Annesi kör kalmış birinin kendiyle mücadelesi. Ya tekrar kötü olacak ya da namuslu olarak hayatına devam edecek.
Hazırda kendi yazdığım bir kısa film senaryom vardı. Bir anda kafamda ampül yandı bu senaryo film olmaz ancak tek kişilik oyun olur neden tirad şeklinde çekmiyorsun dedim. Duvara ayna monte ettim ışıkları söndürdüm seyyar sarı lambayıda aynanın yanına astım biraz prova aldım ve sonra çektim. Tirad tadında olduğu için tek plan çekildi.
lens 14-42
kamera lumix gf3
slik mini tripod
sony ses kayıt cihazı
Tirad deyince büyük mimikler ve jestler geliyor milletin aklına. O çocuk oyunlarında olur. Belirgin mimik ve jest olur ama yırtık ifadeler olmaz bu tiradda. Çok acımasız eleştirmişsin inan ki bu oyun böyle oynanır daha iyisi vardır ama böyle oynanır. Işık ve gölgelendirmeden anladığın birazda yalnız birisi bu adam. Yalnızlığı veremediysem...
Kendi kendine " babamı hiç tanımadım. bizi terk etmiş annem büyütmüş beni...." cümlesi ancak böyle ifade edilir. 28 yaşında bir adam ve babam gitti derken vay .mına gitti babam derken ağlamaz en fazla sesiyle oynar o da orada mevcut.
Ama Kral Lear'daki gibi elimi alnıma koyup "...Yoo sakın ihtiyaçtan söz etmeyin bana en sefil dilencinin bile fazlası bulunur çıkınından "... diyemezdim ya.
Dediğim gibi daha iyi oynanabilirdi. Ama böylede oynanır. İnsanlara galiba tiradını beğendirmek istiyorsan ya ağlayacaksın ya da ağlatacaksın bende doğru bunu yapamadım.
Son olarak sesini aç ve tekrar izle belki o zaman daha fazla keyif alırsın.
fena değil fakat tiyatroda yemez. artikülasyon probleminiz var. dudak tembelliği dediğimiz ve yuvarlamalara sebep olan durum da söz konusu. fakat bir sahnede olmadığınız ve teatral bir sunum yapmadığınız için fena değil.
Tiyatroda zaten böyle oynanmaz ki kamera önü bu.
dudak tembelliğinin nedeni kullandığım ilaçlar yan etkisi beyindeki bazı noktaların pasifleşmesine neden oluyor. O belgeler tembel kaldığında dudaklar tembel kalıyor. Ama genede A O X dudak antremanını yapmam lazım gibi geliyor.
ne bileyim, duygu geçmedi bana, sıradan seyirci yorumu benimkisi.
not: belki bu kez geçer diye bi daha izledim yok gene geçmedi ama haklısın ilk yorumum çok acımasızca olmuş, rol yapmışsın tiradı söylerken...ama bana gene yaşamamışsın gibi geliyor ya, sadece rol yapmışsın...
Tiyatroda zaten böyle oynanmaz ki kamera önü bu.
dudak tembelliğinin nedeni kullandığım ilaçlar yan etkisi beyindeki bazı noktaların pasifleşmesine neden oluyor. O belgeler tembel kaldığında dudaklar tembel kalıyor. Ama genede A O X dudak antremanını yapmam lazım gibi geliyor.
evet fakat kamera önünde de böyle oynanmaz. sizinkisi sahneyle kamera arasında kalmış. kamera önünde tirad atacaksanız meşhur masumiyet tiradı var haluk bilginerin. mizanseninizden edward norton'ın 25. hours filmindeki tiradına benzer bir şey yapmak istediğinizi anlıyorum. ancak oradaki amaç, alt metin daha farklıydı. uygulanan mizansen ve kurgu altmetinle tutarlıydı. siz bir tiradım var bunu nasıl oynasam diye düşünürken ayna karşısında oynayayım demişsiniz bana kalırsa ancak bu kamera önünün gereğini karşılamıyor kamera önü için teatral, tiyatro için amatör kalıyor. ilaçların kas denetimini pasifize ettiğini biliyorum. antidepresanlar da yapıyor aynı şeyi fakat görüntüye eleştiri getiriyoruz. yine de dediğim gibi fena değildi. vurgu ve tonlama gelişigüzel ya da içgüdüsel olsa da duygu doğru. ve inter'in dediği gibi tüm bu söylediklerimden dolayı rol yapmış gibi görünüyor karakter. kimseyi kırmamak için yine yineleyeyim fena değildi. kolay kırılıyor herkes, sanat eğitiminde neler neler söyleniyor bilseniz keşke.
ek olarak dudak tembelliği için kalemle çalışabilirsiniz.
artikülasyonda sorun var. Arka arkaya gelen kelimeleri anlamaya çalışırken izleyici yoruluyor, yorulmamalı.
tek plan olsun, masumiyetteki gibi olsun, içine alsın derken çıktı çalışma.
dedikleriniz doğru ne diyeyim en azından aynaya bakarak oynanmaz bu tirad. Sorun hikayenin geçmişinin olmayışı aslında.