenceli, zaman zaman kahkaha attıracak derecede komik, ve de kurnazca sahneler vardı.
Fakat sizin tercihiniz olduğunu bilerek, tercihlerinizle ilgili bazı genel sorunlarım oldu.
Öncelikle filmin anlattığı çok hızlı, çok eğlenceli hikayeyle çelişen bir ritm sorunu yaşadığını düşünüyorum belli bir noktadan sonra. Film çok iyi başladı, seks shop sahnesiyle birlikte başlayan bir yavaşlama, bir ağır anlatıma geçti sanki. (Sex shop sahnesinde anlaşılabilir aslında bu, ama "bumerangın" dolaşıma geçtiği andan itibaren biraz yavaş kaldı gibi geldi bana) Sorun belki benim algımla alakalıdır ama yaşanan olayların ritmine bakılırsa, anlatım biraz daha mı hızlı (kesmeler, kamera açıları, kamera hareketleri, sahneler/mekanlar arası geçişler) olmalıydı diye düşünüyorum. Filmle ilgili en temel sıkıntım bu oldu. Film kendini yine izlettiriyor, başta bunu belirtmek gerek, ritm sorunu sadece filmin içeriğine göre yavaş kalmış olmasından kaynaklı. Umarım anlatabilmişimdir.
Filmin sonu bir diğer sorunlu bulduğum yer oldu ki bu daha önce bahsettiğim ritm sorunundan kaynaklı gibi geldi bana. Böyle hızlı bir hikayenin sonu daha "çat çat çat" olayların birbirine çarpışmasıyla bitmeliydi sanki.
Fakat tüm bunların "tercih" olduğunun da bilincindeyim. Böyle anlattıysanız muhakkak bir bildiğiniz vardır. Ben de birkaç defa daha izlemeye çalışarak tercihinizi anlamaya çalışacağım.
Kolay gelsin.
eglenceli bir iş yapmıssınız.
tebrikler.
Kiralık 550d + 2 lens + 2 tripot + 3 yedek batarya sadece 50 lira
Detaylar http://www.filmfabrikasi.com/forum/viewtopic.php?t=8806" onclick="window.open(this.href);return false;
Renkler fazla canlı gelse de görüntü yönetimini çok beğendim.
Akış sıkmadan izlettirdi, espriler yerinde, iyi, belaltına kaçmadan işlenmiş.
Yerli yerinde herşeyi tamam bir kısa olmuş, festivallerden eli boş dönmeyeceği kesin.
*our AC-130 in the air
Görkem : Bekliyorum abi yazını. Zira değindiğin durumlar hakkında benim de söyleyeceklerim olacak.
kaydıraklıyılan : Çalıştığım bilgisayar montaj esnasında beni çok zorladı. Bu yüzden bazen öyle duruma geldi ki sabır taşım, çatlamamak için kendini zor tuttu. Grafiker arayışında bulunduk ama uzaktan yönlendirmelerle olacak iş değildi. Baktık olmuyor artık kendi kendimize karar vermek zorunda kaldık.
techo : Senaryonun finali beni de pek doyurmamıştı. Ama bazen tükeniyorsun ve budur demek zorunda kalıyorsun. Ki buna nasıl bir son yazarız diye sorup, kendimizi ölçebileceğimiz bu filmin tüm aşamasına sekte vurmak istemedim, istemedik..Oyuncular, teknik ekip o kadar uyumlu ve özverili çalıştılar ki, ciddi anlamda söylüyorum bunu, keşke herkes bu filmde çalışan kişilerin oluşturduğu gibi bir ekip bulsa.
KEzzAP : Senaryoda evet burada film yükseliyor, tempo gitgide artıyor sanki dediğiniz yerler baen çekim aşamasında ya da çekim sonrasında oluşan birleşmelerde aynı hissi veremeyebiliyor. Tecrübeyle sabittir derler ya, işte budur kezzap. Nasıl desem.. Bu benim ve yönetmen arkadaşımın ilk eli yüzü düzgün çalışması. Yani teknik anlamda olabildiğine iyi şartlar oluşturmaya çalıştık, oyuncuları araştırdık, senaryo üzerine düşündük ettik ama bunlar bir yere kadar. Bir süre sonra işin ustalık kısımı başlıyor. Kimse yanlış anlamasın lütfen ama eleştirmek kolaydır ve eleştrenler, eleştirilen işi oluşturan kişiler kadar zorluk çekmedikleri için kolay eleştirirler.. Ustalık dönemi de sanırım birsüre sonra bize de uğrayacak. En aından bunu görebileceğimiz günleri yaşamak için çekiyoruz filmlerimizi 🙂 Sonu için birçok alternatif kurgu düşündük. Anlatıcıyı zart diye sokup alaycı ve mizahi tavırla anlatsa falan filan diye. Çünkü beklenmedik anda böyle bir çıkışla yakalayabilseydik final izleyicisini, o zaman belki daha farklıolurdu görüşün. Ama senaryo dahilindeki final nasıl olur'u görmek istedik biraz da. Belki ustalıksızlık yüzünden düşürdük oyunu ve finalin vuruculuğunu ya da sağ gösterip sol vurmayı henüz öğrenemedik. Yavaş yavaş 🙂
Hepa : Festivaller, festivaller.. İlk kez katıldım bir festivaller dizinine. Ama ne yaan söyleyeyim film, gönderdiğimiz 6 festivalin 3'ünden ön elemeleri geçememiş bir halde döndü. Ha belki film kötü bulundu 3'ünde de ama şahsi fikrim, konunun, temanın işlendiği mekanlar, filmin dili gibi görsel ve işitsel öğelerinin festivaller için fazla geldiği yönünde.. Bakalım.
Yorumlarınız için çok çok teşekkürler..
What the hell are you doing on there!
Ozan kardeşim emeklerinizden dolayı sizleri kutluyorum.Daha iyi filmlere imza atmanızı temenni ediyorum.
Başarılarınızın devamını dilerim...
Ben eleştri yapmıyacağım sadece hissiyatımı söyliyeceğim bir sinema izleyicisi olarak.
Eleştri yapmak teknık ınce detayları söyliyecek kadar pişmedim haddimi bilirim..
1-Teaserı izlediğimde çok beğenmiştim ( ama filmi görünce hayal krıklıgı yarattı üzüldüm)
2-Renk tonlarıda ne gibi bir problem var anlayamadım ama ( görüntü krililiği oluşmuş)
3-Beklentiler çok olunca insan üzülüyor..Yanlış anlaşılmasın dumura ugradım..:((
4-bence daha kaliteli işler gelecek eminim sevgileri saygılarımı sunarım ( ekibinizle başarılarınızın devamını dilerim.) herşey çok güzel olacak eminim.( kazanadığınız en güzel şey ise festıvaller falan fılan değil bir emekte harcanılan güzel dostuklarla dahada ileriye gıdebılecek bir bilktelik.( ben bir izleyiciyim daha iyisini bekliyorum kolay gelsin yanlış anlaşılmasın..
DİP NOT : bu yazı senin Canon 7D ile çektik. Kurgu aşaması çok zorladı ama ortaya nihayet bir film çıkarabildik.
Ha başarılı olduk ya da olamadık o ayrı konu fakat güzel bir iş çıkardık.
Güzeşl bir iş çıkardınız hatta çok çok iyi bir iş çıkardınız eksık olan sey su
Nihayetinde bir film çıkarabildik demek üzdü koç gibide olmuş üzüldüm ya8 çok begenmıştım teasrı) benım dusuncem filminize guvenmemissiniz. festıvallerede alınmadıgı için
O zaman teaser başarılı olmuş diyelim 🙂
Bu arada, filmin orijinal halinde bu kötü görüntü kalitesi yok arkadaşlar. İzlediğiniz videoyu nete daha kolay aktarabileyim diye mb boyutunu düşük tuttum. Bu yüzden böyle.
What the hell are you doing on there!
Ben bu filmi daha önce sanırım yine vimeodan izlemiştim ve görüntüsü çok daha iyiyidi şu an ki görüntü windows safemode da video izlerken oluşan halelenmeler gibi. Filmin teknik kalitesi hakkında hiç bir fikir vermiyor aksine filme önyargı oluştururyor Ozan'ım bence bunu kaldırıp MB ı yüksek de olsa düzgün bir kopyayı koyman icab eder.Film bu haliyle izlenemiyor ki.
Direk film ile alakalı uzun uzun konuşmak yerine kendimce ufak bir saptama da bulunucam. Teknik olarak eli yüzü çok düzgün iş çıkartan bu ekipte, ses müzik, post, reji, DOP oturmuş. Ama bu film için en ciddi problem düşük bütçe olmuş. Senaryoyu önceden okuma şansını yakalayan biri olarak söylemek gerekirse, senaryodaki bir çok kısım bütçeye yenik düşülüp parlak bir iki reji hareketiyle kotarılmış. Ama bunlar filme kesinlikle çok zarar vermiş. Filmin en temel unsurunu, atmosferini çok etkilemiş bu durum.
Evlat öyle deme,mizah çok ama çok ciddi bir iştir!
Münir Özkul
çok başarılı .şuan seyrettigim en iyi kısafilmlerden birtanesi.özellikle oyuncular cok iyi emegi gecen herkezin eline saglık.
PORTFOLIO: http://xantia.cgsociety.org/gallery/908278/" onclick="window.open(this.href);return false;
Göze batan en önemli kusur; finale kadar devam eden düzenli ritmin, finalde flashbackli karmaşık kurguyla altüst edilmiş olması.
İzlediğim final bana, bir zamanlar "samanyolu tv"de "sır kapısı" gibi programlardaki ibretlik kısa filmlerin finaline koyulan flashback'li karmaşık final kurgusunu hatırlattı. O filmciklerde kullanılan finalde karmaşık kurgu, ne anlatılmak istenildiğinin seyirci tarafından daha iyi anlaşılması, anlamayan yaşlı izleyicilerin hikaye hakkındaki bilgilerinin pekişmesi içindi.
Lakin sizin filmde ibretlik pek bir olay yok. Sanırım finalin bu şekilde verilme sebebi, kaos teorisine gönderme yapıldığının daha anlaşılabilir olması içindi.
Önelemelerden geçemediği festivallerden, büyük ihtimalle bu kurgusu zayıf final yüzünden elenmiştir.