Çok güzel sade bir anlatım teşekkür ettim 🙂 l birde mac pc lerde sınıflar nasıl oluyor mesela pc lerde p4 3.0 gibi daha düşük ve üstün yeni çıkan çift işlemci diyoruz mac larde böyle sınıflar nasıl oluyor yani mac ve imac mı yoksa mac 5000 mi gibi
- diger bir noktada after efect gibi 3dmax gibi programlara nasıl bir mac lazım özellik olarak (hangi özellik önemli )
- üçüncü konuda ikinci el fiyatlar konusu fiyatlardan hiç haberimiz yok gibi 🙂
mesajınızı ilgi ile bekliyroum
Mac'ler içindeki teknik bilgiye bakılmazsızın aynı özellikteki bir pc'den daha verimli çalışmakta.
Şöyle açıklayim, 8-10 senelik bir G4 var ofiste, matbaa işlerini şuanki ortalama bir bilgisayar kadar iyi yapmakta.
Ayrıca G5 işlemcili 1.8ghz tek çekirdek G5'de bulunmakta.Rahatlıkla zor işlemleri gerçekleştirmekte.
Şuanda 2GHZ veya üst bir model alıcak olursan oldukça kulanışlı olacaktır.
Üstüne ilave eklentiler yani hdd, ekran kartı gibi..
Ekran kartı kurtaracaktır seni epey bir süre olmadı upgrade edebiliyorsun.Bir kaç opsiyon var.Hdd'de sıkıntın olursa, external hdd almanı tavsiye ederim.
2.el piyasasıda fena değil.
gittigidiyor.com, sahibinden.com gibi sitelerde satımı mevcut ayrıca showroomlarda satmakta.
http://www.intoko.com.tr/index.php?url=http%3A//www.intoko.com.tr/markt/20/22/
Bulduğum birkaç ilan, ama tavsiye Macline dergisini takip etmen.
Bir bilgisayarınızın olmasını istiyorsunuz, ancak Mac mi PC mi, sıfır mı ikinci el mi, yeni teknoloji ya da daha eski teknoloji mi alacağınıza bir türlü karar veremiyorsunuz. Belki de piyasada dönen fiyatlar gözünüzü korkutuyor. O halde bu dosyayı okumadan kararınızı vermeyin.
Doksanlı yıllardan itibaren bilgisayarların ağırlığının günlük hayatımızda iyice hissedildiği farklı bir dönem yaşıyoruz. Bu değişim o kadar hızlı ve güçlü bir şekilde yaşanıyor ki dünyanın en büyük zenginleri de bu sektörden çıkıyor.
Son onbeş yıl içerisinde ne kadar fazla bilgisayar üretildi bilmiyorum ama her gün, her ay yeni modellerin piyasaya sunulduğunu düşünürseniz inanılmaz bir devinim söz konusu olduğunu tahmin edebilirsiniz. Bilgisayarlar da tıpkı arabalar gibi ikinci el olmuş, biraz eskimiş halleriyle de kullanıcı tarafından ilgi görüyorlar. Bunda en önemli etken elbette fiyat.
İkinci el ürün satın almanın en önemli nedeni çoğu zaman birinci ele göre daha ucuz olmasıdır. Her ne kadar biraz daha ucuz olsalar da satın aldığınız cihaz elektroniktir ve bu yüzden cebinizden ciddi denebilecek bir miktar para çıkar.
İşte bu noktada, yani satın alma aşamasında, dikkat etmeniz gereken bazı püf noktaları var. Bunlar ilk etapta gözden kaçan detaylar gibi görünse de daha sonradan sizi üzebilir hatta aldığınız makineden hiç yararlanmamanıza bile neden olabilir.
Biz de dosyamızda ikinci el gibi çok dikkat edilmesi gereken bir konuda önerilerimizi bir araya getirdik ve “Bilkom Destek” sorumlusu Bedahet Tosun ile birlikte sizlere sunmaya karar verdik.
Dikkat Edilmesi Gerekenler
Öncelikle belirtmeliyiz ki ikinci el bir bilgisayar almak birinci el satın almaktan biraz daha zor. Çünkü adı üstünde daha önce kullanılmış bir ürünü satın alıyorsunuz ve birinci kullanıcının makine üzerinde hasar yapması ve bunu saklayabilmesi olası. Bu noktada 2. el satın almadan önce dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar var. Garanti verilip verilmediği, fiyatının doğru olup olmadığı, teknik açıdan yeterliliği gibi...
Garanti Süresi
Birinci el Mac satın aldığınız zaman firmanın garantisi içerisinde ve her türlü teknik destek veriliyor. Oysa ikinci el ürünlerde genel olarak garanti süresi söz konusu olmuyor. Yasal açıdan da bu pek mümkün değil. Ancak Apple ürünlerinde piyasadaki uygulamaların tersine bir durum var. Bayiler çoğu zaman ikinci el satılan ürünün durumuna bağlı olarak üç aydan bir yıla kadar bir süre için garanti verebiliyor. Ancak bu noktada Bilkom Destek Sorumlusu Bedahet Tosun uyarıyor ve mutlaka yazılı bir taahhüd alınması gerektiğinin altını çiziyor.
Bir Bilen’e İhtiyaç Var
İkinci el ürünleri satın alırken yanınızda bir bilenin olması da oldukça önem taşıyor. Belki bir arkadaşınız, belki Mac’lerden iyi anlayan bir akrabanız bu işi görebilir. Çünkü birinci el bir üründe garanti verildiğinden dolayı hataları gizlemek pek mümkün değildir. Oysa ikinci el bir cihaz satın alıyorsanız olası hataları tahmin edemeyebilir, çok sürpriz sonuçlarla karşılaşabilirsiniz. Bedahet Tosun bu durumu araba satın almaya benzetiyor: “Nasıl ki ikinci el bir araba satın alacağınız zaman yanınızda uzman bulundurmanız gerekir, bunda da durum aynı. Bir danışman sizi rahatlatacaktır. Öte yandan Bilkom’un yetkili bayileri oldukça güvenilir firmalardır, çünkü kullanıcı kadar Bilkom’a karşı sorumludur.”
Doğru Fiyatı Bulun
İkinci el Mac satın alırken dikkat edilmesi gereken bir başka konu da fiyatlar. Piyasada ikinci el bir ürün çok farklı fiyatlarla satılabilir. Tamamen satıcının insiyatifinde arz talebe göre belirlenir. Dolayısıyla ikinci el ürün alırken piyasayı yoklamak birinci ele göre daha önemli. Bedahet Tosun bu konuda şunları söylüyor: “Birinci el cihaz için Bilkom’un bayilere verdiği marj çok sınırlı ve bu yüzden fiyatta çok fazla bir oynama yapmaları mümkün değil. Ancak hizmet satıyorlarsa fiyatta bir fark oluşabilir.”
Öte yandan Bilkom’un kullanıcılara yönelik bir hizmeti daha var ki bu da ikinci el satın almaya yönelenlere ciddi kolaylık sağlıyor. Bilkom 1997 yılından bu yana tüm ürünlerin kaydını tutuyor. Bu kayıtlar sayesinde ürünün seri numarasını vererek ne zaman satıldığı, servise girip girmediği ve neresinde arıza olduğu gibi bilgilere ulaşmak mümkün.
Avantajlar, Dezavantajlar...
Hemen herkesin bildiği üzere Macintosh’lar oldukça güçlü bir yapı üzerine kuruluyor ve PC’lerden farklı olarak tek bir elde yapılıyor. Bu nedenle ikinci el piyasası PC’lerden farklı yapıya sahip. Bu farklılıklardan birisi Apple’lar birebir iş makinesi gibi kullanıldığı için hem yazılım hem de donanım tarafında geriye doğru destek vermesi. Örneğin ilk masaüstü modellerden biri olan bej PowerMac G3’ü QuarkXPress, Photoshop, FreeHand gibi programlarla kullanma şansına sahipsiniz. Öte yandan, Power Mac G5 eylül ayında kullanıcılara sunulacak. Dünyanın en hızlı bilgisayarı konumundaki Power Mac G5’in en önemli özelliği, dünyada 64 bit işlemciye sahip tek bilgisayar olması. Her ne kadar G5 “dünyada en hızlı” durumundaysa da “tek” olması bazı sorunları da beraberinde getireceği düşünülüyordu. Çünkü yazılımlar 32 bit işlemciye göre tasarlanmış ve uyum sorunu çıkması muhtemel olarak düşünülüyordu. Öyle ki yıl sonunda piyasaya çıkması beklenen Mac OS X 10.3 (Panther) dahi 32 bit işlemciye uyumlu olarak üretilmişti. Ancak Apple bu sorunu çözdü ve G5’in geriye dönük desteğini sağladı. Bunun en başlıca nedeni donanımda en az altı ay ileri teknoloji hedeflenerek üretim yapılıyor. Bu da kullanıcıya rahatlık sağlıyor. Dolayısıyla Mac’ler bu yönüyle ikinci el ürün alırken en şanslı bilgisayarların başında geliyor.
Politika Değişikliği Fiyatı Etkiledi
İkinci el Mac almanın avantajından bahsettikten sonra biraz da madalyonun öbür yüzüne değinmekte yarar var. Apple makineler hem oturmuş sistemleri olduğu için hem de marka haline geldikleri için “no name” (marka olmayan) bilgisayarlara göre daha pahalıdır. Ancak bu yılın başından beri Apple fiyat stratejisinde daha önceki yıllarda görülmemiş bir atılım gerçekleştirdi. Geçen yıl Kasım ayında Steve Jobs Expo’nun açılış konuşmasında bunun sinyallerini vermiş ve demişti ki “Apple artık donanım firması olmaktan çıkacak, yazılım şirketi halini alıacak.” Son dönemdeki uygulamalara dikkat ederseniz böyle bir değişim söz konusu. Apple yazılımdan para kazanmaya başlayınca paralel olarak donanım fiyatlarında da inanılmaz bir düşüş yaşanıyor. Örneğin Apple’ın yeni gözdesi Power Mac G5’in giriş seviyesindeki modeli 1600, en son modeli de 2000 dolar gibi düşük bir fiyata piyasaya sürüldü. Öyle ki G4’ten çok daha yüksek bir performans sergilemesine rağmen G5’ler neredeyse aynı fiyatlara satışa sunulacak. Dolayısıyla bu farklılaşma ikinci el ürünlerin satın alınmasını da anlamsız hale getirebiliyor. Çünkü ikinci el makinenin esas tercih edilme nedeni genel olarak fiyattan kaynaklanıyor. Sonuçta Apple donanım tarafında fiyatları bu derece düşürmeye devam ederse ikinci el ürünlere talep azalabilir. Öte yandan ters etki de düşünülebilir. Birinci el Mac’lerin fiyatında azalma ikinci el ürünlerin fiyatının düşmesini sağlayabilir ki bu da kullanıcı açısından sevindirici bir haber.
Birinci Ele Kart Kolaylığı
Genel olarak ikinci el bilgisayar almaya niyetlendiğiniz zaman nakit paranızın olması gerekir. Oysa birinci el bir makine satın almak istediğinizde kredi kartıyla alışveriş yapabilir ya da bayilerin özel kampanyalarından yararlanabilirsiniz. İkinci elde bu tür olanak pek yok ancak iyi pazarlık yapabilen bir kişiliğe sahipseniz de istediğiniz ürünü çok ucuza satın alabilirsiniz. Çünkü ikinci el ürünler daha fazla pazarlığa açıktır.
Mac’ler Şahin, Doğan Gibi Çalışıyor
“Bilkom Desetek sorumlusu Bedahet Tosun sorularımıza bilgilendirici yanıtlar verdi.”
MacLine: Bilkom olarak ikinci el ürün satışı yapıyor musunuz?
Bedahet Tosun: Bilkom hiçbir şekilde doğrudan satış yapmıyor. Bu yüzden 2. el satışı da yapmıyoruz. Ancak Bilkom’da zaman zaman ikinci el ürünler oluşuyor. Demo merkezlerinde veya çeşitli fuar ve etkinliklerde kullanılan bilgisayarlar bir süre sonra bayiler kanalıyla ikinci el olarak satılıyor. Bir de sayısı çok az olmakla birlikte satıldıktan hemen sonra çeşitli iade alınan makineler var. Elbette Bilkom kaynaklı ikinci el makineler çok temiz oluyor ve çoğu zaman tam garanti ile veriliyor. Bu yüzden fiyat olarak piyasadaki herhangi bir ikinci el üründen daha pahalıya satılıyor.
MacLine: Apple bayileri de zaman zaman ikinci el ürünlere garanti veriyor. Bilkom’da bu garanti süresinden sorumlu mu?
Tosun: Hayır, Bilkom’un herhangi bir sorumluluğu bulunmuyor. Bu tamamen satış firmasının kendi insiyatifinide sunduğu bir hizmet. Bu tür sözlerde dikkat edilmesi gereken en önemli nokta vadedilen sözlerin kullanıcı tarafından yazılı olarak alınması olmalıdır. Çünkü bize gelen kullanıcı şikayetlerinin çoğunda bu tip şikayetler alıyoruz. Örneğin, kullanıcılardan bazıları “Ürünü alırsan, bu kadar garanti vereceğim ya da şu ürünü yanında vereceğiz” diyen ve sözünü yerine getirmeyen firmalar olduğunu söylüyor. Ancak yazılı bir belge olmadan bu şikayetlerin pek bir önemi yok. Yazılı taahhüt basit bir şekilde satış belgesinin üzerinde bile olabilir ama mutlaka zorunludur.
MacLine: İkinci el piyasası için Mac’lerin PC’lere göre avantajı var mı?
Tosun: Ben Macintosh’ları Türkiye’deki Doğan, Şahin gibi arabalara benzetiyorum çünkü onlar ikinci elde değeri olan makineler. Yani bugün Intel tabanlı bir makine almaya kalksanız değeri yüzde 30 oranında düşer. Hele ki süre bir yılı aşmışsa bunun ikinci eli artık yoktur. Ancak Apple’da durum böyle değil. Uzun süreler geçse bile Mac’inizin performansından yararlanmanız mümkün.
MacLine: Kısaca özetlerseniz kullanıcı 2. el makine almadan önce nelere dikkat etmeli?
Tosun: İkinci el ürün satın almadan önce kullanıcının iki konuya dikkat etmesi gerekiyor. Birincisi, ikinci el satış yapan resmi Bilkom mağazalarından fiyatı kontrol etmeleri, doğru fiyatı bulmaya çalışmaları lazım. İkincisi, ürünü yetkili bir teknik servisin onayından geçirmesi önemli. Çünkü pahalı cihazlardan söz ediyoruz ve bir ay sonra hard diskte oluşabilecek bir problem 60-100 dolar civarında bir maliyet yaratacaktır.
MacLine: Peki birinci el bir PC yerine ikinci el Macintosh’u önerir misiniz?
Tosun: Macintosh’u grafik tasarım ve yaratıcılıkla ilgili işler için üretilmiş bir makine olarak düşünürsek bu sorunun cevabı ortaya çıkmış olur. Hangi amaç için kullandığınız çok önemli. Macintosh’lar grafik tabanlı olarak üretildiği için eğer bu amaçla düşünüyorsanız birinci el PC yerine ikinci el Mac mantıklı olabilir. Fakat çocuğunuzun oyun oynaması için bilgisayar almak istiyorsanız o zaman PC tercihi daha doğru olacaktır. Piyasada yüzlerce oyun var ve bunlar çoğu sadece PC uyumlu. Bu durumda Mac’i önermek haksızlık olacaktır.
MacLine: Bilkom’un ikinci el ürün satın alınması sırasında danışmanlık yapması söz konusu mu?
Tosun: Kullanıcılar Bilkom’un Destek Grubu’ndan fikir anlamında danışma alabilirler. Destek Grubu fiyat karşılaştırması yapamaz ama “Bu fiyata 2.el almak yerine 1.el bir ürünü taksitle alın” veya “Madem ki evde bilgisayar kullanmaya ihtiyacınız var, neden G4 alıyorsunuz, çok daha uygun koşullarda, birinci el iMac’i tercih edin” diyebilir. Kullanıcının makinenin bir detaya ilişkin sorusuna da cevap verebilirler.
Ayrıca, Destek Grubu 2. el satış yapan Bilkom bayilerinin ismini verme sorumluluğuna da sahip. Bu tür danışmanlıkların hem uzmanlar tarafından yapıldığı hem de bedelsiz olduğu için kullanılmasının gerektiğine inanıyorum.”
Satın Almadan Önce
Gerek birinci gerekse de ikinci el bir ürün satın alıyorsanız hangi amaca yönelik hareket ettiğinizi bilmeniz gerekiyor. Adım adım nerede ne kullanmak gerekiyor, bir bakalım.
Power Mac G3
Halihazırda çok iş görebileceğini düşündüğümüz bir model olan Power Mac G3 bugün de tercih edilebilirliğini koruyor. Eğer görseller üzerinde sadece rötuş yapmak niyetindeyseniz ve büyük ebatlı resimler kullanmayacaksanız herhangi bir G3 Mac işinizi rahatlıkla görebilir.
Ev Kullanıcısı
Mac’ler yıllarca ev kullanıcısı üzerinde etkili olamadı. PC’ler tüm pazarlama taktiklerini kullanarak piyasanın neredeyse tamamını alıp götürmüşlerdi. Ta ki iMac’ler sahne alıncaya kadar. iMac piyasaya sunulduktan bir süre sonra ev kullanıcısının sadece işlevleri için değil aynı zamanda görüntüsüyle de tercih ettiği bir ürün haline geldi. Ayrıca sessiz çalışması da onun avantajlı yönleri arasında geliyor. Özellikle evde sessiz çalışan bir bilgisayarı kim istemez.
İkinci el iMac satın alırken CD yazıcı uygulamasının olup olmadığına bir göz atmayı unutmayın. Eski iMac modellerde (yani 233, 333, 400, 600, 700 MHz) CD yazıcı bulunmuyor ki bu günümüzde önemli bir problem teşkil ediyor. Bu makinelerde disket sürücüsünün olmadığını düşünürseniz mutlaka bir harici CD yazıcı almanız gerekecektir.
Mac OS X
Eğer Mac OS X kullanmak niyetindeyseniz elbette öncelikle Ram’inizi artırmanız ve en az 128 MB Ram’e ulaşmanız gerekli. Donanım tarafında da Power Mac G4 Mac OS X kullanırken hızlı çalışmanızı sağlayacaktır. Ancak 600-700 MHz hızda çalışan bir Power Mac G3 de işinizi görebilir.
Taşınabilir Bilgisayar
Günümüzde taşınabilir bilgisayarların değeri çok arttı. Özellikle Powerbook’lar o kadar güçlü hale geldiler ki masaüstü Mac’lerin tahtını sarsıyorlar. Onlar değerlendikçe kullanıcısı da artıyor. Dolayısıyla taşınabilir Mac’lere daha yakından bakmakta yarar var.
Bir iBook ya da PowerBook’u asla koltuğunuzun altına alıp evden işe gitmezsiniz. Dolayısıyla bilgisayarın teknik bilgilerinin sonlarında yer alan ‘2.3 kg’ gibisinden ağırlık birimleri sizin doğrudan muhatabınız değildir. Bilgisayarın ağırlığının üzerine çanta, adaptör, mouse, iki adet CD, küçük bir ajanda gibi yanınızdan ayıramayacağınız aksesuarlarla birlikte bilgisayarınızın 2.3 kg olan ağırlığı bir anda 5 kg’a çıkacaktır. Bilgisayarınızı aldıktan sonra sadece belli mekanlarda (ev ve iş gibi) kullanıyorsanız hergün sırtınızda taşımak zorunda olduğunuz yükü küçük bir yatırımla hafifletebilirsiniz. Evde ve işte ayrı ayrı bulunduracağınız adaptör, mouse, mouse pad gibi aksesuarlar çantanızdaki yükü hafifletmek konusunda size yardımcı olacaktır.
Bulunduğunuz yerde elektrik kullanabiliyorsanız bilgisayarınızı elektriğe bağlayarak kullanmak bilgisayarınızın batarya ömrünü uzatacaktır. Eğer uzun bir batarya ömrü sizin için önemliyse satın alacağınız yedek bir batarya bilgisayarınızı kullanabildiğiniz süreyi ikiye katlayacaktır. Hatta G3 serisi bir PowerBook taşınabilire sahipseniz çıkartılabilir sürücülerin her ikisine birden batarya takarak her iki bataryayı aynı anda kullanabilirisiniz. Bunun tam tersi de mümkün tabi... Bilgisayarınızı elektrik kullanabildiğiniz bir yerde kullanabiliyorsanız PowerBook’un iki sürücü yuvasından bataryaları çıkararak birine CD yazıcı, birine Zip sürücü takılabilir.
Bir taşınabilir bilgisayarın pilini en çok tüketen işlemler arasında CD yazmak, CD sürücüyü sürekli olarak kullanmak, ekran parlaklığını maksimumda tutmak, işlemciyi yoran yazılımlarla (Photoshop gibi) çalışmak sayılabilir.
İkinci el satın aldıysanız dikkat etmeniz gereken bir nokta daha var. Yanında işletim sistemi CD’si yoksa bilgisayarınıza herhangi bir Mac’in sistem CD’si ile Mac OS’u yüklememeniz önemli. Masaüstü bilgisayarlarda bulunmayan ancak dizüstü bilgisayarlarda olan trackpad, InfraRed kapısı, batarya göstergesi gibi birtakım özellikler ancak taşınabilir bilgisayarlar ile birlikte verilen sistem CD’leri ile bilgisayarınıza yüklenebilirler. Eğer satın aldığınız taşınabilir bilgisayarın yanında sistem CD’si yoksa size tavsiyem bir Bilkom yetkili satıcısından bilgisayarınızın orijinal sistem CD’sini satın almanız olacaktır.
Grafik tasarımcılara bir öneri monitör konusunda... Son yıllarda Eğer PowerBook kullanıyorsanız zaten monitörü doğrudan bilgisayarınıza bağlayabilirsiniz. iBook kullanıyorsanız bir adet mini VGA adaptörüne ihtiyacınız olacak.
Mac’te Müzik
Mac’te müzik yapabilmek için gerekli yazılım ve donanımları isteğe göre artırmak mümkün. İyi müzik yapmak isteyenlere rehber niteliğinde bulundurulması gerekenleri şöyle belirtebiliriz:
Audio Interface (Ses Kartı), MIDI (Musical Instruments Digital Interface), MIDI Controller (Keyboard, Drum Machine vb.), en az bir çift MIDI kablosu, bir çift Speaker ve onları besleyen uygun bir Anfi, isteğe bağlı olarak ses modülleri eklenebilir.
İkinci Elde Video
Video kurgu üzerine çalışma yapıyorsanız bilgisayar alırken çıkış kapısının fazla olmasına dikkat edin. Çünkü kullanılan yazılımlar, programlar için çok sayıda çıkış kapısı olmalıdır. Bu aşamada bu gereksinimi en iyi karşılayan makine Power Mac G5 ki maalesef o ikinci el olmuş değil.
Bilgisayarınızı DVD izlemek için kullanacaksanız izlediğiniz DVD’den maksimum keyfi alabilmek için görüntü ve ses anlamında yeterli donanıma sahip olmanız gerekiyor. Herhangi bir PC marketinden alacağınız uygun fiyatlı 5+1 ses sistemi bir Home Theater sistemi kadar olmasa da işinizi görecektir. Bilgisayarınızı mini VGA adaptörü ile bilgisayar monitörü ve projeksiyon cihazına, S-Video Composite adaptörü ile televizyona bağlayabilirsiniz. S-Video adaptörü ile televizyonunuzun arasındaki iletişimi bir S-Video ya da Scart girişi bulunan bir kablo sağlayabilir. Bu tür kabloları hemen her elektrikçiden temin edebilirsiniz ve en pahalısının fiyatı 10 milyon TL’yi geçmez. ML
*our AC-130 in the air
Yazıyı okudum ufkum genişledi ama bu kadar mac övgüsü okuduktan sonra pc diyorum çünkü hali hazırda kullanılan en yaygın tür kendisidir. Ayrıca bu yaygınlıktan dolayı servisi , yazılımları , parçaları daha kolay bulunabilir ve daha ucuza mal olur diye düşünüyorum.
Ayrıca bizim alacağımız mac'lere montaj için kullanacağımız programları yüklediğimizde kaç kişi lisanslı kullanabilecek? Maclerde zaten programları bulmak zor iken birde crack olayına falan girmek insanı öldürür diye tahmin ediyorum.
heptatit arkadaş çoook sagolasın ya bizi büyük bir dertten kurtardın ben buyazıyı sakin bir yerde okuayacam tekrardan herhal gine sohbet devam eder gibi tekrardan teşekkür 🙂
Çoktandır yokdum herşey uçmuş gitmiş ...
Benim şuanda edindiğim bütün programlar cracklı vede güzelce çalışmakta.
Şuan istenilen her programı bulabiliyorum...
*our AC-130 in the air
Biraz zaman girdi araya ama olsun muhabbete devam 🙂 inşallah
Hepatit arkadaş bu imac alınca ben bunları çok iyi hız performasn diye biliyorum yanlış olaibirim 🙂 bunlara birde ram ile ekran kartı mı almamız gerekiyor 🙂
Birde pc lerin gelişmişleri var servermi diyorlar acaba onlar nasıl kullandınmı hem fiyat olarak hemde arada ki fark olarak yani yarıyarıya performans farkı varmı ?
Çoktandır yokdum herşey uçmuş gitmiş ...
Şöyle diyeyim, 3 sene önce.Tamamen tarafsız bir araştırmada Intel server bilgisayar ile G5 kapıştırıldı, sonuçta 5 kat hızlı çıktı G5.
Ama şuanda tabi pc dünyası daha da büyümekte.
Eğer çok paran var ise 2 tane çift çekirdekli işlemci alıp bunlardan bir server bilgisayar yapabilirsen çok güzel olur.
Ama daha öncede belirttim.Sorun işletim sistemiyle de alakalı.
Aynı sistemleri toplasan bile MAC Os X daha verimli çalışır.Ondan daha düşük sistemler şuanda mac'lerde.
iMac almak istiyorsan sana uygun bir tane önerebilirim.Tabi montaj yapcağını varsayarak.
15" den 24" (görülmesi lazım) e kadar seçenekleri var.
En uygunu
iMac 17"
17-inç geniş ekran LCD
1440x900 çözünürlük
2.0GHz Intel Core 2 Duo işlemci
4MB paylaşımlı L2 ön bellek
1GB bellek (2x512MB SO-DIMM)
160GB Seri ATA sabit sürücü
8x çift katman SuperDrive (DVD+R DL, DVD±RW, CD-RW)
ATI Radeon X1600 grafik kart, 128MB GDDR3 bellek
AirPort Extreme ve Bluetooth 2.0
Apple Uzaktan Kumanda
Toplam 3.200YTL
Bunun ile çok rahat montaj yapabilirsin.
Veya
Mac Pro Quad-Core 2.0GHz/1GB/160GB/SD
2 x 2.0GHz Çift çekirdek Intel Xeon "Woodcrest" işlemci
İşlemci başına paylaşımlı 4MB L2 ön bellek
1.33GHz iki adet birbirinden bağımsız sistem veriyolu
1GB Bellek (667MHz DDR2 tamamen tamponlu DIMM ECC)
256MB Bellekli NVIDIA GeForce 7300 GT grafik kart (bir single-link DVI
yuva ve bir dual-link DVI)
160GB Seri ATA 3Gb/s 7200-rpm sabit sürücü
16x çift
Yani buda senin istediğin gibi server 2 tane çift çekirdek var ki bu en düşük modeli bile xeon server pc kasalarıyla yarışır.
3.600ytl (monitör almak gerekmekte.)
Böyle bir workstation alırsan bu seni bilgisayardan daha uzun yaklaşık 2 katı kadar idare eder.
Tamam kabul edilir ki mac kullanmak başta zor, ama insan alışıyor aynı zamanda XP'de yükleyebilirsin.XP'de çalışan montaj programlarını mp3lerini msn'ini açarsın hatta oyun oynarsın.Ama unutma Avid ,Final Cut Pro gibi programlar XP'de olmayacaktır. (Avid zor çalışmakta XP'de)
Örneğin Kadir G5 almış ve beğenmeyip iade etmiş yerine server almış ki en büyük hatalardan birini yapmış, kullanmayı kapsaydı yarı iş zamanında çıkardığı işi yapardı.
Mac'ler bilgisayar değildir, çalışma istasyonlarıdır ondan çalışmak için yaratılmışlardır.
Şuan en iyi işlemciler onda takılı vede 16GB kadar ram desteği var.
*our AC-130 in the air
Valla şaşırıyorum Barış, sayende mac ile ilgili düşüncelerim değişiyor : )
Senden Mac'lerin olumsuz özelliklerini de duymak isteriz. Tabi başka kullanıcalar veya bilgi sahipleri konuya dahil olup bizi aydınlatırlarsa pek memnun oluruz.
Evet bak en can alıcı kısmı olumsuzlukları:)
Başta benim gördüğüm olumsuzluklardan bahsetmek istiyorum genelde teknik olarak bir olumsuzlukları yok sadece işletim sistemi olarak olumsuzluklar sayabilirim, tabi ilerde alışıyor insan.
1.mouse'a alışmak biraz zor oldu açıkcası, yön kabiliyeti mouseunda eskiliğinden midir bilinmez acaip hantaldı, ne kadar da hızlandırsam yine bir acaiplik seziyordum.
2.Bilgilere ulaşmak kolay olsa bile katagorize işlemleri oldukça zayıf.
3.Programların işleyişi biraz farklı Xp'ye göre, tuş takımı olsun, bi kaç özellik olsun.
4.harddiski yetersiz, illaki ilave lazım ama dışardan taşınabilir birşey almalı kesinlikle.
5.ses sistemsiz olmaz:) çok yetersiz mesela kendisinin ses sistemi, ama ayrı bir özellik içinde ses sistemi olan tek bilgisayar
6. yok yok bu olumsuz yönlerinden pek değil, sadece bakmadan kendinizi alamıyorsunuz, işiniz aksıyor:)
Benim aklıma gelenler bunlar, tekrar ekleme yaparım tabi.
*our AC-130 in the air
Evet en olumsuz özellik buymuş, bununla aynı odada çalışmak biraz zaman alır. Sanrım bir kaç hafta doya doya izlemek gerekir : )
Açık söyleyim ben tatmin olmadım bu olumsuz özelliklerden yani illaki bir sebebiyet vardır bu mac kullanıcılarının bu kadar az olmasının. Nedir genel kanı tabi herkes pc aldığı için başkalarıda pc alıyor bu bir kısır döngü eyvallah ama bu pclerin hiç bir avantajı yoksa neden böyle bir paza payına sahipler? Bu maclerin reklam stratejisindeki sorundan mı kaynaklanıyor. Ayrıca mac alınca modifiye için bir o kadar daha mı maddi kaynağa ihtiyacmız olacak? Programları bulmak için supermaster dercesinde ingilizce bilmemiz şart mı?
Kısacası endişeliyim Barış : )
Ya aslında en iyi reklamlar mac'de vede çok iyi pazarlanmakta sadece ülkemize yavaş yavaş girdi sektör zaten kullanmakta.
En büyük olumsuzluklardan biri herkesin pc kullanmas vede kanılarınca ucuza getirmeleri ama 2 senede bir yenilemeleri gerektiğinde bunu düşünmemekteler mac'te bu sorun olmuyor ayrıca fat32 destekli olduğu için pc dosyalarıyla biraz sorun yaşayabiliyor, ama ben hiç rastlamadım.
en büyük etkenlerden diğeri de fiyatı.
Ama düşününce 3.000ytl aldığınız iMac size lcd monitör ve içinde bütünleşik bir kasa sunuyor ki bu minimalliği hangi pc verebilir ayrıca yanında gelen sadelik ve sanatı büyülemekte.aynısı içersi içinde geçerli tamamen göze hitap eden mac os x.
*our AC-130 in the air
Çok doyurucu olmuş açıklamalar 🙂 yani şu an itibari ile söyleyeyim önümde askerlik olmasa idi bugün yarın tüm paramı toplar borç alır harç alır mac alırdım :)zorluk filan sorun degil düşünsenize after effect render ederken timlinde çubuguilerletirken pc donmuyor ofof ne güzel birşey olur du 🙂
Diğer birkonuda hakkaten pc lerin çok çabuk eskimeleri ki buçok önemli benim kasa 1 senesini biraz fazla geçmiş bulunmakda vede degiştirme ihtiyacı duyuyorum çift çekirdekli yeni ekran kartlarından filan derken yeni bir masraf...
Mac alırım eliyüzü düzgün herhal bizi 4 yada 5 yıl götürür diye düşünüyorum 🙂
Birde virüs derdi yok antivurus yok ohh ne güzel ne güzel kısmet işde 😀 alacam ölmesem artık askerlikden sonra inşallah hehe ama bu bilgiler bende kesin bir dönüşüme yol açdı mac alırım yanınada normal bir pc atarım ayak işlerini yada alışkanlıklarımı ordan diger baba işlermi pc den yaparım yada hiç pc ye gerek bile kalmaz hehe 🙂
hepatit arkadaş çoook sagolasın teşekkür ettim 🙂 diger arkadaşlara da 🙂 aklıma taıldıkça sorarım artık hehe 🙂
Çoktandır yokdum herşey uçmuş gitmiş ...
Önemli değil, her zaman 😆
*our AC-130 in the air
mac in en olumsuz yöne virüs ve trojen bulaşmaz:D
bu bir mushraPPa mesajıdır
Mehmet Oğuz Köroğlu
hepatib merhaba
seninle macleri tanımaya devam ediyoruz...iki soru ve bir acaba da benden
ATI Radeon X1600 grafik kart, 128MB ve en fazla 2 RAM bellek İMAC için özellikle grafik ve video ağırlıklı çalışacaklar için yetersiz değil mi? Yoksa işletim sistemi halledermi diyorsun?
İkinci sorum MAC DE yeni çıkacak işletim sistemi hakkında ne biliyorsun paylaşabilirmisin..?
İMAC ların kablo kalabalığından kurtaran ve az yer kaplayan muhteşem dizaynı ile g5 lerin performansları birleşmiş bir makinesi varmı? Olsa çok güzel olacak kannımca:))
İlim ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendini bilmezsin Ya nice okumaktır
hepatib merhaba
seninle macleri tanımaya devam ediyoruz...iki soru ve bir acaba da benden
ATI Radeon X1600 grafik kart, 128MB ve en fazla 2 RAM bellek İMAC için özellikle grafik ve video ağırlıklı çalışacaklar için yetersiz değil mi? Yoksa işletim sistemi halledermi diyorsun?
İkinci sorum MAC DE yeni çıkacak işletim sistemi hakkında ne biliyorsun paylaşabilirmisin..?
İMAC ların kablo kalabalığından kurtaran ve az yer kaplayan muhteşem dizaynı ile g5 lerin performansları birleşmiş bir makinesi varmı? Olsa çok güzel olacak kannımca:))
Şuanda evet dediğin gibi herkesi genelde o meraklandırıyor böyle düşük ekran kartları pc'de iyi performans vermezken nasıl oluyorda mac'lere yeterli geliyor.Bunu açıklaması anakartta gizli olmasına karşın biraz da işlemciyi iyi kontrol edebilen işletim sistemi yani tam verim alabiliyor, istediği kadar sömürüyor.: ) Yani şuanda standarta gelmiş bazı özellikler hani mesela 1gb ramde oyun standartlarına göre normal çalışır ama hangi standartlar ki bu standartların çoğu her geçen gün yükseliyor ki insanlar daha çok tüketim yapsın diye, bir oyun için yeni ekran kartı çıkıyor, herkes ondan alıyor.
Vista çıktı iyi ekran kartı 4GB yer ve de 2GB ram istiyor.
Kurulur mu? Hayır asla kurmam yani.
Neden Mac OS X 'in kopyasını yapmaya çalışan bir versiyon mac onun 1/3 kullanım yapıyorsa neden kurayim.Açıklayıcı olmuşumdur umarım.
Yeni çıkacak Mac OS Leopard hakkındaki en güzel gelişme 64bit destekli bir sistem olacağıdır.Böylece işletim sistemi 2 kat hızlanmış oldu, yeni nesil Intel işlemcilerle yüklenildiğinde Pc'nin yetişeyemeceği bir hız ve stabilite sağlayacak.
Daha fazla bilgi..
http://www.apple.com.tr/tur/macosx/leopard/
*our AC-130 in the air