Hehe ben sakinim ya. Bu işe başladığımdan beri hep aynı tarzda yorumlar alıyorum zaten. Aç bak tüm filmlerimin başlıklarında aynı muhabbetler var. Hazır burda konu filmden sapmışken rahat rahat konuşayım dedim. 🙂

Zaten dikkat ederseniz çok güzel film çektik, çok komik oldu falan gibi iddialarım yok baştan beri. O konulardaki eleştiriler herkesin şahsi fikridir, saygı duyarım. Ama sürekli "o niye yok, bu niye yok" konuşuluyor. Yok hacı yok yani param yok, imkanım yok, adam yok. 🙂 Zorluyoruz şartları bu kadar oluyor. De ki bana elindeki imkanları yanlış kullanmışsın, doğrusu şöyle olurdu. Ellerinden öperim. Olmayan imkanlar üzerinden yapılan yorumlardan sıkıldım sadece. Bunlar eleştiri mi yani? E-bay'de bilmemne ucuzmuş falan. Ben bilmiyordum zaten ilk kez duydum e-bay'i. Işık da bilmiyorum, mikrofon da, ses kayıt cihazı da. Bunlarla ilgili hiç fikrim yok benim. Tomarla da param var ama bilmediğim için almıyorum bunları. Gerçekten böyle düşünülebiliyor mu ya? Kemal abi, bari sen yapma gözünü seveyim. Kaç yıldır şu forumdayız. Yabancı kısalarda nasıl ekipler var, nasıl ekipmanlar var...

Şu filmfabrikası forumunda "Bunu neden böyle yaptınız?" diye sormadan yapılan eleştiriler o kadar beyhude ki. "Yaptım ama bir sor bakalım neden yaptım?" 🙂 Youtube'da yazılan yorumlara cevap vermiyorum mesela. Ama bu forumu önemsiyorum ben. Burdaki insanları umursuyorum. Daha doğrusu umursamak istiyorum. Kimseye derdimi anlatamıyorum galiba. 🙂

Açıkçası, filmin Canon 550d ve videomic ile çekildiğini duyunca çok şaşırmıştım. Aynı ekipmandan bende de var, (2 led ışık ve tamron yok sadece, 50 mm lens de var). Beni çok motive etti bu durum ve Ayberk Olgay'a yazdım Facebook üzerinden. Ama komik bulduğum daha sonrası...

"Bağımsız, düşük bütçe film yapımı" mottosuna sahip bir forumda, "Abi o ekipmanları nasıl bu kadar etkili kullandın ya? Sesi nasıl aldın mesela? Kötü de olsa deneyimlerini paylaşsana... Peki ışık, ışığı nasıl kullandın?" gibi sorulara boğmamız gerekirken bu adamı, "Falanca ekipmanı neden satın almadın, filanca ekipmanı edinecektin arkadaşım, seyirci bunu takmaz." gibi anlamsız muhabbetlere giriyoruz. Mekanla ilgili ya da diğer konulara dair eleştirilerden bahsetmiyorum, ben doğrudan ekipmandan ve çıkan işten bahsediyorum. Ayberk Olgay da, eleştirenler de kendini yetiştirmiş insanlar, bu çok açık. Fakat neden enerjimizi birbirimize saldırarak harcıyoruz ki? Ayberk Olgay'ın kendini savunmak için yazdığı deneyimleriyle ilgili o upuzun yazıdan üç tane daha olsa, burada bilgi sahibi olmayan kaç tane insana yol açılır, kim bilir?

Teşekkür ederim fakat bir yanlışı düzelteyim. Ben kendimi savunmuyorum, tavrını yanlış bulduğum insanlara saldırıyorum. 🙂

Valla Ayberk kardeş ne diyeyim ;
-Kamusal Mizah ekibinin yazıp oynadığı ve benim yönetmenliğini yaptığım Azrail Parmak Arası Giyer isimli filmin çekimleri sürüyor. -
deyince (çok kurumsal gibi gözüken oturmuş logolar falan da görünce filmin başında) ve Vimeoda Plus üyeliğini de görünce (ki bu işi yapmama rağmen Plus üyeliği iş gelmedikçe alamıyorum) bu kadar yolsuz olduğun aklıma gelmemişti.. Kusura bakma..
Öte yandan yönetmenlik biraz da ne yalan söyleyeyim! insan ilişkilerinde-sosyallikte aktif olmayı gerektirir işin başında (daha sonra snob takılırsın).. Yani çekim yaptığınız restoranı birileri size ücretsiz verdi, herhalde kiralamadınız.. İçtiğiniz rakı olamaz, şak diye düşer bayılırım.. Kırtasiyeden 75 kuruşa belki bir aydinger alabilirsin, ışığını yumuşatabilirsin.. Büyükşehirlerde metre kareye 3 kuaför düşerken belki tanıdığın bir kuaför makyaj konusunda yardımcı olabilir.. Bir ekipsiniz yazdığın kadarıyla.. Kumaş bulundu, kostümü birileri dikti.. Sence tüm bu teklifler yanlış bir tavır mı? Saldırılması gereken bir durum mu? Düşük bütçeli ekipman konusunda benim kadar katkısı olan kaç adam var forumda(forumlarda)?? @ fayrap.. Forumu iyice incele ama 6 ay falan incele sonra ekipmanla ilgili eleştirilerime birşeyler yaz... Ben forumlarda üyelere çekilişle ücretsiz slider,kitap,çanta vs. göndermiş bir abinizim (hızlı okuyunca hastalık adı gibi oluyor) 🙂 Ayberk aga sen yine de bu söylediklerimi dikkate al derim.. Hadin derse gidecem yetti gayrı, malum İstanbul trafiği..
Selam, Sevgi, Oya, Neşe, Kaya..

İlk olarak profesyonel mecralar dışında kaç kişi var ki mizahla ilgilenen sırf bu yüzden bile ellerinize sağlık. Tamam, girişi yaptım eleştirebiliyorum di mi şimdi?

Kalabalık bir grup başladık sonunu tek görebildim. Film ile alakalı ilk olarak senaryosu hakkında konuşalım. Kesinlikle kötü degil hatta iyi ama bu sürede çalışması mümkün olmayan espriler var. Bir uzun metraj ya da dizide çalışabilecek burada çalışmayan espriler, bütünlüğe zarar vermiş. (bkz. sana replik yazılmadı mı?) Senaryo bu gaz kesmelerinin dışında bir internet videosu için de komedi kısa filmi için de iyi.

Oyunculardan biri çok iyi 🙂 Adını bilmiyorum çok özür -yüzme bilmeyen. O arkadaşla bir tanışsak? Sette bir ağırlasak iki lafın belini kırsak? En azından forumdaki nickini söyleyin özelden yürüyeyim.

Gelelim rejiye; Bu filmi çekmeye talip olmak için ya hakket acaip fikirlerin olması lazım ya da 4-5 bira yeterli. Kızmaca yok seninki ikincisi olmuş. Reji olanaksızlıkların arkasına sığınmamalı aksine çekim mantığını ona evirmeli. Rodrigez o filmi o paraya çekebildiği için Rodrigez ya. "Parayı dökelim alalım tüm ekipmanları" kısmında bağımsız düşük bütçe kısa film mantığına uyan bir şey yok ki. Kezzap'in videolarında anlattığı ışıklandırma ne kadar pahalı olabilir?
Elimde bu kamera vardı söylemi de talihsiz. Hiç kameram olmadı ama birilerinin kamerasını istemekten çekinmedim hala da isterim ne olacak? Bilgisayarın mikrofonunu kullandım nerdeyse tüm işlerimde. Ses sorun olacak diye hiç genel plan çekmeden film bitirdiğimi biliyorum. Kıyas değil bu sadece mantıksız eleştirmediğime nedense ikna etmeye çalışıyorum (yazar burada yönetmenin bazı eleştirilere haksız çıkışlarına ve haddi aşan ifadelerine içerlemiş) Çekim mantığını ve filmin dilini kurarken eldeki imkanlara göre kursaydınız hiç bir şey olmasa ses anlaşılırmış, haliyle de senaryo anlaşılırmış. Bu filmin text üzerinde daha komik olduğundan eminim. (Bu son cümleyi yazmayaydım iyiydi) Rejisi ve bazı oyunculuklar dışında eğlenceli bir iş olmuş. Elinize sağlık.

Selçuk gayet akılcı ve haklı eleştirilerde bulunmuşsun. Zaten benim tepkim senin gibi yorum yapan insanlara değil. Sen bu yaklaşımla istersen yerden yere vur filmi. Tekrar edeyim, ben demiyorum ki çok iyi yönettim, her şeyi çok iyi yaptım, film çok süper oldu... Ben sadece diyorum ki: "Ben ne yaptığımı biliyorum." Bu derdimi sen anlayabilirsin sanırım. 🙂 İyi ya da kötü ne yaptığımı biliyorum. Yani ışıkların yeterince iyi olmadığını, seslerin berbat olduğunu, senaryoda birçok şeyin aslında yeterli düzeyde çalışmadığını, esprilerin iyi satılamadığını, çoğu oyunculuğun çok kötü olduğunu ve bunun gibi. 🙂 Emin ol hepsinin farkındayım ve ismini hatırlamadığın arkadaş yani Özgür'e sorarsan benim bunları yüz bin defa söylediğimi, en baştan beri farkında olduğumu da öğrenebilirsin.

Ha diyeceksin ki o zaman neden böyle yaptın arkadaş? Neden daha iyi çözümler üretmedin, neden elindeki imkanlara uygun bir şey çekmedin? Asıl derdin bu değil mi? 🙂 Çünkü amacımız o değildi sevgili Selçuk. Bunu bir fırsatta sana yüzyüze anlatırım, eminim ki "hmmm annadimmmm" dersin, netekim zeki ve iyi niyetli bir adamsın. Fakat bu forumda algı kapasitesi düşük ve niyeti bozuk şahıslar var. Benim derdim onlarla. Kemal abi sakın üzerine alınma. Senin yorumların o şahısları destekler gibi oldu, yoksa senin bahsettiğin durumları da biliyorum. Senin iyi niyetinin de bilincindeyim. Ama isterdim ki "Ayberkçim neden böyle oldu?" ile başlayan bir eleştiri yaz. Orda gördüğün 2-3 detaya aldanıp aramıza mesafe koyma. Şurda zaten yıllardır forumda olan kaç kişiyiz ki? Benim "bari sen yapma Kemal abi" dediğim konu bu. Bana özel mesaj atsaydın, Ayberk bu sorunları niye halletmedin? Şöyle yapabilirdin, nedir buna engel olan? diye sorsaydın zaten ben sana teşekkür eder, gerekli bilgileri senden alırdım.

Benim çıkışlarım hep yanlış anlaşılır. Kendimi savunuyorum zannedilir. Buna zaten 5 yıl mı oldu ne oldu, hep yaşadığım için alışkınım. Biraz daha dikkatli okunursa derdimin ne olduğu daha iyi anlaşılır diye düşünüyorum. Yazdıklarıma üstünkörü bakılınca çok farklı yere çekilmeye müsait oluyor.

Madem bu kadar uzadı bu konu, Selçuk bile yanlış anlayabildi, o zaman gerek duymadığım şu açıklamayı yapayım forum ailesin için. Biz bu filmi Özgür ile birlikte çalışmaya alışmak için çektik. Yönetmen olarak benim adım geçse de proje sahibi olarak gizli yönetmen Özgür'dür. Ki aslında kendisi bu konuda da yetenekli fakat henüz tecrübesiz bir arkadaş. Ben Özgür'le birlikte çok daha "olmuş" projeler yapmak için bir basamak olarak görüyordum.

Çıkış noktamızda 2 adet hedefimiz mevcuttu: 1- Videonun bobiler.org tarzı kitle tarafından beğenilmesi, 2- Birbirimizi tanımak ve başka projeler yapıp yapamayacağımıza kanaat getirmek

Sonuç: 1- Bobiler.org'da epey yüksek bir beğenilmeye ulaştık 2- Birlikte çok daha iyi işler çıkartacağımıza kanaat getirdik ve yeni projeler üzerine çalışmaya başladık

Eğer bu proje başta planladığımız üzere 1 haftada çekilip 1 haftada montajlansaydı biz zaten şu an herhalde en az 2-3 şey daha çekmiştik. Fakat 2 haftalık plan 5 aya yayılınca ve ben bu süreçte iş güç yapacak vakit bulamayıp maddi zorluğa düşünce acilen İstanbul'a çalışmaya geldim. 2 aydır burda gündüzleri çalışıp geceleri eve koşup kurgu yaparak vaktimi geçirdim. Yeter ki şu iş artık bitsin kurtulalım, önümüzdeki projelere bakalım diye.

Ortaya çıkan işe istediğiniz kadar olumsuz eleştiri yapın, ben seviniyorum bunlara. Hep söylerim, olumlu eleştiriden bir şey kazanmazsın, olumsuz eleştiriler seni geliştirmeye zorlar diye. Ama çıkıp bana "Inception'a laf ettin, kendi çekimlere bak" "Sen bu kafayla nasıl eğitmenlik yapıyorsun" tarzı çıkışlar yapılırsa, hele ki bu Film Fabrikası gibi değer verdiğim tek mecrada yapılırsa, ben ya o kişiyi susturmak zorundayım (çünkü yönetime ısrarlarıma rağmen istediğim gibi bir ortam yaratılmasına yönelik bir girişim yapılmadı hala) ya da bu kadar yıldır değer verdiğim bu platforma bir daha dönmemek üzere burdan ayrılmak durumundayım. Çünkü ben aile gibi gördüğüm bir yerde bu saygısızlıkların yapılmasını kaldıramıyorum.

Özgür, Kerem, Görkem gibi forumun yöneticilerinin de bulunduğu son toplantıda bu sıkıntılarımı uzun uzun anlattım zaten. Onlar beni daha iyi anlıyordur diye umuyorum. Saygılarımla.

Benim eleştirim şu. Ben tek kişiydim kamera arkasında deyince, tek başıma bu kadar başarabildim diye düşünüyorsan yanılıyorsun. Tek başına olman zaten benim için başarısızlık. Fİlm yöneten adam, doğru adamı bulacak arkadaş, ben anlamam gerisini. Işıkçısını, sesçisini, doğru düzgün oyuncusunu bulacak öyle çekecek. Biz hiç parayla yapmadık bu kısa film işlerini.

Şimdi cevap verdiğin Selçuk mesela. Bundan hemen hemen 10 sene önce çağırdı beni sete. Gittim. Ben Kerem. Ben Selçuk, al abi kulaklığı dedi, verdi taktım kulağıma. O günden sonra sanmıyorum ki ses problemi olsun bir filminde. Basit yani çözüm. İlla gidip 100 dolara boom pole, 300 dolara mikrofon bilmem ne, ebay mibey değil. Benim eleştirim bu.

Iyi de Kerem ben zaten ses için kusura bakmayın dedim. Adam bulamadık işte ses için. Aradık bulamadık. O zaman hiç çekmeyelim desek daha mı iyi bizim için? Amacımız mükemmel film çekmek olsa tamam doğru şartları bekleyelim. Fakat az önce neden çektiğimizi anlattım.

Bulacaksın aga ben anlamam 😀

Doğru düzgün olsun diye beklemek değil benim kastım. Doğru düzgün işi çıkartacak ekibi kurmak. O ekip kurulmadan işe başladın mı ortaya çıkan iş anca hevesli işi oluyor. Çünkü filmin teknik kısmını ortalama şartlarla tamamlayamayınca içerik de olumsuz etkileniyor. Sen filminin kusurlarını biliyorsun ve bunları nasıl düzeltebileceğini de biliyorsun mesela ama bir sonraki filminde de bu kusurlar varsa eğer o zaman sıkıntı var. Ben teknik işlerin adamıyım, içeriğe bakmam için teknik olarak izlenebilir bir iş olması lazım. Onun haricinde film diyemem, olmuş diyemem, önce teknik yeterlilik sonra diğerleri. Selçuk'un söyledikleri daha önemli, tek başına bile yapsan tek başına yapılabilecek filmi çekmen lazım. 10 kişiyle yapılabilecek işi tek başına yapmaya kalkınca üstüne düşer. Anlatabildim mi bilmiyorum.

Benim hiç tarzım değil ama yerden yere vurmanın da anlamı yok. Forumun en üretken ismi Ayberk, görsel teknik açısından belli seviyenin üstünde işler yapıyor. Mizah olarak, vizyona girmiş Patlak Sokaklar'dan pek farkı yok bence. Eli yüzü düzgün olmuş. Sesi de ilerde çözerler. (Sesleri güzel güzel kaydedin, efendi gibi Sickman'e götürün 🙂 Isınma filmi demişler buna. Aldık kabul ettik. Niye o kadar tartışıldı anlamadım.

Tebrikler.

.

absürt mizah ince, bol bir iptir. üzerinde yürümek tehlikelidir. yeterli deneyim ve kalite yoksa aşağı düşmek kaçınılmaz olur. elde iyi bir metin olsa bile doğru aktarılmadığı vakit kral olabilecek potansiyeldeki bir film bile rezil olabilir.

her ne kadar asrın klişesi olsa da ortada bir emek var, saygı duymak lazım. tabi ki daha iyisi olabilirdi, o ayrı. bence bu proje arkadaşlar arasında eğlenilmek için çekilip, sadece kendi arkadaş grubunu güldürebilen bir komik vidyodan öteye gidememiş fakat izleyeni, beğeneni, güleni varsa demek ki bize hitap etmiyor deyip geçmek lazım. en kuytu köşedeki eksikleri bir bir bulup, oralardan sataşmak da yersiz.

fakat kişisel fikrimi sorarsan ayberk kardeş, sen bu tarz çöpsepşın şeyler yapmaya devam et. ben buna filminden daha çok gülmüştüm mesela.

Exx bazı mesajlarında Ayberk'in Inception'u acımasızca eleştirip bu filminde birçok hataya düştüğünü belirtiyor demek ki Ayberk'i ve dolayısıyla işlerini takip ediyor.

Herkes herkesi eleştirmekte özgürdür diye düşünüyorum ama üslup da önemli eleştirirken. Exx belki yazdıklarında noktasına virgülüne kadar haklı ama o kadar sert bir üslupla girdi ki konuya sanki Ayberk zamanında inception'u eleştirmişti dur bende şimdi onu bi gömeyim tarzı bi algı oluştu.

Sonuçta herkes yaptığı işin sıfır hatayla bitmesini ister. Mesela Ayberk'in bir sonraki filminde sesin kusursuz olması gerekiyor çünkü ses konusunda kendisi de bizlerle hem fikir. Ama bu Ayberk'in ilk işi olmadığı gibi son işi de olmayacak ve bundan sonraki işlerinde bu başlıktaki bir çok eleştiriyi göz önünde bulunduracak diye düşünüyorum.

Fragmanın yarısında çıktım panpa

Şaka lan güzel olmuş ellerine sağlık. Keşke imkanım olsaydı da gelseydim İzmir'e. Az çok biliyorum filmin nasıl sıkıntılarla çekildiğini sonuç bence çok iyi.
Ses falan felaket ama görüntüleri beğendim ben. Zaten parça parça izlemiştim. Birarada daha iyi olmuş. Yapacağım eleştirilerin çoğu yapılmış zaten tekrarlamaya gerek yok.
Görüntü yönetimi kesinlikle inceptiondan iyi hatta 2 inception gücünde olmuş.