Forum

Benim de Söyleyecek...
 

[Sabit] Benim de Söyleyeceklerim Var

2,915 Gönderi
139 Üyeler
7 Reactions
382.3 K Görüntüleme
(@babaluga)
Gönderi: 420
 

Şimdi sağcıdan sinemacı olmaz diyecem, aman ortalık karışmasın.. Ama olmaz.. Gorusleri en azindan solcular kadar acik olmayanlarin ozgur sinema yapmasina imkan ihtimal yoktur.. Kisitlari,yasam tarzlari,felsefeleri o kadar sıkıştırılmış cevrelenmistir ki yaptiklari, mesajlari,dogrultulari...evet evet uzatmayayim gercekten sagcidan sinemaci olmaz..

 
Gönderildi : 26/03/2014 5:50 pm
(@onucuncu_1605504554)
Gönderi: 878
 

Şimdi sağcıdan sinemacı olmaz diyecem, aman ortalık karışmasın.. Ama olmaz.. Gorusleri en azindan solcular kadar acik olmayanlarin ozgur sinema yapmasina imkan ihtimal yoktur.. Kisitlari,yasam tarzlari,felsefeleri o kadar sıkıştırılmış cevrelenmistir ki yaptiklari, mesajlari,dogrultulari...evet evet uzatmayayim gercekten sagcidan sinemaci olmaz..

Düşüncelerinizi paylaşmama ve gayet iyi anlamama rağmen, yazdığınız bu mesajdan;
Rusların Amerikalılardan daha iyi film (hatta sanat) yaptıklarını iddia ediyormuşsunuz sonucu çıkabilir.
Kalpten saygılarımla,

Deccal, gördüm seni sobe.

 
Gönderildi : 26/03/2014 6:54 pm
(@paciente)
Gönderi: 2474
 

Rus sineması ve ABD sinemasını kıyaslamak doğru olmaz. ABD sineması tamamen piyasaya dönük kar amaçlı işler içerisindeyken Rus sineması bambaşka bir motivasyonla (bildiriyle) kendini var etmiştir.

 
Gönderildi : 26/03/2014 7:13 pm
(@istanbul-34)
Gönderi: 60
 

Şimdi sağcıdan sinemacı olmaz diyecem, aman ortalık karışmasın.. Ama olmaz.. Gorusleri en azindan solcular kadar acik olmayanlarin ozgur sinema yapmasina imkan ihtimal yoktur.. Kisitlari,yasam tarzlari,felsefeleri o kadar sıkıştırılmış cevrelenmistir ki yaptiklari, mesajlari,dogrultulari...evet evet uzatmayayim gercekten sagcidan sinemaci olmaz..

Ve bu mesajınızdan da anlaşılıyor ki, siz de sağcısınız. 🙂

 
Gönderildi : 26/03/2014 7:28 pm
(@kuzeydeniz)
Gönderi: 0
 

Helal Babaluga.
Parçalanmak iyidir, bölünmek iyidir.
İnsana vicdan muhakemesi yaptırır. Karşısındaki üzerine düşünmesini sağlar.
Benim aslında forumda bu aralar çok olmamamın sebeplerinden biri bu apolitiklik.
Ben sanal alemdeki gücümü ve enerjimi en politik olan yerlerde sürdürmeye çalışıyorum.
Zira buradaki çabalarım karşılık almadı. Politikleşmeyelim falan dendi. Ben de bıraktım siyasi yazılar yazmayı ki yazdığım siyasi yazıların çoğu doğrudan sinemayla alakalı olmasına rağmen.

Geriye bol gülücüklü entryler kaldı.

Sanat yapmak, sinema filmi çekmek, üretmek, düşünmek, yorum yapmak "Uzaya çıkan mekiğe" benzer;
her kendini aşıp uzak mesafelere gittiğinde; bir parçanı atmosfere bırakırsın.:))))

Bundan TRT zamanları da dahil, bir kaç dönemi düşündüm de; ne güzel kimsenin düşüncesine değil; yaptığı işe bakarlardı. Bütün siyasi liderleri tiye aldığı halde Olacak O kadar'ı severdik. Kimse alınmazdı...

Bazen şuradaki üreten, düşünen, paylaşan insanları görüyorum da; aslında siyasetin, yandaşlığın, politikanın önümüzde koca bir set olup; entel dantel filmlere, dışarıdan alınan çakma senaryolara, onun bunun adamını alıp olmayacak, sezon ortasında yayından kaldırılan filmlere yatırılan paralar vs.

Siyaset mi? parçan kopacaksa; sanat bunun için vardır. Kopsun...
Ne kadar üretirsen üret, ne kadar emek verirsen ver, ne kadar geceni gündüzüne katarsan kat; özgün bir eser götürdüğünde;
- Çok güzel ama, şimdi çekemeyiz. Konjöktür'ü biliyorsunuz:)
- Çok iyi de , çok siyasi...
- Çok iyi de aman, açılım dönemindeyiz biliyorsunuz? ( Sakarya Fırat sezon ortasında bitti )

Ne yapıyoruz şimdi? Siyaset yapmamak lazım.
İyide siyasi ve politik adamlar benim kaç çocuk yapacağımdan, çekeceğim filme, yiyeceğimden, okuyacağım kitaba, oradan internetime, ağacıma, böcüğüme, yoluma, ekmeğime, aşıma karışıyor.

İşte orada devreye giriyor sanat... Onun için sanatçılarımız az, onun için, bunların mücadelesini veren, tiyatro seyreden, yorum yapan, analiz yapan az...

Sanat ile uğraşan yürekli insanlar; halkı için doğru bildiklerini, sorunlarını, sıkıntılarını, özgürlüklerinin önündeki engelleri, topluma ulaşmadaki sıkıntıları yazabilmeli. Bunun adı siyaset değildir.

Siyaset benim hayatıma doğrudan müdahale ediyorsa; verdiğim tepki siyaset değil; yurttaşlık görevidir.
Burada düşüncelere gelince; bölünür müyüz?
Burada, ekmek için uğraşan dostları gördükçe; yazan güzel kalemleri, yürekli senaryoları gördükçe;
bizi bölen bölmüş zaten...
Daha ne kadar bölüneceğiz...
Eğer, bölünmemiş olsaydık; sizin, benim burada yazıyor olmaz; çatır çatır kalemlerle gece gündüz yazıyor olurduk:)
Rahat olun.

Biz, aykırı düşüncelerimiz olsa da; sanatın evrensel kurallarında birleşir, saygıda kusur etmeyiz.
Sevgiyle.

======================
www.e-senarist.com
[email protected]

 
Gönderildi : 26/03/2014 8:50 pm
(@kuzeydeniz)
Gönderi: 0
 

Helal Babaluga.
Parçalanmak iyidir, bölünmek iyidir.
İnsana vicdan muhakemesi yaptırır. Karşısındaki üzerine düşünmesini sağlar.
Benim aslında forumda bu aralar çok olmamamın sebeplerinden biri bu apolitiklik.
Ben sanal alemdeki gücümü ve enerjimi en politik olan yerlerde sürdürmeye çalışıyorum.
Zira buradaki çabalarım karşılık almadı. Politikleşmeyelim falan dendi. Ben de bıraktım siyasi yazılar yazmayı ki yazdığım siyasi yazıların çoğu doğrudan sinemayla alakalı olmasına rağmen.

Geriye bol gülücüklü entryler kaldı.

Sanat yapmak, sinema filmi çekmek, üretmek, düşünmek, yorum yapmak "Uzaya çıkan mekiğe" benzer;
her kendini aşıp uzak mesafelere gittiğinde; bir parçanı atmosfere bırakırsın.:))))

Bundan TRT zamanları da dahil, bir kaç dönemi düşündüm de; ne güzel kimsenin düşüncesine değil; yaptığı işe bakarlardı. Bütün siyasi liderleri tiye aldığı halde Olacak O kadar'ı severdik. Kimse alınmazdı...

Bazen şuradaki üreten, düşünen, paylaşan insanları görüyorum da; aslında siyasetin, yandaşlığın, politikanın önümüzde koca bir set olup; entel dantel filmlere, dışarıdan alınan çakma senaryolara, onun bunun adamını alıp olmayacak, sezon ortasında yayından kaldırılan filmlere yatırılan paralar vs.

Siyaset mi? parçan kopacaksa; sanat bunun için vardır. Kopsun...
Ne kadar üretirsen üret, ne kadar emek verirsen ver, ne kadar geceni gündüzüne katarsan kat; özgün bir eser götürdüğünde;
- Çok güzel ama, şimdi çekemeyiz. Konjöktür'ü biliyorsunuz:)
- Çok iyi de , çok siyasi...
- Çok iyi de aman, açılım dönemindeyiz biliyorsunuz? ( Sakarya Fırat sezon ortasında bitti )

Ne yapıyoruz şimdi? Siyaset yapmamak lazım.
İyide siyasi ve politik adamlar benim kaç çocuk yapacağımdan, çekeceğim filme, yiyeceğimden, okuyacağım kitaba, oradan internetime, ağacıma, böcüğüme, yoluma, ekmeğime, aşıma karışıyor.

İşte orada devreye giriyor sanat... Onun için sanatçılarımız az, onun için, bunların mücadelesini veren, tiyatro seyreden, yorum yapan, analiz yapan az...

Sanat ile uğraşan yürekli insanlar; halkı için doğru bildiklerini, sorunlarını, sıkıntılarını, özgürlüklerinin önündeki engelleri, topluma ulaşmadaki sıkıntıları yazabilmeli. Bunun adı siyaset değildir.

Siyaset benim hayatıma doğrudan müdahale ediyorsa; verdiğim tepki siyaset değil; yurttaşlık görevidir.
Burada düşüncelere gelince; bölünür müyüz?
Burada, ekmek için uğraşan dostları gördükçe; yazan güzel kalemleri, yürekli senaryoları gördükçe;
bizi bölen bölmüş zaten...
Daha ne kadar bölüneceğiz...
Eğer, bölünmemiş olsaydık; sizin, benim burada yazıyor olmaz; çatır çatır kalemlerle gece gündüz yazıyor olurduk:)
Rahat olun.

Biz, aykırı düşüncelerimiz olsa da; sanatın evrensel kurallarında birleşir, saygıda kusur etmeyiz.
Sevgiyle.

======================
www.e-senarist.com
[email protected]

 
Gönderildi : 26/03/2014 8:50 pm
(@babaluga)
Gönderi: 420
 

Şimdi sağcıdan sinemacı olmaz diyecem, aman ortalık karışmasın.. Ama olmaz.. Gorusleri en azindan solcular kadar acik olmayanlarin ozgur sinema yapmasina imkan ihtimal yoktur.. Kisitlari,yasam tarzlari,felsefeleri o kadar sıkıştırılmış cevrelenmistir ki yaptiklari, mesajlari,dogrultulari...evet evet uzatmayayim gercekten sagcidan sinemaci olmaz..

Ve bu mesajınızdan da anlaşılıyor ki, siz de sağcısınız. 🙂

Bireys elleştirmeyelim de iş saçmalaşmasın..

 
Gönderildi : 26/03/2014 9:01 pm
(@kuzeydeniz)
Gönderi: 0
 

İki kez göndermişim, bunun için özür dilerim.
Admin siliyor sanırım. Ben silebiliyor muyum? bilmiyorum.

Yav, aklıma geldikçe gülüyorum. Yapımcı olmak isteyen bir arkadaş:) benim arkadaş değil.
Beni arıyor.
" Düğün dernek gibi bir senaryo istiyorum. " diyor 🙂

Dedim;
- Sattım, az önce bir yapımcı aldı.
- Hadi yaa... Ne gadara verdin.
- 300,
- Ucuza vermişin?
- Senin bütçen ne kadar? Tekrar yazarız.
- He, bir arkadaşın tanıdığı var, Acun'u tanıyor. Kesin TV8'e kabul ettiririz.
- Dostum, akşam rakı balık yapacam, o zaman ara, muhabbet edelim. Şu an yetiştirmem gereken bir iş var.
- Kaç ta arim....
- Ben boş zamanım olursa, seni ararım.

Aklıma geldi; yazayım dedim.
" Senaryolarınız, deyerinde alınır. II. El kameralar satılır. Ahşap işlemeli dekorasyon malzeleri 40 Tele " :)))

Gel sen, çık işin içinden...:)

======================
www.e-senarist.com
[email protected]

 
Gönderildi : 26/03/2014 9:03 pm
(@istanbul-34)
Gönderi: 60
 

Şimdi sağcıdan sinemacı olmaz diyecem, aman ortalık karışmasın.. Ama olmaz.. Gorusleri en azindan solcular kadar acik olmayanlarin ozgur sinema yapmasina imkan ihtimal yoktur.. Kisitlari,yasam tarzlari,felsefeleri o kadar sıkıştırılmış cevrelenmistir ki yaptiklari, mesajlari,dogrultulari...evet evet uzatmayayim gercekten sagcidan sinemaci olmaz..

Ve bu mesajınızdan da anlaşılıyor ki, siz de sağcısınız. 🙂

Bireys elleştirmeyelim de iş saçmalaşmasın..

Bu eleştirdiğiniz kişiler birey olmuyor mu? Yönetmen tek başına bir kimlikse, siyasi tutumu da kendisiyle değerlendirilir.

Mesajınızı biraz daha açmanızı rica ediyorum, ben yanlış anlamışımdır belki de.

 
Gönderildi : 26/03/2014 9:56 pm
(@kuzeydeniz)
Gönderi: 0
 

@kuzeydeniz,

Bence de filmlerde kendi siyasi düşüncelerini yansıtmak hatta bunları savunmak, bu doğrultuda insanları bilinçlendirmeye çalışmak sinemayla yapılacak en güzel işlerden 🙂
Kezzap'ın "Başbakan ismimi aldı" adlı kısa filmi güzeldi diye hatırlıyorum(o zaman ne yorum yaptım hatırlamıyorum şimdi gerçi 😀 ), hala hatrımda kaldığına göre etkilemiş de beni...
benim söylediğim forumda kendi aramızda siyaset tartışmanın bizim zaten zayıf olan bağlarımızı iyice koparacağı yönündeydi...ki sadece bi temenniydi kimseye baskı uygulamış da değilim 🙂

Sayın @intercapiller, Sayın @babaluga değerli dostum @onucuncu 🙂 Sevgili Admin başgan 🙂
Dostum söylediğine kesinlikle katılıyorum.
Aklıma, "Esaretin Bedeli" filmi geldi.
Hani orada diyor ya;
- Aha buraya kadar geldiysen; burdan sonra ya da gelebilirsin:)
Endy 🙂

Buraya kadar giren, bu siteleri okuyan, zamanını öyle yada böyle sinema için, sektör için harcayan insanların ne söylediği bana hiç batmıyor.
Benim partim olabilir, sevdiğim bir siyasetçiye dokunabilir.
Şehitler geldiğinde, girip küfür edebilir. Sinirlerine hakim olamayabilir.
Birisi de; hükümeti, diğer partiyi, siyasetçiyi savunabilir.

Bizim, bunu tartışırken; sinemanın evrensel kurallarını, diğer ülkelerde insanlar nasıl üretiyor da; bizde dünya sinemaları nezdinde bir projemiz çıkmıyor diye sorgulama yapmamız gerektiği kanaatindeyim.

Çünkü, tartışamıyoruz. Sorunlarımızın tespitini yapamıyoruz. Birbirimize tahammülümüz yok.
Örneğin; Amerikan sinemasında; başkanın ihanetini, senatörlerin ihanetini, cıa yada kimse bunları anlatan binlerce film çıkar.

Bizde hakkında dava açarlar, zaten dava açmaya gerek kalmaz; onu yapmana izin verirler; oynatacak sinema salonunu bulamazsın.

Garip bir otokontrollü sansür var. Bunu siyasi olarak da yaşıyoruz.
Mesela, burada ben mükemmel insanların olduğunu görüyorum. Senarist olarak da; teknik yönetmen yada ışık vs anlamında da...
Birisi Kodak makineler hakkında bir öneri yapıyor; neredeyse ben alacam:)
Özellikle, Kamera analizlerine bayılıyorum. 1080 özelliklerinde:)

Ama, bakıyorum. İnsanlar, projelerini satamıyorlar. Emeklerine yazık oluyor. İŞ bulamıyorlar.
Niye?
Çünkü, köşe başları kontrollü bir şekilde tutulmuş. 10'a yakın firma, 10 tv kanalı, 20 aracı, 10 yönetmen parsellemiş. Duvar örmüş, geçemiyorsun.

Senin projen harkulade;
- Ama, biliyorsunuz çekemeyiz bunu, çeksek de; batarız; oynatacak salon bulamayız. Vermezler.

Bunu eleştirelim, bunu çözmeden biz iş yapamayız.
Eleştirdiğimizde kime geldiği önemli değil; biri çıkıp da; objektif doğruya hayır kardeşim diyorsa; onu da eleştirelim.

Biz burada, birbirimizle anlaşamaz isek; ortaya çıkarttığımız projeyi seyreden millet birbirini keser.

Bizim birbirimizle tartışmamız kaçınılmaz. Bundan da kaçamayız.
Çünkü, adam üretiyor. Seyretmiyor, olmayan bir özgün senaryo yazıyor. Düşünüyor, yorum yapıyor, sahne yazıyor, yetmiyor o sahneyi yeni bir düşünce ve olmamış hareketle yönetmen çekiyor.

Adam sürekli üretiyor. Daha önce denenmemişi çeken, olmayan bir senaryo ve ürünü yazan adamla durağanlık bekleyemezsin. Tartışacak, yorum yapacak, işini götürecek TRT'ye, TRT daha berbat olan bir projeyi çekecek.

Bir yarışmaya gidecek; @onucuncu arkadaş daha iyi bilir. Önceden sonucu belli olan bir yarışmada olduğunu sonradan görecek:)
Evrensel gazetesinde o yarışma ile ilgili köşe yazısına bakabilir:)

Sonra gelip buraya bir şekilde anlatacak. O sorunları yaratan benim adamım, partim vs ise; farketmez.
Edebildiği kadar eleştiriyi yapsın.
Çünkü, biz hepimiz aynı taraftayız. Biz, kameramanından, oyuncusuna, senaristinden, ışıkçısına, Merceğinden, kamerasına kadar; onun içindeki küçük vida da dahil; o setteki ekmek arası sandviç de dahil; hepimiz, tüm moleküllerimizle aynı taraftayız.

Ben burada kim benim hakkımda ne yazarsa yazsın; alınmam, gücenmem, darılmam.
Ters cevap verene denk geldiğimde de; anlamaya çalışırım.

Tüm forumlar ahlaki ve iyi niyet evrensel kuralları olmak üzere; özgürce tartışılan alanlar olmalı.
Yoksa, burada adam özgür değilse; twitter, facebook'a gidiyor. Niye gitsin ki; buraya yazsın.
Filmfabrikasi.com bir twitter seksiliğinde olsun:)

İnsanlar, rahat yazabildiği, kendini özgür hissettiği yerde oluyor. Dünyanın en iyi filmleri, en iyi kitapları, en iyi senaryoları, fabrikaları özgürce tartışılan, bunu başarabilen memleketlerde olmaktadır. Tartışamıyoruz diye; yasak koymayalım. Tartışmayı öğreneceğiz. Evrensel değerlerde buluşmak üzere.

Kalemimin de ayarı yok; kusura bakmayın dostlar:)
- Buraya kadar okuyabildiyseniz; burdan sonra da okuyabilirsiniz.
Hepinizi, en derin sevgi ve saygılarımı sunarım:)
Oyunuzu bana verin:)
Filmfabrikasi Encümen azası :)))

======================
www.e-senarist.com
[email protected]

 
Gönderildi : 26/03/2014 11:15 pm
(@halostendap)
Gönderi: 4108
 

bazen de ölür insan... (aslında facebook statüsüne yazmak istiyordum bunu ama böyle paylaşımlar yapınca eş dost akraba kardeş endişeleniyor başıma bi şey mi getireceğim diye 🙂 )

insta https://www.instagram.com/morehalityalcin

 
Gönderildi : 27/03/2014 2:14 am
(@ilkersn)
Gönderi: 0
 

"Herkesin haklılık kriterleri farklıdır kendine göre, insanları kendi süzgecinizden geçirmeden yargılayabiliyorsanız ne mutlu size.... Bu nasıl olur? kişiyi kendi yaşantısına, eğitimine, çevresine, kültürüne, dinine, örfüne, adetine göre bir süzgeçten geçireceksiniz. Onu bu şekilde analiz edeceksiniz." Kendinize göre değerlendirmeyeceksiniz. Kimse siz olmak zorunda değil.

İster yaradılış deyin, ister doğal seçim deyin... Hepimiz rolümüzü oynuyoruz. Şekillendirilmiş deyin, ya da şekillenmiş, hepimiz yapmamız gerekeni yapıyoruz.

Çok sevdiğim, eğitim ve edebiyat alanında çok başarılı bir profesör hocamın sözlerinden kısmen alıntı ve yorumlamadır. Hoşuma gitmişti, paylaşmak istedim.

filmleriniz için müzikler

Son Kısalarımız: tesir Kader Eris
Kısa filmlerimiz, ücretsiz müzikler ve kendin yap videoları

 
Gönderildi : 27/03/2014 5:24 am
(@halostendap)
Gönderi: 4108
 

@ilkersn,

prof.un ilk paragrafı tuttum, şurası "insanları kendi sügçeçlerinden geçirmeden" olacak sanırım, mantıken yani 🙂
hepimiz rolümüzü oynuyoruz kısmı kaderci bir anlayışa doğru yelken açmış bence...tabiki hepimiz doğamız neyse onu yaşıyoruz ancak irademizle doğamıza ufak tefek müdahalelerimiz de söz konusu 🙂

paylaşım için teşekkürler 🙂

insta https://www.instagram.com/morehalityalcin

 
Gönderildi : 27/03/2014 11:44 am
(@kezzap)
Gönderi: 0
Admin
(@gurbetci)
Gönderi: 59
 

Ben de 75 € biliyorum. 150 cokmus ya

[postit=]Isler gücler hep Sinema ...[/postit]

 
Gönderildi : 17/04/2014 4:20 pm
Sayfa 188 / 195
Paylaş: