Forum

NOT ALONE. Zombili ...
 

NOT ALONE. Zombili korku tarzına yeni bir soluk.

22 Gönderi
7 Üyeler
0 Likes
3,668 Görüntüleme
(@stroboskop)
Gönderi: 14
Başlığı açan
 

Türkiye'de zombi filmi yapılmaz dediler...
Türkiye'de found footage olmaz dediler...
Türkiye'de tek plan çekim tarzı imkansız dediler...

Ciddi olmak gerekirse ben ve arkadaşım bu üç şeyi 7 dakikalık tek bir filme sığdırmayı denedik.
Hem de hiç diyalog olmadan.

Filmin ismine takılmayın, yurtdışında da tıklansın diye yaptık.

İzleyin, korkun ve korkutun.
Değerli yorumlarınızı da paylaşmayı unutmayınız.

 
Gönderildi : 05/04/2020 2:59 pm
(@dr-reko)
Gönderi: 45
 

Dışardaki zombiler hariç gerisi süper olmuş tebrik ederim. Gayet güzel.

 
Gönderildi : 05/04/2020 5:46 pm
(@spidervis)
Gönderi: 1242
Admin
 

Giriş biraz uzun. İzleyiciye ileri sardırma hissi veriyor. Dışarıyı daha erken görmek gerekli. Filmin süresi kısılabilirmiş.

Ayrıca tüfek sesi daha yüksek ve daha uygun olmalı. Diğer ses efektleri bence yerinde ve güzel ama nabzı artırmak için yer yer müzik kullanılsa daha iyi olurdu. Jenerikteki müzik de çok yavan. Aynı müziğin arkasına bir pulse bass eklense daha iyi olur diye iddia ediyorum. Buna ilaveten miksajda 2.1 dB yukarı çıkmışsınız. O yüzden youtube compressor ile baskılamış. Miksaja otomatik müdahale edilsin istemiyorsanız, 0 hatta -1'den yukarı çıkmayın.

Çocuk odasında iki ayna olmasına karşın kamerayı hiç göremedim. O bakımdan çok iyi iş çıkarmışsınız. Finali de beğendim. Genel olarak güzel iş olmuş, tebrikler.

 
Gönderildi : 05/04/2020 9:36 pm
(@whirlpooldeep)
Gönderi: 4
 

Konusu ne olursa olsun film çekmek sadece "Çekmek" değildir. İlk yapılması gereken şey filmin atmosferini oluşturmaktır. Bunu yapmadığımız zaman, yaptığımız şey sadece "çekmek" olur ki bunun düğün videosu çekmekten bir farkı olmaz. Filmin kötü olduğunu söylemek istemiyorum, sadece her film için olmazsa olmaz olan bir gerekliliği vurguluyorum. Elinizdeki imkânlarla en iyisini yapmaya çalıştığınız ortada, emeğinize sağlık. Ama filmin de asgari ölçütlerde bir "film" olması gerekiyor. Sebep-sonuç ilişkilerini iyi kurmanız gerekiyor, ki bu yapılmamış. Bunun için 5N1K kuralını uygulamamız gerekiyor: Ne, nerede, niçin, nasıl, ne zaman, kim? Salonda bir televizyon var, ekranında anlamsız bir görüntü titreşip duruyor. Oysa ki bu ekranda anlamlı bir görüntü, bir haber vesaire dönebilirdi ve biz de nasıl bir hikâye içinde olduğumuzu anlayıp olanlar hakkında fikir sahibi olurduk. Bir virüs salgını mı var, Dünya'yı uzaylılar mı fethetmiş bilemiyoruz. Found-Footage (Buluntu Çekim) diyorsunuz, tam öyle değil. Kim, neyi bulmuş anlayamıyoruz. Çekimleri yapan zombi bir kız ise, diğer zombilerden neden korkup kaçıyor ve iradesi olmayan bu zombi bu çekimi neden, hangi akılla yapıyor? Buluntu filmi olabilmesi için bu çekimlerin birisi tarafından yapılmış olması, daha sonra başka biri tarafından bulunması ve bizim de o olanları o kayıtlardan izliyor olmamız gerekir. Filmi anlamlandıramadım ve çözemedim.

Bu filmin tek plan havasında çekilmesini çok beğendim öncelikle, tam nerelerde kesme yapıldığı belli olmuyor ki bu da filmi başarılı yapıyor. Hikayedeki plot twistler derinlik katmış. Gerilimi korkuyu merakı tetiklediğini düşünüyorum..genel olarak başarılı buldum. Tebrikler.
5N1K gazetecilikte kullanılan bir yöntemdir sinemada değil 🙂 yoksa film izlemenin pek bir zevki kalmazdı..Buluntu filmlerde, kayıt bulunup bulan kişinin de gösterildiği bir durum yok. Bu kayıt polisin eline veya birinin eline bir şekilde geçmiş ki şu an biz bunu izliyoruz havası olur bu tarzda. Paranormal aktiviti 1 'de aynı soruları soralım.. kim bulmuş kamerayı ne olmuş orada diye, o zaman daha anlaşılır olur. Zombilerden değil de silah sesinden ve silahlı adamdan kaçıyor küçük kız. Filmin sonunu anladığınıza emin misiniz? spolier olmasın diye yazmıyorum ama kızın evdeki zombiden neden kaçtığı anlaşılıyor bana göre.

 
Gönderildi : 06/04/2020 2:22 pm
(@spidervis)
Gönderi: 1242
Admin
 

Zombilerin aklı, mantığı ve duygusu yoktur; bir şeyi bulup merak edip bakmazlar, hele birilerinden korkup hiç kaçmazlar. Ayrıca kaçtığı şey apaçık bir zombi, neden kaçıp duruyor?

Yahu böyle eleştiri mi olur? Tüm karakter özellikleri belirlenmiş çizgi roman kahramanları dahi filmlerde değiştirilip yazarların keyfine kalıyor. Zombi dediğimiz şey gerçek değil neticede. Senin zombin öyle, benim zombim böyle der geçer senarist. Önceden dediğiniz gibi televizyonda olayın hikayesini duyabilseydik tabii bunu daha iyi bir zemine oturtabilirlerdi.
Finaldeki sürpriz, çocuk zombiyle annesinin saklambaç oynaması. Filmde size bunu anlatamamışlar anlaşılan. Bu nedenle filmin adını eleştirmek doğru olur. Not Alone çok ezbere bir isim. "Oyun" veya "Çocuk Çocuktur" denseydi, belki final daha kolay anlaşılabilirdi.
Saklambaç oynarken çocuğun merdivenlere geri dönmesi gereksiz fakat ben o kısmı eleştirmek istemedim.

 
Gönderildi : 07/04/2020 1:43 pm
(@whirlpooldeep)
Gönderi: 4
 

Zombiler gerçek değil zaten, doğru. Ama ister Zombi olsun ister başka bir şey, her tasarım bir mantığa oturtulur. Ben yaptım oldu diye bir şey yok. Zombiler eğer ölüp de dirilmiş bedenlerse, yani sadece mekanik bedenlerse, onlardan akıllı ve mantıklı davranışlar beklenmez. Beklenmemeli zaten, çünkü tasarımları böyle. Onları özgün kılan da budur zaten. Eğer normal insan gibi davranıyor olsalar, o zaman da Zombi olmalarının bir anlamı kalmaz. İnsan nasıl insani kalıplar içinde davranıyorsa, hayvanlar nasıl kendi doğal kalıpları içinde davranıyorlarsa, Zombiler de kendileri için tasarlanan özgün bir modele göre davranmalıdırlar. Telefon açıp arkadaşlarını arayamazlar, bir yemeğin tadına bakamazlar, bir video kamera bulup "Aaa, bu şeker şey de neymiş acaba?" diyerek alıp bakamazlar, ekran karşısına geçip dizi izleyemezler, hele hele saklambaç-körebe-yakantop-birdirbir hiç oynamazlar. Diğer zombilere "Merhaba, iyi akşamlar, mutlu bayramlar, hayırlı Cumalar" diyemezler 🙂 🙂

Zombilerin senin dediğin gibi basit bir tanımı yok. Zombiler de tıpkı sinema gibi gelişen,değişen bir meta. İsteyen zombiyi hızlı koşan yapar isteyen yavaş koşan, daha az akıllı veya daha tehlikeli. "warm bodies" diye bir film var mesela. Senin dediğin tüm zombi brükrasisini yerle bir eden bir yapısı var. Burada bir zombi aşık oluyor, buna ne dersin? Hani kalıplar nerede? Bu arada bu film 35 milyon dolara çekilmiş ve 116 milyon dolar gişe yapmış. Böyle zombi mi olur yaw diyen, kalıpsal düşünen kimse çıkmamış demekki.. Yaratıcılığın önündeki bu kalıplardan uzak durmanı tavsiye ederim. Bu arada tekrar ediyorum sinemada 5n1k diye bir şey yok. Bill murray'in oynadığı Groundhog Day filmi (bugün aslında dündü) filminde 5n1k var mı bak bakalım.
Filmlerde evrenler yaratılır ve o kuralları belirleyen senaristtir. Daha yaratıcı olmanın yolu da kalıpları kırmaktır.

 
Gönderildi : 08/04/2020 12:57 am
(@spidervis)
Gönderi: 1242
Admin
 

Zombiler de kendileri için tasarlanan özgün bir modele göre davranmalıdırlar.

Zombileri tasarlayanlar kimler? Allah aşkına. Kuran-ı Kerim'de mi yazıyor oyun oynayamayacakları? Konsol oynayanını bile gördük ki benim izlediğim zombi filmleri 10'u geçmez.

 
Gönderildi : 08/04/2020 2:44 pm
(@bagimsiz)
Gönderi: 752
 

Zombi olayı zaten zırvalamanın dibidir, hal böyleyken tutup bir de adam yerine koyarsak bunları, iyice tırlattığımızın resmidir. Lütfen sinemamızı bu tür deli saçmalıklarından koruyalım, doğru dürüst konulardan bahsedelim.

Bir liste yapın verin de ona göre konulardan bahsedelim o zaman. Ne izlemek istiyorsunuz mesela?

Film hakkında konuşmadan geçmeyeyim, haksızlık olur. Fikir çok güzel, güzel de çekilmiş kesinlikle, mekan da iyi ama sanat, plastik makyaj ve figürasyon yetersiz. Yere düşen tavuk butu değil bir insan uzvu olsaydı dedirtti. Başarılı bir film eksiklerine rağmen. Tebrikler...

 
Gönderildi : 09/04/2020 5:23 am
(@headlock-master)
Gönderi: 3
 

Zombileri pek beğenmedim kim tasarladı?

Aşırı iyi bir film olmamış ama bunu devam ettirebilirsin üstüne düşersen iyi işler çıkartabilirsin diye düşünüyorum.

 
Gönderildi : 09/04/2020 5:34 pm
(@cem123)
Gönderi: 0
 

Eline sağlık, güzel bir film olmuş. Sanat yönetimi, dekorları, makyajı, zombi tasarımı, oyunculukları daha kötü sinema filmleri var yurdumuzda. Geçenlerde Netflix’de bir korku filmi izledim, yeni düştü hatta, adını hatırlayamacağım şimdi, rahipli şeytan çıkarmalı falan, senin filminden 10 kat daha amatör. Ama Netflix’e çıkmış, izleniyor ve para kazanıyor. Burası Türkiye, burada herkes konuşur, eleştirir. Yorumlara takılma, alınma, gül geç. Herkesin yaptığı ve yap(ama)dığı işler ortada. Zaten yurdumda sinemanın, dizilerin, kısa filmlerin durumu da ortada. Sen çalışmaya, kendini geliştirmeye, çekmeye devam et. Bırak millet boş boş “Kubrick abiiğ yeaa” diyip dursun bir 1.500 yıl daha, sen kariyerine odaklan.

 
Gönderildi : 10/04/2020 3:23 pm
(@whirlpooldeep)
Gönderi: 4
 

Eğer bir şeyi geliştirip değiştireceksen, bunun alt metnini de yazmalısın. Yani baştan beri dediğim şey; sebep-sonuç ilişkisini kuracaksın. Red-Kid'in ağzından sigarayı aldıklarında bile bunu bir alt metne, bir sebebe bağladılar, öyle değil mi? Oturup "ben yaptım oldu, eleştirmeyin" derseniz, kendiniz çalıp kendiniz oynarsınız, kimse de sizi kaale almaz. Her şey güncellenebilir, her şey farklı anlam, içerik ve boyutta ele alınabilir, Zombiden Superman bile yapabilirsiniz; ama bunu nasıl, neden, hangi şart ve koşul altında yaptığınızı da özellikle vurgulamak şartıyla. Bu, hikâyeyi doğru anlamamız ve bir mantığa oturtmamız için gerekli bir şeydir; yoksa adamla dalga geçerler. O Warm Bodies filmini iyi izleyip çözümlerseniz benim dediğim noktaya gelirsiniz.... Sadece sinemada değil, her şeyde 5N1K vardır. Hangi filmi yaparsanız yapın; konunuz, içeriğiniz ve yönteminiz ne olursa olsun; bu yöntem şöyle ya da böyle mutlaka uygulanır. Groundhog Day filminde bile aynı yöntem vardır, bu yöntem olmadan duvar yazısı bile yazamazsınız.... Tekrar ediyorum; zombi diye bir canlı türü yoktur, bunlar birer hayal mahsulüdürler ve haliyle bir tasarımcıları vardır. Bu bir şahıs olmayıp bir stüdyo da olabilir, ama sonuçta bir yazar ya da çizer bunu düşünüp tasarlamıştır. Tıpkı sinema, çizgi roman, roman ya da sinemadaki tüm diğer yaratıkların ve süper kahramanların tasarlandıkları gibi. Bir tasarım kendince bir gerçeklik sınırı içinde tasarlanır. Zombiler eğer oyun oynayacaklarsa; bu kültürü, eğitimi, alışkanlığı ya da yeteneği nereden aldıkları da belirtilmelidir. Ölmüş ve sonradan salt mekanik beden olarak dirilip beslenme peşinde koşan doğa dışı bu canlılar, asla insani davranışlar ve eğilimler içinde olamazlar. Çürümüş etleri üzerlerinden lime lime sarkan, gözleri pörtlemiş, dilleri-kulakları kopmuş bu yaratıkların beyinleri nasıl oluyor da sağlam kalıyor ve oyun oynayıp halay çekecek kadar beceri sahibi olabiliyorlar. O zaman bunlara Zombi demeyelim, Mahmut Amca diyelim. Hatta okeye dördüncü yoksa onlardan birini çağıralım. Zombi olayı zaten zırvalamanın dibidir, hal böyleyken tutup bir de adam yerine koyarsak bunları, iyice tırlattığımızın resmidir. Lütfen sinemamızı bu tür deli saçmalıklarından koruyalım, doğru dürüst konulardan bahsedelim.

Tek bir soru : Groundhog Day filminde 5n1k nerede? mesela Bill Murray'in başına gelen bu özel hadisenin kaynağı neydi? Komik ama 5N1k yapalım şimdi. Kim: Bill murray- ne: Bill Murray'İn her gün aynı günü yaşaması- nerede: bir kasabada-ne zaman: bir kış günü-nasıl: Bak işte onu bilmiyoruz, nasıl oluyor acaba? neden : aa bunu da bilmiyoruz bak sen şu işe, filmi yapmıyoruz arkadaşlar, yapımcı firmayı arayın. Dİyeceğim o ki ,her zaman herşey açıklanmaz, bazen gizemli kalması filmi film yapar, bazen de açıklayabilmesi ama senin dediğin gibi 5N1K yöntemi kullanan yoktur sektörde.. Belki sen bir ilk olursun, başarılar.

 
Gönderildi : 10/04/2020 5:10 pm
(@stroboskop)
Gönderi: 14
Başlığı açan
 

Dışardaki zombiler hariç gerisi süper olmuş tebrik ederim. Gayet güzel.

Yorumunuz için teşekkürler. Dışarıdaki zombilerin tam olarak nesini beğenmedinizi yazarsanız çok sevinirim.

 
Gönderildi : 12/04/2020 2:48 pm
(@stroboskop)
Gönderi: 14
Başlığı açan
 

Giriş biraz uzun. İzleyiciye ileri sardırma hissi veriyor. Dışarıyı daha erken görmek gerekli. Filmin süresi kısılabilirmiş.

Girişte kanlı oyuncak göstererek ilgi ve merağı biraz daha uzun tutabileceğimizi düşünmüştük. Çerçevedeki fotolar ve kamera kullanan kişinin saklandığı hissini vermemiz gerekiyordu. Filmin süresi kısılabilirmiş yazmışsınız. Giriş dışında başka uzun bulduğunuz yer varsa neresi çok merak ettim. Yorumunuz için teşekkürler.

 
Gönderildi : 12/04/2020 2:55 pm
(@stroboskop)
Gönderi: 14
Başlığı açan
 

Hem Türkiye'de yapılmaz diyorsunuz hem de Amerika'da yapılmış gibi sunuyorsunuz. Filmin ismi ve jenerik dahil her şey İngilizce. Herkes kendi dilinde ve kendi kültürel kodlarıyla Zombi ya da korku filmleri yaparken biz neden gidip gelip İngilizceye saplanıyoruz anlamıyorum. Neden bir Alman, bir Yunan, bir Fransız, bir İsveçli vs. kadar milli olamıyoruz acaba?

İngilizce dili artık bir dünya dilidir. İsmini Türkçe yapsaydık yabancı izleyicilerin ön yargılarına takılıp kalırdık. Amacımız daha çok seyirciye ulaşmaktır. Birde sinemanın millilik sınırları içinde kısıtlı kalmaması gerektiğini düşünüyorum. Filmi de o yüzden diyalogsuz yaptık.

 
Gönderildi : 12/04/2020 2:59 pm
(@stroboskop)
Gönderi: 14
Başlığı açan
 

Bunun için 5N1K kuralını uygulamamız gerekiyor: Ne, nerede, niçin, nasıl, ne zaman, kim? Salonda bir televizyon var, ekranında anlamsız bir görüntü titreşip duruyor. Oysa ki bu ekranda anlamlı bir görüntü, bir haber vesaire dönebilirdi ve biz de nasıl bir hikâye içinde olduğumuzu anlayıp olanlar hakkında fikir sahibi olurduk. Bir virüs salgını mı var, Dünya'yı uzaylılar mı fethetmiş bilemiyoruz.

TV ekranında olup bitenleri anlatmaya çalışan bir haber veya bir klip olması şart değil. Titreşen anlamsız bir görüntü bile kendi başına bir anlam üretebilir. Üstelik o görüntü herhangi bir görüntü değil, TV kanallarının yayın kesintisi sırasında uyguladıkları renk skalasıdır. Yani TV'de öyle bir görüntü varsa herkes bilir ki bir şeyler ters gitmiştir. Zaten filmin başında dışarıdaki zombileri gören izleyici genel resmi beyninde anında tamamlar. Bazen herşeyi göze sokmak yerine izleyicinin hayal gücüne bırakmak en iyisi oluyor.

 
Gönderildi : 12/04/2020 3:07 pm
Sayfa 1 / 2
Paylaş: